Esma Esed'in kanserle yolculuğu bitmedi... ‘lösemi’ teşhisi konuldu

Esma Esed (Reuters)
Esma Esed (Reuters)
TT

Esma Esed'in kanserle yolculuğu bitmedi... ‘lösemi’ teşhisi konuldu

Esma Esed (Reuters)
Esma Esed (Reuters)

Suriye'nin First Lady'si Esma Esed'in kanserle olan yolculuğu sona ermiş gibi görünüyor.

Suriye Devlet Başkanlığı bugün (Salı) Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'in eşi Esma Esed'e lösemi teşhisi konulduğunu açıkladı.

Devlet Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Klinik semptom ve bulguların ortaya çıkmasının ardından bir dizi tıbbi muayene ve test sonucunda First Lady Esma Esed'e lösemi teşhisi konuldu. First Lady, uygun sosyal mesafe ile izolasyon koşulları gerektiren özel bir tedavi protokolüne tabi tutulacaktır” denildi.

gtrhy
Suriye Devlet Başkanlığı Esma Esed'e lösemi teşhisi konulduğunu duyuran bir açıklama yayınladı.

Açıklamaya göre Esma Esed, ‘tedavi planının bir parçası olarak doğrudan çalışmaktan ve etkinlik ve faaliyetlere katılmaktan uzak duracak.’

Meme kanseri

Suriye Devlet Başkanlığı 2018 yılında, Esma Esed'in Ağustos 2018'de kötü huylu bir hastalığa yakalandığına dair haberlerin yayılmasının ardından, erken teşhis edilen kötü huylu bir meme tümörü için tedavinin ilk aşamasına başlandığını açıkladı.

Esma Esed 2019 yılında meme kanseri nedeniyle ameliyat oldu.

Devlet Başkanlığı o dönemde Esma Esed'in mavi bir kazakla masasında çalışırken çekilmiş bir fotoğrafını “Suriye Devlet Başkanlığı Esma Hanım’a acil şifalar diler” ifadesiyle paylaşmıştı. Fotoğrafın hangi tarihte çekildiği ise belirtilmemişti.

sdcvr
Esma Esed'in Suriye Devlet Başkanlığı tarafından yayınlanan 2019 tarihli fotoğrafı

48 yaşındaki Esma Esed aslen Humuslu. İngiltere'de doğup büyüyen Esma Esed, Beşşar Esed ile tanıştıktan sonra Suriye'ye döndü. İkili 24 yıldır evli ve Hafız, Zeyn ve Kerim adında üç oğulları var.

Babası İngiltere'de çalışan bir kardiyolog olan Favaz el-Ahras, annesi ise Seher Itri adında bir diplomat. Esma Esed, King's College London'dan üniversite diplomasına sahip.

Lösemi nedir?

Lösemi, kemik iliği ve lenfatik sistem de dahil olmak üzere vücuttaki kan oluşturan dokuların kanseridir.

Löseminin birçok türü vardır ve bazı türleri çocuklarda daha yaygındır. Diğer lösemi türleri genellikle yetişkinleri etkiler.

Lösemi genellikle vücudun enfeksiyona karşı ilk savunma hattı olan ve vücudun ihtiyaçlarına bağlı olarak düzenli bir şekilde büyüyen ve bölünen beyaz kan hücrelerini içerir.

Ancak lösemili hastalarda kemik iliği, düzgün çalışmayan aşırı miktarda anormal beyaz kan hücresi üretir.

Lösemi tedavisi, löseminin türüne ve diğer faktörlere bağlı olarak karmaşık olabilir. Bununla birlikte, tedavinin başarılı olmasına yardımcı olmak için kullanılabilecek stratejiler ve kaynaklar vardır.

Lösemi belirtileri löseminin türüne bağlı olarak değişir. Tipik belirti ve semptomlar arasında ateş, yorgunluk ve halsizlik, sık enfeksiyonlar, kilo kaybı, büyümüş lenf düğümleri, kolay kanama veya morarma, sık burun kanaması, ciltte küçük kırmızı lekeler, aşırı terleme, kemik ağrısı veya hassasiyeti yer alır.



Arap Birliği: Bölgeyi istikrara kavuşturmanın yolu iki devletli çözümdür

Arap Birliği'nin ‘Filistin Halkıyla Uluslararası Dayanışma Günü’ oturumundan (Arap Birliği)
Arap Birliği'nin ‘Filistin Halkıyla Uluslararası Dayanışma Günü’ oturumundan (Arap Birliği)
TT

Arap Birliği: Bölgeyi istikrara kavuşturmanın yolu iki devletli çözümdür

Arap Birliği'nin ‘Filistin Halkıyla Uluslararası Dayanışma Günü’ oturumundan (Arap Birliği)
Arap Birliği'nin ‘Filistin Halkıyla Uluslararası Dayanışma Günü’ oturumundan (Arap Birliği)

Arap Birliği dün (Pazar) Filistin Halkıyla Uluslararası Dayanışma Günü'nü anarak, ‘İsrail'in baskı ve adaletsizlik makinesi karşısında verdikleri mücadele ve kararlılıkları dolayısıyla Filistin halkına bir dayanışma mesajı’ gönderdi. Bu mesaj, Kahire tarafından Gazze Şeridi'ndeki insani müdahaleyi arttırmak üzere çağrısı yapılan bakanlar konferansı öncesinde geldi.

Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt, Filistin davasının mevcut durumunu ‘tarihi ve zor’ olarak nitelendirdi. Ebu Gayt ayrıca, ‘İsrail'in Filistin'in varlığını sona erdirme ve Filistin devleti projesini tasfiye etme planına ve Gazze Şeridi ile Batı Şeria'daki Filistin toplumu için hayatı yaşanması imkânsız hale getirerek zorla yerinden etme olgusuna’ atıfta bulundu.

Ebu Gayt, “İsrail planını dünyanın gözü önünde, sessizlik ve çaresizlikle kabul etmek, bu tarihi suça, utanç verici olarak tanımlanabilecek bir sahneye iştirak etmektir” dedi.

Filistin devletini tanıyan ülkelere övgüde bulunan Ebu Gayt sözlerini şöyle sürdürdü: “Gazze Şeridi'nde yaşananlar etnik temizlik ve imha savaşıdır. İsrail işgalini pekiştirmekten ve iğrenç ırk ayrımcılığı sistemini nehirden denize kadar yaymaktan başka bir amacı yoktur. İki devletli çözüm ve 4 Haziran 1967 sınırlarında başkenti Kudüs olan bağımsız bir Filistin devleti kurulmadan bölgede barış ya da istikrar olmayacaktır.”

dsvf
İsrail'in Batı Şeria'nın Tulkerim kenti yakınlarındaki Nur Şems Mülteci Kampı’na düzenlediği operasyon sırasında dumanlar yükseliyor. (EPA)

‘Hesap verebilirliğin ve işgal suçlarının cezalandırılmasının işgale son vermenin anahtarı olduğunu’ vurgulayan Ebu Gayt, bu bağlamda Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) İsrailli liderler hakkında yakalama kararı çıkarma yönündeki cesur adımını övdü. Ebu Gayt, “Bu tedbirleri memnuniyetle karşılamakla birlikte, saldırganlığı durdurma ve soykırıma son verme hedefine ulaşmak için henüz yeterli olmadıklarını kabul ediyoruz” dedi.

Arap Birliği Genel Sekreteri, dünya ülkelerine ‘İsrail işgalinin devamının bir bütün olarak uluslararası sisteme olan güveni zedelediği gerçeğini kabul etmeleri’ çağrısında bulundu. İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nin kasım ayında İsrail'in Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’na katılımının dondurulması için uluslararası desteği harekete geçirme çağrısına atıfta bulunan Ebu Gayt, “İşgalin uluslararası barış ve güvenlik için oluşturduğu tehdit ve hatta İsrail'in 75 yıl önce BM'ye kabul edilme koşullarını ihlal etmesi ışığında bu yaklaşımı mantıklı buluyoruz” şeklinde konuştu.

Diğer yandan Filistin'in Arap Birliği Daimî Temsilcisi Muhanned el-Akluk yaptığı konuşmada, ‘mağdurların hakkını vermeyen ve suçluyu cezalandırmayan uluslararası adaletin, insanlara fayda sağlamayan dengesiz bir terazi olduğunu’ söyledi. El-Akluk, “İsrail'in 422 gün boyunca Filistin halkına karşı işlediği soykırım suçunu durdurmayan dayanışma, kanseri ağrı kesiciyle tedavi etmeye benzer” dedi.

Kuveyt'in Arap Birliği Daimî Temsilcisi Talal el-Mutayri de ülkesinin ‘kardeş Filistin halkının, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız devletini kurmak için uluslararası referanslara uygun olarak elde ettiği hak ve kazanımları destekleme konusundaki kararlı tutumunu’ vurguladı.

cdvf
İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki askeri operasyonu sırasında el-Meğazi Mülteci Kampı’nda yıkılan evler. (EPA)

Konuyla ilgili olarak Arap Birliği, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nı (UNRWA), Duvar ve Yerleşim Direniş Otoritesi’ni, Filistinli Tutuklular ve Eski Mahkumlarla İlişkiler Dairesi’ni, Filistin Gazeteciler Sendikası Başkanı Nasır Ebu Bekir’i ve geçtiğimiz eylül ayında Batı Şeria'nın Nablus kentinde yerleşimlere karşı düzenlenen barışçıl protestolar sırasında işgalciler tarafından öldürülen Ayşenur Ezgi Eygi'yi onurlandırdı.

Mısır Dışişleri Bakanlığı Filistin Dairesi Başkanı Büyükelçi Mahmud Ömer'e göre Mısır, ‘savaşı durdurmak ve Gazze Şeridi'ne insani ve yardım malzemesi ulaştırmak için tüm çabaları’ seferber ediyor. Filistin Halkıyla Uluslararası Dayanışma Günü münasebetiyle dün düzenlenen bir seminerde konuşan Ömer, ‘Gazze Şeridi'ndeki insani müdahaleyi güçlendirmek ve Filistin halkına insani acılarını hafifletmek amacıyla insani yardım sağlamak için uluslararası desteği harekete geçirmek üzere bugün Kahire'de BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in katılımıyla düzenlenecek uluslararası bakanlar konferansının önemini’ vurguladı.

Mısırlı diplomat, Gazze Şeridi'ne yönelik savaşın ilk gününden bu yana Kahire'nin çabalarına dikkat çekti ve Mısır'ın ‘Filistin davasını tasfiye etme ve Filistinlileri topraklarından sürme planını kararlılıkla reddettiğini’ yineledi. Kahire, kış mevsimine girerken Gazze Şeridi sakinlerinin içinde bulunduğu zor insani koşullar ışığında Gazze'ye Yardım Konferansı’na geniş bir bölgesel ve uluslararası katılım hedefliyor.