Nuseyrat katliamında ölü sayısı 274'e yaralı sayısı 700'e yükseldi

İsrail askeri operasyonunun ardından Nuseyrat Mülteci Kampı’nda meydana gelen yıkımdan (Reuters)
İsrail askeri operasyonunun ardından Nuseyrat Mülteci Kampı’nda meydana gelen yıkımdan (Reuters)
TT

Nuseyrat katliamında ölü sayısı 274'e yaralı sayısı 700'e yükseldi

İsrail askeri operasyonunun ardından Nuseyrat Mülteci Kampı’nda meydana gelen yıkımdan (Reuters)
İsrail askeri operasyonunun ardından Nuseyrat Mülteci Kampı’nda meydana gelen yıkımdan (Reuters)

Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı bugün yaptığı açıklamada, İsrail'in dün (Cumartesi) Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat Mülteci Kampı’na düzenlediği saldırıda ölü sayısının 274 kişiye yaralı sayısının ise 698 kişiye yükseldiğini bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığı habere göre İsrail Dışişleri Bakanı Yisrael Katz bugün yaptığı açıklamada, İsrail'in dün Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat bölgesinde esir tutulan dört kişiyi kurtarma operasyonu sırasında savaş suçu işlediği yönündeki suçlamaları kategorik olarak reddettiğini belirtti.

Katz X platformu üzerinden yaptığı açıklamada, “Tüm esirler serbest bırakılana ve Hamas yenilgiye uğratılana kadar meşru müdafaa hakkımız doğrultusunda kararlılık ve güçle hareket etmeye devam edeceğiz” ifadesini kullandı.

İsrail ordusu dün, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın ‘katliam’ olarak nitelendirdiği ve yansımalarını görüşmek üzere Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'ni toplantıya çağırdığı Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat Mülteci Kampı’na düzenlenen geniş çaplı askeri operasyonda esir tutulan dört kişiyi kurtardığını duyurdu.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı 7 Ekim'den bu yana İsrail saldırılarında en az 37 bin 84 Filistinlinin öldüğünü, 84 bin 494 Filistinlinin de yaralandığını açıkladı.



Kasım: Hizbullah iktidarından vazgeçmeyecek ve İsrail de silahlarını almayacak

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım
TT

Kasım: Hizbullah iktidarından vazgeçmeyecek ve İsrail de silahlarını almayacak

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, dün akşam yaptığı açıklamada, partinin gücünden vazgeçmeyeceğini ve İsrail'in silahlarını teslim almayacağını belirtti. Kasım, Amerika'nın istediği yeni anlaşmanın, İsrail'in Lübnan'ın güneyinden kısmi çekilme karşılığında silahların teslim edilmesini talep etmekle başladığını ifade etti.

Kasım televizyonda yaptığı konuşmada, “(Hizbullah) Litani Nehri'nin güneyinde ateşkes anlaşmasını tamamen uyguladı ve Lübnan devleti elinden geldiğince orduyu konuşlandırdı” dedi ve “Bütün dünya İsrail'in 3 bin 800 ihlalde bulunduğunu söylüyor ve 8 aydır Siyonist saldırılar devam ediyor” diye vurguladı.

Kasım şöyle devam etti: “Biz, Lübnan devleti, (Hizbullah) ve tüm direnişçiler, anlaşmada üzerimize düşen her şeyi yerine getirdik, İsrail ise hiçbir şeyi yerine getirmedi.”

Ve şöyle sürdürdü: “İsrail'in saldırılarını durdurmayı başaramadık, ancak Lübnan devletinin bu varlıkla imzaladığı anlaşma sayesinde onu bir sınırda durdurmayı başardık. İsrail'in geri çekilmesi ve saldırılarını durdurması zorunlu hale geldi. Bu anlaşma devletin sorumluluğu ve yükümlülüğündedir.”

Ve ekledi: “Bugün Amerika yeni bir anlaşma ortaya koyuyor, yani 8 ay boyunca yaşanan tüm ihlaller yokmuş gibi, İsrail'i önceki tüm saldırılarından aklıyor. Bu saldırının tek gerekçesi (Hizbullah'ın) silahsızlandırılması, çünkü İsrail'i güvence altına almak istiyorlar.”

Kasım, ABD'nin yeni önerisinin “kısmi çekilme karşılığında silahsızlanma talebini” içerdiğini belirtti.

Şarku'l Avsat'ın basında çıkan haberlerden aktardığına göre ABD, İsrail güçlerinin Güney Lübnan'da işgal ettikleri mevzilerden çekilmesi ve geçen yıl İsrail tarafından tahrip edilen bölgelerin yeniden inşası için ayrılan fonların serbest bırakılması karşılığında, Hizbullah'ın silahlarını bırakmasını talep ediyor.

Biz, Hizbullah ve Emel Hareketi olarak, direnişe, çevresine ve tüm mezhepleriyle Lübnan'a yönelik varoluşsal bir tehditle karşı karşıya olduğumuzu hissediyoruz.

“Lübnan gerçek tehlikelerle karşı karşıya; güneyde İsrail, doğu sınırında (DEAŞ) araçları ve Lübnan'ı kontrol eden Amerikan zulmü” diyen Kasım “İsrail'in tehlikesi ve tehdidi ortadan kaldırıldıktan sonra savunma stratejisini tartışmaya hazırız, ancak bugün gücümüzden vazgeçmeyeceğiz ve savunma için tam hazırız” vurgusunda bulundu.