Kudüs Tugayları: Bazı İsrailli tutuklular intihara teşebbüs etti

Resim: Kurtarılan İsrailli rehine Noa Argamani ve babası Yaakov (ortada), annesi Liora Argamani İsrail'in Beerşeba kentinde gömülürken birlikte duruyor (2 Temmuz 2024 Salı).
Resim: Kurtarılan İsrailli rehine Noa Argamani ve babası Yaakov (ortada), annesi Liora Argamani İsrail'in Beerşeba kentinde gömülürken birlikte duruyor (2 Temmuz 2024 Salı).
TT

Kudüs Tugayları: Bazı İsrailli tutuklular intihara teşebbüs etti

Resim: Kurtarılan İsrailli rehine Noa Argamani ve babası Yaakov (ortada), annesi Liora Argamani İsrail'in Beerşeba kentinde gömülürken birlikte duruyor (2 Temmuz 2024 Salı).
Resim: Kurtarılan İsrailli rehine Noa Argamani ve babası Yaakov (ortada), annesi Liora Argamani İsrail'in Beerşeba kentinde gömülürken birlikte duruyor (2 Temmuz 2024 Salı).

İslami Cihat hareketinin silahlı kanadı Kudüs Tugayları dün (Çarşamba) yaptığı açıklamada, "İsrail'in Filistinli tutuklulara davrandığı gibi davranmaya başladıktan sonra" bazı İsrailli "mahkumların" intihara teşebbüs ettiğini duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığına göre Kudüs Tugayları sözcüsü Ebu Hamza, Telegram'da yaptığı paylaşımda "Bazı düşman mahkumlar, hükümetlerinin davalarını ihmal etmesinden ve (Kudüs Tugayları) güvenlik birimlerinin, cani Nazi düşman ordusunun yüzlerce masum Filistinliyi öldürerek işlediği iğrenç Nuseyrat katliamından önce kendilerine sağlanan bazı ayrıcalıklardan mahrum bırakarak farklı muamelede bulunmasından dolayı duydukları aşırı hayal kırıklığının bir sonucu olarak fiili ve kararlı bir intihar girişiminde bulundular."

Kudüs Tugayları olarak, "Terörist hükümet halkımıza ve mahkumlarımıza yönelik haksız uygulamalarını sürdürdüğü müddetçe düşman mahkumlara, cezaevlerindeki mahkumlarımızla aynı muameleyi yapma kararımız yürürlükte kalacaktır."

Filistinli militan grup, İsrailli rehinelere karşı hangi eylemleri gerçekleştirdiği konusunda ayrıntı vermedi.

ABD tarafından desteklenen Mısır ve Katar'ın çabaları şu ana kadar Gazze'de bir ateşkes sağlama konusunda başarılı olamadı.

Hamas herhangi bir anlaşmanın savaşı sona erdirmesi ve İsrail'in Gazze'den tamamen çekilmesine yol açması gerektiğini söylerken, İsrail, 2007'den bu yana Gazze'yi yöneten Hamas ortadan kaldırılana kadar çatışmalara sadece geçici olarak ara verilmesini kabul edeceğini belirtiyor.

Olası anlaşma, İsrail hapishanelerinde tutulan bazı Filistinlilerin serbest bırakılması karşılığında Gazze'deki İsrailli rehinelerin serbest bırakılmasını içeriyor.



BAE, Sudan ordusunun Hartum'daki misyon şefinin karargahını hedef aldığını doğruladı

BAE Dışişleri Bakanlığı binası (Şarku’l Avsat)
BAE Dışişleri Bakanlığı binası (Şarku’l Avsat)
TT

BAE, Sudan ordusunun Hartum'daki misyon şefinin karargahını hedef aldığını doğruladı

BAE Dışişleri Bakanlığı binası (Şarku’l Avsat)
BAE Dışişleri Bakanlığı binası (Şarku’l Avsat)

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Güvenlik ve Askeri İşlerden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Salim el-Cabiri, Sudan ordusunun Hartum'daki BAE misyon şefinin karargâhını hedef aldığını ve bunun sonucunda binada ve çevresindeki tesislerde ciddi hasar meydana geldiğini bildirdi. El-Cabiri, diplomatik binaların dokunulmazlığı temel ilkesinin ve başta Diplomatik İlişkiler Hakkında Viyana Sözleşmesi olmak üzere uluslararası sözleşme ve normların açık bir şekilde ihlal edildiğini vurguladı.

El-Cabiri, karargâhın hedef alındığını kesin olarak kanıtlayan fotoğraflar ve deliller bulunduğunu, bunun ise Dışişleri Bakanlığı ve Sudan ordusu tarafından sunulan ve Sudan'daki bu çatışmanın neden olduğu insani felaketin yasal ve ahlaki sorumluluğundan kaçmak için umutsuz bir girişim olan sahte anlatıyı ortadan kaldırdığını belirtti. El-Cabiri söz konusu saldırının, uluslararası toplumu yanıltmayı, dikkatleri Sudanlı kardeşlerin çektiği acılardan başka yöne çekmeyi ve BAE'nin ortaklarıyla birlikte barışçıl bir şekilde sona erdirmek için büyük çaba sarf ettiği bu uzun çatışmayı sona erdirmek için uluslararası çabaların getirdiği yükümlülüklerden kaçmayı amaçladığını ifade etti.

Şarku'l Avsat'ın BAE resmi haber ajansı WAM'dan aktardığına göre el-Cabiri, Sudan tarafının başkalarına iftira atma ve sorumluluğu kabul etmeme konusundaki bu inkâr ve ısrarının, Sudan halkının çektiği acılara karşı bariz bir umursamazlığı yansıttığını belirtti. Ayrıca Sudan tarafının, kanıtlanmış gerçeklerle çürütülen gündemler aracılığıyla 9 aydan fazla bir süredir BAE'ye karşı iftira atma konusundaki bu inkâr ve ısrarının, Sudan halkının istikrar ve refaha ulaşma haklarını ve isteklerini reddettiğini vurguladı.

El-Cabiri, Birleşmiş Milletler (BM) uzmanlarını kanıtları gözden geçirmeye ve saldırının yol açtığı hasarı incelemeye davet etti.

Bu bağlamda el-Cabiri, söz konusu korkakça saldırıyı şiddetle kınadıklarını belirterek, bu acımasız saldırıda BAE ile dayanışma içinde olduklarını ifade eden 100'den fazla ülke ve uluslararası kuruluşa teşekkür ve takdirlerini sundu.