Ebu Selim’deki katliam Libya’da milislerin devrini bitirecek mi?

İçişleri Bakanı Trablesi başkent Trablus’un milis gruplardan boşaltılacağını açıkladı

Tahliye ilanı, BM’nin Libya elçisi tarafından kınanan ve soruşturma başlatılması talep edilen katliamın hemen ardından geldi (Sosyal paylaşım siteleri)
Tahliye ilanı, BM’nin Libya elçisi tarafından kınanan ve soruşturma başlatılması talep edilen katliamın hemen ardından geldi (Sosyal paylaşım siteleri)
TT

Ebu Selim’deki katliam Libya’da milislerin devrini bitirecek mi?

Tahliye ilanı, BM’nin Libya elçisi tarafından kınanan ve soruşturma başlatılması talep edilen katliamın hemen ardından geldi (Sosyal paylaşım siteleri)
Tahliye ilanı, BM’nin Libya elçisi tarafından kınanan ve soruşturma başlatılması talep edilen katliamın hemen ardından geldi (Sosyal paylaşım siteleri)

Libya’daki Ulusal Birlik Hükümeti İçişleri Bakanı Tümgeneral İmad el-Trabelsi, 17 Şubat devriminin 13’üncü yıl dönümüyle eş zamanlı olarak, başkent Trablus’un Ebu Selim ilçesinde geçen cumartesi akşamı aralarında güvenlik personelinin de bulunduğu 10 kişinin öldürülmesi eylemini, “Bu bir suç değil, katliamdır” sözleriyle tanımladı.

Trabelsi, geçen çarşamba günü düzenlediği basın toplantısında, parmak izlerinin yanı sıra katliamda kullanılan silah türlerinin İçişleri Bakanlığı’nda bulunduğunu da dile getirdi. Ayrıca faillerin Libyalı olduğunu belirten Trabelsi, Libya’nın başkenti dışındaki karargah ve kışlalara dönmeleri şartıyla Trablus’un silahlı milislerden boşaltılması konusunda bir anlaşmaya varıldığını açıkladı.

Tahliye ilanı, Birleşmiş Milletler’in (BM) Libya Özel Temsilcisi Abdullah Bathiliy’nin soruşturma talebiyle kınadığı Ebu Selim olayının hemen ardından geldi.

İçişleri Bakanı’nın başkent Trablus’un milislerden tahliye edileceği yönündeki açıklaması, milislerin varlığından bıkmış olan Libya halkı tarafından memnuniyetle karşılandı. Uzmanlar, bu adımın başarıya ulaşması ve şiddetin Libya’ya geri dönmesinin engellenmesi için bu adımın öncesinde başka önlemlerin alınması gerektiğine dikkati çekti.

Serrac’ın mirası

Güvenlik uzmanı Adil Abdulkafi, Trablus İçişleri Bakanı’nın attığı adımı ‘iyi’ olarak nitelendirdi. Abdulkafi, adımın, Başbakan’ın yayınladığı ve ‘tüm yetkilerin İçişleri Bakanlığı’na verilmesi karşılığında bu yasa dışı güçlerin güvenlik yoğunluğunun azaltılmasını’ öngören bir kararname uyarınca geliştiğini belirterek, “Çünkü bu çalışma, görevlerinin özünde yer alıyor” dedi.

Abdulkafi, başkenti silahlı milislerden tahliye etme adımının, gümrük ve polis hizmetleri gibi uzman kuruluşların çalışma yetkilerine müdahalesi nedeniyle, Özel Caydırıcı Güç’ün batıdaki Trablus Uluslararası Limanı ve Mitiga havalimanından çekilmesinin yanı sıra Ortak Güç’ün Trablus’un doğusundaki Misrata havalimanı ve limanından çekilmesiyle başlayan önceki adımların bir sonucu olarak geliştiğini dile getirdi. 

Güvenlik uzmanı, Libya konusunda aktif olan ülkelerin, Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne bağlı siyasi organlara, bu yasadışı güvenlik güçlerinin müdahalesini sınırlamaları için baskı yaptığını açıkladı. Söz konusu güçlerin varlığı, eski Başbakan Fayiz es-Serrac tarafından ‘Libya devletinin pahasına yetkiler ve mali bütçeler verilerek’ meşrulaştırılmış ve bu unsurların Başkanlık Konseyi’ne eklenmesi kararı yayınlanmıştı. Bu durum, bu oluşumların, Libya Genelkurmay Başkanı’na bağlı polis ve askeri güçler gibi devlet kurumlarına bağlı diğer güçlerin yetkilerine tecavüz etmesine neden oldu.

Proaktif adımlar

Ebu Selim katliamının milisleri ortadan kaldırmaya yönelik bir kıvılcım olması için Abdulkafi, Libya’nın bir daha şiddet döngüsüne dönmemesi için başkentin silahlı gruplardan boşaltılması duyurusunun pratik adımlarla hızlı bir şekilde desteklenmesi gerektiğini vurguladı. Güvenlik uzmanına göre, bu silahlı grupların, bulundukları yerlerde kalmak için direnmeleri doğal.

Silahsızlanma ve seferberliğin sona ermesi sürecine sivil toplumun dahil edilmesinin yanı sıra, silahlı grupların üyelerinin ayrılması, daha sonra bunların insan hakları konularında eğitilmesi ve devlet yapılarına entegre edilmesi, insan hakları düzenlemelerini ihlal eden herkese ceza uygulanması tavsiyesinde bulundu.

Libya’nın tanık olduğu bölünme döngüsünün, Güvenlik Konseyi (BMGK) ve BM misyonuyla birlikte Libya’yı bu çukurdan çıkarmakta 13 yıldır başarısız olan uluslararası toplumun ihmalinden kaynaklandığını açıkladı.

Ateşkesin sağlanması ve paralı askerlerin ve yabancı güçlerin ülkeden uzaklaştırılmasıyla görevli 5+5 Komitesi’ni de askeri ve güvenlik bölünmesini sona erdirmek için herhangi bir çaba göstermediğini belirten Adil Abdulkafi, “Durum hala aynı. Ancak Rusya- Afrika Lejyonu gibi, bir dizi paralı askerin ve farklı milletlerden silahlı unsurların yer alacağı paralı asker türlerinin sahada gelişmesi nedeniyle daha da kötüleşti” dedi. Ayrıca bu durumdan BMGK ve 5+5 Komitesi’ne görevini yerine getirmesi için destek vermeyen BM’yi sorumlu tuttu.

Uluslararası raporlar, Libya’daki silahlı milis sayısının yaklaşık 300 olduğunu, bunların bir kısmının belirli kişi ve Misrata, Zintan, Zaviye gibi belirli şehirlere ait olduğunu, bir kısmının ise siyasi hareketlere bağlı olduğunu belirtiyor. Libya devletinin kontrolü dışındaki Mitiga hapishanesini işleten Özel Caydırıcı Güç gibi, bu milislerin bir kısmının kendi hapishaneleri ve gözaltı merkezleri var. Libya’da birbiri ardına gelen adalet bakanlıklarının ve BM misyonlarının hiçbiri buralara girmeyi başaramadı. Bu milislerin bazıları, akaryakıt kaçakçılığı, insan kaçakçılığı ve karar alma merkezlerine yakın olacak şekilde egemen kurumları güvence altına alma sürecini kontrol etme meslekleriyle besleniyor.



Hamas’ın siyasi partiye dönüştürme planı

Dün şiddetli yağmurların ardından Gazze şehrindeki bir mülteci kampında, bir araba tarafından çekilen römorkta bulunan Filistinliler (AFP)
Dün şiddetli yağmurların ardından Gazze şehrindeki bir mülteci kampında, bir araba tarafından çekilen römorkta bulunan Filistinliler (AFP)
TT

Hamas’ın siyasi partiye dönüştürme planı

Dün şiddetli yağmurların ardından Gazze şehrindeki bir mülteci kampında, bir araba tarafından çekilen römorkta bulunan Filistinliler (AFP)
Dün şiddetli yağmurların ardından Gazze şehrindeki bir mülteci kampında, bir araba tarafından çekilen römorkta bulunan Filistinliler (AFP)

Hamas Hareketi’nden kaynaklar, Gazze Şeridi’ndeki ve yurtdışındaki liderlerinin, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşının ardından hareketin siyasi geleceği hakkında içeride bazı görüşmeler yürüttüklerini bildirdi.

Kimliklerinin açıklanmaması şartıyla Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklara göre görüşmeler, bazı Hamas liderleri tarafından sunulan bir belgeye dayanıyor. Bu belge, ulusal İslami siyasi yaklaşımı temsil eden mevcut siyasi gruplar ve partilere benzer bir siyasi parti kurulması çağrısını içeriyor ve kendisini siyasi, ekonomik, sosyal ve genel yaşam alanlarına katılabilecek bir oluşum olarak tanıtıyor.

Kaynaklar, bu önerinin siyasi büroya, Şura Konseyi'ne, hareketi yöneten Yüksek Liderlik Konseyi'ne ve Hamas içindeki diğer kurumlara ve partilere zaten sunulduğunu açıkladı.

Belgenin, bu projenin korunmasını sağlamak için kapsamlı bir Filistin uzlaşısı çağrısında bulunduğunu açıklayan kaynaklara göre aynı belge, hareketin Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (FKÖ) katılımı ve aynı zamanda, herkesin katılımına izin veren ve silahlarını terk ederek hareketin hayatta kalmasına hizmet eden önemli bir siyasi aktör haline getiren kapsamlı bir ulusal uzlaşı yoluyla FKÖ'nün yeniden düzenlenmesi ve yapılandırılması için çalışmayı da içeriyor.


Sisi, Avn’a Mısır'ın Lübnan'ın egemenliğine sarsılmaz desteğini bildirdi

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ile Lübnanlı mevkidaşı Joseph Avn arasında Kahire'de gerçekleşen önceki görüşmeden, Mayıs 2025 (AFP)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ile Lübnanlı mevkidaşı Joseph Avn arasında Kahire'de gerçekleşen önceki görüşmeden, Mayıs 2025 (AFP)
TT

Sisi, Avn’a Mısır'ın Lübnan'ın egemenliğine sarsılmaz desteğini bildirdi

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ile Lübnanlı mevkidaşı Joseph Avn arasında Kahire'de gerçekleşen önceki görüşmeden, Mayıs 2025 (AFP)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ile Lübnanlı mevkidaşı Joseph Avn arasında Kahire'de gerçekleşen önceki görüşmeden, Mayıs 2025 (AFP)

Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Muhammed eş-Şenavi, Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi’nin dün (salı) Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini ve bu görüşmede Sisi’nin Mısır’ın Lübnan’ın egemenliğine saygı konusundaki kararlı tutumunu yinelediğini açıkladı.

Şenavi yaptığı yazılı açıklamada, Sisi’nin ayrıca Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin 2006 yılında İsrail ile Hizbullah arasında yaşanan savaşı durduran 1701 sayılı kararının uygulanmasının önemine dikkat çektiğini ve Mısır’ın silahların devletin elinde toplanmasına dönük Lübnan hükümeti politikasını desteklediğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Lübnan Ulusal Haber Ajansı’ndan (NNA) aktardığına göre, Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati dün akşam saatlerinde Beyrut’taki Refik Hariri Uluslararası Havalimanı’na ulaştı. Bakanın bir gün sürecek ziyaret kapsamında Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Meclis Başkanı Nebih Berri ve Başbakan Nevvaf Selam ile görüşeceği kaydedildi.

Mısır Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Abdulati’nin Lübnan’a yaptığı ziyaretin, Mısır’ın kardeş Lübnan’ın yanında olduğuna dair mesajını pekiştirmeyi ve ülkenin istikrar ile kalkınma çabalarına verilen desteği vurgulamayı amaçladığı ifade edildi.

Açıklamada, Bakan Abdulati’nin ziyarette üst düzey Lübnanlı yetkililerle bir dizi temas gerçekleştireceği; ikili iş birliğinin güçlendirilmesi, Lübnan ve bölgedeki gelişmelere ilişkin istişarelerde bulunulması, ayrıca Lübnan’ın birliğinin, egemenliğinin ve toprak bütünlüğünün korunmasına verilen önemin vurgulanacağı belirtildi. Ziyaretin, ülkenin mevcut zorlukları aşma çabalarına destek sağlamayı ve Lübnan halkının güvenlik, istikrar ve refah beklentilerine katkı sunmayı hedeflediği bildirildi.


UNIFIL: İsrail güçlerinin varlığı Lübnan ordusunun güneye konuşlanmasını engelliyor

UNIFIL güçleri, Güney Lübnan'daki Marun el-Ras kasabasındaki arazilerden mayınları temizliyor (AFP)
UNIFIL güçleri, Güney Lübnan'daki Marun el-Ras kasabasındaki arazilerden mayınları temizliyor (AFP)
TT

UNIFIL: İsrail güçlerinin varlığı Lübnan ordusunun güneye konuşlanmasını engelliyor

UNIFIL güçleri, Güney Lübnan'daki Marun el-Ras kasabasındaki arazilerden mayınları temizliyor (AFP)
UNIFIL güçleri, Güney Lübnan'daki Marun el-Ras kasabasındaki arazilerden mayınları temizliyor (AFP)

UNIFIL sözcüsü Candice Ardiel dün yaptığı açıklamada, İsrail güçlerinin Güney Lübnan'daki varlığının, Lübnan ordusunun İsrail ile varılan ateşkes anlaşmasında belirtildiği gibi bölgeye konuşlanmasını engelleyen "ciddi bir ihlal" olduğunu belirtti.

Ardiel bir televizyon röportajında, "İsrail güçlerinin Güney Lübnan'daki varlığı, hareket ve hareket özgürlüğü açısından bizim ve Lübnan ordusu için bir engel teşkil ediyor" ifadesini kullandı.

Lübnan ordusuyla iş birliğini "her zaman güçlü ve sürekli" olarak nitelendiren Ardiel, gücün tehlikelerin farkında olduğunu ve "görevlerimize ve bizden beklenen görevlere bağlı olduğumuzu" belirtti.

UNIFIL Kuvvet Komutanı Diodato Abagnara cumartesi günü yaptığı açıklamada, Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı Kararı'nın uygulanmasında ilerleme kaydedilebilmesi için Lübnan'ın egemenliğine, toprak bütünlüğüne ve birliğine tam saygı gösterilmesi gerektiğini vurguladı.

"X" platformunda, Lübnan ordusuna destek verme kararlılığını vurgulayarak, onları "Güney Lübnan'da istikrarı sağlamada ortağımız" olarak nitelendirdi.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre İsrail, Gazze Şeridi'ndeki çatışmaların ardından Hizbullah ile yaşanan savaşın ardından bir yıl önce varılan ateşkes anlaşmasına rağmen Güney Lübnan'daki mevzilerini kontrol altında tutuyor ve ülkenin doğusu ve güneyine yönelik saldırılarını sürdürüyor.