Koordinasyon Çerçevesi, ABD'nin Yüksek Yargı Konseyi Başkanı'nı hedef alan yasası karşısında tepkili

Irak Dışişleri Bakanlığı ABD Temsilciler Meclisi Üyesi Mike Waltz'un Irak’ın iç işlerine açıkça müdahale ettiği gerekçesiyle kınarken Irak Temsilciler Meclisi ‘tehlikeli bir emsal’e işaret etti

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani (ortada) Haşdi Şabi Heyeti Başkanı Falih el-Feyyad (sağda) ve Yüksek Yargı Konseyi Başkanı Faik Zeydan (solda) ile birlikte bir resmi törene katıldıkları sırada (AFP)
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani (ortada) Haşdi Şabi Heyeti Başkanı Falih el-Feyyad (sağda) ve Yüksek Yargı Konseyi Başkanı Faik Zeydan (solda) ile birlikte bir resmi törene katıldıkları sırada (AFP)
TT

Koordinasyon Çerçevesi, ABD'nin Yüksek Yargı Konseyi Başkanı'nı hedef alan yasası karşısında tepkili

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani (ortada) Haşdi Şabi Heyeti Başkanı Falih el-Feyyad (sağda) ve Yüksek Yargı Konseyi Başkanı Faik Zeydan (solda) ile birlikte bir resmi törene katıldıkları sırada (AFP)
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani (ortada) Haşdi Şabi Heyeti Başkanı Falih el-Feyyad (sağda) ve Yüksek Yargı Konseyi Başkanı Faik Zeydan (solda) ile birlikte bir resmi törene katıldıkları sırada (AFP)

ABD Temsilciler Meclisi’nin gündeminde olan ve Iraklı üst düzey yetkilileri ‘sadakatsizlik’ ve ‘İran’ın Irak’taki çıkarlarına hizmet ettikleri’ gerekçesiyle cezalandırmayı öngören bir yasa tasarısı, Mukteda es-Sadr ve hareketi dışında Şii güçlerin çoğunun aynı çatı altında buluştuğu Koordinasyon Çerçevesi güçleri arasında büyük tepkiyle karşılandı.

Ülkenin en yüksek yargı organını Yüksek Yargı Konseyi’nin başındaki ismin ABD’nin yasa tasarısında hedef alınan isimlerin başına konulması, Koordinasyon Çerçevesi güçlerinin iki kat öfkelenmesine neden oldu.

ABD basınında yer alan haberlere göre ABD Temsilciler Meclisi Silahlı Hizmetler ve Dış İlişkiler Komiteleri Üyesi Florida’dan Cumhuriyetçi Temsilci Mike Waltz, Yabancı Hesaplar Vergi Uyum Yasası’nda (FATCA) bir değişiklik taslağı sunacak.

Yüksek Yargı Konseyi Başkanı Zeydan’ın İran'la rolü

Aynı haberlere göre Irak Yüksek Yargı Konseyi Başkanı Faik Zeydan, ‘İran'ın Irak'taki çıkarlarını desteklemek ve Tahran'a bağlı milislerin ülkede yer edinmesine yardımcı olmak için çalışan önde gelen isimler’ arasında yer alıyor.

Aralarında ABD’nin önde gelen gazetelerinden The Washington Free Beacon’ın da olduğu ABD basınında yer alan haberlere göre Irak Yüksek Federal Mahkemesi tarafından 2022 yılının şubat ayında alınan ve cumhurbaşkanlığı seçimleri için düzenlenen oturum sırasında Temsilciler Meclisi'nde hazır bulunan üye sayısı için gerekli sayıyı yorumlayan karar, seçimlerde kaybeden Koordinasyon Çerçevesi güçlerine söz konusu oturumun sonuçlarını bozma, böylece yerel seçimlerde en fazla sandalyeyi kazanan Sadr bloğunu Temsilciler Meclisi’nden  çekilmeye zorlama ve Koordinasyon Çerçevesi güçlerinin hükümeti kurmasının önünü açma hakkı verdi.

Vbzhshh
Yüksek Yargı Konseyi Başkanı Zeydan (sağda) Irak Başbakanı Sudani (solda) (X platformu)

Yüksek Federal Mahkeme, sadece mahkemelerin idari işlerini denetleyen Yüksek Yargı Konseyi'nden ayrı, bağımsız bir organ olmasına rağmen, ABD Temsilciler Meclisi üyeleri, Faik Zeıdan'ı ‘Irak Yüksek Federal Mahkemesi’ni kontrol etmekle ve İran yanlısı Iraklı güçler lehine karar alması için zorlamakla’ suçluyor. ABD Temsilciler Meclisi üyeleri, Irak Yüksek Yargı Konseyi’nin ‘İran karşıtı Iraklı unsurların ABD ile daha dost bir hükümet kurmasını etkili bir şekilde engelleyen tartışmalı Şubat 2022 kararının arkasında olduğunu’ söylüyorlar.

Tehlikeli bir emsal

Yargı kaynaklarına göre ABD'nin yeni tasarısının onaylanması ve uygulanması, ABD’deki çeşitli makamların Irak Yüksek Yargı Konseyi Başkanı Faik Zeydan ve bir bütün olarak Irak yargısı ile uğraşmasını engelleyecek ve ABD ile uyumlu ülkelerin Zeydan ve kontrol ettiği makamlarla uğraşmaktan kaçınmasına izin verecek.

Kaynaklar, iş birliği yapılmamasının, (ister teröristlerin ister yolsuzluk yapan kişilerin yargılanmasıyla ilgili olsun) yurtdışında alınan yargı kararlarını uygulamanın reddedilmesi, Irak mahkemeleri tarafından Interpol’den uygulanması istenen tutuklama kararlarının ve çıkarılan kırmızı bültenlerinin tanınmaması ve Irak ve mahkemeleriyle uluslararası hukuki iş birliğini reddedilmesi anlamına geliyor.

Irak Temsilciler Meclisi Başkanvekili Muhsin Ali Ekber el-Mendelavi, cumartesi günü yaptığı ilk resmi açıklamada ABD Temsilciler Meclisi’nin Cumhuriyetçi Üyesi Mike Waltz tarafından Yüksek Yargı Konseyi Başkanı Faik Zeydan'ı hedef alan bir maddenin yer aldığı bir yasa değişikliği taslağının sunulmasının ‘tehlikeli bir emsal’ teşkil ettiği vurgulandı.

Irak Dışişleri Bakanlığı, Mike Waltz'ın Yargı Konseyi Başkanı Faik Zeydan’a yönelik sözlerinin ‘Irak’ın iç işlerine yönelik açıkça yapılmış bir müdahale’ olduğu açıklamasında bulundu.

Bakanlık tarafından yapılan açıklamada ‘Yüksek Yargı Konseyi Başkanı Faik Zeydan'ın şahsına ve yargının hak ve özgürlüklerin başlıca garantörü olduğu Irak devletinin temel haklarına yönelik bu saldırıların reddedildiği’ vurgulandı.

Koordinasyon Çerçevesi güçlerine yakın siyasetçilerden biri olan İzzet eş-Şabander, X platformundan ABD’nin karar tasarısıyla ilgili yaptığı yorumda, “ABD Temsilciler Meclisi’ndeki Cumhuriyetçiler tarafından (Iraklı liderleri İran'ın Irak'taki nüfuzunun araçları olarak göstermek üzere) sunulan ve yargı kurumunu ön plana çıkararak başkanını ismen hedef alan son tasarı kınanacak önemli bir olay ve Irak'ın iç işlerine açıkça müdahaledir” ifadelerini kullandı.

Irak'taki İnsan Hakları Komisyonu eski Üyesi Ali el-Bayati, karar tasarısının, daha önce eski Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in politikalarının yaptığı gibi Irak'ın uluslararası arenadan tecrit edilmesine katkıda bulunacağını söyledi.

Vgzhsh
Irak Yüksek Yargı Konseyi Başkanı Faik Zeydan

Beyati, X hesabından yaptığı açıklamada, “ABD Temsilciler Meclisi’nin Yüksek Yargı Konseyi’ne ve Başkanı’na yaptırım uygulanmasını öngören bir yasa çıkarma hamlesi çok tehlikeli bir adım adımdır. Bu konuda hızlıca diplomatik çabaların başlatılması gerekiyor” dedi.

Beyati sözlerine şöyle devam etti:

“İki gün önce Cenevre'deki İnsan Hakları Yüksek Komiserliği tarafından (Irak'taki insan haklarına ilişkin) şok edici ve tehlikeli bir rapor yayınlandı. Ne yazık ki Iraklılar, sanki rapor Irak'tan değil de başka bir ülkeden bahsediyormuş gibi bu konuda tepkisiz ve ilgisizdi.”

Sorun İran

Iraklı eski diplomat Gazi Faysal ise yasa tasarısının ABD'de, İran'ın hegemonyasına ve Irak'taki ekonomik, siyasi ve güvenlik alanlarındaki nüfuzunu genişletmesine karşı Temsilciler Meclisi’ndeki Demokrat ve Cumhuriyetçi parti üyelerinin ortak olarak attığı bir adımı temsil ettiğini söyledi.

Şarku’l Avsat’a konuşan Faysal, “ABD, İran'ı bir terör projesi olarak görüyor ve İran rejimini dünyadaki terörizmin başta gelen destekçisi olarak tanımlıyor. Bugün ABD Temsilciler Meclisi’nde Iraklı siyasi ve hukuki yetkililer hakkında İranlı kurumlarla yakın ilişkileri konusundaki gelişmeler, ABD yönetimi ile Şii Koordinasyon Çerçeve güçlerini temsil eden Bağdat hükümeti arasındaki hassas konulardan biridir” değerlendirmesinde bulundu.

Faysal, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Tüm bunlar Washington ile Bağdat arasındaki ilişkileri karmaşık hale getirip, ikili ilişkilerde yeni ve ek krizlere yol açıyor. Belki ABD'nin Irak'taki yeni büyükelçisinin İran ve İran’la bağlantılı Iraklı grupların nüfuzuyla mücadele tehdidinde bu gerilimlerin bazı yönlerini keşfedebiliriz.”

Öte yandan Iraklı araştırmacı Yahya el-Kubeysi, ABD'nin değişiklik tasarısında Yüksek Yargı Konseyi'nin Yüksek Federal Mahkeme ile karıştırıldığını ve her iki kurumun da bu listeye dahil edilebileceğini açıkladı. Irak yargısını mercek altına alan büyük bir adımla karşı karşıya kalacaklarını belirten Kubeysi, bunun da Irak yargısının tüm siyasileştirilmiş ve profesyonel olmayan kararlarını sıkı bir incelemeye tabi tutacağını söyledi.

The Washington Free Beacon gazetesinin aktardığına göre değişikliği öneren Cumhuriyetçi Temsilciler Meclisi Üyesi Waltz, yaptığı açıklamada, “Bu, İran'ın Irak hükümetindeki varlıklarının izole edilmesi ve katı muhafazakar İran rejiminin artan nüfuzunun azaltılması yönünde atılmış bir ilk adımdır” dedi.

“İran rejiminin, ABD'nin (Temsilciler Meclisi’nin) İran’ın Dini Lideri’nin (Ali Hamaney) Irak'ı bir vasal devlete dönüştürmesine izin vermeyeceğini anlaması gerekiyor” diyen Waltz, Irak'taki Yüksek Yargı Konseyi Başkanı Faik Zeydan ve diğerleri gibi İran sempatizanlarının bunu dikkate alması gerektiğini de sözlerine ekledi.



Gazze ateşkesi: Arabulucuların çıkmazı aşmak için seçenekleri neler?

Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da bulunan Endonezya Hastanesi’nde kefene sarılmış kızı için ağlayan Filistinli bir baba (AFP)
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da bulunan Endonezya Hastanesi’nde kefene sarılmış kızı için ağlayan Filistinli bir baba (AFP)
TT

Gazze ateşkesi: Arabulucuların çıkmazı aşmak için seçenekleri neler?

Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da bulunan Endonezya Hastanesi’nde kefene sarılmış kızı için ağlayan Filistinli bir baba (AFP)
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da bulunan Endonezya Hastanesi’nde kefene sarılmış kızı için ağlayan Filistinli bir baba (AFP)

Hamas'ın 7 Ekim 2023'ten bu yana devam eden savaşı sona erdirecek kapsamlı bir anlaşmanın imzalanması önceliğinde ısrar etmesi ve geçici ateşkes önerisini göz ardı etmesinden sonra Gazze Şeridi'nde ateşkes anlaşmasının tekrar başlaması yeni bir krizle karşı karşıya.

Özellikle İsrail'in gerilimi artırması ve ABD Başkanı Donald Trump'ın önümüzdeki ay bölgeye yapacağı ziyaretin yaklaşması nedeniyle ateşkes anlaşmasını kabul etmeye kapıyı kapatmayan Hamas, daha önce Doha'da liderleriyle görüşen ABD Başkanı Donald Trump'ın rehine işlerinden sorumlu özel temsilcisi Adam Boehler'e kapsamlı bir anlaşmanın imzalanması konusunda pozisyonlarının aynı olduğunu bildirdi. Şarku’l Avsat'a konuşan uzmanlar bu durumu, Filistin hareketinin manevraları ile Binyamin Netanyahu hükümetinin gerilimi artırması arasında çok zor ‘parmak ısırma’ aşamasının tanımı olarak görüyor.

Uzmanlar arabulucuların rolü konusunda, kapsamlı bir anlaşmaya varmaya ya da iki tarafı yeniden yakınlaştırmaya çalışmak ile Hamas'ın hafta ortasında İsrailli muadile sunulmadan önce prensipte kabul ettiği son Mısır önerisine göre, ABD'nin ve muhtemelen Türkiye'nin desteği ve garantisiyle kapsamlı bir anlaşmaya yol açacak kısmi ateşkesi kabul etmeleri için iki tarafa baskı yapmak arasında bölünmüş durumda.

Alternatif bir öneri sunan Hamas'ın Gazze'deki lideri Halil el-Hayye, perşembe akşamı televizyonda yaptığı konuşmada, ‘hareketin, İsrail'in bölgeden çekilmesini garanti altına alan ve Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdiren bir anlaşma çerçevesinde, tüm esirlerin İsrail tarafından alıkonulan mutabık kalınan sayıda Filistinliyle takas edilmesini öngören bir anlaşmayı derhal müzakere etmeye hazır olduğunu’ söyledi. El-Hayye, “Tüm esirlerin ve işgal tarafından tutulan mutabık kalınan sayıda mahkûmun serbest bırakılmasını içeren kapsamlı bir paket üzerinde müzakerelere derhal başlamaya hazır olduğumuzu yineliyoruz. Bunun karşılığında işgal, halkımıza karşı yürüttüğü savaşı tamamen durdurmalı ve Gazze Şeridi'nden tamamen çekilmelidir” ifadelerini kullandı.

El-Hayye sözlerini şöyle sürdürdü: “Kısmi anlaşmalar Netanyahu ve hükümeti tarafından, bedeli tüm esirlerin feda edilmesi olsa bile, imha ve açlık savaşının sürdürülmesine dayalı siyasi gündemine bir kılıf olarak kullanılıyor. Biz bu politikanın bir parçası olmayacağız.”

El-Hayye, ABD Özel Temsilcisi Adam Boehler'in esir dosyası ve savaşın birlikte sona erdirilmesi yönündeki tutumunu memnuniyetle karşılayarak, bunun, ‘hareketin kapsamlı bir anlaşmaya varılması yönündeki tutumuyla kesiştiğini’ söyledi. Diğer yandan, ‘Hamas'ın bizim şartlarımıza uygun bir şey sunması halinde bu teklife sıcak baktıklarını’ belirten Boehler, esirler konusunda kapsamlı bir anlaşmaya varılması ihtimalinin her zaman mevcut olduğunu ifade etti.

erlerinden edilmiş Gazzeli kadın ve çocuklar, eşyalarıyla birlikte bir kamyonetin arkasında seyahat ediyorlar. (AFP)Yerlerinden edilmiş Gazzeli kadın ve çocuklar, eşyalarıyla birlikte bir kamyonetin arkasında seyahat ediyorlar. (AFP)

CNN, ismi açıklanmayan bir Hamas liderinin pazartesi günü “Kahire'den gelen İsrail teklifini reddediyoruz ve kapsamlı bir anlaşma istiyoruz” dediğini aktardı.

Maariv gazetesi tarafından dün yayınlanan yeni bir ankete göre İsraillilerin yüzde 62'si çatışmaların durdurulması ve Gazze Şeridi'nden çekilme karşılığında tüm esirlerin bir kerede serbest bırakılacağı bir anlaşmaya destek verirken, yüzde 21'i buna karşı çıktı, yüzde 17'si ise fikrini belirtmedi.

Hamas'ın tutumunun ardından dün İsrailli bir güvenlik kaynağı, ‘İsrail'in Gazze Şeridi üzerindeki askeri baskıyı yoğunlaştıracağını, bu reddin Hamas'a ve üst düzey yetkililerine zarar vereceğini, havadan, denizden ve karadan askeri baskının artacağını’ söyledi. Maliye Bakanı Bezalel Smotrich dün X platformu üzerinden yaptığı açıklamada, “Hamas'a cehennemin kapılarını açmanın ve Gazze Şeridi'ni tamamen işgal edene kadar çatışmaları yoğunlaştırmanın zamanı geldi” dedi.

Mısırlı askeri uzman Tümgeneral Semir Ferec, “Hamas'ın nihai çözüme adım adım değil, bir kezde ulaşılmasını istediğini ve bu isteğin ABD'nin arzusuyla uyumlu olduğunu” belirterek, bunun Trump'ın Ortadoğu ziyareti öncesinde Amerikan baskısıyla karşılaşabilecek olan Binyamin Netanyahu'nun arzusuyla çeliştiğine işaret etti.

Beyt Lahiya'da İsrail saldırısında öldürülen akrabaları için ağlayan Filistinli bir kadın (AFP)Beyt Lahiya'da İsrail saldırısında öldürülen akrabaları için ağlayan Filistinli bir kadın (AFP)

Filistinli siyasi analist Dr. Eymen er-Rakab, askıdaki ateşkesin ‘parmak ısırma’ aşamasında olduğuna inanıyor. Özellikle de Beyaz Saray'daki toplantıda Trump'ın talimatıyla bu ayın sonuna kadar mühleti olduğunun farkına varan Netanyahu'nun büyük tırmanışıyla birlikte bu çok zor bir aşama. İsrail medyasına sızan bilgilere göre Hamas da bunun farkında ve bu nedenle İsrail Başbakanı üzerindeki baskıyı arttırmayı reddediyor.

Er-Rakab, İsrail'in önerisinin Netanyahu tarafından reddedilmek üzere sunulduğunu, özellikle de çekilmeden ya da esirlerin serbest bırakılmasının anahtarlarından bahsetmemesi gibi birçok kusuru olduğunu ve Hamas'ın ‘kapsamlı bir anlaşma’ çağrısında bulunan yanıtının Washington'dan gelen önceki açıklamalarla örtüştüğü için İsrail içinde geniş kabul gördüğünü belirtti.

Başta Kahire ve Doha olmak üzere arabulucular Hamas'ın pozisyonu hakkında yorum yapmadı. Ancak Halil el-Hayye'nin kapsamlı bir anlaşmaya bağlı kalınması yönündeki konuşmasından önce Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani perşembe günü Moskova'da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı görüşmede, “Filistin halkının acılarını sona erdirecek bir anlaşmaya varmak için görüşleri yakınlaştırmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

İsrail'in Gazze'nin Şucaiyye mahallesinde bir konuta düzenlediği saldırının gerçekleştiği bölgeyi inceleyen Filistinli arama kurtarma görevlileri (AFP)İsrail'in Gazze'nin Şucaiyye mahallesinde bir konuta düzenlediği saldırının gerçekleştiği bölgeyi inceleyen Filistinli arama kurtarma görevlileri (AFP)

Er-Rakab, Mısır ve Katar'ın Hamas'ın ‘kapsamlı bir anlaşma’ talebini dikkate almaksızın kısmi bir ateşkese varmak ve uzlaşmaya yönelik yaklaşımlar oluşturmak için agresif bir şekilde hareket edeceğine inanıyor. Hamas, Mısır'ın kalıcı bir ateşkesin önünü açan son kısmi önerisini kabul etmeye istekli. İsrail hafta ortasında, hareketin silahsızlandırılmasını da içeren bir teklifle karşılık verdi, ancak bu teklif reddedildi.

Mısır ve Katar krizi çözüp görüşleri yakınlaştırana kadar Washington'un önemli bir adım atmayacağına inanan Ferec, ABD'nin Hamas'a garanti vermesi koşuluyla Trump'ın bölgeye yapacağı ziyaret öncesinde özel bir baskıyla ABD müdahalesinin belirleyici olacağına inanıyor.

Ferec'e göre arabulucuların ‘kapsamlı anlaşmanın’ tamamlanması, ABD taahhüdü ve pratikte savaş öncesiyle aynı olmayan silahsızlanmanın reddinin nasıl aşılacağına dair anlayışlar dışında bir seçeneği yok.