Mısır, “ikamet kurallarını” ihlal eden herhangi bir yabancının sınır dışı edileceğini vurguladı

 Mısır'daki Sudanlı mültecilerin sayısı önemli ölçüde arttı (BMMYK Bürosu)
Mısır'daki Sudanlı mültecilerin sayısı önemli ölçüde arttı (BMMYK Bürosu)
TT

Mısır, “ikamet kurallarını” ihlal eden herhangi bir yabancının sınır dışı edileceğini vurguladı

 Mısır'daki Sudanlı mültecilerin sayısı önemli ölçüde arttı (BMMYK Bürosu)
Mısır'daki Sudanlı mültecilerin sayısı önemli ölçüde arttı (BMMYK Bürosu)

Mısırlı yetkililer "ikamet kontrollerini" ihlal eden herhangi bir mülteci ya da yabancıyı sınır dışı etme niyetinde olduklarını vurguladı. Mısırlı resmi bir kaynak dün yaptığı açıklamada "herhangi bir yabancının sınır dışı edilmesini gerektiren suç işlemesi ya da yasal olarak kalmak için gerekli evrak ve belgelere sahip olmaması halinde sınır dışı edileceğini" belirtti.

Kahire Haber Kanalı'nın aktardığına göre kaynak, "Mısır kolluk kuvvetleri mülteci dosyasını ele alırken yasal ve hukuki çerçeveye bağlı kalmaktadır" dedi.

Mısır hükümetinin verilerine göre 106 milyondan fazla nüfusa sahip olan Mısır, şu anda çoğu Sudan, Suriye ve Filistin'den gelen yüz binlerce mülteci de dahil olmak üzere, 130'dan fazla ülkeden yaklaşık 9 milyon yabancıya ev sahipliği yapıyor.

Mısır hükümeti tarafından Mısır'da ikamet eden tüm yabancıların İçişleri Bakanlığı'na kayıt yaptırmaları ve statülerini düzenli hale getirmeleri için belirlenen süre bu ayın (Haziran) sonunda bitecek. İlgili prosedürleri yerine getirmeyenlerin herhangi bir devlet hizmetinden faydalanması engellenecek.

Resmi kaynak, "Mısır topraklarından herhangi bir yabancının sınır dışı edilmesini gerektiren suç işlemesi veya yasal olarak kalmak için gerekli evrak ve belgeleri temin edememesi halinde, sınır dışı işlemlerinin yasalara uygun olarak gerçekleştirileceğini" açıkladı.

Kaynak, Mısır'ın aldığı tedbirlerin "bir milletten diğerine farklılık göstermediğini ve kurumsallaşmış bir çerçevede uygulandığını" söyledi.

Mısırlı yetkililer, güvenlik birimlerinin Mısır topraklarına "yasadışı yollardan geldiklerini ve resmi ikamet belgeleri taşımadıklarını" tespit etmelerinin ardından haziran ayı ortasında Qena eyaletinde (güney Mısır) yedi otobüsle seyahat eden Sudanlıları sınır dışı etti.

Kahire'deki Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR), çoğu Sudan'dan olmak üzere 60 ülkeden yaklaşık 640.000 mülteciyi kayıt altına aldı, ancak Sudan krizinin patlak vermesinden bu yana mülteci sayısı iki katına çıkmış durumda.

Yasadışı Göç ve İnsan Kaçakçılığıyla Mücadele ve Önleme Ulusal Koordinasyon Komitesi Başkanı Büyükelçi Naela Gabr, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, Mısır'ın "bu konuda imzaladığı uluslararası sözleşmelere uygun olarak bulunan hiçbir mülteciyi sınır dışı etmediğini ve etmeyeceğini" teyit ederek, "iade edilenlerin, ülkeye yasadışı yollardan girmeye çalışan ya da ikamet yönetmeliklerini ihlal eden, mülteci olarak nitelendirilemeyecek kişiler olduğunu" belirtti.

Mısır Başbakanı Mustafa Medbuli, nisan ayında hem mülteci hem de yerleşik 9 milyondan fazla insana ev sahipliği yapmanın doğrudan maliyetinin yılda 10 milyar dolardan fazla olduğunu ifade etti.



Hizbullah, İsrail askeri karargahlarını füze ve İHA’larla hedef aldığını duyurdu

TT

Hizbullah, İsrail askeri karargahlarını füze ve İHA’larla hedef aldığını duyurdu

İsrail'in Güney Lübnan'a düzenlediği hava saldırıları sonrası bölgeden dumanlar yükseliyor. (AFP)
İsrail'in Güney Lübnan'a düzenlediği hava saldırıları sonrası bölgeden dumanlar yükseliyor. (AFP)

Hizbullah bugün (perşembe), İsrail'in dün (çarşamba) Lübnan'ın güneyinde düzenlediği hava saldırısında üst düzey bir Hizbullah komutanının öldürülmesine ‘yanıt olarak’ sınır ötesinde 10'dan fazla İsrail askeri karargâhını 200'den fazla füze ve insansız hava aracıyla (İHA) hedef aldığını duyurdu.

Hizbullah'ın üst düzey komutanlarından Muhammed Nasır'ın öldürülmesinin ardından gelen bu yeni saldırı, Hizbullah ile İsrail arasındaki çatışmanın genişleyeceği yönündeki korkuları arttırdı. Hizbullah tarafından yapılan ilk açıklamada, ‘düşmanın Sur kentindeki el-Hoş bölgesinde gerçekleştirdiği saldırı ve suikasta karşılık olarak’ savaşçılarının Golan ve İsrail'in kuzeyindeki beş İsrail askeri karargâhına ‘çeşitli tiplerde 200'den fazla füze’ attığı belirtildi.

Hizbullah bir başka açıklamasında da Sur'daki el-Hoş bölgesinde düşman tarafından gerçekleştirilen saldırı ve suikasta verilen yanıtın devamı olarak, İsrail'in kuzeyindeki ve Golan Tepeleri'ndeki sekiz İsrail askeri karargâh ve üssüne İHA’larla hava saldırısı düzenlediğini duyurdu. Şarku’l Avsat’ın İsrail ordu kaynaklarından edindiği bilgilere göre, füze ve hava saldırılarıyla birlikte Lübnan-İsrail sınırı boyunca Golan Tepeleri'ne kadar sirenler çaldı.

Diğer yandan İsrail ordusu, ‘birkaç şüpheli mermi ve hava hedefinin’ sınırı geçmesinin ardından Güney Lübnan'da füzelerin atıldığı bölgelerin bombalandığını duyurdu. Ordu tarafından yapılan kısa açıklamada, “İsrail'in kuzeyinde sirenlerin çalmasının ardından, Lübnan'dan İsrail topraklarına birkaç mermi ve şüpheli hava hedefleri geçti. Birkaç roket önlendi” denildi. Lübnan tarafında ise resmi Lübnan Ulusal Haber Ajansı (NNA), sınır yakınında İsrail İHA’sının düzenlediği bir saldırıda sivil olup olmadığı belirtilmeyen bir kişinin öldürüldüğünü bildirdi.

Hizbullah dün, Lübnan'ın güneyindeki Hadasa kasabasında Muhammed Nasır'ın yasını tuttu. Hizbullah ayrıca Lübnan'ın güneyindeki el-Mansuri kasabasından Muhammed Gassan Hışab'ın da yasını tutarak İsrail ile çatışmalarda ölenlerin sayısının 391'e ulaştığını bildirdi.

Güney Lübnan'daki sınır bölgeleri, İsrail'in Gazze'ye savaş ilan ettiği 8 Ekim'den bu yana İsrail ordusu ile Hizbullah arasında karşılıklı bombardımana sahne oluyor.