İsrail'in 140 gündür saldırılarını sürdürdüğü Gazze'de can kaybı 29 bin 514'e yükseldi
İsrail'in halkı zorla aç ve susuz bıraktığı Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında öldürdüğü Filistinlilerin sayısı, son 24 saatte 104 artarak, 29 bin 514'e yükseldi
İsrail'in 140 gündür saldırılarını sürdürdüğü Gazze'de can kaybı 29 bin 514'e yükseldi
(AA)
Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in 140 gündür sürdürdüğü saldırılara ilişkin bilgi verildi.
İsrail'in son 24 saatte 104 Filistinliyi öldürdüğü belirtilen açıklama, toplam can kaybının 29 bin 514'e yükseldiği aktarıldı.
Son saldırılarda 160 Filistinlinin yaralanmasıyla toplam yaralı sayısının ise 69 bin 616'ya çıktığı aktarıldı.
Sağlık Bakanlığının açıklamasında halen enkaz altında ve yol kenarlarında ölülerin bulunduğu ancak İsrail güçlerinin engellemesi nedeniyle sağlık ekipleri ile sivil savunma görevlilerinin cenazelere ulaşamadığı vurgulandı.
Gazze'den alıkonulan bir Filistinli İsrail hapishanesinde hayatını kaybetti
Öte yandan, Filistin Esirler Cemiyetinden yapılan açıklamada, İsrail'in 7 Ekim'den sonra Gazze'den alıkoyduğu bir Filistinlinin Er-Ramle Cezaevi'nde yaşamını yitirdiği belirtildi.
Filistinlinin ölüm nedeni, ismi ve alıkonulduğu tarihe ilişkin detay verilmeyen açıklamada, Gazze Şeridi'ne saldırıların başladığı 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail hapishanelerinde ölen Filistinlilerin sayısının 10'a ulaştığı kaydedildi.
Filistinli yetkililerin açıklamalarına göre İsrail, 7 Ekim'den itibaren yürüttüğü "intikam uygulamaları" kapsamında hapishanelerdeki Filistinlileri "açlık, tecrit ve tıbbi ihmale" maruz bırakıyor.
Suriye'nin güneyindeki silahlı gruplardan oluşan bir koalisyon silahlarını bırakmıyorhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5099101-suriyenin-g%C3%BCneyindeki-silahl%C4%B1-gruplardan-olu%C5%9Fan-bir-koalisyon-silahlar%C4%B1n%C4%B1
Suriye'nin güneyindeki Dera vilayetine bağlı Busra kentinde, Dera vilayetindeki grupların koalisyonu olan Güney Operasyonları Odası'nın komutanı Ahmed el-Avde, 5 Ocak 2025. (AFP)
Suriye'nin güneyindeki silahlı gruplardan oluşan bir koalisyon silahlarını bırakmıyor
Suriye'nin güneyindeki Dera vilayetine bağlı Busra kentinde, Dera vilayetindeki grupların koalisyonu olan Güney Operasyonları Odası'nın komutanı Ahmed el-Avde, 5 Ocak 2025. (AFP)
AFP'ye konuşan bir sözcü, Suriye'nin güneyindeki silahlı gruplardan oluşan bir koalisyonun, yeni yetkililerin tüm silahlı oluşumları dağıtma kararına rağmen silahlarını bırakmadığını ve Savunma Bakanlığı çatısı altına girmeye hazır olduklarını ifade ettiğini söyledi.
Yeni yetkililer 25 Aralık'ta, ‘hayati kurumları korumak’ için Şam'a giren ve Ahmed el-Avde tarafından yönetilen Güney Operasyonları Odası'nın katılmadığı bir toplantıda, ‘tüm silahlı gruplarla’ onları dağıtma ve Savunma Bakanlığı çatısı altında birleştirme konusunda anlaşmaya vardıklarını duyurdu.
Şu anda Dera vilayetini kontrol eden Güney Operasyonları Odası’nın Sözcüsü Albay Nesim Ebu Ara, “Grupların dağıtılması fikrine inanmıyoruz. Silahlarımız, ağır ve tam teçhizatımız var. Bence Savunma Bakanlığı ile askeri bir organ olarak birleşmeliyiz” dedi.
2012 yılında Suriye ordusundan ayrılarak Güney Operasyonları Odası olarak bilinen koalisyonun yetkilisi olan Ebu Ara şunları söyledi: “Biz güney Suriye'de organize bir gücüz... Bu birimi yöneten firari subaylarımız var.”
Heyetu Tahriru’ş-Şam (HTŞ) liderliğindeki muhalif gruplar 27 Kasım'da Suriye'nin kuzeyinden gerçekleştirdikleri sürpriz saldırının ardından 8 Aralık'ta Şam'a girdi. Bu, Devlet Başkanı Beşşar Esed'in devrilmesine ve ailesinin yarım yüzyıldan fazla süren iktidarının sona ermesine yol açtı.
‘Kaos’
Suriye'deki olaylar, Mart 2011'in ortalarında yetkililer tarafından hızla bastırılan Esed karşıtı halk gösterileriyle başladı ve ülkeyi birden fazla etki alanına bölen yıkıcı bir çatışmaya dönüştü. Çatışmalar yarım milyondan fazla insanın ölümüne neden oldu.
Halk protestolarının beşiği olan Dera vilayeti, rejim güçlerinin Temmuz 2018'de kontrolü yeniden ele geçirmesinin ardından tüm muhalif savaşçıların ayrılmadığı tek bölgedir; zira Moskova'nın desteklediği bir uzlaşma anlaşması askeri operasyonlara son vermiş ve hafif silahlara sahip muhalif savaşçıların varlığını sürdürmesini sağlamıştır.
Eski muhalif gruplardan yerel savaşçılar ve rejimle anlaşan diğerleri 6 Aralık'ta Güney Operasyonları Odası’nı kurdu.
Ebu Ara, Esed'in kaçtığı 8 Aralık günü şafak vakti ‘Şam'a ilk girenlerin’ bu güçler olduğunu söyledi.
“Rejim ordusu kuzeyde çökerken, başkente girmek için gece geç saatlerde bir konvoy hazırladık” diyen Ebu Ara, güçlerinin ‘şafak vakti Şam'a girdiğini’ açıkladı.
AFP'ye konuşan görgü tanıkları, düğümlü sarıklarıyla tanınan Ahmed el-Avde'nin savaşçılarının o gün Merkez Bankası çevresinde konuşlandıklarını ve Emevi Meydanı da dahil olmak üzere birçok mahallede bulunduklarını bildirdi.
Ebu Husam olarak da bilinen Ebu Ara sözlerine şöyle devam etti: “Çok fazla kaos vardı ama kısa bir süre içinde hayati merkezleri korumayı başardık.”
Koruma sağlamak
Ebu Ara, Birleşmiş Milletler (BM) merkezini ve aralarında Mısır ve Ürdün'ün de bulunduğu birçok Arap ve Batı elçiliğini koruduklarını ifade etti. Ayrıca tüm ülkelerden birçok diplomatın toplandığı Four Seasons Otel'e kadar ‘diplomatlara eşlik ettiklerini’ söyledi.
Grup ayrıca rejimin eski Başbakanı Muhammed el-Celali'ye de ‘daha sonra Ahmed eş-Şera ile yapacağı görüşmeyi hazırlamak üzere’ aynı otele kadar eşlik etti.
Ebu Ara'ya göre Ahmed el-Avde'ye bağlı güçler HTŞ liderliğindeki kuzeyli savaşçıların gelişinin ardından ‘kaos ya da silahlı çatışma korkusuyla’ başkentten çekildi. Ebu Ara, “8 Aralık öğleden sonra Dera’ya geri döndük” dedi.
Şam'ın düşmesinden iki gün sonra el-Avde yeni yönetimin lideri Ahmed eş-Şera ile görüştü. Ancak 25 Aralık'ta eş-Şera'nın başkanlık ettiği ve Savunma Bakanlığı çatısı altında bir araya gelmeyi kabul eden muhalif grupların liderlerini bir araya getiren toplantıya katılmadı.