Irak mahkemesinin verdiği iki kararın ardından Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ni yetkilerin kısıtlanacağı korkusu uyandı

Kürdistan Bölgesel Yönetimi dört seçim bölgesine bölünürken, Bağdat banka çalışanlarının maaşlarının dağıtılmasını üstlenecek.

Geçtiğimiz haziran ayında Kürdistan Bölgesi’nin başkenti Erbil’de düzenlenen askeri bir törendeki Kürt bayrakları (AFP)
Geçtiğimiz haziran ayında Kürdistan Bölgesi’nin başkenti Erbil’de düzenlenen askeri bir törendeki Kürt bayrakları (AFP)
TT

Irak mahkemesinin verdiği iki kararın ardından Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ni yetkilerin kısıtlanacağı korkusu uyandı

Geçtiğimiz haziran ayında Kürdistan Bölgesi’nin başkenti Erbil’de düzenlenen askeri bir törendeki Kürt bayrakları (AFP)
Geçtiğimiz haziran ayında Kürdistan Bölgesi’nin başkenti Erbil’de düzenlenen askeri bir törendeki Kürt bayrakları (AFP)

Irak’taki anayasal anlaşmazlıklara bakan Federal Mahkeme, Irak Kürdistanı bölgesine ilişkin iki karar yayınladı. Bu kararlardan ilki bölgeyi dört seçim bölgesine ayırırken, ikincisi bölge çalışanlarının maaşlarının bölge dışındaki federal hükümete bağlı bankalara yatırılması ile ilgiliydi. Bu durum bölgedeki yetkililerin ve partilerin, bölgenin anayasayla onaylanan yetkilerinin sınırlandırılmasına ilişkin endişelerini artırdı.

Ulusal Birlik Partisi, Bağdat’taki Federal Mahkeme’de Kürdistan bölgesinin dört seçim bölgesine ayrılmasıyla ilgili açtığı davayla rakibi Demokrat Parti’ye karşı seçim iddiasını kazanmış olsa da, mahkemenin azınlıklara yönelik 11 sandalyeden oluşan ‘kotayı’ kaldırmasının anlamını sorguluyor.

Geçtiğimiz yıllarda Kürdistan bölgesi, tek bölge sistemine göre hareket ediyordu ve en son 2018’in Eylül ayında seçimler buna göre yapılmıştı.

Federal Mahkeme Başkanı Casim el-Amiri açıkladığı karara göre, Kürdistan bölgesi ‘seçimlerde en az dört bölgeye ayrılacak, bölgedeki her siyasi oluşum özel bir liste sunacak ve kadınların oranı yüzde 30’dan aşağı olmayacak’.

Meclis koltuklarında değişiklik

Federal Mahkeme, ‘1992 tarihli Kürdistan Parlamento Seçim Yasası’nın 1. maddesinde ayrılan kotanın anayasaya aykırı olduğuna’ karar verdi. Buna göre Kürdistan Bölgesi Temsilciler Meclisi 111 yerine 100 üyeden oluşacak.

Federal mahkeme ayrıca, bölgedeki seçimleri yönetmek için Kürdistan Bölgesi Yüksek Seçim Komisyonu’nun yerine Federal Yüksek Seçim Komisyonu’nu görevlendirme kararı aldı.

Fotoğraf altı: Irak Federal Mahkemesi oturumlarından bir kare (Arşiv-Irak Yargısı web sitesi)
 Irak Federal Mahkemesi oturumlarından bir kare (Arşiv-Irak Yargısı web sitesi)

Federal hükümetin Kürdistan bölgesi parlamentosunun çalışma süresini uzatma kararının geçersiz olduğunu ilan etmesiyle komisyonun Kürdistan bölgesindeki çalışmaları 2023 yılının Mayıs ayı sonunda sona etmişti. Bölgenin seçimlere ilişkin yeni bir komisyon oluşturmak için yasama gücü olmamasıyla birlikte, Kürdistan’da yaklaşan seçimleri yönetme görevi Federal Seçim Komisyonu’na devredildi.

Ulusal Birlik Partisi lideri Gıyas es-Soraçi, partisinin daha önce sunduğu bir şikayete yanıt olarak Federal Mahkeme’nin aldığı kararın üç paragrafını memnuniyetle karşıladığını söyledi. Ancak mahkemenin önceki seçimlerde var olan ‘azınlık kotasını’ kaldırmasına şaşırdığını belirtti.

Soraçi Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda “Yeni kararın azınlık kotası konusunu nasıl ele alacağını bilmiyorum. Bölgenin dört bölgeye bölünmesi iyi bir şey. Tek bir siyasi partinin tekelinde kalmasının önlenmesi için azınlık kotasının da birden fazla bölgeye bölünmesini umuyorduk” ifadelerini kullandı.

Kürt partilerinin çoğu yerel seçimlere katılmaya hazır olduklarını açıklarken, Federal Seçim Komisyonu’nun seçimleri ne zaman yapmayı teklif edeceği kesin olarak bilinmiyor.

Geçtiğimiz ağustos ayında Irak Kürdistan Bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani, Kürdistan seçimlerinin 25 Şubat’ta yapılmasını öngören bölgesel bir kararname yayınlamıştı ancak Federal Seçim Komisyonu tarihin teknik nedenlerden dolayı ertelenmesini talep etmişti.

Federal Mahkeme’nin bağlayıcı kararının, Kürt partilerinin bölgenin en az dört seçim bölgesine bölünmesi konusundaki görüş ayrılıklarını aşmalarına yardımcı olması bekleniyor. Çoğu parti, Demokrat Parti’nin ‘azınlık kotası’na hükmetmesinden şikayetçiydi.

Maaşlar

Dün Federal Mahkeme verdiği ikinci kararla bölgedeki çalışanların maaşlarını federal bankalara yatırma zorunluluğu getirdi.

Federal Mahkeme Başkanı Casim el-Amiri mahkemenin kararını okurken “Tüm bakanlık, vilayet ve bir bakanlığa bağlı olmayan kurum çalışanları ile tüm memurların, emeklilerin ve sosyal korumalardan yararlananların maaşlarının bölge dışında faaliyet gösteren federal devlet bankalarına yatırılmasının zorunlu olmasına karar verilmiştir” ifadelerini kullandı.

Fotoğraf altı: Kürdistan Bölgesi’ndeki Erbil Meydanı’nda vatandaşlar (AFP)
 Kürdistan Bölgesi’ndeki Erbil Meydanı’nda vatandaşlar (AFP)

Amiri ‘maaşların yatırılması ve Kürdistan bölgesinin temsilciliklerine başvurmadan maaşların alınması için Federal Maliye Bakanlığı ile doğrudan koordinasyon kurulduğuna’ işaret etti. Amiri tüm bankalara, ‘maaşların yatma sürecini kolaylaştırmaları ve kamu hizmetinde çalışan, emekli veya sosyal koruma kapsamında olan kişilerin maaşlarını bölgedeki yetkili bankalar aracılığıyla veya Irak Merkez Bankası tarafından izinli olan bölgedeki bankalardan almasını sağlamaları için gerekli önlemleri almaları’ çağrısında bulundu.

Bağdat ile Erbil arasındaki mali ve siyasi anlaşmazlıklar sonucunda 2015’ten bu yana maaşlarda yaşanan sıradanlaşmış gecikme sorunu göz önüne alındığında bölgedeki vatandaşlar yeni karara olumlu bir şekilde yaklaşsalar da, Ulusal Birlik Partisi lideri Gıyas es-Soraçi’ye göre, bunun ‘çalışanların maaşlarının dağıtımının denetlenmesi de dahil olmak üzere bölgenin anayasal yetkilerinin baltalanmasına’ yol açacağına dair siyasi korkular var. Soraçi “Mahkeme, federal bankaların tekelinde olması yerine, bölgenin resmi bankalarının maaşları dağıtmasına izin vermeliydi” dedi.



UNRWA: Gazze Şeridi'ndeki 50 çalışanımız İsrail hapishanelerinde kötü muameleye maruz kaldı

Gazze şehrinin batısındaki eş-Şati Mülteci Kampı’nda UNRWA tarafından işletilen bir klinikteki çalışan ilaç dağıtıyor. (AFP)
Gazze şehrinin batısındaki eş-Şati Mülteci Kampı’nda UNRWA tarafından işletilen bir klinikteki çalışan ilaç dağıtıyor. (AFP)
TT

UNRWA: Gazze Şeridi'ndeki 50 çalışanımız İsrail hapishanelerinde kötü muameleye maruz kaldı

Gazze şehrinin batısındaki eş-Şati Mülteci Kampı’nda UNRWA tarafından işletilen bir klinikteki çalışan ilaç dağıtıyor. (AFP)
Gazze şehrinin batısındaki eş-Şati Mülteci Kampı’nda UNRWA tarafından işletilen bir klinikteki çalışan ilaç dağıtıyor. (AFP)

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) bugün, 50'den fazla çalışanının Gazze Şeridi'nde İsrail ordusu tarafından alıkonuldukları sırada kötü muameleye maruz kaldıklarını ve canlı kalkan olarak kullanıldıklarını açıkladı.

UNRWA Genel Komiseri Philippe Lazzarini X hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, “Ekim 2023'te savaşın başlamasından bu yana, aralarında öğretmen, doktor ve işçilerin de bulunduğu 50'den fazla UNRWA personeli gözaltına alındı ve kötü muameleye maruz kaldı. En korkutucu ve insanlık dışı şekillerde muamele gördüler. Dövüldüklerini ve canlı kalkan olarak kullanıldıklarını bildirdiler” ifadelerini kullandı.

Lazzarini, paylaşımında, İsrail ordusu tarafından gözaltına alınan ve daha sonra serbest bırakılan bir personelin şu ifadesine yer verdi: “Yaşadığım kâbusun sona ermesi için ölmeyi diledim.”

Gözaltına alınanların ‘uykusuz bırakıldığını, aşağılandığını, ailelerine zarar vermekle tehdit edildiğini ve üzerlerine köpek salındığını’ belirten Lazzarini, “Birçoğu itirafta bulunmaya zorlandı ki bu her türlü standarda göre dehşet verici ve utanç verici bir durum” dedi.

İsrail ordusundan suçlamalara henüz bir yanıt gelmedi.

UNRWA, Filistinlilere insani yardım hizmeti sağlayan başlıca Birleşmiş Milletler (BM) kuruluşu. Ancak İsrail Knesset'i, İsrail kurumlarının UNRWA ile iş yapmasını yasaklayan bir yasa çıkardı.

Bu yasa, kurumun en çok ihtiyaç duyduğu dönemde faaliyetlerini aksatıyor.

Knesset, UNRWA'nın Gazze Şeridi'ndeki Hamas mensuplarını koruduğu suçlamaları nedeniyle ajansın çalışmalarına karşı bu yasayı kabul etti. BM ve bazı bağışçı devletler, bir soruşturma komisyonunun asılsız olduğu sonucuna vardığı bu suçlamaları reddediyor.

Lazzarini'nin yorumları, Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) dün İsrail'in savaştan harap olmuş Gazze Şeridi'ne insani yardım girişine tam bir abluka uygulamasından 50 günden fazla bir süre sonra Filistinlilere karşı insani yükümlülüklerine ilişkin bir haftalık oturumlara başlamasıyla geldi.

İsrail oturumlara katılmamasına rağmen, bunları meşruiyetini elinden almayı ve itibarını zedelemeyi amaçlayan ‘sistematik bir zulmün parçası’ olarak değerlendirdi.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar dün yaptığı açıklamada, “Mahkemede olması gereken İsrail değil, BM ve UNRWA'dır” dedi.