Avustralya, Husileri terör örgütü ilan etti

Hamas'ı destekleyen örgütle bağlantısı olanlara hapis yolu göründü.

Husilerin kontrolündeki Sana'da ocakta düzenlenen eylemlerde ABD karşıtı sloganlar atılmıştı (AFP)
Husilerin kontrolündeki Sana'da ocakta düzenlenen eylemlerde ABD karşıtı sloganlar atılmıştı (AFP)
TT

Avustralya, Husileri terör örgütü ilan etti

Husilerin kontrolündeki Sana'da ocakta düzenlenen eylemlerde ABD karşıtı sloganlar atılmıştı (AFP)
Husilerin kontrolündeki Sana'da ocakta düzenlenen eylemlerde ABD karşıtı sloganlar atılmıştı (AFP)

Avustralya, Husiler olarak da bilinen Ensarallah Hareketi'ni terör örgütü listesine aldı.

Avustralya Başsavcısı Mark Dreyfus, perşembe günü yaptığı açıklamada, Gazze savaşının ardından Kızıldeniz'de düzenledikleri saldırılar nedeniyle Yemen'deki Husilerin terör örgütü listesine alındığını söyledi.  

Deyfus, kararın Avustralya istihbaratı ve güvenlik güçlerinin değerlendirmeleri neticesinde verdildiğini belirterek şu ifadeleri kullandı: 

Husilerin, Aden Körfezi ve çevresindeki bölgede gerçekleştirdiği şiddetli saldırılarda siviller rehin alındı ve öldürüldü. Bu saldırılar, Arap Yarımadası çevresindeki sularda seyrüsefer hak ve özgürlüklerini ciddi şekilde sekteye uğratarak deniz güvenliğini ve küresel refahı baltaladı.

Kararla birlikte Husilere üye olanlar, örgüt üyeleriyle iletişime geçenler, örgüte katılanlar veya destek verenler 25 yıla kadar hapis cezası alabilir. 

Muhalefetteki Avustralya Liberal Partisi'nden Senatör James Paterson, hükümetin kararından memnuniyet duyduğunu belirtirken, Avustralya Başbakanı Anthony Albanese'yi eleştirerek bu adımın çok geç atıldığını savundu. 

Paterson, Twitter'daki paylaşımında muhalefetin Husilerin terör örgütü ilan edilmesine yönelik çağrıyı 9 Ocak'ta yaptığını hatırlatarak, "Niye bu kadar geciktiniz?" ifadelerini kullandı. 

Avustralya, Hamas'ı 4 Mart 2022'de, Hizbullah'ı da 10 Aralık 2021'de terör örgütü listesine almıştı.

Husiler, Hamas'ın 7 Ekim'deki Aksa Tufanı operasyonunun ardından patlak veren Gazze savaşında İsrail'e karşı Filistinli örgütü destekliyor. Bu doğrultuda, Batılı ülkelerin yanı sıra İsrail'e ait gemilere 31 Ekim'den beri saldırılar düzenliyorlar. 

ABD Kongresi'ne bağlı araştırma komitesinin 1 Mayıs'ta paylaştığı bilgilere göre İran destekli Husiler, Kızıldeniz'de toplamda en az 100 gemiye saldırdı. Amerikan ordusuysa Ortadoğu'daki üslerden kaldırdığı drone'larla misilleme yapmıştı. Husiler, bu saldırılarda en az 34 kayıp verdiklerini bildirmişti.

Washington yönetimi, 17 Ocak'ta Husileri yeniden "yabancı terör örgütü" listesine almıştı. 

Independent Türkçe, Jerusalem Post, Sky News



İsrail Hizbullah'a karşı güvenlik savaşı yürütüyor

Sivil Savunma çalışanları, Lübnan'ın güneyindeki Burc el-Muluk kasabasında İsrail saldırısının hedef aldığı bir arabada çıkan yangını söndürdü (AFP)
Sivil Savunma çalışanları, Lübnan'ın güneyindeki Burc el-Muluk kasabasında İsrail saldırısının hedef aldığı bir arabada çıkan yangını söndürdü (AFP)
TT

İsrail Hizbullah'a karşı güvenlik savaşı yürütüyor

Sivil Savunma çalışanları, Lübnan'ın güneyindeki Burc el-Muluk kasabasında İsrail saldırısının hedef aldığı bir arabada çıkan yangını söndürdü (AFP)
Sivil Savunma çalışanları, Lübnan'ın güneyindeki Burc el-Muluk kasabasında İsrail saldırısının hedef aldığı bir arabada çıkan yangını söndürdü (AFP)

Lübnan'da Hizbullah'a karşı bir güvenlik savaşı yürüten İsrail, Lübnan'ın doğusundaki Bekaa Vadisi'nde ve Litani Nehri'nin güneyinde ve kuzeyinde yeni bir güvenlik kuşağı tanımlayarak suikastlar düzenliyor. İsrail son olarak dün, Lübnan'ın güneyindeki Burc el-Muluk kasabasında bir Hizbullah üyesini öldürdü.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Hizbullah, İsrail güçlerine karşı askeri operasyonlarını dondurdu ve İsrail'in eylemlerine karşılık verme sorumluluğunu Lübnan devletine bıraktı. Hizbullah aynı zamanda silahlarına sadık kalarak “son değişikliklerle kısıtlanmış” görünüyor.

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, akşam saatlerinde yaptığı açıklamada, “Lübnan'ın güney sınırında gerginlik devam ederken Lübnan'ın istikrar ve refaha kavuşamayacağını ve Lübnan'ın egemenliğini, güvenliğini ve istikrarını garanti altına alan uluslararası kararlar uygulanmadan ve işgalci topraklarımızdan çekilmeden etkilenen bölgelere normal hayatın geri dönemeyeceğini” ifade etti.