İsrail'in yangın mesajları Baalbek'e ulaştı

Hizbullah İsrail ordusuna ait bir İHA'yı düşürdü.

Lübnan ordusuna ait bir araç, Hizbullah'ın kalesi olarak kabul edilen ve dün İsrail saldırılarında yerle bir edilen Baalbek yakınındaki bir köyde depoya giden yolu kapatıyor. (AP)
Lübnan ordusuna ait bir araç, Hizbullah'ın kalesi olarak kabul edilen ve dün İsrail saldırılarında yerle bir edilen Baalbek yakınındaki bir köyde depoya giden yolu kapatıyor. (AP)
TT

İsrail'in yangın mesajları Baalbek'e ulaştı

Lübnan ordusuna ait bir araç, Hizbullah'ın kalesi olarak kabul edilen ve dün İsrail saldırılarında yerle bir edilen Baalbek yakınındaki bir köyde depoya giden yolu kapatıyor. (AP)
Lübnan ordusuna ait bir araç, Hizbullah'ın kalesi olarak kabul edilen ve dün İsrail saldırılarında yerle bir edilen Baalbek yakınındaki bir köyde depoya giden yolu kapatıyor. (AP)

Hizbullah, Gazze'yle dayanışma amacıyla İsrail'e karşı savaşında yeni bir insansız hava aracını (İHA) düşürdü. İHA’nın düşürülmesinin hemen ardından, Temmuz 2006'daki savaştan bu yana türünün ilk örneği olan, İsrail'in Baalbek'teki (doğu Lübnan) kalesini hedef aldığına dair bir mesaj aldı.

Hizbullah'ın dün sabah, sınırdan yaklaşık 20 kilometre uzakta bulunan Lübnan'ın İklim et-Tuffah bölgesi üzerinde karadan havaya füzeyle büyük bir İsrail Hermes 450 İHA’sını düşürdüğünü açıklamasının ardından İsrail uçakları, bölgeyi hedef alan hava saldırıları düzenledi. Saha kaynaklarının Şarku'l Avsat'a verdiği bilgiye göre, Baalbek'in batısında, en yakın sınır noktasına 100 kilometreden fazla uzaklıktaki Adus kasabasında meydana gelen olayda iki Hizbullah mensubu öldürüldü ve dört kişi yaralandı.

Saldırılarda gıda malzemelerinin saklanması için hazırlanan bir ev ve inşaat halindeki bir deponun hedef alındığını belirten kaynaklar, yaralıların Baalbek'teki Daru’l Emel Hastanesi'ne nakledildiğini bildirdi.

İsrail ordusundan yapılan açıklamada, askerlerinin dün (Pazartesi) düşürülen Hermes 450 İHA’sına karadan havaya füze atılmasına misilleme olarak, Hizbullah'ın hava savunma sisteminin bulunduğu bölgeleri hedef aldığını duyurdu.

Hizbullah, öğleden sonra Baalbek civarının hedef alınmasına ve sivillerin bombalanmasına, Nafah'taki Golan Tümeni karargâhına 60 Katyuşa füzesi atarak karşılık verdiğini açıkladı.

Öğleden sonra İsrail uçaklarının Batı Bekaa yakınlarındaki es-Sarira bölgesini hedef alan hava saldırıları düzenlemesi ve İsrail bombardımanının ilk kez bu bölgeyi de etkilemesiyle gerilim zirveye ulaştı. İsrail ve Hizbullah arasındaki askeri operasyonları takip eden Lübnanlı kaynaklar, son gerilimle ilgili belirsizliğin iki taraf arasındaki karşılıklı mesajları içerdiğini belirtti. Kaynaklar, söz konusu durumun ‘her ikisi de uluslararası baskı ve iç kaygılar nedeniyle savaş başlatmaya cesaret edemeyen iki taraf arasındaki çatışma çemberini genişletme’ tehdidinde bulunduğunu kaydetti.



Şarku’l Avsat kaynakları: Hamas Türkiye'den anlaşmayı Trump'a iletmesini istedi

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan pazar günü Hamas liderleriyle bir araya geldi (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan pazar günü Hamas liderleriyle bir araya geldi (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
TT

Şarku’l Avsat kaynakları: Hamas Türkiye'den anlaşmayı Trump'a iletmesini istedi

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan pazar günü Hamas liderleriyle bir araya geldi (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan pazar günü Hamas liderleriyle bir araya geldi (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)

Şarku’l Avsat’a konuşan iki kaynak, Hamas’ın Gazze Şeridi'nde yeni bir ateşkes için girişimde bulunmaya çalıştığını ve ateşkes önerisini ABD Başkanı Donald Trump yönetimine iletmek için Türkiye'den destek talep ettiğini söyledi.

Kimliklerinin gizli kalması koşuluyla ayrı ayrı konuşan iki kaynak, Hamas yönetiminin, Hamas Hareketi tarafından önerilen ‘kapsamlı anlaşma’ ya da diğer adıyla ‘paket anlaşmasının’ Türkiye ile ABD arasındaki ’iyi ilişkilerden’ dolayı Türk yetkililer tarafından Trump yönetimine iletilebileceğine inandığını söyledi.

Hamas'ın önerisi, üzerinde mutabık kalınan sayıda Filistinli mahkûmun salıverilmesi karşılığında tüm İsrailli rehinelerin serbest bırakılmasını, savaşın durdurulmasını ve İsrail'in Gazze Şeridi'nin tüm bölgelerinden çekilmesini öngörüyor.

Hamas Liderlik Konseyi Başkanı Muhammed Derviş başkanlığındaki heyet, pazar günü Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile görüştü. Derviş, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın ile de bir araya gelerek savaşın durdurulmasıyla ilgili görüşün yanı sıra, Filistin'in iç durumuna ve diğer konulara değindi.

Kaynaklardan biri Hamas'ın Türkiye'nin desteğini istemesiyle ilgili tutumunu, Hamas'ın tüm İsrailli rehineleri teslim etmesi halinde savaşın durmasını garanti edeceğini söyleyen ABD Rehine İşleri Özel Temsilcisi Adam Boehler’in açıklamalarına dayandırdığını, ancak İsrail'in bu girişimi reddettiğini açıkladı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve hükümetindeki bazı bakanlar tarafından yapılan açıklamalar da bu tutumu teyit ediyor.

Kaynaklardan diğeri ise şunları söyledi:

“Türkiye'deki görüşmeler, Türk yetkililere, Hamas’ın vizyonunu Washington'a iletmek için mevcut ABD yönetimiyle olan iyi ilişkilerini kullanmaları gerektiği mesajını vermeyi amaçlıyordu.”

İki kaynak da ABD'nin bu öneriyi kabul etmesi için İsrail'e baskı yapılmasında daha büyük bir rol oynaması amacıyla, arabulucu Katar da dahil olmak üzere Donald Trump yönetimindeki yetkililere mesajın iletilmesi için şimdiye kadar başka araçların da kullanıldığı konusunda hemfikir.

Kaynakların aktardıklarına göre Hamas, Gazze'deki savaş devam ederken gerçekleşmesini istediği anlaşılan Trump'ın bölgeye yapacağı ziyaret öncesinde bir anlaşmaya varılması için ABD’nin tutumuna güveniyor. Kaynaklardan biri Trump'ın İran ile nükleer programı konusunda geçici de olsa bir çözüme ulaşmayı istediğini söyledi.

Hamas’tan kaynakların birkaç gün önce Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamaya göre Hamas’ın vizyonu ‘bölgesel ve uluslararası garantilerle beş yıl sürecek uzun bir ateşkese’ hazır ve açık olmasına dayanıyor.

Hamas, herhangi bir ateşkes anlaşmasının İsrail güçlerinin Gazze'den çekilmesini ve belirli bir insani protokol uyarınca insani yardımların Gazze Şeridi’ne girişini de kapsamasını istiyor. Hamas ayrıca Arap, Müslüman ve Avrupa ülkelerinin desteğini alan Mısır'ın önerisi doğrultusunda, Gazze'yi tam yetki ile yönetecek, bağımsız ve fraksiyona bağlı olmayan kişilerden oluşan bir Filistin komitesinin kurulmasını kabul ettiğini de açıkladı.