Berri'den Şarku'l Avsat'a: Kapsamlı bir diyalog Lübnan'daki cumhurbaşkanlığı boşluğunu sona erdirecek

Bölge haritasını yeniden çizmeden önce Lübnan'ın bir cumhurbaşkanına ihtiyacı var

Berri'den Şarku'l Avsat'a: Kapsamlı bir diyalog Lübnan'daki cumhurbaşkanlığı boşluğunu sona erdirecek
TT

Berri'den Şarku'l Avsat'a: Kapsamlı bir diyalog Lübnan'daki cumhurbaşkanlığı boşluğunu sona erdirecek

Berri'den Şarku'l Avsat'a: Kapsamlı bir diyalog Lübnan'daki cumhurbaşkanlığı boşluğunu sona erdirecek

Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, milletvekillerini diyaloğa davet etmeyi ya da katılan herhangi biri ile istişarede bulunmayı reddettiğini ifade etti. Lübnan'ın içinden geçtiği istisnai koşullarda kapsayıcı bir diyaloğu dört gözle beklediğini belirten Berri, çağrısının herhangi bir tarafı kırma ya da izole etme amacı taşımadığını söyledi.

Berri Şarku’l Avsat'a yaptığı aççıklamada: "İstişare ve diyalogdan başka seçeneğimiz yok. 10 gün içinde cumhurbaşkanını seçerek cumhurbaşkanlığı boşluğuna son verebiliriz; böylece Lübnan'ın zorluklarla yüzleşmeye tam olarak hazır olması için anayasal kurumlara yeniden düzen getirebiliriz" ifadelerini kullandı.

Berri, cumhurbaşkanının acilen seçilmesi gerektiğini vurguladı. Orta Doğu için yeni bir siyasi haritanın yeniden çizilmesine karar verilmesi durumunda, seçilen cumhurbaşkanının müzakerelerde bulunacak Lübnan heyetinin başında yer alacağını belirtti.



Tel Aviv, İran'ın İsrail'i işgal etme planından bahsediyor

23 Ağustos'ta İsrail'in güneydeki Ayta eş-Şaab kasabasına düzenlediği bombardımanda ölen bir savaşçının cenaze töreni sırasında Hizbullah savaşçıları (AFP)
23 Ağustos'ta İsrail'in güneydeki Ayta eş-Şaab kasabasına düzenlediği bombardımanda ölen bir savaşçının cenaze töreni sırasında Hizbullah savaşçıları (AFP)
TT

Tel Aviv, İran'ın İsrail'i işgal etme planından bahsediyor

23 Ağustos'ta İsrail'in güneydeki Ayta eş-Şaab kasabasına düzenlediği bombardımanda ölen bir savaşçının cenaze töreni sırasında Hizbullah savaşçıları (AFP)
23 Ağustos'ta İsrail'in güneydeki Ayta eş-Şaab kasabasına düzenlediği bombardımanda ölen bir savaşçının cenaze töreni sırasında Hizbullah savaşçıları (AFP)

Tel Aviv'deki güvenlik çevreleri dün (Cuma), Gazze Şeridi'nden Batı Şeria'ya, Lübnan ve Suriye'den Irak ve Yemen'e kadar tüm cephelerden İsrail'i ‘işgal etmek’ ve ateşten bir kuşakla vurmak için aktif olarak hazırlanan İran planı konusunda uyarıda bulundu.

Bu çevreler İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu eleştirerek, Tahran'ın ‘İsrail’i yıpratma savaşıyla meşgul etme’ ve ‘ateşten bir kuşak oluşturma’ planını uyguladığını, ancak Netanyahu’nun buna karşı koymak için nutuk atmaktan başka bir şey yapmadığını söylüyorlar.

Maariv gazetesinin siyasi muhabiri Ben Kasbet, güvenlik çevrelerinin uyarılarını şöyle aktardı: “İran ve Hizbullah, bizim Rafael fabrikalarımız gibi Suriye askeri sanayisinin merkezi olan CERS Enstitüsü'nün kontrolünü ele geçirdi. Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed geri adım attı ve anahtarları Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın adamlarına ve Devrim Muhafızları Ordusu’na (DMO) verdi. Bu enstitüde kimyasal silahlar, füzeleri daha isabetli hale getiren sistemler ve diğer savaş araçlarını üretiyorlar. Bu, İsrail'in kabul etmemesi gereken, giderek artan güce sahip stratejik bir olaydır.”

İsrail'in Alma Savunma Araştırmaları Merkezi geçen yıl yaptığı bir çalışmada, Suriye Bilimsel Araştırmalar Enstitüsü'nün (CERS) ‘gerçek amacının’ Suriye'deki rejim için silah geliştirmek olduğunu ve sivil bir bilimsel araştırma merkezi kisvesi altında faaliyet gösterdiğini belirtmişti. Söz konusu çalışmada, enstitünün Suriye ve İran orduları ile Hizbullah'a hizmet veren gizli askeri tesislere ev sahipliği yaptığı iddia ediliyor.

Golan Tepeleri'ndeki Hermon Dağı'nda 26 Haziran'da Hizbullah tarafından bombalanan bir İsrail mevzisi (AP)Golan Tepeleri'ndeki Hermon Dağı'nda 26 Haziran'da Hizbullah tarafından bombalanan bir İsrail mevzisi (AP)

Ben Kasbet'in aktardığına göre bir askeri yetkili, İsrail Hava Kuvvetleri'nin bombalama operasyonlarını ‘atlatmak” için Şam Uluslararası Havaalanı'ndan Suriye'deki çeşitli depolama ve gizlenme alanlarına bir tünel ağı kazıldığını söyledi.

Ben Kasbet, son yıllarda İsrail'in, dikkatli bir istihbarat desteğiyle, Şam'a taşınan ve buradan kamyonlara yüklenerek Lübnan'daki sığınaklara ulaştırılan silah ve ekipmanları bombalayabildiğini ifade etti.

İnşa edilen tünel ağının Hizbullah'ın İsrail saldırılarından kaçmasına ve güç birikimini hızlandırmasına olanak sağlayacağını belirten Ben Kasbet, “Yakında bu sevkiyatlar uçaklardan atılır atılmaz yeraltına inebilecek ve İsrail'in gözünden kaybolacak” dedi.

Maariv'e göre, yedek orduda görevli bir tuğgeneral, ‘İran ve Hizbullah'ın son zamanlarda, merkezlerinden biri Ürdün, Suriye ve İsrail arasındaki sınır üçgeninde bulunan uyuşturucu kaçakçılığı rotasını silah ve savaş araçları kaçırmak amacıyla kullandığını’ vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Maariv’den aktardığına göre Ben Kasbet şu ifadeleri kullandı: “Ürdün üzerinden Batı Şeria'ya, İsrail kuvvetlerine ve vatandaşlarına yönelik el yapımı patlayıcılar, omuzdan ateşlenen füzeler, zırh karşıtı füzeler ve diğer araçların kaçırılmasından bahsediliyor. Esed rejimini uzun yıllardır ekonomik olarak besleyen hazır bir uyuşturucu kaçakçılığı altyapısı var ve şimdi bunu İsrail'e karşı terörizmi yaymak için kullanıyorlar. İsrail şu anda buna karşı harekete geçmiyor ve bu olgunun kökünü kazımak yerine Cenin, Nablus ve Tulkerim'de askeri operasyonlarla yetiniyor.”

 Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed’in, Golan Tepeleri'nde İsrail sınırına yakın Kuneytra'daki posteri (Reuters)Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed’in, Golan Tepeleri'nde İsrail sınırına yakın Kuneytra'daki posteri (Reuters)

Ben Kasbet sözlerini şöyle sürdürdü: “İran'ın İsrail'e karşı Irak ve Suriye'de yoğunlaştırmaya çalıştığı Şii milisler, kısa süre önce en geniş kapsamlı manevralarına başladı. Bu manevralar, Suriye'nin doğusundaki Deyrizor ve Elbukemal bölgelerinde gerçekleşti. Suriye komandoları bölgede eğitim görüyor. Amaç, on binlerce İranlı olmayan Şii savaşçıdan oluşan bu güçleri, İsrail ile Hizbullah arasında Lübnan sınırında çatışma başladığında Golan Tepeleri'ne saldırmaya hazırlamak ve böylece orduyu ana cephe yerine ikincil bir cephede felç etmek.”

Netanyahu’yu en çok eleştiren yorumculardan biri olarak bilinen Ben Kasbet sözlerini şöyle noktaladı: “Binyamin Netanyahu tüm bunlar karşısında hiçbir şey yapmıyor. Her zamanki gibi sadece nutuk atıyor. Geçtiğimiz pazar günü şafak vakti Hizbullah'a önleyici bir saldırı yapılması gerektiğinde, Netanyahu ordudan aldığı en kolay seçeneği seçti. Hatta Netanyahu'ya bu seçeneği bile son dakikada en aza indirmesi talimatı verildi. Bu olaydaki operasyonel ve askeri değerlendirmelere girmek için çok gencim. Ben sadece yıllar içindeki kuru istatistiklere bakarım: Bu adam (Netanyahu) söylemlerinin tam tersine, korkak ve pısırık. Tüm hayatı politika yapmakla geçti ve biz şimdi bunun bedelini ödüyoruz.”