İsrail ve Hizbullah arasında şiddetli saldırılar olurken UNIFIL endişeli

Güney Lübnan’dan İsrail’in kuzeyine roket fırlatılırken (AFP)
Güney Lübnan’dan İsrail’in kuzeyine roket fırlatılırken (AFP)
TT

İsrail ve Hizbullah arasında şiddetli saldırılar olurken UNIFIL endişeli

Güney Lübnan’dan İsrail’in kuzeyine roket fırlatılırken (AFP)
Güney Lübnan’dan İsrail’in kuzeyine roket fırlatılırken (AFP)

Lübnan’daki geçici hükümetin Savunma Bakanı Maurice Selim, Lübnan askerlerinin savaşmaya hazır olmadığına dikkat çekerek “Askerlerin aldığı düşük maaş, özellikle de çoğu askerin izni sırasında çocuklarına ekmek getirmek için çalışması, askerlerin savaşa odaklanamamasına neden oluyor” dedi.

Şarku’l Avsat’a konuşan Selim, “Görüştüğümüz tüm uluslararası yetkililere, muharebe personelinin acilen teçhizatlandırılması gerektiğini söyledik. Ayrıca güneydeki asker sayısını artırmak, gerekirse yeni muharebe birimleri oluşturmamız gerekiyor” dedi. Selim, dost ülkelere ‘askerin görevlerini yerine getirebilmesi için orduyu teçhizat ve ekipmanla donatacak yeterli desteği sağlama’ çağrısında bulundu.

Fransa’nın başkenti Paris’te 27 Şubat’ta yapılması planlanan Lübnan ordusuna destek konferansının ertelenmesi, Lübnanlı çevrelerde hoşnutsuzluğa sebep oldu. Bakan “1701 sayılı karar, güney sınırına 15 bin Lübnan askerinin konuşlandırılmasını öngörürken, ordu yeterli sayıyı oluşturamadı. Bu nedenle bölgenin istikrarıyla ilgilenen dost ülkelerin desteğine ve tüm tarafların uluslararası kararlara bağlılığına ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.

Birleşmiş Milletler (BM) Lübnan Geçici Barış Gücü’nün (UNIFIL) açıklamasına göre konferansın ertelenmesi, Hizbullah ile İsrail ordusu arasında ‘çatışmadaki endişe verici değişimden’ kaynaklanıyor. Hizbullah, Baalbek saldırılarına tepki olarak İsrail’in Meron hava kontrol üssünü büyük bir füze saldırısıyla hedef aldığını duyurdu. Ayrıca İsrail’in Lübnan’ın köylerine ve güney bölgelerine yönelik saldırılarına tepki olarak Catun’daki 146’ncı Tümen karargâhını onlarca Katyuşa füzesiyle hedef aldığını açıkladı.

Öte yandan İsrail ordusu yaptığı açıklamada, uçaklarının Lübnan’ın güneyindeki birçok bölgede Hizbullah’a ait askeri tesis ve altyapıya hava saldırıları düzenlediğini duyurdu.



Irak Güvenlik Konseyi'ne: İsrail çatışmayı genişletmek için iddia ve bahaneler üretiyor

İsrail'in Beyrut'un güney banliyölerine düzenlediği saldırılardan (Reuters)
İsrail'in Beyrut'un güney banliyölerine düzenlediği saldırılardan (Reuters)
TT

Irak Güvenlik Konseyi'ne: İsrail çatışmayı genişletmek için iddia ve bahaneler üretiyor

İsrail'in Beyrut'un güney banliyölerine düzenlediği saldırılardan (Reuters)
İsrail'in Beyrut'un güney banliyölerine düzenlediği saldırılardan (Reuters)

Irak Dışişleri Bakanlığı bugün yaptığı açıklamada, Bağdat'ın BM Güvenlik Konseyi (BMGK), BM Genel Sekreteri, Arap Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı'na (İİT) İsrail'in “tehditlerine” ilişkin mektuplar gönderdiğini bildirdi.

Irak Haber Ajansı tarafından aktarılan açıklamada, Bağdat'ın İsrail'den “bölgede devam eden şiddeti durdurmasını ve tehditlerine son vermesini” talep ettiği belirtildi.

İsrail'in “çatışmayı genişletmek amacıyla bölgede iddialar ve bahaneler yarattığı” belirtilen açıklamada, Irak'ın Güvenlik Konseyi'ne başvurmasının “Konsey'in uluslararası barış ve güvenliğin korunmasındaki rolünü yerine getirme isteğinden kaynaklandığı” ifade edildi.

Açıklamada ayrıca Irak'ın “hava sahasının komşu bir ülkeyi hedef almak üzere kullanılması konusunda itidalli davranmaya istekli olduğu” vurgulandı.

Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin dün yaptığı açıklamada, Bağdat'ın İsrail'den “açık bir tehdit” aldığını duyurdu. Resmi haber ajansına göre Hüseyin, Kürdistan Bölgesi'nin Duhok kentinde düzenlenen “Amerikan Üniversitesi Forumu” sırasında yaptığı konuşmada, “silahlı kuvvetlerin Irak topraklarından yapılacak herhangi bir saldırıyı önlemek için Başbakan'dan emir aldığını” ve ülkesinin “savaş istemediğini, tehlikeyi ortadan kaldırmaya çalıştığını” vurguladı.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Sa'ar daha önce BMGK başkanına bir mektup göndererek, İran yanlısı silahlı grupların Irak'taki faaliyetlerinin ele alınması için derhal harekete geçilmesi çağrısında bulunmuş ve Irak hükümetinin kendi topraklarında ya da topraklarından yapılan her türlü eylemden sorumlu olduğunu söylemişti.