AB'den, Sudan'daki insani felaketi sonlandırmak için uluslararası topluma çağrı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

AB'den, Sudan'daki insani felaketi sonlandırmak için uluslararası topluma çağrı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Avrupa Birliği (AB), Sudan'daki insani krizin büyüklüğüne dikkati çekerek, çatışan taraflar üzerinde baskı kurarak savaşı sonlandırmak için iyi niyetle çabalarını birleştirme çağrısı yaptı.

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Paris'te düzenlenen Sudan ve Komşuları için Uluslararası İnsani Yardım Konferansı'nda konuştu.

Sudan'ın sivil halkın yerinden edilmesi açısından dünyadaki en büyük krizin yaşandığı ülke olduğuna işaret eden Borrell, "İnsani kriz çok büyük. Çok kriz var ama hiçbiri bu kadar acil değil. 18 milyon kişi açlıktan ölme tehlikesiyle karşı karşıya. Darfur, iki savaş ağasının hırslarının tetiklediği korkunç bir insani krizin merkez üssüdür." ifadelerini kullandı.

Uluslararası toplumun, savaşan taraflar üzerinde baskı kurması, diğer yandan da insani yardımların ulaştırılması amacıyla ateşkes için çaba sarf etmesi gerektiğine dikkati çeken Borrell, şimdiye kadar farklı girişimlerin arabuluculukta başarılı olamamasının nedeninin taraflara erteleme ve pazarlık imkanı bırakılması olduğunu söyledi.

Borrell, "Sudan halkının mümkün olduğu kadar çabuk ve tam olarak harekete geçmemize ihtiyacı var. Çok şey söylendi, artık operasyonel olarak eylemlerimizi hızlandırmamız gerekiyor." değerlendirmesini yaptı.

Arabuluculuk için neler yapılması gerektiğiyle ilgili soru üzerine Borrell, Sudan'ı etkilemeye çalışan ve çatışmanın sürmesini isteyen aktörler olduğuna işaret ederek, "Bazı ülkeler bir tarafı, diğer ülkeler de diğer tarafı destekliyor. Tabii ki hangi tarafta olduklarına bağlı olarak sonuç değişiyor. Arabuluculuk bu değil." diye konuştu.

Borrell, bu aktörlerin hangi ülkeler olduğu konusunda yorum yapmayacağını dile getirerek, "Rusya da işin içinde. Arabuluculuk için değil ama sıkıntılı bir durumdan yararlanmak için." dedi.

AB Yüksek Temsilcisi, "Bu konferansın amacı; rekabeti ve (tarafları) etkileme arzusunu nasıl bir kenara bırakabileceğimizi görmek." tespitinde bulundu.

- "Vahşeti ve acıyı anlatacak kelime yok"

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu'nun Kriz Yönetimi ve İnsani Yardımlardan Sorumlu Üyesi Janez Lenarcic de birkaç hafta önce Sudan-Çad sınırında bulunduğunu belirterek, "Vahşeti ve acıyı anlatacak kelime yok." ifadesini kullandı.

Lenarcic, AB'nin konferansa katılarak Sudan halkına içinden geçtikleri insani felaketi sonlandırmaya kararlı olduğunu göstermek istediğini kaydetti.



Dahlan Gazze'de güvenlik veya hükümet rolü üstlenmeyi reddettiğini yineledi

Filistinli lider Muhammed Dahlan (Facebook sayfası)
Filistinli lider Muhammed Dahlan (Facebook sayfası)
TT

Dahlan Gazze'de güvenlik veya hükümet rolü üstlenmeyi reddettiğini yineledi

Filistinli lider Muhammed Dahlan (Facebook sayfası)
Filistinli lider Muhammed Dahlan (Facebook sayfası)

Filistinli lider Muhammed Dahlan dün (Perşembe) yaptığı açıklamada, savaşı durdurmanın en önemli öncelikleri olduğunu belirterek, Gazze'de herhangi bir güvenlik ya da hükümet rolü üstlenmeyi reddettiğini yineledi.

Dahlan “X” platformu aracılığıyla yaptığı açıklamada: “Tüm meslektaşlarım ve şahsen ben, BAE'deki kardeşlerimizin bu iğrenç soykırım boyunca verdikleri cömert ve sürekli desteğe dayanarak, Gazze'deki halkımıza yardım için elimizden geleni yapmak üzere buradayız.”

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Wall Street Journal, Filistinli lider Muhammed Dahlan'ın ateşkesin ardından Gazze Şeridi'nde güvenlik sorumluluğunu üstlenmesinin beklendiğini belirten bir haber yayınladı.

Dahlan mesajında: “Savaşı durdurmak en önemli önceliğimizdir. Bizi Filistin siyasi sistemini şeffaf bir demokratik süreç yoluyla yeniden inşa etmeye götürecek ve halkımızın başkenti Kudüs olan bağımsız bir devlet kurma mücadelesinin gerçekleşmesine yol açacak belgelenmiş ve programlanmış bir uluslararası eylem planı sağlayacak Filistin ulusal anlayışları dışında, hiçbir seçeneği desteklemeyeceğiz.”

Dahlan “herhangi bir güvenlik, hükümet veya yürütme rolünü kabul etmeyi ya da yerine getirmeyi” reddettiğini vurguladı.