Faslı parlamenter: Fransa Dışişleri Bakanı'nın Rabat ziyareti, Sahra meselesine ilişkin tutumu netleştirmeyi amaçlıyor

Fransa'nın tutumunun son zamanlarda değiştiğini ve kendileri için netleştiğini söyledi

Fas Dışişleri Bakan Nasır Burita, Rabat ziyareti sırasında Fransa Dışişleri Bakanı Stephane Sejourne ile basın toplantısı düzenledi (EPA)
Fas Dışişleri Bakan Nasır Burita, Rabat ziyareti sırasında Fransa Dışişleri Bakanı Stephane Sejourne ile basın toplantısı düzenledi (EPA)
TT

Faslı parlamenter: Fransa Dışişleri Bakanı'nın Rabat ziyareti, Sahra meselesine ilişkin tutumu netleştirmeyi amaçlıyor

Fas Dışişleri Bakan Nasır Burita, Rabat ziyareti sırasında Fransa Dışişleri Bakanı Stephane Sejourne ile basın toplantısı düzenledi (EPA)
Fas Dışişleri Bakan Nasır Burita, Rabat ziyareti sırasında Fransa Dışişleri Bakanı Stephane Sejourne ile basın toplantısı düzenledi (EPA)

Fas Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi üyesi Abdulfettah el-Avni, Fransa Dışişleri Bakanı Stephane Sejourne’in Rabat'a yaptığı ziyarete övgüde bulundu. Bu ziyaretin asıl amacının, Fas'ın ilk meselesi olarak nitelendirdiği Sahra meselesi hususunda Fransa'nın tavrını netleştirmek olduğunu söyledi.

Salı günü Arap Dünyası Haber Ajansı’na (AWP) konuşan Avni, bu ziyaretin Fas Krallığı ile Fransa arasındaki ilişkilerde yaşanan durgunluk döneminin ardından geldiğini belirtti. Yetkili, “Amaç, Fas'ın ilk meselesi olan Batı Sahra meselesine ilişkin Fransız görüşünü açıklığa kavuşturmaktı. Fas'ta Fransa'nın tutumu bizim için net değildi” ifadelerini kullandı.

Ancak Fransa'nın tutumunun son zamanlarda değişerek ‘biraz netleştiğini’ belirten Avni, “Dolayısıyla bu ziyaretin Fas-Fransız ilişkilerinin pekişmesine hizmet ettiğini söylüyoruz” dedi. Fas Haber Ajansı’nın Pazartesi günü aktardığına göre Fransa Dışişleri Bakanı, ülkesinin Fas'ın sunduğu güney eyaletleri için özerklik planına açık ve kesin destek verdiğini vurguladı.

Sejourne, Fransa için bu konuda ilerleme kaydetme zamanının geldiğini vurguladı. Faslı mevkidaşı Nasır Burita ile görüşmelerinin sonunda düzenlediği ortak basın toplantısında, Fransa'nın 2007 yılında özerklik planını destekleyen ilk ülke olduğunu belirtti.

sdvefrbt
Fas Dışişleri Bakanı, Rabat ziyaretinde bulunan Fransız mevkidaşı Stephane Sejourne ile görüştü (AP)

Avni, “Fransa'nın tutumunun netliği, bir süre önce Fransa'nın Rabat Büyükelçisi’nin Batı Sahra'nın özerkliğine desteğini ifade ettiği bir bildiriyle başladı. Bu açıklama bizim için Fransız devletinin davamızı örtülü olarak kabul etmesi anlamına geliyordu. Ayrıca Fransa Dışişleri Bakanı son Rabat ziyaretinde özerkliğe desteğini dile getirdi” açıklamalarında bulundu.

Bu ziyaretin Rabat ile Paris arasındaki siyasi çıkmazın çözülmesine yol açıp açmadığı sorusuna yanıt olarak ise “Bunu doğrulayamam çünkü dış politika kararları Fas Kralı'na verilen bir ayrıcalıktır. Ancak bu yabancılaşmanın bitip bitmeyeceğini Fransa Cumhuriyeti'nin izleyeceği yol belirleyecek” ifadelerini kullandı.

İki bakan arasındaki görüşmede bir dizi ekonomik konunun ele alındığını belirten Faslı milletvekili, “Fransa Dışişleri Bakanı'nın güney illerinde, yani Fas'ın Sahra vilayetlerinde yatırım yapılacağını söylediği bir açıklaması var” vurgusunda bulundu.



“En büyük güvenlik ihlali” Hizbullah’a Lübnan’da ve Suriye'de darbe indirdi

Yaralıları Beyrut Amerikan Üniversitesi Hastanesi'ne taşıyan bir ambulans (EPA)
Yaralıları Beyrut Amerikan Üniversitesi Hastanesi'ne taşıyan bir ambulans (EPA)
TT

“En büyük güvenlik ihlali” Hizbullah’a Lübnan’da ve Suriye'de darbe indirdi

Yaralıları Beyrut Amerikan Üniversitesi Hastanesi'ne taşıyan bir ambulans (EPA)
Yaralıları Beyrut Amerikan Üniversitesi Hastanesi'ne taşıyan bir ambulans (EPA)

Lübnan’daki Hizbullah Hareketi, üyelerinin kullandığı çağrı cihazlarını hedef alan ‘en büyük güvenlik ihlali’ ile karşı karşıya kaldı. Bu güvenlik ihlali, Hizbullah’ın Lübnan’daki ve Suriye'deki kaleleri olarak kabul edilen bazı bölgelerde yaklaşık 2 bin 800 kişinin yaralanmasına ve 9 kişinin ölümüne neden olurken yaralıların sayısı hastanelerin kapasitesini aştı.

Suriye basını Suriye'de bulunan çok sayıda Hizbullah üyesinin taşıdıkları çağrı cihazlarının patlaması sonucu yaralandığını ve hastaneye kaldırıldığını bildirdi. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), Şam’ın kentsel ve kırsal kesimlerinde Hizbullah üyelerinin bazılarının taşıdıkları çağrı cihazlarının patlaması sonucu yaralanarak hastaneye kaldırıldığını aktardı.

Suriye’nin başkenti Şam'daki Kefer Susa Mahallesi yakınlarında seyir halindeki bir araçta bir çağrı cihazı patladı. İsrail’in Lübnan ve Suriye'deki Hizbullah üyeleri tarafından yaygın olarak kullanılan çağrı cihazlarını hedef alan eş zamanlı siber saldırısı sonucunda Lübnan'da birkaç cihaz daha patladı.

Güvenlik ihlali saat 15.30 sularında Beyrut'un güney banliyölerinde bir kişinin elindeki cep telefonunun patlamasıyla başladı. Ardından Lübnan'ın çeşitli bölgelerinde eş zamanlı olarak meydana gelen ‘patlamalar’ birbirini takip etti.

Lübnan’ın güney banliyölerinde, Nebatiye’de ve Bekaa'da yollarda kanlar içinde yatan onlarca insanın görüldüğü görüntüler düşmeye başladı. Ardından Hizbullah, çağrı cihazı taşıyan herkesten bu cihazları atmalarını isteyen bir açıklama yapıldı. İç Güvenlik Güçleri de vatandaşlardan yaralılara yardım edilmesini ve hastanelere kaldırılmalarını kolaylaştırmak için yolları açmalarını istedi. Genelkurmay Başkanlığı, vatandaşlardan, sağlık ekiplerinin olay yerlerine ulaşmalarını kolaylaştırmak amacıyla patlamaların yaşandığı bölgelerde toplanmamalarını istedi.

xy6muu7
Beyrut'un güney banliyösünde yaralıların tedavisine yardımcı olmak için kurulan çadırda kan vermek için bekleyen bağışçılar (AFP)

Reuters, Hizbullah yetkililerinin birinin çağrı cihazlarının patlatılması olayının şimdiye kadarki en büyük güvenlik ihlali olduğunu söylediğini aktardı. Reuters’ın emniyet kaynaklarından aktardığına göre Hizbullah, patlayan çağrı cihazları üyelerine daha yeni dağıtmıştı. Fransız Haber Ajansı (AFP) da Hizbullah'a yakın kaynakların ‘yeni çağrı cihazlarının lityum pillere sahip olduklarını ve aşırı ısınma sonucu patlamış gibi göründüklerini’ söylediklerini aktardı.

ABD merkezli gazete New York Times’ın (NYT) konuyla ilgili bilgi sahibi yetkililere dayandırdığı haberine göre cihazlar patlamadan önce birkaç saniye boyunca bip sesi çıkardı. Saldırıda Hizbullah üyelerine ait yüzlerce çağrı cihazı hedef alındı. Sosyal medyada dolaşan videolarda cihazların yollarda, dükkanlarda ve evlerde insanların ellerinde patladığı ve maddi hasara yol açtığı anlar görülüyor.

Hizbullah: Geniş kapsamlı inceleme başlatıldı

‘Güvenlik ihlalinden’ yaklaşık üç saat sonra Hizbullah tarafından yapılan ilk açıklamada dün öğleden sonra saat 15.30 sularında Hizbullah'ın çeşitli birimlerinde ve kurumlarında çalışanların iletişim için kullandığı çağrı cihazlarının patladığı duyuruldu. Açıklamada “Sebebi açıklanamayan patlamalar şimdiye kadar bir çocuğun ve iki kardeşin ölümüne ve birkaç kişinin de yaralanmasına neden oldu” denildi.

Açıklamada Hizbullah'ın uzman kurumlarının şu an eş zamanlı patlamaların nedenlerini belirlemek için geniş kapsamlı bir güvenlik soruşturması başlattığı belirtildi. Hizbullah tarafından yapılan ikinci açıklamada ise “Mevcut tüm gerçekleri ve verileri inceledikten sonra, bu canice saldırıdan tamamen düşmanımız İsrail'i sorumlu tutuyoruz” ifadeleri kullanıldı.

xc
Başbakan Mikati'nin Milletvekili Ali Ammar'ın oğlu için taziye ziyareti sırasında çekilen bir fotoğrafı (Başbakanlık Basın Ofisi)

Öte yandan Bakanlar Kurulu, Lübnan'ın egemenliğinin ağır bir ihlali olan ve suç teşkil eden İsrail'in bu saldırganlığını kınadı. Hükümetin ilgili ülkeler ve Birleşmiş Milletler (BM) nezdinde gerekli tüm temasları derhal başlatarak bu suçla ilgili sorumluluklarını ortaya koyduğunu vurgulayan Bakanlar Kurulu, gelişmelerin takip edilebilmesi için toplantılarını kamuoyuna açık olarak yapma kararı aldı.

Bu arada Başbakan Necip Mikati, Milletvekili Ali Ammar'ı ziyaret ederek oğlu için başsağlığı diledi.