BM Yemen Özel Temsilcisi Yemen’deki çatışmaların yeniden başlayacağına dair endişeli

Husi lideri Ramazan ayı boyunca gemilere daha fazla saldırı düzenleneceği tehdidinde bulundu (AFP)
Husi lideri Ramazan ayı boyunca gemilere daha fazla saldırı düzenleneceği tehdidinde bulundu (AFP)
TT

BM Yemen Özel Temsilcisi Yemen’deki çatışmaların yeniden başlayacağına dair endişeli

Husi lideri Ramazan ayı boyunca gemilere daha fazla saldırı düzenleneceği tehdidinde bulundu (AFP)
Husi lideri Ramazan ayı boyunca gemilere daha fazla saldırı düzenleneceği tehdidinde bulundu (AFP)

Birleşmiş Milletler (BM) Yemen Özel Temsilcisi Hans Grundberg, Yemen savaşında yeni bir dönemin başlamasından duyduğu endişeyi dile getirdi.

Kızıldeniz ve Aden Körfezi’ndeki askeri tırmanışın yanı sıra Husilerin gemilere yönelik saldırıları ve Batı’nın karşı saldırıları nedeniyle, Grundberg’in Yemen barış haritasını açıklama eşiğine gelen çabaları sekteye uğradı.

Grundberg, dün BM Güvenlik Konseyi (BMGK) toplantısında yaptığı konuşmada, Husilerin Gazze’ye destek amacıyla gerçekleştirdiği saldırılara atıfta bulunarak, çabalarının ‘daha karmaşık’ hale geldiğini kabul etti.

Ancak, aldığı uluslararası desteğe dayanarak çabalarını sürdürdüğünü de ekledi.

Ateşkes başlatma, yaşam koşullarını iyileştirme ve tarafların Aralık ayında verdiği taahhütlere dayanarak, siyasi bir süreç başlatmanın yollarını belirlemek için Yemenli taraflarla birlikte çalışmaya odaklandığını da dile getirdi.

Grundberg, Yemen’deki çatışmaların yeniden başlayacağından korktuğunu ifade ederek şunları söyledi;

“Çıkarlar arttıkça, Yemen’deki çatışmanın taraflarının hesaplarını değiştirme ve gündemlerini müzakere etme olasılıkları da artıyor. Taraflar, Yemen’i yeni bir savaş dönemine döndürecek riskli bir askeri maceraya atılma kararı alabilirler.”

Öte yandan Husiler bir kargo gemisine daha saldırı düzenledi.

Bunun üzerine Washington, Hudeyde’ye saldırı düzenleyerek, Husilere ait dört silahlı insansız hava aracını (SİHA) ve bir karadan havaya füzeyi imha etti.

Husilerin denizde saldırılara başladığı 19 Kasım’dan ve Washington ile müttefiklerinin buna yanıt olarak çatışma hattına girmesinden bu yana, ‘saldırılar ve savunma saldırıları’ neredeyse günlük bir rutin haline geldi.

Husilerin saldırıları sonucu bir İngiliz gemisi battı ve bir Liberya gemisine düzenlenen saldırıda da üç denizci hayatını kaybetti.



Dürzi lideri Yusuf Carbu Şarku'l Avsat’a konuştu: Dış güçler ateşkesin bozulmasını istiyor

TT

Dürzi lideri Yusuf Carbu Şarku'l Avsat’a konuştu: Dış güçler ateşkesin bozulmasını istiyor

Dürzi lideri Yusuf Carbu Şarku'l Avsat’a konuştu: Dış güçler ateşkesin bozulmasını istiyor

Dürzilerin önde gelen liderlerinden Şeyh Yusuf Carbu, Şarku'l Avsat’a yaptığı açıklamada, Suveyda'da varılan ateşkes anlaşmasının, kendisi ve Şeyh Hamud el-Hanavi tarafından temsil edilen Dürziler ile Suveyda Vilayeti İç Güvenlik Komutanı Tuğgeneral Ahmed ed-Dalati ve diğer yetkililer tarafından temsil edilen Suriye hükümeti arasında imzalandığını duyurdu.

Suriye hükümeti, son günlerde şehirde devam eden ve çok sayıda ölü ve yaralıya neden olan çatışmalara son vermek için dün Suveyda halkıyla ateşkes anlaşması imzaladı.

Şarku'l Avsat'ın incelediği anlaşma, tüm askeri operasyonların derhal durdurulmasını ve tüm tarafların güvenlik güçlerine ve kontrol noktalarına yönelik her türlü saldırıyı durdurma taahhüdünde bulunmasını öngörüyor.

Anlaşmaya göre, ateşkesin uygulanmasını denetlemek ve uyulmasını sağlamak için Suriye devleti ve Dürzi şeyhlerinden oluşan bir gözetim komitesi kurulması planlanıyor.

hyujı8o9
Dürzi cemaatinin ruhani liderlerinde Şeyh Hikmet el-Hicri, Suveyda'da kendisini destekleyen ‘Askeri Konsey’ üyeleri ile birlikte (Arşiv)

Şeyh Yusuf Carbu, Şarku'l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Suriye'deki Dürzi Cemaati Meclisi’nin üç şeyhi, yani Şeyh Yusuf Carbu, Şeyh Hamud el-Hanavi ve Şeyh Hikmet el-Hicri'yi bünyesinde barındırdığını belirterek, Hikmet el-Hicri'nin ‘farklı bir yönelime sahip olduğu’ için ‘anlaşmanın tarafı olmadığını’ söyledi.

Anlaşmanın tüm taraflarca imzalanmadığını, çünkü Suveyda'daki güvenlik durumunun seyahat ve toplantılara izin vermediğini belirten Şeyh Yusuf Carbu, anlaşmanın ‘yazışmalar yoluyla’ kabul edildiğini belirtti. Anlaşmanın ardından iyimser olsa da, Şeyh Yusuf Carbu “Dış güçler ateşkesin bozulmasını istiyor” ifadesini kullandı.

Şeyh Hikmet el-Hicri, çok geçmeden, ‘kendilerini sahte bir şekilde hükümet olarak adlandıran silahlı çetelerle herhangi bir anlaşma, müzakere veya yetki devri olmadığını’ teyit eden bir açıklama yayınladı. Bu ortak tutumdan sapan, tek taraflı iletişim veya anlaşma yapan herhangi bir kişi veya kuruluşun ‘istisnasız ve müsamahasız bir şekilde yasal ve toplumsal hesap verebilirliğe tabi tutulacağı’ uyarısında bulundu.