Yerlerinden edilen Suriyeliler Lübnan'dan çadırlara dönüyor

Arsal bölgesinden Suriye'ye doğru yola çıkmaya hazırlanan yerlerinden edilmiş Suriyeliler (EPA)
Arsal bölgesinden Suriye'ye doğru yola çıkmaya hazırlanan yerlerinden edilmiş Suriyeliler (EPA)
TT

Yerlerinden edilen Suriyeliler Lübnan'dan çadırlara dönüyor

Arsal bölgesinden Suriye'ye doğru yola çıkmaya hazırlanan yerlerinden edilmiş Suriyeliler (EPA)
Arsal bölgesinden Suriye'ye doğru yola çıkmaya hazırlanan yerlerinden edilmiş Suriyeliler (EPA)

2017 yılında başlayan ve sonuncusu geçen yıl Ekim ayında olmak üzere yaklaşık yedi ay ara verilen gönüllü geri dönüş operasyonları kapsamında 330 Suriyeli Lübnan'dan ülkelerine döndü.

Lübnan'daki Genel Güvenlik Müdürlüğü, dün sabah (Salı) Genel Güvenlik merkezlerine isimlerini kaydettiren ve Suriye güvenliği tarafından dönüşleri onaylanan Suriyelilerin dönüşlerini organize etmeye başladı. Birçok kişi ise halen ayrılma taleplerinin onaylanmasını bekliyor. Çünkü bazı aileler, üyelerinden birinin ayrılmayı reddetmesiyle ilgili bir sorunla karşı karşıya kalıyor, bu da tüm ailenin ayrılma kararından vazgeçmesine neden oluyor. Şarku'l Avsat'a konuşan bir mülteci, bunların sayısının az olmadığını vurguladı.

Mülteciler sabah 7'de Arsal'daki Vadi Hamid'den Lübnan-Suriye sınırındaki ez-Zamrani Sınır Kapısı’na doğru yola çıktılar ve yanlarına sivil araçlarını, traktörlerini ve hayvanlarını alarak Arsal'dan kiraladıkları araba ve kamyonlarla köylerine doğru yola koyuldular. Batı Kalamun'daki el-Ceracir kasabasından 10 kişilik ailesiyle birlikte Lübnan'ı terk etmekte olan yerinden edilmiş bir adam, “Hasarlı evimiz onarılana ve taşınana kadar yakınındaki arazimizde çadırda yaşayacağız” dedi. Şarku’l Avsat'a konuşan bir başka yerinden edilmiş kişi ise Lübnan'daki zor mali koşullardan yakınarak, “Lübnan'da 12 yıl mülteci olarak kaldıktan sonra bugün cebimde yüz ABD doları olmadan ayrılıyorum. Ülkemde çalışacağım ve orada yaşayacağım” ifadelerini kullandı.



Lübnan: İsrail’e roketli saldırı düzenleyen 'ana grup’ tutuklandı

Lübnanlı askerler kontrol noktasında bir aracı ararken (Lübnan Ordusu Rehberlik Müdürlüğü)
Lübnanlı askerler kontrol noktasında bir aracı ararken (Lübnan Ordusu Rehberlik Müdürlüğü)
TT

Lübnan: İsrail’e roketli saldırı düzenleyen 'ana grup’ tutuklandı

Lübnanlı askerler kontrol noktasında bir aracı ararken (Lübnan Ordusu Rehberlik Müdürlüğü)
Lübnanlı askerler kontrol noktasında bir aracı ararken (Lübnan Ordusu Rehberlik Müdürlüğü)

Şarku’l Avsat’a konuşan Lübnanlı güvenlik kaynakları, Lübnan Ordusu Rehberlik Müdürlüğü tarafından pazar günü tutuklanan silahlı grubun, daha önce tutuklanan ve (Filistin ve Lübnan uyruklu oldukları bilinen) üyeleri geçtiğimiz mart ayında biri Nebatiye bölgesindeki Kefer Tabnit ve Arnoun beldeleri arasındaki bölgeden, diğeri de aynı bölgedeki Kakaiyat el-Cisr’den olmak üzere İsrail'e yönelik iki roketli saldırı gerçekleştirdiklerini itiraf eden grubun ‘ana unsuru’ olabilir. Lübnan topraklarından fırlatılan roketler, Yukarı Celile'deki Metulla ve Kiryat Shmona yerleşim birimlerine düşmeden önce İsrail hava savunma sistemleri tarafından etkisiz hale getirilmişti.

Lübnan ordusu pazar günü yaptığı açıklamada, Lübnan'ın güneyinde çok sayıda roket ve bunların fırlatma rampalarının ele geçirildiğini ve ‘birkaç kişinin tutuklandığını’ duyurdu. Güvenlik kaynakları, soruşturmaların yetkili yargının gözetimi altında müdürlüğün soruşturma ekibi tarafından sürdürüldüğünü belirtti. Kaynaklar, özellikle de ele geçirilen roketlerin miktarı ve bunları fırlatmak için kullanılan rampalar, roketleri İsrail'e yöneltmeye hazırlanan grupların ihtiyaçlarını karşılamak için hazırlanmış bir tankı andırdığından tutuklanan grubun ‘ana grup’ olduğu ihtimalini de göz ardı etmediler.

Öte yandan Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri İsrail'in Lübnan topraklarına yönelik saldırılarını, ‘İsrail Lübnan'ın ve Lübnan halkının egemenliğini ve uluslararası meşruiyet kararlarını ihlal etmeye devam ederken, ateşkes şartlarını uygulama konusunda kendisinden isteneni yerine getiren Lübnan'ın büyük kararlılığını sabote etmeye yönelik açık bir girişim’ olarak nitelendirdi.