Mısır’da ‘bir_kilo_tavuk’ neden trendlere girdi?

Mısır’da kümes hayvanlarının fiyatlarındaki zamlara halk tepkili

Kümes hayvan fiyatlarındaki artış Mısırlılar tarafından tepkiyle karşılandı (Tarım ve Arazi Islah Bakanlığı resmi sözcüsünün Facebook sayfası)
Kümes hayvan fiyatlarındaki artış Mısırlılar tarafından tepkiyle karşılandı (Tarım ve Arazi Islah Bakanlığı resmi sözcüsünün Facebook sayfası)
TT

Mısır’da ‘bir_kilo_tavuk’ neden trendlere girdi?

Kümes hayvan fiyatlarındaki artış Mısırlılar tarafından tepkiyle karşılandı (Tarım ve Arazi Islah Bakanlığı resmi sözcüsünün Facebook sayfası)
Kümes hayvan fiyatlarındaki artış Mısırlılar tarafından tepkiyle karşılandı (Tarım ve Arazi Islah Bakanlığı resmi sözcüsünün Facebook sayfası)

Mısır’da kümes hayvanı fiyatlarındaki artışın etkisiyle dün sabahtan (Cumartesi) bu yana X sitesinde ‘#bir_kilo_tavuk’ hashtag’i trendlerin zirvesine yer alıyor. Bir kullanıcı alaycı bir yorumda bulunarak “Elon Musk bir kilo tavuğun trend olduğunu bilseydi Mısır’da X’i yasaklardı” ifadelerine kullandı. Başka bir kullanıcı ‘Bir kilo tavuk gerçekten trendlerde kalmayı hak ediyor” dedi.

Kullanıcılara göre bazı bölgelerde bir kilo kümes hayvanının fiyatı 120 lirayı aştı. Sosyal medya kullanıcıları, geçtiğimiz saatlerde büyük bir etkileşimle, piyasada doların fiyatındaki düşüşe rağmen bu fiyat artışının neden geldiğini sorguladı.

Yerel medyaya göre, dolar kuru resmi olarak 30,85 lira seviyelerinde kalırken, karaborsada doların fiyatı cumartesi günkü işlemlerde de düşüşünü sürdürerek, cuma günkü işlemlerde 57 Mısır lirasından ortalama 53 liraya geriledi.

Sosyal medya bu düşüşü, Mısır’ın Birleşik Arap Emirlikleri ile Ras el-Hikme şehir projesini geliştirmek için 150 milyar dolardan fazla yatırım yapmaya yönelik anlaşmanın imzalanmasına bağladı. Bu durum, bazı sosyal medya kullanıcılarının kümes hayvanı pazarının bu anlaşmadan neden etkilenmediğini merak etmesine neden oldu.

Kullanıcıların çoğunluğu kümes hayvanı fiyatlarındaki artışı alaycı ve alaycı bir tavırla karşıladı. Velid isimli bir hesap, bir karton yumurtanın bir kilo tavuktan daha yüksek fiyatta olmasını ‘Anneler, çocuklarını kendilerinden daha iyi olmasını ister” diyerek alaya aldı.

İsmet Selim adlı bir hesap da bir nevi kara komedi olarak güvercin, ördek, kaz, hindi gibi diğer kümes hayvanları türlerinden bahsederek “Onları hatırlayan var mı?” diye sordu. Daha sonra başka bir hesap “Anılarımızda” diyerek cevap verdi.

Diğerleri de film ve dizilerden ilham alan komedi içerikleri yayınlayarak kümes hayvanı fiyatlarının neden olduğu gerginliği yumuşatmaya çalıştı.

Bunun yanı sıra, #bir_kilo_tavuk_göğsü_dilimleri hashtag’i, kümes hayvanı fiyatlarındaki artışla fiyatının artmasının ardından yeniden trend oldu.

Muhammed el-Beşlavi’nin hesabı, 250 liraya ulaşan tavuk göğsü fiyatına ilişkin yorumunda, fiyat artışını 35 milyar dolarlık acil provizyon içeren Ras el-Hikme anlaşmasına bağladı.

Mısır Ticaret Odaları Federasyonu kümes hayvanları bölümünün başkanı Abdülaziz es-Seyyid, Şarku’l Avsat’a “Birincisi, kümes hayvanlarının tüketici fiyatlarındaki artış, çiftlikteki fiyatlarındaki artıştan kaynaklanmaktadır. Geçtiğimiz günlerde ortalama 81 Mısır lirasına yükseldikten sonra bugün 91 Mısır lirasına ulaştı. Çiftlikteki bu artış, tüketiciye 100 ila 105 lira fiyatla ulaşmasıyla sonuçlandı, ancak bunu aşan her şey abartı ve bazı tüccarlara bağlı” dedi.

Seyyid, fiyat istikrarının maliyete dayalı olduğunu, bugünkü yükselişin arkasında yatan faktörün ise kümes hayvanı sektöründe önemli faktörlerden biri olan piyasadaki kümes hayvanı yemi fiyatlarına dayandığını zira üretim maliyetlerini ve dolayısıyla piyasadaki fiyatları doğrudan etkilediğini açıkladı. Bugün fiyatlarındaki düşüşe rağmen bu düşüşlerin hiçbir değeri yok ve gerçek bir etkisi olmadığını, farklı firmalarla ton başına hala 28 ila 31 bin Mısır lirası arasında değiştiğini, bunun da fiyatlarda farklılık yarattığı belirtti. Normal fiyatın 25 bin lirayı geçmemesi gerektiği için bu fiyatların da abartılı olduğunu vurguladı.

Seyyid “Mısır hükümetinin açıkladığı ve 35 milyar dolarlık acil tedariği içeren Ras el-Hikme anlaşmasının sonuçlarından biri olarak doların piyasaya sürülmesiyle birlikte önümüzdeki hafta dolar kurunda istikrar oluşması halinde, kümes hayvanı fiyatları buna bağlı olarak düşürecektir” ifadelerini kullandı.



Lübnan... Kamplardan silah teslim rüzgarları esiyor

Lübnan Ordusu İstihbaratı mensupları dün Beyrut'un güney banliyölerindeki Burc el-Beracine kampında silah teslim aldı (Şarku'l Avsat)
Lübnan Ordusu İstihbaratı mensupları dün Beyrut'un güney banliyölerindeki Burc el-Beracine kampında silah teslim aldı (Şarku'l Avsat)
TT

Lübnan... Kamplardan silah teslim rüzgarları esiyor

Lübnan Ordusu İstihbaratı mensupları dün Beyrut'un güney banliyölerindeki Burc el-Beracine kampında silah teslim aldı (Şarku'l Avsat)
Lübnan Ordusu İstihbaratı mensupları dün Beyrut'un güney banliyölerindeki Burc el-Beracine kampında silah teslim aldı (Şarku'l Avsat)

Lübnan'daki Filistin kamplarında silahsızlanma rüzgarları esmeye başladı. Fetih hareketi, Beyrut'taki Burc el-Beracine kampında ağır ve orta boy silahlarını Lübnan ordusuna teslim etmeye başladı.

Lübnan ordusu dün akşam, Filistinli yetkililer, Lübnan ordu mensupları ve hafif silahlı Filistin güvenlik güçleri huzurunda, çuvallara konulan bir parti silah teslim aldı.

Filistinli kaynaklar Şarku'l Avsat’a verdiği bilgide, “Silahların teslimi şu anda Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) ve Filistin Kurtuluş Ordusu (FKO) gruplarını kapsıyor. Hamas ve ona yakın diğer gruplar silahlarını teslim etmeyi reddediyor ve son saatlerde varılan anlaşma onları kapsamıyor” dedi.

Lübnan'daki Filistinli gruplar ise Burc el-Beracine kampında yaşananların “Fetih hareketinin iç meselesi olduğunu ve kamplardaki Filistin silahlarıyla ilgisi olmadığını” vurguladı. Gruplar, “Filistin toprakları işgal altında olduğu sürece silahlarımız kalacak ve sadece işgalle mücadele için kullanılacak” ifadelerini kullandı.

Diğer yandan, Lübnanlı yetkililer dün, İsrail'in kuzeyindeki bir Arap kasabasından gelen ve bir yıl önce Lübnan topraklarına gizlice girdikten sonra tutuklanan Salih Ebu Hüseyin adlı bir İsrail vatandaşını, Uluslararası Kızılhaç'ın arabuluculuğu ile serbest bıraktı.


Birleşmiş Milletler, Gazze Şeridi'nde ‘kıtlık’ olduğunu resmi olarak doğruladı

Gazze Şeridi'nde gıda yardımı almak için birbirleriyle yarışan çocuklar ve kadınlar (AP)
Gazze Şeridi'nde gıda yardımı almak için birbirleriyle yarışan çocuklar ve kadınlar (AP)
TT

Birleşmiş Milletler, Gazze Şeridi'nde ‘kıtlık’ olduğunu resmi olarak doğruladı

Gazze Şeridi'nde gıda yardımı almak için birbirleriyle yarışan çocuklar ve kadınlar (AP)
Gazze Şeridi'nde gıda yardımı almak için birbirleriyle yarışan çocuklar ve kadınlar (AP)

Birleşmiş Milletler Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması (IPC) tarafından hazırlanan yeni bir rapor, Gazze Şeridi'nde yarım milyondan fazla insanın ‘aşırı açlık ve yetersiz beslenmeden kaynaklanan ölüm’ ile karakterize edilen kıtlık koşullarında yaşadığını doğruladı. Bu, Ortadoğu'da kıtlığın resmi olarak doğrulandığı ilk durum. Raporda, bu koşulların önümüzdeki haftalarda Gazze şehrinden Deyr el-Belah ve Han Yunus'a yayılmasının beklendiği belirtildi. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Dünya Gıda Programı (WFP) ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO), hayatları kurtarmak için acil ateşkes ve tam, engelsiz insani yardım erişiminin gerekli olduğunu vurgulayan ortak bir bildiri yayınladı. Şarku’l Avsat'ın ulaştığı bildiride kuruluşlar, kıtlığın her ne pahasına olursa olsun durdurulması gerektiğini vurguladı. Bildiride, özellikle sivillerin zorlu koşullarda yaşadığı Gazze Şeridi'nde askeri gerginliğin daha da şiddetlenmesinin, kaçamayan çocuklar, kadınlar, yaşlılar ve engelliler için korkunç sonuçlar doğuracağı uyarısında bulunuldu.

Şok edici rakamlar

Raporda, eylül ayı sonuna kadar 640 bin kişinin felaket düzeyinde gıda güvensizliği ile karşı karşıya kalacağı ve açlık endeksinin 5. aşamasına gireceği belirtildi. Bu arada, 1,14 milyon kişi endeksin 4. aşamasında, 396 bin kişi ise üçüncü aşamada (kriz) olacak. Raporda, Gazze Şeridi'ndeki tarım arazilerinin yüzde 98'inin hasar gördüğü veya erişilemez durumda olduğu ve her on kişiden dokuzunun defalarca yerinden edildiği vurgulandı. Raporda, gıda fiyatlarının rekor seviyelere ulaştığı, yemek pişirmek için gerekli yakıt ve suyun kıt olduğu ve pazar ve hizmet sisteminin çöktüğü ifade edildi.

Çocukların ve kadınların çektiği acılar

BM raporuna göre, geçtiğimiz temmuz ayına ait veriler, Gazze Şeridi'nde 12 binden fazla çocuğun akut yetersiz beslenmeden mustarip olduğunu, bu sayının şimdiye kadarki en yüksek rakam olduğunu ve yıl başından bu yana altı kat arttığını gösteriyor... Bunların yaklaşık yüzde 25'i, en tehlikeli ve ölümcül olan ‘şiddetli akut yetersiz beslenmeden’ mustarip. Hayati tehlike arz eden yetersiz beslenmeden mustarip hamile ve emziren kadınların sayısı mayıs ayında 17 bin iken, bu sayının 2026 ortasına kadar 55 bine çıkması bekleniyor. Raporda, her beş çocuktan birinin erken doğduğu veya düşük doğum ağırlığıyla doğduğu ve bağışıklık sisteminin zayıflığı nedeniyle ishal ve solunum yolu enfeksiyonları gibi yaygın hastalıkların ölümcül hale geldiği belirtildi.

Trajik koşullar

Rapora ilişkin yorumda bulunan FAO Genel Direktörü Qu Dongyu, “Gazze halkı hayatta kalmak için tüm imkanlarını tüketti. Açlık ve yetersiz beslenme her gün can almakta. Gıdaya erişim lüks değil, temel bir insan hakkıdır” ifadelerini kullandı.

WFP İcra Direktörü Cindy McCain ise şunları söyledi: “Kıtlık uyarıları aylardır açıkça ortada. Şu anda ihtiyaç duyulan şey, yardımı büyük ölçüde artırmak ve gıdanın en çok ihtiyacı olanlara ulaşmasını sağlamak için daha güvenli koşullar yaratmak.”

UNICEF İcra Direktörü Catherine Russell, “Kıtlık Gazze’de trajik bir gerçeklik ve Deyr el-Belah ile Han Yunus'ta yakın bir tehdit. Kaybedecek zaman yok; çocuklar gözlerimizin önünde açlık ve hastalıktan ölüyor” şeklinde konuştu.

WHO Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, ‘ateşkesin artık ahlaki ve insani bir zorunluluk olduğunu’ vurguladı. Ghebreyesus, “Basit hastalıklar açlık nedeniyle ölümcül hale geliyor ve çökmüş sağlık sistemi acil desteğe ihtiyaç duyuyor” dedi.

Dört kuruluş, acil bir çağrıda bulunarak, kıtlığın daha da kötüye gitmesini önlemek için derhal ve kalıcı bir ateşkes, yardımların engelsiz ulaştırılması, gıda tedarikinin önemli ölçüde artırılması, dağıtım mekanizmalarının iyileştirilmesi, sağlık, su ve sanitasyon sektörlerine acil destek sağlanması ve ticaret akışlarının, temel hizmetlerin ve yerel gıda üretiminin yeniden sağlanması çağrısında bulundu.


Muhammed bin Selman ve Sisi ilişkileri ve gelişmeleri görüştü

Prens Muhammed bin Selman, dün NEOM Sarayı'nda Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi'yi kabul etti (SPA)
Prens Muhammed bin Selman, dün NEOM Sarayı'nda Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi'yi kabul etti (SPA)
TT

Muhammed bin Selman ve Sisi ilişkileri ve gelişmeleri görüştü

Prens Muhammed bin Selman, dün NEOM Sarayı'nda Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi'yi kabul etti (SPA)
Prens Muhammed bin Selman, dün NEOM Sarayı'nda Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi'yi kabul etti (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakan Muhammed bin Selman ile Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi, dün NEOM Sarayı'nda düzenlenen görüşmede, ikili ilişkileri ve uluslararası gelişmeleri ele aldı. İki lider, başta Filistin'deki gelişmeler olmak üzere bölgedeki son gelişmeleri görüştü.

Toplantıya Suudi Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, Devlet Bakanı, Kabine Üyesi ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Dr. Musaid el-Ayban ve Suudi Arabistan Genel İstihbarat Servisi Direktörü Halid el-Humeydan ve ilgili yetkililer katıldı.

Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Büyükelçi Muhammed el-Şenavi yaptığı açıklamada, toplantıda bir dizi ikili iş birliği konusunun yanı sıra bölgesel ve uluslararası alanda karşılıklı ilgi duyulan konulardaki gelişmelerin derinlemesine ele alındığını belirtti. Toplantıda ayrıca, Mısır'ın Gazze Şeridi'nde çeşitli taraflarla koordinasyon halinde ateşkes sağlama çabaları da ele alındı.

El-Şenavi, Sisi'nin, son olarak Riyad ve Paris'in ortak liderliğinde New York'taki Birleşmiş Milletler Genel Merkezi'nde düzenlenen "İki Devletli Çözüm" konferansının sonuçları olmak üzere, Suudi Arabistan'ın Filistin sorununa ilişkin girişimlerine Mısır'ın verdiği desteği teyit ettiğini belirtti.