Yardım tırları Kerem Şalom Sınır Kapısı’ndan Gazze Şeridi'ne girmeye başladı

Mısır ile Gazze Şeridi arasındaki Refah Sınır Kapısı’na yığılmış yardım tırları (Reuters)
Mısır ile Gazze Şeridi arasındaki Refah Sınır Kapısı’na yığılmış yardım tırları (Reuters)
TT

Yardım tırları Kerem Şalom Sınır Kapısı’ndan Gazze Şeridi'ne girmeye başladı

Mısır ile Gazze Şeridi arasındaki Refah Sınır Kapısı’na yığılmış yardım tırları (Reuters)
Mısır ile Gazze Şeridi arasındaki Refah Sınır Kapısı’na yığılmış yardım tırları (Reuters)

Mısır Kızılayı Başkanı Halid Zayed bugün (Pazar) yaptığı açıklamada, insani yardım taşıyan 150 tırın Kerem Şalom Sınır Kapısı’na ulaştığını ve 20 gün sonra ilk kez Gazze Şeridi'ne geçmeye başladığını bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın Arap Dünyası Haber Ajansı'ndan (AWP) aktardığına göre Zayed, “Gün boyunca daha fazla yardım tırı ve yakıt tankerinin Gazze Şeridi’ne girebilmesi için ilave araçlar hazırlanıyor” dedi.

Zayed, “Kuzey Sina'daki Kızılay depolarının dolu olması ve yüzlerce yardım tırının Refah Sınır Kapısı önünde yığılması nedeniyle gıda ve tıbbi malzemelerin zarar görebileceği” uyarısında bulundu.

Günün erken saatlerinde Kahire el-İhbariyye televizyon kanalı, gıda yardımı ve dört tanker yakıt da dahil olmak üzere yardım taşıyan 200 tırın Refah Sınır Kapısı’ndan Kerem Şalom Sınır Kapısı’na gittiğini bildirdi.

Yardımların Filistin tarafındaki Birleşmiş Milletler (BM) yetkililerine teslim edileceği belirtilirken, her bir tırın 15 ila 20 ton arasında yardım taşıdığı ifade edildi.

Mısır Cumhurbaşkanlığı Cuma günü yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ve ABD'li mevkidaşı Joe Biden'ın insani yardım ve yakıtın geçici bir süre için Kerem Şalom Sınır Kapısı’ndan BM yetkililerine ulaştırılması konusunda anlaştıklarını duyurmuştu.

İsrail ordusu 6 Mayıs'ta Kerem Şalom Sınır Kapısı’nı yardım tırlarının geçişine kapatmış, sınır kapısında konuşlanan yetkililerin bombardımana maruz kalması sonucu ölüm ve yaralanmalar yaşanmıştı. İsrail'in 8 Mayıs'ta Refah Sınır Kapısı’nın Filistin tarafını ele geçirmesi üzerine sınır kapısı yardım girişine ve hasta ve yaralıların çıkışına kapatıldı.

Mısır Cumhurbaşkanlığı, Kerem Şalom Sınır Kapısı’ndan yapılacak yardımların ‘Refah Sınır Kapısı’nın Filistin tarafından yeniden açılmasını sağlayacak yasal bir mekanizmaya ulaşılana kadar’ geçici olacağını açıkladı.

Mısır-ABD anlaşması, iki başkanın Gazze Şeridi'ndeki gelişmeleri ele aldıkları ve ‘müzakere sürecinin başarıya ulaşması ve Filistin halkının yaşadığı trajediyi sona erdirecek bir ilerleme sağlanması için uluslararası çabaların yoğunlaştırılması gerektiğini’ vurguladıkları bir telefon görüşmesi sırasında geldi.

Mısır Cumhurbaşkanlığı'na göre iki lider ayrıca Filistinlilerin yerlerinden edilmesine yönelik tüm girişimleri reddettiklerini ve çatışmanın genişlemesinin önlenmesine destek verdiklerini yinelerken, görüşmede ‘uluslararası meşruiyet kararlarına uygun olarak iki devletli çözümün hayata geçirilmesi için ortak çabaların gerekliliğine’ de vurgu yapıldı.

Daha sonra Beyaz Saray tarafından yapılan açıklamada Biden, Sisi'nin ‘Gazze Şeridi'nde dağıtılmak üzere BM insani yardımının Mısır'dan Kerem Şalom Sınır Kapısı üzerinden geçici olarak geçişine izin verme taahhüdünü’ memnuniyetle karşıladı.

Biden'ın ‘Refah Sınır Kapısı’nın hem Mısır hem de İsrail tarafından kabul edilebilir düzenlemelerle yeniden açılmasına yönelik çabaları destekleme konusundaki tam kararlılığını’ ifade ettiği belirtilen açıklamada, daha ileri görüşmeler için bu hafta Kahire'ye üst düzey bir ekibin gönderileceği kaydedildi.

Ramallah'taki Filistin Devlet Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada, Kerem Şalom Sınır Kapısı’ndan Gazze Şeridi'ne yardım girişinin Mısır'la yapılan temaslar sonucunda ‘Refah Sınır Kapısı’nın resmi olarak Filistinliler tarafından işletilmesi konusunda anlaşmaya varılana kadar’ geçici bir süre için kabul edildiği belirtildi.

Bu arada Kahire el-İhbariyye televizyon kanalı, üst düzey bir Mısırlı kaynağın, ‘Refah Sınır Kapısı’nın Mısır-Filistin sınır kapısı olduğunu ve Mısır'ın Filistin Yönetimi ile koordinasyon içinde üzerinde anlaşmaya varılacak bir mekanizma aracılığıyla yardımları yeniden Gazze Şeridi'ne sokacağını belirttiğini’ aktardı.

İsrail ordusu bu ayın başlarında Refah'a operasyon düzenledi ve Mısır sınırındaki geçidin Filistin tarafını kontrol altına aldı.



Nasrallah suikastına ilişkin yeni detaylar

Hizbullah destekçileri, geçtiğimiz kasım ayında eski Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın öldürüldüğü yerde toplandı (Reuters)
Hizbullah destekçileri, geçtiğimiz kasım ayında eski Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın öldürüldüğü yerde toplandı (Reuters)
TT

Nasrallah suikastına ilişkin yeni detaylar

Hizbullah destekçileri, geçtiğimiz kasım ayında eski Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın öldürüldüğü yerde toplandı (Reuters)
Hizbullah destekçileri, geçtiğimiz kasım ayında eski Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın öldürüldüğü yerde toplandı (Reuters)

İsrail basını, geçtiğimiz eylül ayında eski Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'a düzenlenen suikastla ilgili yeni bilgiler yayınladı. Söz konusu bilgilere göre Amerikalılar operasyondan haberdar olduklarında çok öfkelenirken ‘İsrail'in kendilerini aptal yerine koyduğunu’ söylediler, fakat operasyonu engellemeye çalışmadılar. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun uzun süre tereddüt ettiği, ancak Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'ndaki konuşmasını bitirdiği anda gerçekleşen operasyonu onayladığı aktarıldı.

Bu haberlerin sonuncusu pazar akşamı yayınlandı. Habere göre İsrail'in eski Washington Büyükelçisi Mike Herzog, Nasrallah'a suikast düzenleme kararının medyada duyulup krize yol açmaması için İsrail hükümetinin ABD yönetimini bilgilendirmesini tavsiye etti. Ancak İsrail'in İbranice yayın yapan resmi televizyonu Kan 11 haberinde, Netanyahu'nun önce Amerikalıları bilgilendirmeye karşı çıktığı, ancak ardından ordu komutanları ile dönemin Savunma Bakanı Yoav Galant'ın ısrarı üzerine geri adım attığı belirtildi.

Kararı dönemin ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jack Sullivan'a bildirmek istediğini, ancak Sullivan’ın telefonuna geri dönmediğini belirten Herzog, Sullivan’ın bunu dakikalar sonra öğrendiğinde ise çok öfkelenerek, “Nasrallah'a suikast düzenlemeye hazırlandığınız bir dönemde Lübnan'la ateşkes girişimi ilan etmemize izin vererek bizi garip ve küçük düşürücü bir duruma soktunuz, hatta bizi aptal yerine koydunuz” dediğini aktardı.

Ancak bu açıklama operasyon gerçekleştirildikten sonra yapıldığı için çok geç kalmış gibi görünüyor. Operasyon gerçekleşmeden önce operasyondan haberdar olan ilk ABD'li yetkili dönemin Savunma Bakanı Lloyd Austin idi. Gallant, bunu ona söylemiş ve o da çok öfkelenmişti.

O dönemde Dışişleri Bakan Yardımcısı olarak görev yapan Dan Shapiro'ya göre bu görüşmeyi diplomatik kelimelerle anlatmak zor.

Gallant ise İsrail'in Kanal 13 televizyonuna olayı şu şekilde anlattı:

“Austin'i aradım ve ona ‘Nasrallah'a suikast düzenleyeceğiz’ dedim. O da bana ‘Ne zaman?’ diye sordu. Ona 15 dakika sonra olacağını söyledim. Bundan hoşlanmadı ve öfkeyle, ‘Bu suikastla bölgesel bir savaş başlatabilirsiniz’ dedi. Ben de ona ‘Sayın Savunma Bakanı, bu adam binlerce İsrailliyi ve yüzlerce Amerikalıyı öldürdü’ dedim. Sonra bana ‘Nasrallah’ın orada olacağından emin misiniz?’ diye sordu. Ben de onun orada olacağına dair çok ama çok yüksek derecede inancımız olduğunu söyledim.”

Kanal 13 televizyonuna göre Hizbullah'ın karargâhı yerin 14 katında bulunuyordu. Kanal, İsrail istihbaratının 2006 yılındaki İkinci Lübnan Savaşı'ndan bu yana Nasrallah'a suikast planı hazırladığı, ancak daha büyük bir savaşın fitilini tetiklememek için bunu ertelediği önceki haberleri hatırlattı.

9op00
Netanyahu BM Genel Kurul’da konuşurken (Reuters)

Ancak geçtiğimiz eylül ayı sonlarında Nasrallah'ın diğer yetkililerle birlikte karargâhtaki bir toplantıya katılma niyetinde olduğuna dair istihbarat alındı. Şarku’l Avsat’ın Fransız Le Parisien gazetesinden aktardığına göre, bu istihbaratın kaynakları arasında yer alan İranlı bir casusun Nasrallah'ın Lübnan'daki Kudüs Gücü Komutan Yardımcısı Tuğgeneral Abbas Nilfuruşan ile Beyrut banliyölerine ulaştığı ve Hizbullah'ın Hava Birlik Komutanı Muhammed Hüseyin Sarur’un cenazesine katıldıktan sonra banliyölere, özellikle de Haret Hareyk'e gittikleri bilgisini İsrail'e ilettiğini yazdı.

Gazete İsrail ordusunun toplantıdan sadece dört saat önce haberdar olduğunu söylese de İsrail merkezli Kan 11 televizyonu istihbaratın günler öncesinden alındığını, dolayısıyla suikast emrinin İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi, Mossad Şefi Dudi Barnea, Şin Bet Şefi Ronen Bar ve Savunma Bakanı Galant da dahil olmak üzere dönemin tüm güvenlik birimleri başkanları tarafından müzakere edilmiş ve karara bağlanmış olduğunu bildirdi.

Ancak Netanyahu, bunu düşünme süresi istedi. Gallant, Netanyahu'ya birkaç kez yaklaşarak bunun hayatta bir kez ele geçecek bir fırsat olduğunu söylediğini, fakat Netanyahu’nun suikasta izin vermeyi reddettiğini anlattı. Konuşmak için New York uçağına binene kadar Netanyahu’nun peşinden gittiğini belirten Gallant, uçağa vardığında Netanyahu'nun suikasta onay verdiğini, ancak suikastın BM Genel Kurul konuşmasını bitirdikten sonra yapılmasını şart koştuğunu aktardı.

Konuşma New York saatiyle akşam 18.00’da yapılacaktı. Bu yüzden Netanyahu, suikastın saat 18.30'da gerçekleşmesini istedi, Gallant'la dakikalar konusunda pazarlık yaptı. Sonunda 18.20'de tam da Netanyahu’nun kürsüden indiği dakika üzerinde anlaştılar. Askeri sekreteri, Netanyahu’ya üzerinde tek bir kelime, ‘tamamlandı’ yazılı bir kâğıt uzattı.