Savaşın ateşi Güney Lübnan'daki ‘ateşkes gözlemcilerini’ vurdu

UNIFIL'den Şarku'l Avsat'a: Askerlerimiz uyarı yapılmadan vuruldu

Güney Lübnan'daki BM tesisi (AP)
Güney Lübnan'daki BM tesisi (AP)
TT

Savaşın ateşi Güney Lübnan'daki ‘ateşkes gözlemcilerini’ vurdu

Güney Lübnan'daki BM tesisi (AP)
Güney Lübnan'daki BM tesisi (AP)

Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Barış Gücü (UNIFIL), Birleşmiş Milletler Ateşkes Denetleme Örgütü'nün (UNTSO) üç gözlemcisinin ve Lübnanlı bir tercümanın Lübnan'ın güneyindeki Mavi Hat'ta saha görevindeyken bombardıman sonucu yaralandığını duyurdu. Hedefin kim olduğuysa belirtilmedi.

İsrail ordusu olayla herhangi bir ilgisi olduğunu reddederken, Lübnanlı bir güvenlik kaynağı Şarku’l Avsat'a uluslararası güçlere saldıranın İsrail olduğunu doğruladı ve bunun kasıtlı olarak yapılmış olabileceğini öne sürdü.

Şarku’l Avsat'a konuşan UNIFIL Sözcüsü Andrea Tenenti, “Bombalanan UNIFIL askerlerine hiçbir uyarı yapılmadı ve gafil avlandılar. Şu anda saldırının kaynağını belirleyecek doğrudan bir bilgi yok. Bu nedenle kapsamlı bir soruşturma yürüteceğiz. Olayın ciddiyeti göz önüne alındığında, bir sonuca varmadan önce tüm gerçekleri bildiğimizden emin olmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Tenenti, üç subayın durumunun stabil olduğunu, ancak içlerinden birinin ciddi şekilde yaralandığını ve halen hastanede yattığını, Lübnanlı tercüman ve diğer iki gözlemcinin ise tedavi görüp hastaneden çıktıklarını söyledi.

Lübnan Başbakanı Necib Mikati, UNIFIL Komutanı General Aroldo Lazaro'yu arayarak ‘tehlikeli’ olarak nitelendirdiği saldırıyı kınadı ve uluslararası güçlerle dayanışma içinde olduğunu ifade etti. Mikati, Lazaro'dan UNIFIL'in saldırının faillerini ortaya çıkarmak için soruşturma yürüttüğü bilgisini aldı.

Bu arada İsrail ve Hizbullah arasındaki çatışmalar devam etti. İsrail, ülkenin güneyinde bir dizi Lübnan kasabasını bombalarken, Hizbullah da birden fazla askeri bölgeyi hedef aldı.



Hizbullah'ın çağrı cihazları hakkında ne biliyoruz?

Çağrı cihazı (Reuters)
Çağrı cihazı (Reuters)
TT

Hizbullah'ın çağrı cihazları hakkında ne biliyoruz?

Çağrı cihazı (Reuters)
Çağrı cihazı (Reuters)

Hizbullah, Gazze Şeridi'ndeki Filistin direniş hareketlerine destek vermek amacıyla 8 Ekim'de İsrail ile çatışmaya girmesinden bu yana belki de en güçlü darbeyi, ülkenin farklı bölgelerinde üyeleri tarafından kullanılan çağrı cihazlarının patlatılmasıyla aldı.

Peki çağrı cihazları hakkında ne biliyoruz?

BBC'de verilen bilgilere göre çağrı cihazı, cep telefonlarının yaygınlaşmasından önce kısa metin mesajları ve bildirimler göndermek yahut almak için yaygın olarak kullanılan küçük bir kablosuz cihazdır. Bu cihazlar çoğunlukla güvenlik personelleri, hastaneler ve şirketler tarafından kullanılır.

BBC, bu cihazların iki türü olduğunu belirtti: Birincisi mesaj ya da bildirim alan, ancak cevap verme ya da mesaj gönderme özelliği olmayan cihazlar. İkincisi ise aynı anda hem kısa mesaj gönderebilen hem de alabilen cihazlar.

Financial Express gazetesine göre, bu cihazlar 1980'lerde yaygınlık kazanmış, ancak akıllı telefonların ortaya çıkmasından sonra kullanımları önemli ölçüde azalmış. Bugün halen dünya çapında çok sınırlı bir grup insan tarafından kullanılıyor. Hizbullah üyeleri de bu cihazların başlıca kullanıcılarından.

Techlusive adlı teknik internet sitesi, telefon şebekesinin zayıf olduğu durumlarda da çağrı cihazlarının faydalı olabileceğini ve bu cihazların güvenilir bir alternatif sunduğunu belirtti.

Ayrıca Techlusive, çağrı cihazlarının kullanımının ve bakımının basit olduğunu, birçok şirket ve kurum için modern iletişim teknolojilerine kıyasla maliyet açısından etkili bir çözüm olduğunu doğruladı.

Hizbullah neden özellikle bu tür cihazları kullanıyor?

CNN'e göre Hizbullah uzun zamandır gizliliği askeri stratejisinin temel taşı olarak benimsiyor ve İsrail ile ABD casus programlarının sızmasını önlemek için yüksek teknolojili cihazlardan kaçınıyor.

Ortadoğu'daki diğer devlet dışı aktörlerin aksine, Hizbullah birimlerinin bir iç iletişim ağı üzerinden haberleştiğine inanılıyor. Bu, bazı ülkeler tarafından uzun süredir devlet içinde devlet olarak faaliyet göstermekle suçlanan güçlü örgütün temel yapı taşlarından biri.

Yılın başında Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, İsrail güçleriyle sınır ötesi çatışmaların yoğunlaştığı Güney Lübnan'daki üyelerine ve ailelerine, İsrail'in İran destekli örgütün hareketlerini bu tür cihazlar aracılığıyla izleyebileceğine inandıkları için cep telefonlarından kurtulmaları çağrısında bulundu.

Nasrallah şubat ayında şöyle demişti: “Telefonları kapatın, gömün, demir bir kutuya koyun. Bunu güvenlik için, insanların kanını ve onurunu korumak için yapın. İsraillilerle iş birliği yapan, elinizde taşıdığınız, eşinizin ve çocuklarınızın elindeki cep telefonudur. Bu telefon hem işbirlikçi hem de katildir.”

Hizbullah cep telefonları yerine telsiz kullanma yoluna gitti, ancak dünkü saldırıların da gösterdiği gibi bu seçenek bile risksiz değil.