Dört Arap ülkesinin liderleri bu hafta Çin'i ziyaret edecek

İkili ilişkiler ve ortak ilgi alanına giren bölgesel ve uluslararası konular hakkında görüş alışverişinde bulunulacak.

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, Ocak ayında Kahire'yi ziyaret eden Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ile yaptığı görüşme sırasında. (Çin Küresel Televizyon Ağı)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, Ocak ayında Kahire'yi ziyaret eden Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ile yaptığı görüşme sırasında. (Çin Küresel Televizyon Ağı)
TT

Dört Arap ülkesinin liderleri bu hafta Çin'i ziyaret edecek

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, Ocak ayında Kahire'yi ziyaret eden Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ile yaptığı görüşme sırasında. (Çin Küresel Televizyon Ağı)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, Ocak ayında Kahire'yi ziyaret eden Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ile yaptığı görüşme sırasında. (Çin Küresel Televizyon Ağı)

Çin Dışişleri Bakanlığı tarafından bugün (Pazartesi) yapılan açıklamaya göre, dört Arap ülkesinin (Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn ve Tunus) liderleri bu hafta Çin'i ziyaret edecek.

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hua Chunying yaptığı açıklamada, söz konusu ülkelerin liderlerinin 28 Mayıs - 1 Haziran tarihleri arasında Çin'e devlet ziyaretinde bulunacaklarını ve Çin-Arap Ülkeleri İşbirliği Forumu 10. Bakanlar Konferansı'nın açılışına katılacaklarını bildirdi.

Heyette Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, Bahreyn Kralı Hamad bin İsa el-Halife, Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said ve BAE Devlet Başkanı Şeyh Muhammed bin Zayed Al Nahyan yer alacak.

Çin Dışişleri Bakan Yardımcısı Deng Li Pekin'de düzenlediği basın toplantısında, Devlet Başkanı Şi Cinping'in foruma katılacağını ve Perşembe günü bir konuşma yapacağını belirtti.

Deng Li, “Şi ayrıca dört ülkenin liderleriyle sırasıyla görüşmelerde bulunarak ikili ilişkiler ve ortak endişe kaynağı olan bölgesel ve uluslararası meseleler hakkında görüş alışverişinde bulunacak” dedi.

Forumun ‘Çin ile Arap ülkeleri arasındaki uyumu’ derinleştirmeyi amaçladığını ifade eden Deng Li, Dışişleri Bakanı Wang Yi ile Moritanyalı mevkidaşı Muhammed Salim Veled Merzuk'un foruma başkanlık yapacağını söyledi.

Tek ses

Deng Li, hedefin aynı zamanda, ‘Filistin meselesinde Çin ile Arap ülkeleri arasında tek ses olarak konuşmak’ olduğuna dikkat çekti.

Çin uzun zamandır Filistin davasını ve İsrail-Filistin çatışmasına iki devletli bir çözüm bulunmasını desteklerken, barış süreci 2014'ten bu yana durmuş durumda.

Son yıllarda ABD tarafından rakip olarak görülen Çin, büyük bir kısmı geleneksel olarak ABD etkisi altında olan Ortadoğu ile ticari ve diplomatik bağlarını güçlendirmeye çalışıyor.

Bu bağlamda Pekin geçen yıl Suudi Arabistan ile İran arasında diplomatik yakınlaşmayı kolaylaştırdı.

Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, Ocak ayındaki Ortadoğu turu sırasında Kahire'de Mısır Cumhurbaşkanı ile bir araya geldi ve iki ülke arasındaki ilişkilerin ‘en iyi seviyeye’ ulaştığını söyledi.

Pekin'in arabuluculuğu

Şu anda Çin, Hamas ve İsrail arasındaki çatışmada kendisini bir arabulucu olarak konumlandırmaya çalışıyor. Bu bağlamda Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, çatışmanın çözümü için bir ‘uluslararası barış konferansı’ çağrısında bulundu.

Pekin Kasım ayında, Filistin Yönetimi, Endonezya, Mısır, Suudi Arabistan ve Ürdün dışişleri bakanlarının, devam eden İsrail-Filistin çatışmasını ‘yatıştırmayı’ amaçlayan görüşmeler için bir araya geldiği bir toplantıya ev sahipliği yaptı.

Gazze Şeridi’nde devam eden savaş, 7 Ekim'de Hamas'ın İsrail'in güneyine eşi benzeri görülmemiş bir saldırı düzenlemesi ve çoğu sivil bin 170’ten fazla kişinin ölümüne yol açmasının ardından patlak verdi.

O gün 252 kişi esir alındı ve Gazze Şeridi'ne götürüldü. İsrail ordusuna göre, Kasım ayında yaklaşık 100 kişinin serbest bırakılmasını sağlayan ateşkesin ardından, Gazze Şeridi'nde 37'si hayatını kaybetmiş 121 esir kaldı.

Hamas’ın operasyonuna karşılık İsrail Filistin topraklarında geniş çaplı bir saldırı başlattı ve Hamas’a bağlı Sağlık Bakanlığı'na göre çoğu sivil olmak üzere en az 35 bin 984 kişinin ölümüne neden oldu.



Sudani: Suriye'deki değişimi Irak'taki siyasi sistemin değişikliğine bağlamanın bir mantığı yok

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani (Reuters)
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani (Reuters)
TT

Sudani: Suriye'deki değişimi Irak'taki siyasi sistemin değişikliğine bağlamanın bir mantığı yok

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani (Reuters)
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani (Reuters)

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani bugün yaptığı açıklamada, Suriyelilerin kendi kaderlerini tayin etmelerine izin verilmesi gerektiğini vurguladı.

Irak İslam Yüksek Konseyi eski Başkanı Muhammed Bakır el-Hekim'in ölüm yıldönümü münasebetiyle Bağdat'ta düzenlenen anma töreninde konuşan Sudani, “Suriye'deki olayların başlangıcından bu yana Irak'ı herhangi bir taraf ya da grubun yanında yer almaktan uzak tutmaya özen gösterdik” dedi.

Sudani, “Suriye'deki değişimle Irak'taki siyasi sistemin değiştirilmesi arasında bağlantı kurmaya çalışanlar var ki bu söz konusu bile olamaz. Bir yıldan uzun bir süredir bölge, etkili siyasi değişimlerle sonuçlanan önemli gelişmelere tanık oldu” ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın Irak Başbakanlık Medya Ofisi’nden aktardığı açıklamaya göre Sudani şunları söyledi: “Herkesi kapsayan, iktidarın barışçıl bir şekilde devredilmesini garanti eden, anayasa ve yasalar çatısı altında reform ve aksaklıkların düzeltilmesine olanak tanıyan çoğulcu demokratik bir sisteme sahibiz. Çeşitli noktalarda reform ihtiyacını kabul etmemize rağmen hiç kimsenin bize ekonomik ya da güvenlik gibi herhangi bir dosyada değişim ve reform dayatmaya hakkı yoktur.”

‘İl meclisi seçimlerinin yapılması, nüfus sayımı, ABD öncülüğündeki Uluslararası Koalisyon’la ilişkilerin düzenlenmesi ve Birleşmiş Milletler (BM) misyonuyla yeni bir ilişkinin çerçevesinin çizilmesi gibi pek çok önemli yetkinin’ tamamlandığına işaret eden Sudani, “Bunlar, hükümetimizin tam egemenliğe geçiş için tüm gereklilikleri tamamlama ve Irak'ın uluslararası hareketini kısıtlayan her türlü kalıtsal kısıtlamadan kurtulma kararlılığının bir parçasıdır” dedi.

Sudani, “Geçtiğimiz aylarda Irak'ı bir savaş alanı olmaktan kurtarmak için çaba sarf ettik. Bu süreçte kardeşlerimiz ve dostlarımızla istişare ederek ve ulusal siyasi güçlerin hükümete verdiği desteği sürdürerek çaba gösterdik” ifadelerini kullandı. Sudani ülkesinin ‘Gazze halkının acılarını hafifletmeye yardım etmeye hazır olduğunu, Lübnan'da yıkıcı bir savaş yaşandığında da aynı tutumu takındıklarını’ vurguladı.

Sudani dünyayı, ‘saldırganlığı ve adaletsizliği önleyemez hale gelen yasalarını yeniden gözden geçirmeye ve Gazze Şeridi ve Lübnan'da zor koşullar altında yaşayan sivillere yardım etmek için acele etmeye’ çağırdı.