Filistin Devlet Başkanlığı: ABD’nin BMGK’daki vetosu onu soykırımın suç ortağı haline getirdi

ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield, Cezayir’in sunduğu karar tasarısının oylandığı BMGK oturumunda (AFP)
ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield, Cezayir’in sunduğu karar tasarısının oylandığı BMGK oturumunda (AFP)
TT

Filistin Devlet Başkanlığı: ABD’nin BMGK’daki vetosu onu soykırımın suç ortağı haline getirdi

ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield, Cezayir’in sunduğu karar tasarısının oylandığı BMGK oturumunda (AFP)
ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield, Cezayir’in sunduğu karar tasarısının oylandığı BMGK oturumunda (AFP)

Filistin Devlet Başkanlığı, ABD’nin, İsrail’e Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarını durdurma çağrısında bulunan karar tasarısını engellemek için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) veto yetkisini bir kez daha kullanmasını kınadı.

Devlet Başkanlığı tarafından bugün yapılan açıklamada, ABD’nin bu adımla, Filistinlilere karşı işlenen ‘soykırım ve etnik temizliğin suç ortağı’ haline geldiği belirtildi.

Açıklamada, ABD’nin ‘İsrail’in Filistin halkına karşı yürüttüğü imha savaşını’ durdurmayı reddetmesi karşısında duyulan şaşkınlık ifade edildi.

Şarku’l Avsat’ın Filistin haber ajansı WAFA’dan aktardığına göre, söz konusu açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

“Uluslararası toplumun iradesine meydan okuyan ABD vetosu, işgalci İsrail devletine, Gazze Şeridi’nde halkımıza yönelik saldırganlığını sürdürmesi ve Refah’a yönelik kanlı saldırısını gerçekleştirmesi için ek bir yeşil ışık yakacaktır.”

Filistin Devlet Başkanlığı, ABD yönetiminin attığı adımların, işgal otoritelerini desteklediğini ve onlara koruma sağladığını vurguladı.

Ayrıca ABD’nin BMGK’ya sunduğu alternatif karar tasarısının, Cezayir’in Arap ülkelerinin oluşturduğu Arap Grubu’nun desteğiyle hazırladığı karar taslağına yönelik vetosunu meşrulaştırma amacı taşıdığı da öne sürüldü.

Açıklamada, İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki Filistinli çocuklara, kadınlara ve yaşlılara yönelik devam eden saldırılarından ABD sorumlu tutuldu.

İşgalciye destek politikasının, ABD’yi, İsrail güçlerinin Gazze Şeridi ve Kudüs dahil Batı Şeria’daki Filistinlilere karşı işlediği soykırım, etnik temizlik ve savaş suçlarına ortak kıldığı ifade edildi.

Ayrıca bu politikanın, dünya için bir tehlike, uluslararası barış ve güvenliğe yönelik bir tehdit haline geldiği konusunda uyarıda bulunuldu.



Filistin Devlet Başkanı Abbas, Başkan Yardımcısı Şeyh'in yetkilerini güçlendirerek reformları derinleştirdi

Dün Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta İsrailli rehinelerin cesetlerini aramak için Mısırlı bir ekibin yürüttüğü kazıları inceleyen Filistinliler (AP)
Dün Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta İsrailli rehinelerin cesetlerini aramak için Mısırlı bir ekibin yürüttüğü kazıları inceleyen Filistinliler (AP)
TT

Filistin Devlet Başkanı Abbas, Başkan Yardımcısı Şeyh'in yetkilerini güçlendirerek reformları derinleştirdi

Dün Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta İsrailli rehinelerin cesetlerini aramak için Mısırlı bir ekibin yürüttüğü kazıları inceleyen Filistinliler (AP)
Dün Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta İsrailli rehinelerin cesetlerini aramak için Mısırlı bir ekibin yürüttüğü kazıları inceleyen Filistinliler (AP)

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas (Ebu Mazen), Başkan Yardımcısı Hüseyin eş-Şeyh'in yetkilerini güçlendirerek Filistin Yönetimi'nin taahhüt ettiği reformları derinleştirdi. Abbas dün, Ulusal Yönetimin başkanlık koltuğu boşaldığında, Yasama Konseyi'nin bulunmaması halinde, Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Yürütme Komitesi Başkan Yardımcısı ve Filistin Devleti Başkan Yardımcısı'nın geçici olarak Filistin Yönetimi Devlet Başkanlığı görevini üstleneceğini belirten bir anayasal bildiri yayınladı.

Şarku’l Avsat’a konuşan Ramallah'tan kaynaklar, bu kararın mevcut aşamanın hassasiyeti ve karmaşıklığının gölgesinde Filistin Yönetimi’ni atlatma girişimlerini önlemek için gerekli olduğunu söylediler.

Öte yandan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ‘ABD tarafından kontrol edildiği’ yönündeki suçlamaları savuşturmak için dün yaptığı açıklamada, bu tür eleştirilerin ‘saçma iddialar’ olduğunu söyledi.

İsrail basınında yer alan haberlerde Netanyahu’nun, kaçırılanların cesetlerini aramak için Mısırlı bir ekibi Gazze'ye göndererek ABD’nin baskısına boyun eğdiğinin ortaya çıkmasından sonra Netanyahu’ya yönelik suçlamalar yoğunlaştı. Ekip, dün sarı hattın doğusundaki İsrail ordusunun konuşlu olduğu bölgede çalışmalarına başladı.

Diğer taraftan Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad dün, Suudi Arabistan, Norveç ve Avrupa Birliği'nin (AB) başkanlığını yaptığı İki Devletli Çözüm için Küresel İttifak Yüksek Düzeyli Toplantısı’na ev sahipliği yaptı. Toplantının gündemi, Filistin Yönetimi'nin desteklenmesi, Gazze Şeridi’ne insani yardımların ulaştırılması, New York Deklarasyonu'nun uygulanması ve ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze'de ateşkes planıydı.


Hızlı Destek Kuvvetleri El Faşir üzerindeki kontrolünü duyurdu

El Faşir'den Tawila kasabasındaki kamplara yerleşen yerinden edilmiş aileler (Mülteciler ve Yerinden Edilmiş Kişiler Koordinasyonu Facebook hesabı)
El Faşir'den Tawila kasabasındaki kamplara yerleşen yerinden edilmiş aileler (Mülteciler ve Yerinden Edilmiş Kişiler Koordinasyonu Facebook hesabı)
TT

Hızlı Destek Kuvvetleri El Faşir üzerindeki kontrolünü duyurdu

El Faşir'den Tawila kasabasındaki kamplara yerleşen yerinden edilmiş aileler (Mülteciler ve Yerinden Edilmiş Kişiler Koordinasyonu Facebook hesabı)
El Faşir'den Tawila kasabasındaki kamplara yerleşen yerinden edilmiş aileler (Mülteciler ve Yerinden Edilmiş Kişiler Koordinasyonu Facebook hesabı)

Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) dün, Sudan'ın batısındaki Kuzey Darfur Eyaleti'nin başkenti el Faşir'in kontrolünü, Sudan ordusuyla stratejik şehirdeki en çetin çatışmanın ardından tamamen ele geçirdiklerini açıkladı. HDK dün erken saatlerde, ordunun şehirdeki son kalesi olan 6. Piyade Tümeni'ni ele geçirdiklerini duyurdu.

Karadaki bu gelişme, HDK tarafından elde edilen en önemli askeri zaferi temsil ediyor, ancak ordudan konu hakkında henüz resmi bir açıklama yapılmadı.

El Faşir Direniş Komiteleri Koordinasyonu (yerel bir insan hakları grubu), Altıncı Piyade Tümeni komutanının yakalanmasıyla ilgili bilgilerin yayılmasının ardından, "tüm ordu ve ortak kuvvet komutanlarının güvende olduğunu ve çatışmaları El Faşir içinden yönettiğini" açıkladı. Şarku'l Avsat'ın görüştüğü el Faşir'deki yerel kaynaklar, "çatışmaların devam ettiğini" ifade etti.


UNIFIL: Güney Lübnan'da devriyelerimizden biri İsrail güçlerinin saldırısına uğradı

Güney Lübnan'da bir UNIFIL devriyesi (EPA)
Güney Lübnan'da bir UNIFIL devriyesi (EPA)
TT

UNIFIL: Güney Lübnan'da devriyelerimizden biri İsrail güçlerinin saldırısına uğradı

Güney Lübnan'da bir UNIFIL devriyesi (EPA)
Güney Lübnan'da bir UNIFIL devriyesi (EPA)

Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü (UNIFIL), dün yaptığı açıklamada, İsrail'e ait bir insansız hava aracının (İHA), Lübnan'ın güneyindeki Kfar Kila kasabası yakınlarında bulunan devriyelerinden birinin yakınına bomba attığını, gücün personeline veya ekipmanına herhangi bir can kaybı veya hasar verilmediğini belirtti.

UNIFIL açıklamasında, bir İsrail İHA’sının Kfar Kila kasabası yakınlarındaki devriyesine yaklaşarak bir bomba bıraktığını, ardından bir İsrail tankının barış güçlerine ateş açtığını ifade etti.

UNIFIL, İsrail ordusunun bu eylemlerini "BM Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı Kararı'nı ve Lübnan egemenliğini ihlal ve barış güçlerinin emniyet ve güvenliğine saygısızlık" olarak değerlendirdi.