Mısır, 9 Müslüman Kardeşler üyesini ‘terör’ suçlamasıyla idam etmeye hazırlanıyor

Mahkeme evrakları Mısır Başmüftülüğü’ne gönderdi... Karar, Temmuz ayında verilecek.

Mısır'da ‘terör’ suçundan yargılanan Müslüman Kardeşler üyelerinin daha önceki bir duruşması (AFP)
Mısır'da ‘terör’ suçundan yargılanan Müslüman Kardeşler üyelerinin daha önceki bir duruşması (AFP)
TT

Mısır, 9 Müslüman Kardeşler üyesini ‘terör’ suçlamasıyla idam etmeye hazırlanıyor

Mısır'da ‘terör’ suçundan yargılanan Müslüman Kardeşler üyelerinin daha önceki bir duruşması (AFP)
Mısır'da ‘terör’ suçundan yargılanan Müslüman Kardeşler üyelerinin daha önceki bir duruşması (AFP)

Mısır'da bir mahkeme dün (Pazar) Müslüman Kardeşler (İhvan-ı Müslimin) üyesi dokuz kişinin dosyasını, idam cezasına çarptırılıp çarptırılmamaları konusunda görüşünü almak üzere Mısır Başmüftülüğü’ne gönderme kararı aldı. Mahkeme, davayla ilgili kararın 6 Temmuz'da verilmesini kararlaştırdı.

Mısır hükümeti Aralık 2013'te Müslüman Kardeşler'i yasakladı ve aralarında Müslüman Kardeşler lideri Muhammed Bedi'nin de bulunduğu yüzlerce lider ve destekçisi, çoğu ‘şiddete teşvik’ suçlamasıyla açılan davalarda yargılandı. Bunlardan bazıları idam ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarına çarptırıldı.

Mısır Yüksek Devlet Güvenlik Savcılığı, aralarında tutuklu dokuz sanığın da bulunduğu 43 sanığı, ‘amacı anayasa ve kanun hükümlerinin askıya alınması çağrısında bulunmak, devlet kurumlarının ve kamu otoritelerinin çalışmalarını engellemek, vatandaşların kişisel özgürlüklerini ve haklarını ihlal etmek, ulusal birliğe ve sosyal barışa zarar vermek olan ve terörizmin grubun amaçlarına ulaşmak için kullandığı araçlardan biri olduğu’ suçlamalarını yönelttikten sonra ceza yargılamasına sevk etti.

Mısır makamlarının soruşturmalarına göre, davanın olayları 2015 yılından 2022 yılının başına kadar sürmüş. Sanıklardan ikisi el-Minufiye vilayetinde Müslüman Kardeşler örgütünün idari ofisinin sorumluluğunu üstlenmiş ve diğer sanıklarla birlikte Müslüman Kardeşler'e bağlı ‘Devrim Muhafızları’ adı altında bir terör hücresi oluşturmuş. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre, diğer sanıklar da Mısır devletine, tesislerine ve polis memurlarına karşı düşmanca operasyonlar gerçekleştirmek amacıyla bu hücreye katılmış.

Dava kapsamında yürütülen soruşturmalarda ‘sanıkların düşmanca operasyonlarını yürütmek üzere ateşli silahlar ve patlayıcılar satın almak için gerekli finansmanı sağladıkları, örgüt merkezi olarak bir konut kiraladıkları, toplantılarını düzenledikleri ve terör operasyonlarını yürütmek üzere hazırlık yaptıkları, güvenlik takibinden kaçınmak için şifreli iletişim programları kullandıkları ve gerilla savaşı konusunda eğitim aldıkları’ belirtildi.

Soruşturmalar ayrıca ‘bazı sanıkların komşu bir ülkeye yasadışı yollardan sızdıklarını ve terör eylemlerinde kullanmak amacıyla örgüt üyelerine fon, karargâh ve araç sağlayarak terörizmi finanse etme suçunu işlediklerini, ayrıca terör suçları işlemek için patlayıcı cihazların üretimi ve ateşli silahların kullanımı konusunda Müslüman Kardeşler unsurlarını ve küme hücrelerini eğittiklerini’ ortaya koydu. Soruşturmalar neticesinde, sanıkların resmi evrak ve belgelerde sahtecilik yaptıkları da ortaya çıktı.



Erdoğan imzayı attı! 52 yıllık tarihi anlaşma sonlandırıldı

Akdeniz'deki Ceyhan limanında petrol tankları (Arşiv- Reuters)
Akdeniz'deki Ceyhan limanında petrol tankları (Arşiv- Reuters)
TT

Erdoğan imzayı attı! 52 yıllık tarihi anlaşma sonlandırıldı

Akdeniz'deki Ceyhan limanında petrol tankları (Arşiv- Reuters)
Akdeniz'deki Ceyhan limanında petrol tankları (Arşiv- Reuters)

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 27 Ağustos 1973'te imzalanan ve iki ülke arasındaki en önemli ekonomik anlaşmalardan biri olan Irak-Türkiye petrol anlaşmasını feshetti.

Türk cumhurbaşkanlığı kararı dün resmi gazetede yayınlandı ve anlaşma ile buna ek tüm protokol ve mutabakat metinlerinin 27 Temmuz 2026 tarihinden itibaren yürürlükten kaldırılmasına karar verildi.

Basra Üniversitesi Ekonomi Profesörü Nebil El-Marsumi, Türkiye'nin kararının, "19 Eylül 2010'da değiştirilen anlaşmanın 11. maddesine" dayandığını değerlendiriyor. Bu madde, tarafların anlaşmanın sona ermesinden bir yıl önce diğer tarafa yazılı bildirimde bulunarak 15 yıllık anlaşmayı feshedebilmelerine olanak tanıyor. El-Marsumi, iptal kararını, "Türkiye'nin Basra'dan Ceyhan limanına petrol ve doğalgaz taşımak için yeni boru hatları kurma isteğine" bağladı.

Ülkenin güneyindeki petrol sahalarından ihraç edilen hacme kıyasla boru hattından ihraç edilen petrol miktarı az olsa da Irak-Türkiye boru hattı, Irak petrolünün küresel pazarlara ihraç edilmesi için stratejik bir arter teşkil etmektedir. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre özellikle son yıllarda bu konuda yaşanan gerginlikler, Bağdat ve Erbil arasındaki hukuki anlaşmazlıklar ve Ankara'nın Irak hükümetinin itirazlarına rağmen Kürdistan Bölgesi'nden petrol ihraç etmek için boru hattını kullanması göz önüne alındığında, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerde kilit bir eksen oldu. Boru hattı, son yirmi yılda çok sayıda sabotaj ve saldırı eylemine maruz kaldı. Irak'ın Türkiye'ye karşı açtığı tahkim davasını kazanmasının ardından yaklaşık iki yıl önce kapatılmıştı.