İsrail hapishanesinden psikolojik rahatsızlık nedeniyle çıkan Bedir Dahlan kimdir?

Bedir Dahlan, İsrail hapishanelerinde başına gelenleri anlattı. (sosyal medya)
Bedir Dahlan, İsrail hapishanelerinde başına gelenleri anlattı. (sosyal medya)
TT

İsrail hapishanesinden psikolojik rahatsızlık nedeniyle çıkan Bedir Dahlan kimdir?

Bedir Dahlan, İsrail hapishanelerinde başına gelenleri anlattı. (sosyal medya)
Bedir Dahlan, İsrail hapishanelerinde başına gelenleri anlattı. (sosyal medya)

Gazzeli genç Bedir Dahlan'ın İsrail hapishanelerinde bir ay geçirdikten sonra maruz kaldığı işkencenin etkilerini açıkça gösteren video ve fotoğrafları sosyal medyada geniş çapta yayıldı.

İsrail ordusu perşembe günü, Gazze Şeridi'nin doğusundaki Kissufim (el-Karara) askeri geçidi üzerinden Gazze Şeridi'nden 33 kişilik tutuklu grubundan Dahlan'ı serbest bıraktı.

Videoda, 30 yaşındaki Bedir Dahlan, çıkık gözleri, zayıf vücudu, yüzünde ve ellerinde işkence gördüğünü gösteren çok sayıda yara ile şok olmuş ve şaşkın görünüyor.

Bedir Dahlan'ın elleri (BBC) Bedir Dahlan'ın elleri (BBC)

Dahlan, sanki mevcut aklî melekeleriyle yaşadıklarını tarif edemiyormuş gibi kekeleyerek, hapishane deneyiminin bir kâbus olduğunu söyledi. Geçirdiği şok nedeniyle konuşmasında anlaşılamayan sözcükler vardı. Dahlan yaşadıklarını tarif etmek için el işaretlerini kullanarak, “Hapishanede beni dövdüler. Otobüste kafamı vuruyorlardı. Ayağa kalkamıyordum... Bacaklarıma ve ellerime vurdular ve beni sertçe dövdüler... Göğüs kafesi kemiğimi kırmak ve çekip çıkarmak istediler” dedi.

Dahlan, “İşkence biçimleri tarif edilemez... Her seferinde öleceğimi hissettim” ifadelerini kullandı.

Dahlan, ailesinin şu anda nerede olduğunu bilmediğini ve bölge sakinlerinden Han Yunus'un savaştan ciddi şekilde zarar gördüğünü duyduğunu belirtti.

Bedir Dahlan kimdir ve neden tutuklandı?

Bedir Dahlan'ın kuzeni Muhammed Haşim Dahlan BBC'ye yaptığı açıklamada, Bedir Dahlan'ın evli ve küçük bir kızı olan 30 yaşında bir Gazzeli olduğunu söyledi.

Kuzen, Dahlan'ın geçmişte herhangi bir akıl sağlığı sorunu yaşamadığını, ancak Refah işgalinden sonra daha da kötüleşen son hastalığına koşulların yol açtığını vurguladı.

Muhammed Haşim, “İlaçlarını alabilmesi için çok çaba sarf ettik ama nafile. Sonuç olarak altı ay boyunca ilaçlarını alamadı, bu yüzden çevresini tanıyamaz hale geldi” dedi.

Muhammed, Bedir'in babası ve kardeşleriyle birlikte Han Yunus'taki el-Aksa Üniversitesi yakınlarında bir çadırda yaşadığını, annesinin ise tedavi için Mısır'a gittiğini belirtti.

Muhammed Haşim, Bedir'in ilaç almadığı için kötüleşen psikolojik durumu nedeniyle yolunu kaybetmesinin ardından, İsrail askerleri tarafından tutuklandığını açıkladı.

Bedir'in hastaneden taburcu edildikten sonra Deyr el-Balah'ta bir okulda olduğuna dair ailesine telefon geldiğini söyleyen Muhammed Haşim, Bedir'in sağlığına kavuşması için psikolojik tedaviye ihtiyacı olduğunu vurguladı.

 Bedir Dahlan'ın fiziksel durumunun yanı sıra psikolojik durumunun da felaket olduğu açık (X)Bedir Dahlan'ın fiziksel durumunun yanı sıra psikolojik durumunun da felaket olduğu açık (X)

Psikolojik durumu felaket

Kötüleşen fiziksel durumuna ek olarak, Bedir Dahlan'ın psikolojik durumu da açıkça felaket. Gazze'deki Aksa Şehitleri Hastanesi'nden bir doktor BBC'ye yaptığı açıklamada, Bedir'in gözaltında tutulduğu süre boyunca maruz kaldığı işkence ve ağır koşullardan kaynaklanan psikolojik bir rahatsızlıktan muzdarip olduğunu söyledi.

Doktor, “Bedir'e işkence yapıldı. Bu da sağlığının ve psikolojik durumunun bozulmasına, aklını ve insanlığını kaybetmesine neden oldu. Artık düzgün davranamıyor” ifadelerini kullandı.

İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşının başlangıcından bu yana İsrail ordusu aralarında kadın, çocuk ve sağlık personelinin de bulunduğu binlerce Filistinliyi gözaltına aldı. Bunlardan birkaçı serbest bırakılırken, yüzlercesinin akıbeti bilinmiyor.

Gazze'deki Filistin Esir İşleri Kurumu perşembe günü yaptığı açıklamada, İsrail hapishanelerini, fiziksel ve psikolojik işkence ile ‘korkunç ve insanlık dışı’ koşullara maruz kaldıkları ‘binlerce Filistinli mahkûm için toplu mezar’ olarak tanımladı.

36 mahkûm işkence altında öldürüldü

Kurum, 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'nde yaklaşık 36 mahkûmun işkence ve zorlu koşullar nedeniyle hayatını kaybettiğini belirtti.

Esir İşleri Kurumu, serbest bırakılan tutukluların beyanları ve ifadelerine dayanarak işkencenin, insanlık dışı ve aşağılayıcı muamelenin birçok biçiminin bulunduğunu açıkladı. Bunlardan bazıları şunlar: Gözaltındaki kişilerin zorla ve tekrar tekrar soyulması, eller ve bacakların bağlanması, gözlerin uzun süre bağlı kalması, vücuda elektrik verilmesi, sistematik açlık, keskin bir cisimle vücudu delme, uyku, banyo ve tıbbi bakımdan yoksun bırakma, vahşi tutukluları üzerlerine salma, düşük sıcaklıklara maruz kalma, yetkilileri ve sivilleri işkence operasyonlarına tanık olmaya davet etme.



İsrail polisi: Filistinlilerin saldırısında iki kişi öldü

İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
TT

İsrail polisi: Filistinlilerin saldırısında iki kişi öldü

İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)

İsrail yetkilileri bugün, kuzey İsrail'de bir Filistinli tarafından gerçekleştirilen bıçaklı ve araçla saldırıda iki kişinin öldüğünü açıkladı.

 İşgal altındaki Batı Şeria'da İsrail polisi (Reuters)Batı Şeria'da İsrail polisi (Reuters)

İsrail acil servisleri, yaklaşık 68 yaşında bir adamın araç çarpması sonucu hayatını kaybettiğini bildirdi.

İsrail kamu yayın kuruluşu Kan ise yaklaşık 20 yaşında bir kadının bıçaklanarak öldürüldüğünü duyurdu.

 Ayrıca, iki kişinin de hafif yaralandığı belirtildi.

İsrail polisi, şüpheli saldırganın işgal altındaki Batı Şeria'da yaşayan bir Filistinli olduğunu açıkladı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, orduya saldırganın memleketi olan Batı Şeria'daki Kabatiye kasabasında operasyon başlatma emri verdi.

Ofisinden yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: "Savunma Bakanı Yisrael Katz, cani teröristin geldiği Kabatiye’ye karşı İsrail ordusuna güçlü ve derhal harekete geçme talimatı verdi. Amaç, tüm teröristleri tespit edip etkisiz hale getirmek ve kasabadaki terörist altyapıyı çökertmektir."


Suriye Dışişleri Bakanlığı: SDG ile yapılan görüşmeler somut sonuç vermedi

Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
TT

Suriye Dışişleri Bakanlığı: SDG ile yapılan görüşmeler somut sonuç vermedi

Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)

Suriye Dışişleri Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkili bugün yaptığı açıklamada, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile yapılan görüşmelerin henüz somut sonuç vermediğini belirterek, ülkenin kuzeydoğusundaki kurumların devlet kurumlarına entegre edilmesi konusundaki söylemlerin, icraat adımları atılmadan teorik ifadelerden ibaret kaldığını kaydetti.

Suriye Haber Ajansı'na (SANA) konuşan kaynak, Suriye'nin birliğine yapılan tekrarlanan vurgunun, ülkenin kuzeydoğusundaki gerçeklikle çeliştiğini, burada devlet çerçevesinin dışında ayrı ayrı yönetilen idari, güvenlik ve askeri kurumların bulunduğunu ve bunun da sorunu çözmek yerine "bölünmeyi sürdürdüğünü" söyledi.

 SDG mensupları, Suriye'nin kuzeydoğusunda (AFP)SDG mensupları, Suriye'nin kuzeydoğusunda (AFP)

Sözlerine şöyle devam etti: "SDG liderliğinin Suriye devletiyle diyaloğun devam edeceğine dair sürekli işaretlerine rağmen, bu görüşmeler somut sonuçlar vermedi. Bu söylemin, gerçek bir durgunluk ve uygulamaya geçme konusunda gerçek bir irade eksikliği ışığında, medya amaçlı ve siyasi baskıları absorbe etmek için kullanıldığı görülüyor."

Sözlerine şöyle sürdürdü: “Kuzeydoğu Suriye'deki kurumların devlet kurumlarına entegre edilmesiyle ilgili konuşmalar, somut adımlar veya net zaman çizelgelerinden yoksun, teorik ifadeler alanında kalmıştır. Bu durum, SDG ile imzalanan 10 Mart anlaşmasına olan bağlılığın ciddiyeti konusunda şüpheler uyandırıyor.”

Petrol dosyasına gelince, Dışişleri Bakanlığı'ndaki resmi kaynak, SDG liderliğinin petrolün tüm Suriyelilere ait olduğu yönündeki tekrarlanan iddialarının, “devlet kurumları içinde yönetilmediği ve gelirleri genel bütçeye dahil edilmediği sürece” güvenilirliğini kaybettiğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın SANA’dan aktardığına göre kaynak, görüşlerin yakınlaşmasından bahsetmenin, “zaman sınırlı uygulama mekanizmalarına sahip net, resmi anlaşmalara dönüştürülmedikçe anlamsız kaldığını” vurguladı.

Ayrıca, askeri dosyadaki anlaşmalardan bahsetmenin, "Suriye ordusu çerçevesinin dışında, bağımsız liderliğe ve yabancı bağlara sahip silahlı grupların varlığının devam etmesiyle bağdaşmadığını, bunun egemenliği zayıflattığını ve istikrarı engellediğini" ifade etti.

Suriye Dışişleri Bakanlığı kaynağı, aynı durumun "sınır geçişlerinin tek taraflı kontrolü ve bunların pazarlık kozu olarak kullanılması için de geçerli olduğunu, bunun da ulusal egemenlik ilkelerine aykırı olduğunu" belirtti.


Suriye'nin Humus kentindeki camide meydana gelen patlamada altı kişi hayatını kaybetti

Camide meydana gelen patlamadan  bir kare (SANA)
Camide meydana gelen patlamadan bir kare (SANA)
TT

Suriye'nin Humus kentindeki camide meydana gelen patlamada altı kişi hayatını kaybetti

Camide meydana gelen patlamadan  bir kare (SANA)
Camide meydana gelen patlamadan bir kare (SANA)

Reuters'ın haberine göre, yerel bir yetkili, Suriye'nin Humus vilayetindeki Alevi mahallesinde bulunan bir camide bugün meydana gelen patlamada altı kişinin öldüğünü ve 20 kişinin yaralandığını açıkladı.

Devlet medyası, güvenlik güçlerinin bölgeyi kordon altına aldığını ve soruşturma başlattığını bildirdi.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre yerel yetkililer, patlamanın intihar saldırısı veya bölgeye yerleştirilen patlayıcılar nedeniyle meydana gelmiş olabileceğini söyledi.