Sudan, İran’ın Kızıldeniz’de deniz üssü kurma talebini reddetti

İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)
İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)
TT

Sudan, İran’ın Kızıldeniz’de deniz üssü kurma talebini reddetti

İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)
İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)

Sudanlı üst düzey istihbarat yetkilisi Ahmed Hasan Muhammed, ülkesinin İran’ın Kızıldeniz kıyısında bir deniz üssü kurma talebini reddettiğini söyledi.

İran’ın bu talebi kabul edilseydi, söz konusu üs, Tahran’ın dünyanın en yoğun nakliye hatlarından birinde deniz trafiğini izlemesine olanak tanıyacaktı.

Şarku’l Avsat’ın Wall Street Journal gazetesinden aktardığına göre Muhammed konuya ilişkin açıklamasında şunları söyledi;

“İran, Sudan ordusuna isyancılara karşı mücadelede kullanılmak üzere silahlı insansız hava araçları (SİHA) sağladı. Tahran, üssü inşa etme izni karşılığında, Sudan’a helikopter taşıyan bir savaş gemisi de dahil olmak üzere gelişmiş silahlar teklif etti. İranlılar üssü istihbarat toplamak için kullanmak istediklerini söyledi. Oraya savaş gemileri de yerleştirmek istediler. Ancak Hartum, İran’ın bu teklifini reddetti.”

Muhammed gazeteye yaptığı açıklamada, “Sudan İran’dan SİHA satın aldı. Çünkü insan kaybını azaltmak ve uluslararası insancıl hukuka saygı göstermek için daha isabetli silahlara ihtiyacımız vardı” diye ekledi.

Kızıldeniz’deki bir deniz üssü, Yemen’deki Husilerin ticari gemilere saldırı başlatmasına yardımcı olurken, Tahran’ın dünyanın en yoğun nakliye hatlarından biri üzerindeki hakimiyetini artırmasına olanak tanıyabilir.

İran destekli Husiler, Kızıldeniz’deki saldırıları Gazze’de savaşan İsrail ve müttefiklerini cezalandırma amacıyla gerçekleştirdiklerini ifade ediyor.

sddeb
Yemen televizyonu tarafından yayınlanan bir görüntüde, Husi saldırısından sonra batan bir İngiliz kargo gemisi görülüyor (EPA)

Sudan’ın, devrilen eski Devlet Başkanı Ömer El Beşir döneminde, İran ve Filistin’deki müttefiki Hamas ile yakın ilişkileri vardı.

Beşir'in 2019 darbesiyle devrilmesinin ardından, ülkenin askeri cuntasının başı olan Orgeneral Abdulfettah el Burhan, uluslararası yaptırımları sona erdirmek amacıyla ABD ile yakınlaşma başlattı.

Ayrıca İsrail ile ilişkileri normalleştirmek için harekete geçti.

İran’ın deniz üssünü inşa etme talebi, bölge ülkelerinin Sudan’da 10 aydır devam eden iç savaştan faydalanarak, Ortadoğu ile Sahra Altı Afrika ülkeleri arasında stratejik bir kavşak noktası olan ülkede yer edinmeye çalıştıklarını gösteriyor.

Burhan liderliğindeki Sudan ordusu, Nisan ortasından bu yana Orgeneral Muhamed Hamdan Daklu (Hamideti) liderliğindeki paramiliter Hızlı Destek Kuvvetleri ile savaşıyor.

Çatışma on binlerce insanın ölümüne, milyonlarca Sudanlının yerinden edilmesine ve dünyanın en kötü insani krizlerinden birine neden oldu.

Çatışmaları takip eden bölge yetkilileri ve analistlere göre, Sudan’ın İran’dan aldığı SİHA’lar, Hızlı Destek Kuvvetleri nedeniyle ordunun uğradığı kayıpların ardından, Burhan’ın bir miktar başarı elde etmesine yardımcı oldu.

Son haftalarda hükümet, Hartum ve Omdurman’daki önemli bölgelerin kontrolünü yeniden ele geçirdi.

ABD Başkanı Joe Biden yönetimi, hem Sudan ordusunu, hem de Hızlı Destek Kuvvetleri’ni savaş suçu işlemekle suçladı.

Washington ayrıca Hızlı Destek Kuvvetleri’ni, Sudan’ın batısındaki Darfur bölgesinde cinayet, tecavüz ve etnik temizlik de dahil olmak üzere insanlığa karşı suçlar işlemekle itham etti.

Birleşmiş Milletler (BM) yetkilileri, Sudan ordusunu, sivillerin yerleşimleri havadan hedef almak ve Sudanlı sivilleri çaresizce ihtiyaç duydukları insani yardımdan mahrum bırakmakla eleştirdi.

BM kuruluşları ayrıca Hızlı Destek Kuvvetleri’ni, Darfur’da etnik amaçlı saldırılar da dahil olmak üzere zulüm yapmakla suçladı.

Çatışmanın tarafları olan Sudan ordusu ve Hızlı Destek Kuvvetleri, ABD ve BM’nin suçlamalarını reddetti.

ABD Şubat ayında yaptığı açıklamada, İran’ın Sudan ordusuna silah sevkiyatıyla ilgili endişelerini dile getirdi.

ABD’nin Hartum Büyükelçisi John Godfrey, İran’ın Hartum’a yardım ettiğine ilişkin haberlerin ‘son derece rahatsız edici’ olduğunu söyledi.



Kızılhaç, Sudan'ın Kordofan kentinde 5 gönüllünün hayatını kaybettiğini duyurdu

Sudan'ın Darfur bölgesindeki El Faşir sokaklarında Hızlı Destek Kuvvetleri savaşçıları kutlama yapıyor (AFP)
Sudan'ın Darfur bölgesindeki El Faşir sokaklarında Hızlı Destek Kuvvetleri savaşçıları kutlama yapıyor (AFP)
TT

Kızılhaç, Sudan'ın Kordofan kentinde 5 gönüllünün hayatını kaybettiğini duyurdu

Sudan'ın Darfur bölgesindeki El Faşir sokaklarında Hızlı Destek Kuvvetleri savaşçıları kutlama yapıyor (AFP)
Sudan'ın Darfur bölgesindeki El Faşir sokaklarında Hızlı Destek Kuvvetleri savaşçıları kutlama yapıyor (AFP)

Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Federasyonu (IFRC), dün yaptığı açıklamada, 5 Sudanlı Kızılay gönüllüsünün Kuzey Kordofan Eyaleti, Bara'da görev başındayken öldürüldüğünü, üç gönüllünün ise hala kayıp olduğunu duyurdu.

IFRC, "Tam koruma sağlaması gereken Kızılay yelekleri giydikleri" ve "Federasyonun yerel şubesi tarafından verilen kimlik kartlarını taşıdıkları" belirtilerek, insani yardım çalışanı olduklarının açıkça görüldüğünü belirtti. Açıklamada, "insani yardım ekiplerine yönelik herhangi bir saldırının kabul edilemez olduğu" ifade edildi.

Hızlı Destek Kuvvetleri'nin (HDK) el Faşir'de sivillere yönelik yaygın ihlallerle ilgili suçlamaları, Batı Sudan'daki bu stratejik şehrin kontrolünü ele geçirmesinden üç gün sonra bugün yoğunlaştı. Darfur'daki en karanlık dönemleri anımsatan, uydu görüntüleriyle desteklenen çok sayıda ihlale dair rahatsız edici haberler ortaya çıktı.

Sudan ordusuyla ittifak halindeki Ortak Görev Gücü, dün HDK'yi pazar gününden bu yana El Faşir'de 2 binden fazla silahsız sivili, "çoğu kadın, çocuk ve yaşlı" olmak üzere infaz etmekle suçladı.

18 aydan uzun süren acımasız kuşatmanın ardından El Faşir, pazar günü Darfur bölgesindeki ordunun son kalesi olan HDK’nin eline geçti.Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre bu gelişme, HDK’nin Sudan'ın yaklaşık üçte birini oluşturan geniş bölge üzerinde tam kontrol sağlamalarına olanak sağladı.


Gazze’de İsrail’in düzenlediği hava saldırılarında 35 Filistinli öldü, Hamas iki rehinenin daha cesedini bulduğunu duyurdu

Han Yunus’taki Nasır Hastanesi girişinde, İsrail'in hava saldırısında ölen bir yakını için ağlayan yaşlı bir Filistinli adam (Reuters)
Han Yunus’taki Nasır Hastanesi girişinde, İsrail'in hava saldırısında ölen bir yakını için ağlayan yaşlı bir Filistinli adam (Reuters)
TT

Gazze’de İsrail’in düzenlediği hava saldırılarında 35 Filistinli öldü, Hamas iki rehinenin daha cesedini bulduğunu duyurdu

Han Yunus’taki Nasır Hastanesi girişinde, İsrail'in hava saldırısında ölen bir yakını için ağlayan yaşlı bir Filistinli adam (Reuters)
Han Yunus’taki Nasır Hastanesi girişinde, İsrail'in hava saldırısında ölen bir yakını için ağlayan yaşlı bir Filistinli adam (Reuters)

Gazze'deki Sivil Savunma Müdürlüğü bu sabah Fransız Haber Ajansı AFP’ye yaptığı açıklamada, İsrail’in dün Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerini hedef alan hava saldırılarında en az 35 Filistinlinin öldüğünü ve onlarca kişinin yaralandığını duyurdu.

Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Basal, işgalci İsrail’in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarında en az 35 Filistinlinin öldüğünü ve onlarca kişinin yaralandığını, sivil savunma ekiplerinin halen enkaz altından ölü ve yaralıları çıkarmaya çalıştığını söyledi.

Öte yandan önemli bir gelişme olarak Hamas, Gazze Şeridi'nde iki rehinenin daha cesedinin bulduğunu açıkladı. Hamas’ın askeri kanadı İzzettin el-Kassam Tugayları, salı gecesi Telegram kanalında yayınladığı açıklamada, cesetleri bulduğunu ve iki rehinenin isimlerini yayınladığını belirtti, ancak cesetlerin gece boyunca İsrail'e teslim edilip edilmeyeceği konusunda net bir açıklama yapılmadı. İsrail basını genellikle cesetler resmi olarak teşhis edilip ailelerine haber verilene kadar rehinelerin isimlerini yayınlamıyor.

Hamas, Gazze Şeridi'nde şiddetin yeniden tırmanması üzerine başka bir rehinenin cesedini teslim etmeyi erteleyeceğini açıklamıştı. Kassam Tugayları, bu ertelemenin ‘işgalci İsrail’in ihlallerine’ yanıt olarak yapıldığını açıkladı. Cesedin Gazze Şeridi'nin güneyindeki bir tünelde yapılan aramalar sırasında bulunduğunu ekleyen Kassam Tugaylar, İsrail'in yeni saldırılarının cesedin aranmasını ve teslim edilmesini engellediğini belirtti.

İsrail, Hamas’ı ateşkesi ihlal etmekle suçladıktan sonra dün Gazze'ye hava saldırıları düzenledi. Bu saldırı, ABD Başkanı Donald Trump'ın bu ayın başlarında arabuluculuğunu yaptığı kırılgan anlaşmayı sınayan en son gelişme oldu.

Görgü tanıkları, İsrail’in hava saldırılarının çarşamba sabahı erken saatlere kadar bölgenin genelinde devam ettiğini söyledi. İsrail ordusu, üç haftadır süren ateşkesin son şiddet olayı olan bu saldırılar hakkında henüz bir açıklama yapmadı.

Saldırılar, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun ofisinin, Başbakan’ın derhal ‘şiddetli saldırılar’ başlatılması emrini verdiğini belirten bir açıklama yayınlamasının ardından gerçekleşti. Açıklamada saldırıların nedeni açıklanmadı, ancak İsrailli bir askeri yetkili, Hamas'ın Gazze Şeridi'nde İsrail kontrolü altındaki bir bölgede İsrail güçlerine saldırarak ateşkesi ihlal ettiğini öne sürdü. Yetkili, “Bu saldırı, ateşkesi bir kez daha açıkça ihlal eden bir eylemdir” diye ekledi.

ABD destekli ateşkes 10 Ekim'de yürürlüğe girerek, 7 Ekim 2023'te Hamas'ın İsrail'e düzenlediği saldırılarla başlayan ve Gazze Şeridi’nin geniş çaplı yıkıma uğramasına yol açan iki yıllık savaşı sona erdirdi. Her iki taraf da birbirlerini ihlallerle suçladı.

Geçtiğimiz hafta ABD yönetiminden bazı yetkililerle birlikte İsrail'i ziyaret eden ABD Başkan Yardımcısı JD Vance, Gazze Şeridi'ndeki ateşkes anlaşmasının son zamanlardaki gerginliğe rağmen hala geçerli olduğunu söyledi. Vance gazetecilere yaptığı açıklamada “Bu anlaşma, burada ve orada küçük çatışmalar olmayacağı anlamına gelmez. Hamas veya Gazze'deki başka bir grubun İsrailli bir askere saldırdığının farkındayız. İsraillilerin buna karşılık vereceğini bekliyoruz, ancak ABD Başkanı’nın (Donald Trump) ilan ettiği barışın buna rağmen devam edeceğine inanıyorum” dedi.

İsrail basını bu sabah, İsrail ordusunun Gazze'nin güneyindeki Refah kentinde Hamas üyeleriyle çatışmaya girdiğini bildirdi. İsrail ordusu yorum talebine yanıt vermezken Hamas, Refah'ta İsrail güçlerine düzenlenen saldırıdan sorumlu olmadığını açıkladı. Hamas ayrıca yaptığı açıklamada Gazze'deki ateşkes anlaşmasına bağlı kalmaya devam ettiğini vurguladı.

İsrail’in Gazze şehrine yönelik hava saldırıları, cumartesi günü Gazze’nin merkezinde İsrail askerlerine saldırı planladığı iddia edilen bir kişiye yönelik ‘hedefli saldırı’ olarak nitelendirdiği olayın ardından gerçekleşti.


İsrail bombardımanı altında Gazze anlaşması

Gazze'de dün İsrailli rehinelerin cesetlerini bulmak için çalışanlar (Reuters)
Gazze'de dün İsrailli rehinelerin cesetlerini bulmak için çalışanlar (Reuters)
TT

İsrail bombardımanı altında Gazze anlaşması

Gazze'de dün İsrailli rehinelerin cesetlerini bulmak için çalışanlar (Reuters)
Gazze'de dün İsrailli rehinelerin cesetlerini bulmak için çalışanlar (Reuters)

Gazze'deki ateşkes anlaşması, İsrail ordusunun dün Gazze Şeridi'ndeki çeşitli noktalara hava saldırıları düzenlemesiyle birlikte İsrail bombardımanı altında. Başbakan Binyamin Netanyahu, saldırıların "acil ve etkili" olmasını istedi.

Hamas'ın pazartesi günü İsrail'e iade edilen bir tutuklunun cenazesinin naaşını teslim etmesiyle ilgili kriz, İsrail'in Hamas'ı naaşları yeniden gömmek ve çıkarmakla suçlamasının ardından anlaşmaya gölge düşürdü. Refah'ta, İsrail'in Hamas'la bağlantılı olduğunu iddia ettiği kişilerle İsrail askerleri arasında çatışmalar çıktı ve bir asker ağır yaralandı.

Netanyahu, güvenlik toplantısı düzenledikten sonra saldırıya devam etme kararı aldı. Haberlere göre Netanyahu, Trump'ın İsrail ordusunun konuşlandırılması için belirlediği "sarı çizgi"nin batısındaki bölgeler üzerinde İsrail kontrolünü genişletmek için Washington'u ikna etmeye çalışıyordu.

Kassam Tugayları ise dün teslim edilmesi planlanan rehinenin cenazesinin teslimini, "İsrail ihlalleri" nedeniyle ertelediklerini duyurdu.