Mısır: Doların kara borsada değer kaybı fiyatlara neden yansımıyor?

Kahire'nin Abidin bölgesinde bir sebze pazarında dolaşan Mısırlı kadın (EPA)
Kahire'nin Abidin bölgesinde bir sebze pazarında dolaşan Mısırlı kadın (EPA)
TT

Mısır: Doların kara borsada değer kaybı fiyatlara neden yansımıyor?

Kahire'nin Abidin bölgesinde bir sebze pazarında dolaşan Mısırlı kadın (EPA)
Kahire'nin Abidin bölgesinde bir sebze pazarında dolaşan Mısırlı kadın (EPA)

Mısır'ın finans uzmanları kara borsa piyasasında doların değer kaybetmesiyle meşgulken bir yandan da uzmanlar ve yetkililer, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile Ras el-Hikme sahil bölgesinin geliştirilmesi için imzalamanın Mısır tarihindeki en büyük doğrudan yatırım anlaşmasının faydalarını gündem ediyor.  Ancak kamuoyunun en çok merak ettiği ve üzerinde durduğu konu "Fiyatlar ne zaman düşecek?" sorusu olmaya devam ediyor. Doların kara borsadaki düşüşüne rağmen, ürün ve mal fiyatlarının neden düşmediğine dair bir şaşkınlık var.

Yerel medya kaynaklarının bildirdiğine göre, resmi olarak dolar kuru 30,85 Mısır lirasında (egp) sabitlenirken, kara borsada doların fiyatı Pazar işlemleri sırasında 50 Mısır lirasının altına düşerek 48 - 49 Mısır lirasına kadar geriledi. Bu düşüş, birkaç hafta öncesine kadar 70 Mısır lirasına ulaşan doların, alım satım işlemlerinin tamamen durduğu bir ortamda yaşandı.

Buna bağlı olarak, son zamanlarda fiyatları hızla artan altının fiyatı kuyumcularda daha önce görülmemiş bir şekilde düştü. Bu durum sosyal medyada hemen yer buldu ve kullanıcılar, fiyat düşüşlerinin diğer mallara neden yansımadığına dair soruları gündeme getirdiler.

Raşa Kasım adlı sosyal medya kullanıcısı şöyle dedi: "Peki fiyatlar ne zaman düşecek, yoksa dolar yükseldiğinde fiyatlar artıyor da dolar düştüğünde yine mi artıyor? ... Biri bize bunu açıklasın." Diğer bir kullanıcı ise, yağ, şeker ve pirinç fiyatlarının altın ve doları kıskanarak düşmesini umduğunu belirtti.

Münir Vasfi adını kullanan bir hesapta ise şöyle yazıldı: "Altın ve doların bu şekilde düşmesi, inşallah yiyeceğimizin (falafel) tekrar büyük boy olacağının bir göstergesi."

Mısır Ticaret Odaları Birliği'nin Genel Sekreteri Dr. Ala Izze, gazetecilere yaptığı açıklamada aynı iyimserliği dile getirdi. Izze şöyle dedi: "Dolara bağlı tüm malların fiyatlarında önümüzdeki günlerde büyük bir düşüş olacak. Yakın dönemde fiyatlarda daha büyük bir düşüş bekliyoruz; çünkü doların düşmeye devam etmesiyle fiyatlar da düşecek ve önümüzdeki dönem için iyimseriz."

Fiyatlar konusu hükümetin de gündeminden uzak değildi; Başbakan Mustafa Medbuli, stratejik mallar ve ilaçlar için gereken döviz finansmanının sağlanması durumunu takip etmek üzere Pazar günü (dün) bir toplantı düzenledi. Toplantıda, piyasalarda stratejik malların sağlanma durumu ve özellikle buğday, yağ ve süt tozu gibi mallar için gerekli döviz finansmanının sağlanması ele alındı.

Başbakanlık Sözcüsü Muhammed el-Humsani, Merkez Bankası Başkanı'nın toplantıda, şu anda üzerinde çalışılan öncelikler ajandası olduğunu ve bunun başında stratejik mallar ve ilaçlar için döviz finansmanının sağlanmasının geldiğini belirttiğini söyledi. Toplantıda ayrıca, gümrüklerde bulunan gıda maddeleri, ilaç ve yemlerle ilgili bazı raporlar gözden geçirildi; şu anki toplam değerinin yaklaşık 1.3 milyar dolar olduğuna dikkat çekildi. Ayrıca, piyasaların son iyi haberlere tepki gösterdiği ve mısır ve soya fasulyesi fiyatlarında gerçekleşen düşüşe dikkat çekildi. Bu dönemde piyasa hareketlerinin sürekli olarak izlendiği vurgulandı.

Ras el-Hikme projesi anlaşmasının imzalanması, Mısır'a 35 milyar dolar girişini içerdiği için, ekonomi uzmanı Dr. Eşref Gurab, bu durumun yakın gelecekte ekonomik koşulların iyileşmesine ve enflasyon oranlarının düşmesine katkıda bulunacağını öngörüyor.

Gurab, Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte, milyarlarca dolarlık yabancı paranın Mısır'a akışının ardından bankalarda kullanıma sunulacağını belirtti. Böylece, doların resmi kurundan stratejik mallar, ham maddeler ve üretim malzemeleri ithal etmek isteyen ithalatçılar, sanayiciler ve üreticilere finansman sağlanacak. Bu durum, ithalatçıların kara borsadaki yüksek dolar kurundan ithal yapmadıkları için üretim maliyetlerini düşürecek. Sonuç olarak, üretim ve pazardaki mal arzı artacak. Bu da fiyatların düşmesine ve kısa vadede enflasyon oranlarının azalmasına katkı sağlayacak.

Uzman, fiyatların düşmesinin bir süreç olduğunu belirtiyor. Devlet bankalarına dövizin girmesi, ithalatçılara sağlanması ve ithalat işlemlerinin tamamlanması biraz zaman alacak. Ancak bu süreç, malların piyasada bulunabilmesi için çok uzun sürmeyecek. Yine de bu adımların yanı sıra, önümüzdeki dönemde hükümetin ve denetim kurumlarının piyasalar üzerinde sıkı bir denetim yapması gerekiyor. Tüccarların düşen yeni fiyatları uygulaması sağlanmalı, malların stoklanmaması ve yapay krizlerin önlenmesi için adımlar atılmalı.

Ekonomi uzmanı Dr. Huda el-Mellah, Şarku’l Avsat’la yaptığı röportajda, Ras el-Hikme anlaşmasının fiyatları düşürme etkisinin dolar ve altın fiyatlarındaki düşüşten sonra gelecek haftalarda hissedileceğini söyledi. Vatandaşların büyük bir iyimserlikle hızlı bir fiyat değişimi beklediğini, ancak bu değişimin hemen gerçekleşmeyeceğini belirtti. Zira tüccarlar doların yüksek olduğu dönemde eski fiyatlarla alım yaptı. Bu nedenle, her bir tüccarın elindeki stok bitmeden fiyatları düşürmeye yanaşmayacağını çünkü zarar etmek istemeyeceklerini ifade etti.

Uzman, sonuçların vatandaşlar tarafından hissedilmesi için hükümetin de adımlar atması gerektiğini vurguladı. Hükümet, anlaşmanın faydalarını hızla vatandaşa ulaştırmak için harekete geçmeli. Özellikle Ramazan ayının yaklaşmasıyla, desteklenen fiyatlarla mal sunan fuarlar ve satış noktalarının çoğaltılması gerekiyor. Ayrıca, kara borsayı tamamen ortadan kaldırmak için bankalarda doların sağlanması önem taşıyor.



Eski rejimin kalıntıları Yeni Suriye’nin inşasını zorlaştırıyor

Şair ve aktivist Enver Fevzat, pazar günü Suveyda ilinin doğusundaki Busan köyünde evinin önünde öldürüldü (SANA)
Şair ve aktivist Enver Fevzat, pazar günü Suveyda ilinin doğusundaki Busan köyünde evinin önünde öldürüldü (SANA)
TT

Eski rejimin kalıntıları Yeni Suriye’nin inşasını zorlaştırıyor

Şair ve aktivist Enver Fevzat, pazar günü Suveyda ilinin doğusundaki Busan köyünde evinin önünde öldürüldü (SANA)
Şair ve aktivist Enver Fevzat, pazar günü Suveyda ilinin doğusundaki Busan köyünde evinin önünde öldürüldü (SANA)

Suriye’deki yeni yönetim, büyük şehirlerin kalabalık sokakları ile kırılgan, yoksul kırsal kesimler ve Suriye genelindeki yaygın yıkım arasında, önceki dönemin karmaşıklığından kaynaklanan muazzam zorluklarla karşı karşıya.

Beşşar Esed rejiminin düşüşünü günlerce kutlayan mahallelerin göz alıcı görüntüsünün ardında, daha az gürültülü ve daha karmaşık başka bir mücadele sürüyor. Bir güvenlik kaynağına göre bu mücadelede DEaŞ ve göçmenler (yabancı savaşçılar) en önemli zorlukları oluşturuyor.

Ancak bazıları DEAŞ’ı ve genel olarak aşırılığı güvenlik yaklaşımıyla çözülebilecek ‘teknik bir sorun’ olarak görürken, diğerleri ‘asıl sorunun, eğitim veya aile sistemi ya da herhangi bir örgütlü yaşam biçimi olmaksızın, birkaç yıldır normal sosyal bağlamın dışında gelişen devasa bir insan kitlesini absorbe edecek planlar yapmakta yattığını’ düşünüyor.

Zorluk, yıkıma uğrayan bölgeleri yeniden inşa etmek ve geçim kaynakları yaratmak, özellikle de siyasi ve sosyal kimliklerin radikal grupların mirasıyla iç içe geçmiş olduğu ve bu yüzden potansiyel çatışmalar için verimli bir zemin oluşturan İdlib gibi kırsal bölgelerde yatıyor.

ABD, Irak'tan çekilmeden önce Sünni aşiretlerinden oluşan ve el-Kaide'ye karşı savaşan Sahva Silahlı Güçleri deneyimi, radikalizmden etkilenenleri siyasi ve güvenlik yapılarına dönüştürerek Suriye için olası bir model sunarken, militarizasyondan siyasete ve hizipçilikten devletçiliğe geçiş, yeni Suriye'nin karşı karşıya olduğu en büyük zorluk olmaya devam ediyor.


Sudanlı güçler savaşı sona erdirmek için “İlkeler Bildirgesi” imzaladı

Sudanlı güçlerin Nairobi'deki toplantısından bir kare (Şarku’l Avsat)
Sudanlı güçlerin Nairobi'deki toplantısından bir kare (Şarku’l Avsat)
TT

Sudanlı güçler savaşı sona erdirmek için “İlkeler Bildirgesi” imzaladı

Sudanlı güçlerin Nairobi'deki toplantısından bir kare (Şarku’l Avsat)
Sudanlı güçlerin Nairobi'deki toplantısından bir kare (Şarku’l Avsat)

Sudan'daki Sumud İttifakı’nın siyasi ve sivil güçleri, Sudan'daki savaşı sona erdirmek ve İslamcıların rejimini siyaset sahnesinden kalıcı olarak silmek için dün Kenya'nın başkenti Nairobi'de Abdulvahid en-Nur liderliğindeki Sudan Kurtuluş Hareketi (SLM/A) ve Arap Sosyalist Baas Partisi ile ortak bir ‘İlkeler Bildirgesi’ imzaladı. Savaşa karşı çıkan Sudanlı tarafların çoğunluğunu bir araya getiren bu ilk yakınlaşma aylar süren istişarelerin ve görüşmelerin ardından gerçekleşti.

Savaşın derhal sona erdirilmesinin ‘ulusal öncelik olduğu’ vurgulanan bildirgede, savaşan taraflar olan Sudan ordusuna ve Hızlı Destek Kuvvetleri’ne (HDK) geçtiğimiz ağustos ayında Uluslararası Dörtlü (ABD, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır) tarafından önerilen yol haritasına uymaları için daha fazla baskı uygulanmasının önemine işaret edildi.

İlkeler Bildirgesi’nde savaşan taraflara önerilen üç aylık insani ateşkesin hızla uygulanması, koşulsuz olarak derhal ateşkesin sağlanması ve bunun kalıcı bir ateşkese dönüştürülmesi için çalışılması çağrısı yer aldı.


Irak... Sadr, Basra ve Vasit'teki “Seraya es-Selam” güçlerinin faaliyetlerini askıya aldı

Iraklı Şii milliyetçi lider Mukteda el-Sadr (Arşiv- Reuters)
Iraklı Şii milliyetçi lider Mukteda el-Sadr (Arşiv- Reuters)
TT

Irak... Sadr, Basra ve Vasit'teki “Seraya es-Selam” güçlerinin faaliyetlerini askıya aldı

Iraklı Şii milliyetçi lider Mukteda el-Sadr (Arşiv- Reuters)
Iraklı Şii milliyetçi lider Mukteda el-Sadr (Arşiv- Reuters)

Irak Şii ulusal hareketinin lideri Mukteda es-Sadr, dün Seraya es-Selam'ı dondurma ve Basra ile Vasit vilayetlerindeki karargahlarını 6 aylığına kapatma kararı aldı.

Es-Sadr, “X” platformunda yaptığı bir paylaşımda, “(Seraya es-Selam'daki) mücahitlerin itibarına zarar veren tekrarlanan ihlallere bir çözüm bulunana kadar, üçüncü taraflarca yapılmış olsa bile, Basra ve Kut'taki genel merkezlerin faaliyetlerini altı aylığına dondurulmasına ve kapatılmasına karar verildi” ifadelerini kullandı.

Sadr şöyle devam etti: "Onların itibarı, benim için varlıklarından daha önemlidir. Tüm mücahitlere, disiplinli olanlara ve yozlaşmışların ve benzerlerinin ihlallerini, fitne girişimlerini ve suistimallerini bilenlere selamlarımı iletiyorum.”