Sudan ordusu ile HDK arasındaki çatışmaların ardından el-Faşir’de atmosfer yeniden normale döndü

BM, 800 bin sivilin bombardıman altında kalmasından endişe duyuyor.

Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir’de yaşanan savaşın yıkıcı etkileri (AFP)
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir’de yaşanan savaşın yıkıcı etkileri (AFP)
TT

Sudan ordusu ile HDK arasındaki çatışmaların ardından el-Faşir’de atmosfer yeniden normale döndü

Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir’de yaşanan savaşın yıkıcı etkileri (AFP)
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir’de yaşanan savaşın yıkıcı etkileri (AFP)

Sağlık kaynakları, Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir’de son yirmi dört saat içinde ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında meydana gelen şiddetli çatışmalar sırasında en az 17 kişinin öldüğünü ve 142 kişinin de yaralandığını açıkladı. Diğer yandan HDK tarafından El Cezire eyaletinde küçük bir kasabada gerçekleştirilen ve yerel halk aktivistleri tarafından belgelenen yeni bir katliamda 13 kişi öldürüldü.

Birleşmiş Milletler (BM) Sudan İnsani Yardım Koordinatörü Clementine Nkweta Selami, dün (cumartesi) el-Faşir kentinde devam eden çatışmalardan duyduğu endişeyi dile getirdi. Selami, söz konusu şiddet olaylarının orada yaşayan 800 binden fazla sivilin hayatını tehdit ettiği uyarısında bulundu.

BM tarafından yayınlanan açıklamada Selami, ağır silahların kullanıldığına, şehir merkezinde ve el-Faşir’in dış mahallelerinde nüfusun yoğun olduğu bölgelerde çok sayıda ölüme yol açan saldırı düzenlendiğine dair raporlara atıfta bulundu. Selami, sivillerin korunması ve savaşın durdurulması için çatışmaya dahil olan tüm tarafları uluslararası hukuka uymaya çağırdı.

Çatışmaların yeniden başlamasına dair endişeler

Şarkul Avsat’a konuşan el-Faşir’deki sağlık kaynakları, ağır silahların kullanıldığı şiddetli çatışmaların ardından dün şehre sükunetin geri döndüğünü doğruladı. Ancak siviller arasında her an çatışmaların yeniden başlayacağına dair korkular artıyor.

Sağlık kaynakları, 17 ölünün cesedinin kentin güneyindeki hastaneye ulaştığını bildirirken, kimliği belirlenemeyen başka ölülerin de olduğunu ve bunların hastaneye nakledilmesi için hazırlıkların yapıldığını belirtti. Başta acil servis için gerekli ilaçlar ve tıbbi malzemeler olmak üzere bazı ilaçların eksikliği nedeniyle sağlık sisteminin tamamen çöktüğünü belirten kaynaklar, hastanenin kapasitesinin çok sınırlı olması nedeniyle durumu tehlikeli olarak nitelendirdi. Öyle ki Cuma günkü çatışmalarda yaralananların birçoğu hastane içinde yere yatırılarak ilk yardım ve tedavi için sıranın kendilerine gelmesini bekledi.

xcdvfgbr
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir dışında yer alan Zemzem Kampı’ndaki Sudanlı mülteciler (AP)

Güneydeki hastane, askeri operasyonlarda yaralananları kabul eden tek hastane durumunda. Ancak çatışmaların yeniden başlaması daha fazla can kaybına yol açacak, bu da hastanenin insanların hayatını kurtarma kabiliyetini azaltacak.

Ordu: Büyük bir zafer elde ettik

Ordu, Cuma gecesi ve dün, kuvvetlerinin büyük bir zafer elde ettiğini, düşmanı yenerek onlara büyük kayıplar verdirdiğini ve ayrıca bir dizi savaş aracını ele geçirdiğini ifade etti. Ordunun Facebook'taki resmi sayfasında, el-Faşir’deki 6’ncı Piyade Tümeni Komutanı’nın, ordu kuvvetlerinden ve yanında savaşan silahlı hareketlerden yaralıları teftiş ettiği bir video yayınlandı. Tümen Komutanı, ülkenin yeteneklerini yok etmek için yabancı bir projeyi benimseyerek Daklu kardeşler ve onların safında yer alan terörist milislere karşı savaşı çözmeye hazır olduğunu kaydetti.

HDK: Hain bir saldırı

HDK Sözcüsü el-Fatih Kuraşi, HDK güçlerinin el-Faşir kentinde Abdulfettah el-Burhan’ın milisleri ve onların paralı asker hareketlerinden yardımcılarının hain saldırısına karşılık verdiğini söyledi. Kuraşi, X platformunda önemli olarak nitelendirdiği bir açıklamada, paralı askerlerden bazı güçlerin üç eksende HDK mevzilerine sızdığından bahsetti. Kuraşi, onlara karşı ağır topçu ateşi açıldığını, bunun da yerleşim bölgelerindeki siviller ve şehir dışına kaçan diğer vatandaşlar arasında kayıplara yol açtığını belirtti.

Kuraşi, “HDK liderleri, sivil idarenin, bölgenin ileri gelenlerinin, yerel ve uluslararası örgütlerin ‘sivillerin hayatını korumak için ateş açılmaması’ yönündeki çağrılarına karşılık verdi” dedi. HDK’nin geçtiğimiz günlerde kendilerine yönelik 22 saldırıyı püskürtürken azami düzeyde itidal gösterdiğine dikkat çeken Kuraşi, güçlerinin kendilerini savunacaklarını, el-Faşir’de Burhan milisleri ve silahlı hareketlerin paralı askerleri tarafından yapılacak her türlü saldırıya karşı koyacaklarını vurguladı.

Uluslararası toplumu HDK’nin geçen Mart ayında şehir merkezindeki ordu karargahına doğru ilerlememe taahhüdünde bulunduğu konusunda uyaran Kuraşi, “Sivillerin varlığını dikkate almadan karşı taraftan gelen saldırı bizi şaşırttı” şeklinde konuştu.

HDK dijital platformlarında, ordu ile çatışmalar başlamadan önce güçlerinin el-Faşir kenti içindeki ana elektrik istasyonunu ele geçirdiğini ve burayı kontrol ettiğini gösteren videolar yayınladı.

Darfur Bölgesi Başkanı: HDK saldırısını bozguna uğrattık

Orduyla birlikte savaşan Sudan Kurtuluş Hareketi'nin başında bulunan Darfur Bölgesi Başkanı Minni Arko Minavi ise “Silahlı hareketlerin ve düzenli ordunun birleşik gücü, HDK tarafından başlatılan saldırıyı bozguna uğrattı ve onları el-Faşir’den geri çekilmeye zorladı” dedi. Minavi, X platformunda yaptığı bir paylaşımda “tüm hayati alanların kurtarıldığını, bunlardan ilkinin kısmen tahrip edilen elektrik istasyonu olduğunu” ifade etti.

Şarku’l Avsat’a konuşan el-Faşir sakinleri, ordu ile HDK arasındaki çatışmaların devam etmesi halinde bazı ailelerin kentten kaçmak için hazırlık yapmaya başladığını söyledi. Sudan'daki çatışmaların iki tarafı olan ordu ile HDK arasında, kent çevresindeki çatışmaların yatışmasından günler sonra, geçtiğimiz Cuma günü el-Faşir’de yeniden ve aniden şiddetli çatışmalar başladı. Geçtiğimiz Nisan ayında HDK el-Faşir’e 60 kilometre uzaklıktaki Melit kentini ele geçirdi ve kontrol ettiği dört eyaletin geri kalanından gelen güçlerini Darfur’da toplamak üzere burada bir tür askeri üs kurdu.

El Cezire’de katliam

Öte yandan Vad Medeni komiteleri, HDK’nin El Cezire eyaletinin doğusunda yer alan el-Harka’da yeni bir katliam gerçekleştirdiğini, ilk belirlemelere göre 13 ölü ve çok sayıda yaralının ülkenin doğusundaki el-Gadarif Hastanesi'ne nakledildiğini belirtti. Sosyal medyadaki aktivistler, Sudan ordusuna ait savaş uçaklarının Kuzey Kordofan eyaletindeki küçük bir köye düzenlediği hava saldırısı sonucunda onlarca sivilin öldüğünü ve yaralandığını, ölü sayısının ise teyit edilemediğini bildirdi.



Gazze hastaneleri kapanma tehdidiyle karşı karşıya

Gazze Şeridi'ndeki İsrail saldırısında hayatını kaybeden yakınlarının cenazeleri başında yas tutan Filistinliler (Reuters)
Gazze Şeridi'ndeki İsrail saldırısında hayatını kaybeden yakınlarının cenazeleri başında yas tutan Filistinliler (Reuters)
TT

Gazze hastaneleri kapanma tehdidiyle karşı karşıya

Gazze Şeridi'ndeki İsrail saldırısında hayatını kaybeden yakınlarının cenazeleri başında yas tutan Filistinliler (Reuters)
Gazze Şeridi'ndeki İsrail saldırısında hayatını kaybeden yakınlarının cenazeleri başında yas tutan Filistinliler (Reuters)

Gazze Şeridi'ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü, bu sabah İsrail'in Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine düzenlediği saldırılar ve ağır topçu bombardımanında aralarında çocukların da bulunduğu 19 kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi. Bu arada Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı dün (Cuma) yaptığı açıklamada, yakıt yetersizliği nedeniyle 48 saat içinde tüm hastanelerin çalışmayı durduracağı ya da hizmetlerini azaltacağı uyarısında bulundu. Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre İsrail, bir yıldan uzun bir süredir savaş yürüttüğü Gazze Şeridi'ne yakıt girmesine izin vermiyor.

Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal AFP'ye yaptığı açıklamada, “İsrail'in gece yarısından sonra sabaha kadar Gazze Şeridi'ne düzenlediği bir dizi şiddetli hava saldırısında 19 vatandaş şehit oldu ve 40'tan fazla kişi de yaralandı” dedi.

Daha önce Filistin televizyonu, Gazze şehrinin doğusundaki ez-Zeytun mahallesinde bir evi hedef alan İsrail bombardımanında altı kişinin öldüğünü ve birkaç kişinin de yaralandığını bildirmişti.

Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı, İsrail'in dün şafak vaktinden bu yana Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine düzenlediği saldırılarda 38 kişinin öldüğünü açıkladı.

Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) perşembe günü İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, eski Savunma Bakanı Yoav Gallant ve Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları Komutanı Muhammed ed-Dayf hakkında, Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail yerleşimlerine eşi benzeri görülmemiş bir saldırı başlatmasından bu yana Gazze Şeridi'ndeki çatışmalarda insanlığa karşı suç ve savaş suçu işledikleri şüphesiyle yakalama kararı çıkarmasının ardından uluslararası tepkiler devam ediyor.

Gazze Şeridi'ndeki Sahra Hastaneleri Genel Müdürü Dr. Mervan el-Hams, “İşgalcilerin yakıt girişini engellemesi nedeniyle Gazze Şeridi'ndeki tüm hastanelerin 48 saat içinde çalışmayı durduracağı ya da hizmetlerini azaltacağı konusunda acil bir uyarıda bulunuyoruz” dedi.

Sivil Savunma Müdürlüğü, İsrail'in biri Gazze Şehri'nin doğusunda diğeri de şehrin güneyinde bulunan iki evi hedef alan saldırısında ölen on iki kişinin cesedine ulaşıldığını ve onlarca kişinin de yaralandığını duyurdu.

İsrail ordusu dün yaptığı açıklamada, 7 Ekim 2023'teki saldırıya karışan beş Hamas mensubunu öldürdüğünü bildirdi.

Filistinli tıbbi kaynaklara göre saldırıda onlarca kişi öldü ve yaralandı.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), sekizi yoğun bakımda olmak üzere 80 hastanın ve Gazze Şeridi'nin kuzeyinde kısmen faaliyet gösteren iki hastaneden biri olan Kemal Advan Hastanesi'ndeki personelin durumuyla ilgili ‘ciddi endişelerini’ dile getirdi.

WHO Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus'a göre, hastane perşembe günü bir insansız hava aracı (İHA) saldırısının hedefi oldu. Söz konusu saldırı, bir elektrik jeneratörünün ve bir su deposunun tahrip olmasına yol açtı.

Kemal Advan Hastanesi Müdürü Hüsam Ebu Safiye AFP'ye yaptığı açıklamada, kurumunun dün yine İsrail hava saldırılarının hedefi olduğunu, bir doktor ve hastaların yaralandığını söyledi.

İsrail ordusu, Hamas savaşçılarının yeniden toparlanmasını önlemek amacıyla 6 Ekim'de Gazze Şeridi'nin kuzeyinde büyük bir kara operasyonu başlattı.

‘Masum çocuklar’

Bilal isimli Filistinli, kurbanların götürüldüğü el-Ehli Arap Hastanesi'nin salonlarından birinde şunları söyledi: “Tüm ailem öldürüldü. Aileden geriye bir tek ben kaldım. Adaletsizliği durdurun.”

AFP'ye konuşan bir başka adam ise hastane yatağında hareketsiz yatan bir çocuğun yanında otururken, “Orada masum çocuklar vardı (...) Onların suçu neydi?” diye sordu.

Birleşmiş Milletler’in (BM) güvenilir bulduğu Hamas yönetimindeki Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda şimdiye kadar çoğu sivil kadın ve çocuk olmak üzere en az 44 bin 56 kişi hayatını kaybetti.

AFP'nin İsrail'in resmi verilerinden aktardığına göre, Hamas'ın İsrail yerleşimlerine yönelik saldırısında çoğu sivil bin 206 kişi öldü.

Saldırı sırasında 251 kişi esir alınarak Gazze Şeridi'ne götürüldü. Bunlardan 97'si Gazze Şeridi'nde kaldı ve İsrail ordusu kalan esirlerden 34'ünün öldüğünü tahmin ediyor.

‘Tehlikeli bir emsal’

Savaşın başlamasından bir yıldan fazla bir süre sonra, UCM'nin perşembe günü aldığı karar İsrail'i çileden çıkardı.

Netanyahu perşembe akşamı yaptığı açıklamada, “Hiçbir bariz İsrail karşıtı karar bizi, özellikle de beni, ülkemizi savunmaya devam etmekten alıkoyamaz. Baskılara boyun eğmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Gallant kararı, ‘terörizmi teşvik eden tehlikeli bir emsal’ olarak değerlendirdi.

ABD Başkanı Joe Biden, ‘utanç verici’ olarak nitelendirdiği kararı kınadı. Macaristan Başbakanı Viktor Orban ise dün yaptığı açıklamada, Netanyahu'yu karara ‘meydan okuyarak’ Macaristan'ı ziyaret etmeye davet edeceğini söyledi.

Netanyahu, Orban'ın tutumunu memnuniyetle karşılayarak, bunun ‘ahlaki netliği’ yansıttığını söyledi.

Macaristan da dahil olmak üzere UCM'ye üye 124 ülke teorik olarak üç yetkiliyi kendi topraklarına girmeleri halinde gözaltına almakla yükümlü.

İngiliz hükümeti dün Netanyahu'nun yakalama kararı kapsamında gözaltına alınabileceğini ima etti.

İrlanda Başbakanı Simon Harris, ülkesini ziyaret etmesi halinde Netanyahu'yu gözaltına alacağını söyledi.

Harris, RTE devlet televizyonunda UCM üyesi olan İrlanda'nın Netanyahu'yu ülkeyi ziyaret etmesi halinde gözaltına alıp almayacağı sorusuna “Evet, kesinlikle” yanıtını verdi.

İtalya Başbakanı Giorgia Meloni dün yaptığı açıklamada, G7 dışişleri bakanlarının pazartesi ve salı günleri Roma yakınlarında bir araya geldiklerinde mahkemenin yakalama kararlarını görüşeceklerini duyurdu.

İran kararı, ‘Siyonist varlık için siyasi bir ölüm’ olarak değerlendirirken, Çin mahkemeyi ‘objektif ve adil bir duruş’ sergilemeye çağırdı.

Hamas mahkemenin kararını memnuniyetle karşılayarak, bunu ‘tarihi ve önemli’ bir adım olarak nitelendirdi.