Hamas Gazze Şeridi'nde İsrail askerlerinin yakalandığını duyurdu

Ateşkes görüşmelerinin yeniden başlaması ihtimalinin artmasından saatler sonra İsrail bunu yalanladı.

Gazze Şeridi sınırındaki İsrail askerleri (EPA)
Gazze Şeridi sınırındaki İsrail askerleri (EPA)
TT

Hamas Gazze Şeridi'nde İsrail askerlerinin yakalandığını duyurdu

Gazze Şeridi sınırındaki İsrail askerleri (EPA)
Gazze Şeridi sınırındaki İsrail askerleri (EPA)

Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye'de yaşanan çatışmalar sırasında İsrail askerlerinin esir alındığını bildirdi.

El-Kassam Tugayları, kaç askerin esir alındığını belirtmediği gibi iddiasını destekleyecek herhangi bir kanıt da sunmadı.

El-Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde yayınladığı bir mesajda şunları söyledi: “Mücahitlerimiz bir Siyonist gücü Cibaliye Mülteci Kampı’ndaki bir tünele çekti ve tünelin içinde ve girişinde pusuya düşürdü. Mücahitlerimiz bu gücün tüm üyelerini öldürdükten, yaraladıktan, esir aldıktan ve askeri teçhizatlarını ele geçirdikten sonra geri çekildi.”

İsrail ordusu ise bunu yalanladı. Şarku’l Avsat’ın Reuters haber ajansından aktardığına göre İsrail ordusu tarafından yapılan açıklamada, “İsrail ordusu bir askerin esir alınması gibi bir olayın söz konusu olmadığını açıklığa kavuşturmaktadır” denildi.

Hamas, bir tünelin zemininde sürüklenen yaralı bir kişiye ait olduğu anlaşılan bir video ile askeri üniforma ve bir tüfek görüntüsü yayınladı. Reuters videodaki kişinin kimliğini ya da durumunu bağımsız olarak doğrulayamadı.

Ebu Ubeyde'nin açıklamaları Gazze Şeridi'nde ateşkes görüşmelerinin yeniden başlaması ihtimalinin artmasından saatler sonra geldi.

Konu hakkında bilgi sahibi bir yetkili, Mossad Başkanı’nın, ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Başkanı ve Katar Başbakanı ile görüşmesinin ardından bu hafta görüşmelere yeniden başlanmasına karar verildiğini bildirdi.

Adının açıklanmaması kaydıyla konuşan kaynak, “Arabulucular Mısır ve Katar'ın öncülüğünde ve ABD'nin aktif katılımıyla yeni teklifler temelinde müzakerelerin bu hafta başlamasına karar verildi” dedi.

Bir Hamas yetkilisi ise Reuters'a verdiği demeçte, İsrail medyasında çıkan ‘görüşmelerin Salı günü Kahire'de yeniden başlayacağı’ yönündeki haberleri yalanlayarak “Ortada bir tarih yok” ifadesini kullandı.

Gazze Şeridi'nde savaşın başlamasının üzerinden yedi aydan fazla bir süre geçmesine rağmen arabulucular bir ilerleme kaydedilmesi için bastırıyor. İsrail, Hamas'ın elindeki esirlerin serbest bırakılmasını isterken, Hamas da İsrail'in elindeki Filistinli mahkumların serbest bırakılmasını ve savaşın sona ermesini istiyor.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında şimdiye kadar yaklaşık 36 bin Filistinlinin öldüğünü açıkladı. İsrail istatistiklerine göre, Hamas mensuplarının 7 Ekim'de İsrail'in güneyindeki kasabalara saldırarak yaklaşık bin 200 kişiyi öldürmesi ve 250'den fazla kişiyi esir almasının ardından İsrail askerî harekâta başladı.



Eski Irak Başbakanı İbadi: Şii grupların liderleri benden Sadr Hareketi’nin destekçilerini yok etmemi istedi

Bağdat’taki Yeşil Bölge’ye baskın düzenleyen Sadr Hareketi destekçileri (Reuters)
Bağdat’taki Yeşil Bölge’ye baskın düzenleyen Sadr Hareketi destekçileri (Reuters)
TT

Eski Irak Başbakanı İbadi: Şii grupların liderleri benden Sadr Hareketi’nin destekçilerini yok etmemi istedi

Bağdat’taki Yeşil Bölge’ye baskın düzenleyen Sadr Hareketi destekçileri (Reuters)
Bağdat’taki Yeşil Bölge’ye baskın düzenleyen Sadr Hareketi destekçileri (Reuters)

Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi, Şii Koordinasyon Çerçevesi içerisinde yer alan Şii grupların liderlerinin, 2016 yılındaki protesto gösterileri sırasında başkent Bağdat’taki Yeşil Bölge'ye saldıran Sadr Hareketi'nin destekçilerini yok etmesi için kendisine telkinde bulunduklarını açıkladı.

Yerel bir televizyon kanalına konuşan İbadi, Sadr Hareketi destekçilerinin Yeşil Bölge'ye saldırmasıyla ilgili bir soruya verdiği yanıtta “Koordinasyon Çerçevesi içerisinde yer alan bazı grupların liderleri benden insanları (protestocuları) öldürmek için silah ve uçak kullanmamı istedi” ifadelerini kullandı. Protestocuların olaylar sırasında Başbakanlık Ofisi’ne girdiğini doğrulayan eski Başbakan, tarafların bu olayı egemenliğin ihlali olarak gördüğünü, ancak protestocular da Irak vatandaşı olduklarından onlara karşı güç kullanmadığını söyledi.

İbadi sözlerine şöyle devam etti:

Onlara protestocuların Başbakanlık Ofisi’ne girerek bir hata yaptıklarını ancak bu hatanın egemenliğin ihlali olmadığını söyledim. Vatandaşların Temsilciler Meclisi’ne zorla girmesi onları öldürmemizi gerektirir mi?

Sadr Hareketi destekçilerinin Yeşil Bölge'ye girmesinin Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr’ın  hatası olduğunu belirten İbadi, “Bu konuda kendisiyle (Sadr’la) aynı fikirde olmadığımı ve 24 saat içinde Yeşil Bölge'yi terk etmesini istediğimi söyledim” dedi.

İbadi'nin daha önce hiçbir yerde yapmadığı bu açıklamalarına Koordinasyon Çerçevesi içinde yer alan Şii grupların liderlerinden herhangi bir karşı tepki gelmedi.

İbadi'nin açıklamalarında en çok eleştirilen isim olan Sadr Hareketi lideri Sadr ise sessizliğini korudu ve geçtiğimiz ay Irak Temsilciler Meclisi tarafından resmi tatil ilan edilen Gadir-i Hum Bayramı vesilesiyle bir konuşma yayınlamakla yetindi.

xsdcfvgbt
Haydar el-İbadi (INA)

Şarku’l Avsat, aralarında siyasetçiler ve milletvekillerinin de bulunduğu WhatsApp gruplarında İbadi'nin açıklamalarına verilen tepkileri gözlemledi. Çoğu İbadi'nin bu gerçekleri açıklamasını desteklerken protestocuları hedef almayı reddetmesine övgüde bulundular. Yorum yapanların çoğunluğunu ise Sadr yanlıları ya da sempatizanları oluşturuyordu.

Seçim atmosferi

Ancak Koordinasyon Çerçevesi güçlerine yakın çevreler, İbadi'nin sekiz yıl sonra bu konuyu gündeme getirmesini şaşkınlıkla karşılarken eski Başbakan’ın açıklamalarını yaklaşan seçimlerdeki rekabet ortamıyla ilgili olabileceğini öne sürdüler.

Şii güçler, Sadr lideri Mukteda es-Sadr ile Şii Koordinasyon Çerçevesi içinde yer alan bazı grupların liderleri arasındaki inişli-çıkışlı ilişkiden faydalanmaya çalışıyor.

Mukteda es-Sadr, Sadr Hareketi'nin adını Şii Ulusal Hareketi olarak değiştirdi. Sadr’ın bu adımı, siyasi sürece geri dönmesinin ve seçimlere katılmasının önünü açmak için attığı düşünülüyor.

Siyasi gözlemcilerin çoğunluğu Sadr'ın siyaset sahnesine dönüşü konusunda hemfikir olsa da, Sadr'ın seçimlere nasıl döneceği tartışma konusu olmaya devam ediyor. Sadr'ın istediği ‘çoklu bölge seçim sistemi’ ile Koordinasyon Çerçevesi güçlerinin istediği ‘tek bölge seçim sistemi’ arasında yapılan seçim yasası tartışmaları ve Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani bu konudaki tutumunun belirsizliği halen sürüyor.

İbadi, aynı televizyon röportajında, silahlı grupların hükümete karşı darbe yapma ihtimali olmadığını da söyledi. Ancak siyasi süreçteki liderleri, halkın iktidara karşı olduğu ‘özel bir durumun ortaya çıkmasına’ karşı uyarmayı ihmal etmeyen İbadi, böyle bir durumda nüfuzlu bir askerin ortaya çıkıp, siyasi liderleri tutuklaması ve o anda halkın desteğini kazanmasının mümkün olabileceğini belirtti.