İsmail Heniyye'nin cenaze töreni Tahran'da başladı... Cenaze namazını Hamaney kıldırdı

TT

İsmail Heniyye'nin cenaze töreni Tahran'da başladı... Cenaze namazını Hamaney kıldırdı

İranlılar Heniyye suikastını kınamak için Tahran sokaklarında toplandı. (Reuters)
İranlılar Heniyye suikastını kınamak için Tahran sokaklarında toplandı. (Reuters)

Hamas Siyasi Büro Şefi İsmail Heniyye'nin cenaze töreni, bu sabah (perşembe) erken saatlerde Tahran'da başladı.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığı habere göre İran Dini Lideri Ali Hamaney, ‘Filistin direnişinin önde gelen savaşçısı’ olarak tanımladığı ve yarın (cuma) Katar'da defnedilecek olan Heniyye'nin cenaze namazını kıldırdı.

AFP, Heniyye'nin fotoğraflarını ve Filistin bayraklarını taşıyan kalabalığın başkentin merkezindeki Tahran Üniversitesi'nde toplandığını bildirdi.

Katar'da sürgünde yaşayan 61 yaşındaki Hamas liderinin öldürülmesi ve İsrail'in önceki gün Beyrut'ta Hizbullah komutanı Fuad Şükür'ü öldürmesi, Gazze Şeridi'nde İran'ın baş düşmanı İsrail ile Tahran destekli Hamas ve Hizbullah hareketi arasında on aydır devam eden çatışmanın genişleyeceği endişelerini arttırdı.

Gazze Şeridi'nde ateşkes sağlanması için yapılan tüm girişimler şu ana kadar başarısızlıkla sonuçlanırken, savaş Ortadoğu'da bir yandan İsrail, diğer yandan İran ve başta Hizbullah olmak üzere Lübnan, Yemen, Irak ve Suriye'deki müttefikleri arasındaki gerilimi arttırdı.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres dün (çarşamba) Beyrut ve Tahran'daki saldırıların ‘tehlikeli bir gerilimi temsil ettiği’ yönündeki endişelerini dile getirdi.

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken gibi Guterres de Gazze Şeridi'nde ateşkes sağlanması için ‘çabaların’ sürdürülmesi çağrısında bulundu.

Beyaz Saray tarafından dün yapılan açıklamada, Beyrut'un güney banliyölerinde Şükür'ün ve Tahran'da Heniyye'nin ölümüne yol açan saldırıların bölgesel gerilimin kontrol altına alınmasını engellediği ifade edildi. Ancak açıklamada, yakın bir gerilim belirtisi olduğu reddedildi.

‘En ağır ceza’

İran Devrim Muhafızları Ordusu (DMO) dün Heniyye'nin İran'ın reformist Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın yemin törenine katıldıktan sonra Tahran'da kaldığı konutta bir korumasıyla birlikte şehit edildiğini duyurdu.

İran medyasına göre Heniyye, Tahran'ın kuzeyinde savaş gazilerinin kaldığı bir konuttayken saat 02:00 sularında bir hava mermisiyle şehit edildi.

İran Dini Lideri Ali Hamaney suikastın ardından İsrail'e ‘en ağır karşılığı’ verme sözü verdi. Hamaney, “İsmail Heniyye'nin İran topraklarında dökülen kanının intikamını almayı görevimiz olarak görüyoruz” dedi.

Pezeşkiyan, “Siyonistler korkakça ve terörist eylemlerinin sonuçlarını yakında görecekler” ifadesini kullandı.

İran Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri, Heniyye'nin öldürülmesinin ‘İslami Direniş Cephesi'nin birliğini arttıracağını’ vurguladı.

İran'ın New York'taki Birleşmiş Milletler Daimî Temsilciliği X platformu üzerinden yaptığı açıklamada, Tahran'ın suikast karşısında ‘failde derin pişmanlık yaratacak özel operasyonlar’ gerçekleştireceği uyarısında bulundu.

Dışişleri Bakan Vekili Ali Bakıri de İran'ın ‘orantılı karşılık’ verme hakkını vurguladı.

Diğer taraftan Yemen'deki Husiler, Heniyye için üç günlük yas ilan ederken şu açıklamayı yayınladı: “Siyonist ve Amerikan düşmanı savaş ve çatışma alanını genişletmenin ve direniş liderlerine karşı uyguladığı suikast dalgasının sorumluluğunu üstlenmelidir.”

Dün sabah İranlılar suikastı kınamak üzere çeşitli kentlerin sokaklarında toplandı. Tahran'ın Filistin Meydanı'nda toplanan yüzlerce gösterici Filistin bayrakları sallayarak ‘İsrail'e ölüm, Amerika'ya ölüm’ sloganları attı.

İranlı yetkililerin İsmail Heniyye'nin ölümünden açıkça sorumlu tuttuğu İsrail ise olayla ilgili herhangi bir açıklama yapmadı.

‘İşler kontrolden çıktı’

Tahran saldırısından saatler önce İsrail ordusu, geçtiğimiz cumartesi günü işgal altındaki Suriye'nin Golan Tepeleri'nde bulunan Mecdel Şems kasabasında 12 kız ve erkek çocuğun ölümüne neden olan roket saldırısından sorumlu tutulan Hizbullah komutanı Fuad Şükür'ü Beyrut'un güney banliyösünde ‘ortadan kaldırdığını’ duyurdu.

Hizbullah'a yakın bir kaynak dün yaptığı açıklamada, Şükür'ün cesedinin Hizbullah’ın kalesi olan güney banliyölerinde hedef alınan binanın enkazı altında bulunduğunu doğruladı.

Lübnan Başbakanı Necip Mikati dün Beyrut'taki saldırının ardından ‘işlerin daha da kötüye gidebileceği’ uyarısında bulundu.

Birçok havayolu şirketi son günlerde Lübnan'ın başkentine olan uçuşlarını askıya aldı.

Hamas'ın müttefiki olan Hizbullah, Filistinli hareketin 7 Ekim'de İsrail’in güneyine düzenlediği ve Gazze Şeridi'ndeki savaşı tetikleyen eşi benzeri görülmemiş saldırının ardından Lübnan'la olan kuzey sınırında İsrail'e karşı bir cephe açtı.

Hamas saldırısı çoğu sivil bin 197 kişinin ölümüyle sonuçlandı. Saldırganlar ayrıca 251 kişiyi esir aldı; bunlardan 111'i halen Gazze'de tutuluyor ve orduya göre 39'u öldürüldü.

Hamas'ın saldırısına karşılık olarak İsrail, 2007 yılından bu yana Gazze Şeridi'nde iktidarda olan ve ABD ve Avrupa Birliği (AB) ile birlikte Yahudi devleti tarafından da ‘terör örgütü’ olarak sınıflandırılan Hamas’ı yok etme sözü verdi.

Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre İsrail, Gazze Şeridi'ne yönelik yıkıcı bir bombardıman ve kara saldırıları başlatarak çoğunluğu sivil kadın ve çocuklardan oluşan en az 39 bin 445 kişinin ölümüne neden oldu.



Mısır İçişleri Bakanlığı: Suç mahallerine düzenlenen baskınlarda aranan bir suçlu çıkan çatışmada öldürüldü

Mısırlı bir polis memuru (Arşiv- AFP)
Mısırlı bir polis memuru (Arşiv- AFP)
TT

Mısır İçişleri Bakanlığı: Suç mahallerine düzenlenen baskınlarda aranan bir suçlu çıkan çatışmada öldürüldü

Mısırlı bir polis memuru (Arşiv- AFP)
Mısırlı bir polis memuru (Arşiv- AFP)

Mısır İçişleri Bakanlığı, suç odaklarına yönelik düzenlenen baskınlarda “çok tehlikeli” bir suçlunun etkisiz hâle getirildiğini açıkladı.

Bakanlıktan yapılan açıklamada, gerekli hukuki işlemlerin tamamlanmasının ardından Merkez Güvenlik Güçleri’nin de katılımıyla operasyon düzenlendiği belirtilerek, “Sohac vilayetinde gerçekleştirilen operasyonda, daha önce uyuşturucu, cinayet, silahlı gasp ve ruhsatsız silah bulundurma gibi suçlardan müebbet hapis cezasına çarptırılan çok tehlikeli bir suçlu, güvenlik güçleriyle yaşanan çatışmada öldürüldü” ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada ayrıca, söz konusu bölgelerdeki diğer şüphelilerin de yakalandığı, onların yanında 651 kilogramdan fazla çeşitli uyuşturucu madde ile 41 adet silahın ele geçirildiği aktarıldı.

İçişleri Bakanlığı, ele geçirilen uyuşturucu maddelerin toplam değerinin 77 milyon Mısır lirası olarak tahmin edildiğini bildirdi.


Orgeneral Burhan: HDK'nın lağvedilmediği hiçbir çözümü kabul etmeyeceğiz

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan (Arşiv-Reuters)
Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan (Arşiv-Reuters)
TT

Orgeneral Burhan: HDK'nın lağvedilmediği hiçbir çözümü kabul etmeyeceğiz

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan (Arşiv-Reuters)
Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan (Arşiv-Reuters)

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan dün yaptığı açıklamada, Hızlı Destek Kuvvetleri’nin (HDK) lağvedilmesini ve silahlarının elinden alınmasını öngörmeyen hiçbir çözümü kabul etmeyeceklerini söyledi. Öte yandan HDK, Batı Kordofan eyaletinde, Sudan ordusunun son kalesi olan Babnusa kentindeki 22. Piyade Tümeni'nin kontrolünü ele geçirdiğini iddia ettiği videolar yayınladı.

Darfur Valisi Minni Arko Minnawi liderliğindeki Sudan Kurtuluş Ordusu üyelerinden hayatını kaybedenler için düzenlenen anma töreninde bir konuşma yapan Orgeneral Burhan, savaşta, özellikle Darfur'un Faşir kentinde Sudan halkının kanının dökülmesinin kendilerine tek bir seçenek bıraktığını, onun da HDK'nın ortadan kaldırılması olduğunu söyledi. Orgeneral Burhan, “HDK’nın lağvedilmesini ve silahlarının elinden alınmasını öngörmeyen hiçbir çözümü kabul etmeyeceğiz” dedi. “HDK'dan intikam almalıyız” diye devam eden Orgeneral Burhan, HDK üyelerinin ‘Sudan'da yaşamayı hak etmediklerini’ belirtti.

dfvbg
Darfur Valisi ve Sudan Kurtuluş Hareketi lideri Minni Arko Minnawi, Sudan'ın kuzeyindeki bir mülteci kampını ziyaret ederken, 26 Kasım 2025 (AFP)

Orgeneral Burhan, ABD Başkanı Donald Trump’ın Afrika ve Arap meseleleri konusunda üst düzey danışmanlığını yapan Massad Fares Boulos ve Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri António Guterres’in Özel Temsilcisi Ramtane Lamamra başta olmak üzere Sudan'ı ziyaret eden bazı uluslararası temsilcilere tutumunu bildirdiğini ifade etti.

Malik Akkar’ın konuşması

Öte yandan Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Malik Akkar, Sudan'ın ulusal birliği gerektiren ‘büyük zorluklarla’ karşı karşıya olduğunu belirterek, geçiş dönemi adaletinin gerçek ulusal uzlaşmayı sağlamanın tek yolu olduğunu belirtti.

Egemenlik Konseyi Basın Ofisi, Akkar'ın Darfur'da ‘barış ve barış içinde  bir arada yaşama’ konulu bir etkinlikte yaptığı konuşmada, sosyal barış ve barış içinde bir arada yaşamanın gerçek siyasi dönüşümün temeli olduğunu ve başkalarını kabul etmek, çeşitliliğe saygı duymak, nefret söylemini ve bölgeselciliği reddetmek ve Sudan'ın herkes için olduğu inancına dayanmadıkça hiçbir ulusal projenin başarılı olamayacağını söylediğini bildirdi. Konuşmasında ayrıca, “Geçiş dönemi adaleti, gerçek ulusal uzlaşmayı sağlamak ve vatandaşlar ile devlet arasındaki güveni yeniden tesis etmek için tek yoldur” diyen Akkar, hükümetin ‘hesap verebilirlik ve telafiyi sağlayan, çatışmaların etkilerini ele alan, trajedilerin tekrarlanmamasını sağlayan ve daha istikrarlı gelecek için sağlam bir temel oluşturan’ adil ve şeffaf bir sürece bağlı olduğunu vurguladı.

HDK’nın suçlamaları

Diğer yandan HDK, 22. Piyade Tümeni karargahını almayı başardığını ve Batı Kordofan eyaletindeki Babnusa şehrinin kontrolünü tamamen ele geçirdiğini duyurdu.

HDK tarafından dün yapılan açıklamada, ilan edilen ‘insani ateşkes’ taahhüdü bir kez daha vurgulanırken, ordunun ve müttefik grupların bunu Kuzey ve Batı Kordofan'daki bazı kasaba ve köylere ‘tekrar tekrar saldırılar düzenlemek’ için kullandığı öne sürüldü. Açıklamada, ‘Uluslararası Dörtlü’ ülkeleri ile bölgesel ve uluslararası kuruluşlara ‘bu saldırıları kınamaları’ çağrısı yapıldı.

dfgt
Darfur'dan Çad'ın doğusunda yerinden edilmiş kişiler için kurulan çadırların önünde oynayan çocuklar, 29 Kasım 2025 (Reuters)

Başkent Hartum’dan yaklaşık 700 kilometre uzaklıkta yer alan Babnusa, ülkenin batı, orta ve kuzey eyaletlerini birbirine bağlayan en büyük demiryolu merkezlerinden biri.

Çatışmalar ve saldırılar

Öte yandan Sudan ordusu, Abdülaziz el-Hilu liderliğindeki Sudan Halk Kurtuluş Hareketi-Kuzey (SPLM-N) güçleriyle yaşanan çatışmaların ardından Güney Kordofan eyaletindeki bir dizi kasabaya ilerlerken, bölgenin batısında Babnusa kentindeki ordu üssü çevresinde şiddetli çatışmalar yeniden başladı.

Ordu tarafından resmi bir açıklama yapılmazken, orduya yakın platformlar pazar günü, SPLM-N güçlerinin Nuba Dağları bölgesindeki dar bir şeritte bulunan Sanadra, Damra ve Tabsa beldelerine konuşlandırıldıkları görüntüleri yayınladı.

Bu yeni ilerleme, Sudan ordusunun Hilu'nun kontrolündeki bir kale olan Kauda şehrini hedef alan insansız hava araçlarıyla (İHA) hava saldırısı düzenlemesinden birkaç saat sonra gerçekleşti. Saldırıda 46'dan fazla kişi öldü, onlarca kişi yaralandı.

Güney Kordofan

SPLM-N'nin HDK ve Sudan Kurucu İttifakı'ndaki diğer askeri gruplarla güçlerini birleştirmesinin ardından, son aylarda Güney Kordofan eyaletinin geniş bir bölgesinde şiddetli çatışmalar yeniden başladı.

Sudan Kurucu İttifakı güçleri, Güney Kordofan şehirlerinin çevresindeki tüm bölgeleri etkin bir şekilde kontrol ederken, ticarete sıkı kontroller uyguluyor ve bölgesel başkent Kadugli'de kuşatma altında bulunan Sudan ordusu ve müttefik silahlı gruplara giden yolları ve ikmal hatlarını kesiyor.

SPLM-N daha önce eyaletin ikinci büyük şehri Dilling'e giden ana yolda bulunan Karkal ve Daşul bölgelerinin kontrolünü ele geçirmişti.

Sudan'daki temas hatları, sınırlı topçu bombardımanı ve orduya ait İHA’ların HDK mevzilerine düzenlediği saldırılar dışında geçtiğimiz hafta nispeten sakin geçerken, kuzey ve batı Kordofan'daki ana çatışma noktaları sakinliğini korudu.


İsrail, Lübnan'a yönelik tehditlerini artırıyor

Papa 14. Leo, Beyrut şehir merkezinde Lübnanlı dini toplulukların liderlerinin arasında konuşmasını yapıyor (Reuters)
Papa 14. Leo, Beyrut şehir merkezinde Lübnanlı dini toplulukların liderlerinin arasında konuşmasını yapıyor (Reuters)
TT

İsrail, Lübnan'a yönelik tehditlerini artırıyor

Papa 14. Leo, Beyrut şehir merkezinde Lübnanlı dini toplulukların liderlerinin arasında konuşmasını yapıyor (Reuters)
Papa 14. Leo, Beyrut şehir merkezinde Lübnanlı dini toplulukların liderlerinin arasında konuşmasını yapıyor (Reuters)

İsrail, Lübnan'a yönelik tehditlerini artırdı. İsrail ordusu, kuzeyde konuşlandırılan kuvvetlerinin "yüksek düzeyde savunma ve operasyonel hazırlık" içinde olduğunu duyurdu. İsrail ordusunun Kuzey Komutanlığı Komutanı Rafi Milo, "Düşmanın ilk saldırmasını bekleyemeyiz; inisiyatifi ele alıp herhangi bir tehdide karşı ilk savunma hattını oluşturmalıyız" dedi.

İsrail tehditleri karşısında, Lübnan'daki İslam ve Hristiyan mezheplerinin liderleri ülkelerinin davasını Papa 14. Leo'ya emanet ettiler. Onunla yaptıkları diyalogda, bir arada yaşama, siyasi istikrar ve barış vurgusu yaptılar. Yüksek İslam Şii Konseyi Başkan Yardımcısı Şeyh Ali el-Hatib, "Lübnan meselesini sizin ellerinize bırakıyoruz ki dünya, ülkemizin başta İsrail saldırganlığı olmak üzere biriken krizlerden kurtulmasına yardımcı olsun" ifadesini kullandı.

Papa, onlara "barışçıl" olmaları, hoşgörüsüzlüğe karşı çıkmaları, şiddeti yenmeleri ve dışlanmayı reddetmeleri çağrısında bulundu.