Cezayir Fransa'dan sömürge döneminden kalma tarihi mülkleri iade etmesini istiyor

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun (Cezayir Cumhurbaşkanlığı)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun (Cezayir Cumhurbaşkanlığı)
TT

Cezayir Fransa'dan sömürge döneminden kalma tarihi mülkleri iade etmesini istiyor

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun (Cezayir Cumhurbaşkanlığı)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun (Cezayir Cumhurbaşkanlığı)

Cezayir hükümeti, Fransız hükümetine, çeşitli Fransız kurumları ve müzelerinde muhafaza edilen tarihi, kültürel ve arşivsel varlıkların açık bir listesini sunarak, bunların geri alınması ve sembolik olarak Cezayir'e teslim edilmesi amacıyla sundu.

Cezayir hükümeti, Fransız hükümetine, çeşitli Fransız kurum ve müzelerinde bulunan tarihi, kültürel ve arşivsel varlıkların açık bir listesini, bunları geri almak ve sembolik olarak Cezayir'e teslim edilmesi amacıyla verdi.

Cezayir Haber Ajansı'na (APS) göre Cezayir'in talebi, Cezayir-Fransa Tarih ve Hafıza Ortak Komitesi'nin Cezayir'deki beşinci toplantısında yapıldı ve taraflar hafıza dosyası ve arşivler konusunda müzakerelere devam etme konusunda anlaştı.

Cezayir komitesi, Fransa tarafına, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a sunulan ve Fransız komitesi tarafından oybirliğiyle kabul edilen ve Elysee'ye sunulması taahhüt edilen listede yer alan kültürel ve arşivsel varlıkların mümkün olan en kısa sürede Cezayir'e iadesi konusuna odaklanması çağrısında bulundu.

Cezayir komitesi, Fransız tarafına, Fransız komitesi tarafından oybirliğiyle kabul edilen ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a Elysee'de sunulması taahhüt edilen listede yer alan kültür ve arşiv varlıklarının bir an önce Cezayir'e iadesi konusuna odaklanma çağrısında bulundu.

Cezayir-Fransız Tarih ve Hafıza Komitesi, "hafıza dosyasının ele alınmasının Cezayir ve Fransız halklarının beklentilerini karşılayacağını" umuyor.

Bu ortak komite aracılığıyla Cezayir, restorasyon, dijitalleştirme, Cezayir ve Fransa'daki hafıza mekânlarının kalıcı hale getirilmesi için deneyim ve kütüphanelerin paylaşımı, Cezayir'deki Fransız mezarlıklarının ve Fransa’daki 19. yüzyıl Cezayir mezarlıklarının dijitalleştirilmesi gibi çeşitli alanlarda bilimsel iş birliği arayışında.

Cezayir'in talebi, Fransa'nın Cezayir'i sömürgeleştirmesinin başlangıcında öldürülen 24 direnişçinin kalıntılarının 2020 yılında teslim alınmasının ardından geldi; ancak Cezayir hükümeti aynı zamanda Fransız müzelerinde bulunan tüm kafataslarının Cezayir'de gömülmek üzere iade edilmesini de talep ediyor.

Ortak Komisyon, kurulduğu 2022 yılından bu yana, her iki taraftan beşer kişi olmak üzere 10 tarihçinin katılımıyla, 1830'daki sömürgeciliğin başlangıcından 1962'deki Kurtuluş Savaşı'nın sonuna kadar olan dönemi birlikte incelemek üzere beş toplantı gerçekleştirdi.



Libya, Doğu Akdeniz sularında ‘egemenlik haklarını’ koruyor

Libya'daki Ras Lanuf petrol sahası (Şarku’l Avsat)
Libya'daki Ras Lanuf petrol sahası (Şarku’l Avsat)
TT

Libya, Doğu Akdeniz sularında ‘egemenlik haklarını’ koruyor

Libya'daki Ras Lanuf petrol sahası (Şarku’l Avsat)
Libya'daki Ras Lanuf petrol sahası (Şarku’l Avsat)

Yunanistan'ın Girit'in güneyinde petrol arama duyurusunu ‘egemenlik haklarının açık bir ihlali’ olarak değerlendiren Libya, ‘kendi sınırları içerisinde olduğu için Doğu Akdeniz'deki kaynakları üzerindeki egemenlik haklarını’ yineledi.

Yunanistan'ın 19 Haziran'da Girit Adası’nın güneyinde petrol arama ihaleleri açacağını duyurması, Abdulhamid Dibeybe ve Usame Hammad başkanlığındaki batı ve doğu Libya hükümetlerini kızdırdı. Her iki hükümette bu adımı ‘Libya'nın egemenlik haklarının açık bir ihlali’ olarak değerlendirdi.

Libya Ulusal Petrol Şirketi (NOC) dün yaptığı açıklamada, ‘Doğu Akdeniz de dâhil olmak üzere hidrokarbon kaynaklarının araştırılması ve geliştirilmesinde Libya'nın egemenlik haklarını ve ulusal çıkarlarını korumak için arama programlarını uygulama konusundaki kesin kararlılığını’ yineledi.

Doğu Akdeniz'de petrol arama konusu, Avrupa Birliği'nin (AB) geçtiğimiz hafta eski Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) ile 2019 yılında Akdeniz'deki yetki alanlarının sınırlarının belirlenmesine ilişkin imzalanan mutabakat zaptından bahsederek kriz hattına girmesinin ardından daha da hararetlendi.

THYUI8
Libya'nın Türkiye ile yaptığı eski UMH anlaşması, Yunanistan'ın kıta sahanlığının bir parçası olarak gördüğü alanlarda Ankara ve Trablus'a ortak petrol arama hakkı veriyordu. (Türkiye Cumhurbaşkanlığı)

Trablus yetkilileri Ankara ile ‘ortaklık’ konusunda yorum yapmayı reddederek, ‘önceden mutabakat olmaksızın bu bölgelerde herhangi bir keşif çalışmasına tam çekince ve itirazlarını kaydettiklerini’ ve ‘tek taraflı çözümlerin sadece daha fazla gerginliğe yol açtığını’ söylediler.

AB'nin Yunanistan yanlısı tepkisine doğrudan değinmeyen NOC, ‘deniz sınırları ve enerji iş birliğine ilişkin son yansımalar ışığında, Libya tarafından imzalanan tüm anlaşmaların ve ortaklıkların uluslararası hukuk ilkelerine dayandığını ve halkın uzun vadeli çıkarlarına hizmet ettiğini’ vurguladı.

Türkiye Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile eski UMH Başbakanı Fayiz es-Serrac arasında deniz sınırlarının belirlenmesine ilişkin imzalanan mutabakat zaptı konusunda AB'nin tutumu reddedilerek, söz konusu anlaşmanın ‘uluslararası hukuka tamamen uygun’ olduğu ifade edildi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli perşembe günü Brüksel'de düzenlenen AB liderler zirvesinin sonuç bildirisini yorumladı. Keçeli, deniz sınırlarının belirlenmesi gibi hukuki ve teknik boyutları olan hassas bir konuda AB'nin tutumunu ‘önyargılı ve siyasi motivasyonlu’ olarak nitelendirdi ve bunun ‘bölgesel barış ve istikrara hizmet etmediğini’ söyledi.

Atina'nın ‘Girit'in güneyinde petrol arama ihaleleri açtığını’ duyurmasının ardından Trablus'taki Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Dışişleri Bakanlığı, Yunan makamlarının ‘tartışmalı’ deniz alanlarında attığı ‘tek taraflı adımlar’ nedeniyle Yunanistan'ın Libya Büyükelçisi Nikolaos Garielinis’i bakanlığa çağırdı.

Libya'nın doğusundaki Usame Hammad hükümeti Yunanistan'ın bu hamlesine ‘şaşırdığını ve kınadığını’ ifade ederek, Libya'nın ‘deniz alanlarındaki tüm haklarına bağlılığını ve bunları tüm meşru yollarla savunmaya hazır olduğunu’ vurguladı.

Libya İstikrar Hükümeti (LİH) Dışişleri Bakanı Abdulhadi el-Huveyc cuma günü, Yunanistan Başkonsolosu Agapios Kalognomis ile Bingazi'deki deniz sınırı krizini görüştü. Bakan, Libya hükümetinin deniz sınırlarının belirlenmesi ve iki ülke arasındaki ikili ilişkilerle ilgili konulardaki tutumunu ‘ulusal egemenliğe saygı ve Libya'nın karşılıklı anlayışı teşvik etme isteği çerçevesinde’ açıkladı.

Bu endişeler karşısında Libyalı ekonomist Muhammed Ahmed, ülkesinin yetkililerini ‘deniz kaynakları üzerindeki ulusal haklarını güvence altına almak için daha fazla diplomatik çaba göstermeye’ çağırdı. Ahmed Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte, Libya devletinin ‘geçmişte Tunus ve Malta ile deneyimleri olduğunu ve NOC, Dışişleri Bakanlığı ve uluslararası hukuk firmaları arasındaki koordinasyon yoluyla bu alanda önemli davalar kazandığını; bu çabanın şimdi doğu Libya'da devam etmesi gerektiğini’ ifade etti.

Benzer anlaşmazlıklarda Libyalı yetkililer, ülkenin İtalya'dan bağımsızlığını kazanmasından bu yana uluslararası alanda tanınan deniz sınırlarını savundu ve bu sınırların Birleşmiş Milletler (BM) tarafından belgelendiğini vurguladı. Öte yandan NOC, mart ayı ortasında ham petrol üretim oranlarının günde bin 370 milyon varilin üzerine çıktığını açıkladı.