Hamas'ın yeni lideri Halid Meşal mi?

Meşal, 1997 yılında İsrail'in suikast girişiminden kurtulmuş, 2004 yılından 2017 yılına kadar Hamas Siyasi Büro Başkanlığı görevini üstlenmişti

Halid Meşal (AP)
Halid Meşal (AP)
TT

Hamas'ın yeni lideri Halid Meşal mi?

Halid Meşal (AP)
Halid Meşal (AP)

Hamas Hareketi’in yeni lideri olmaya aday olan Halid Meşal, 1997 yılında Ürdün'ün başkenti Amman'da bulunan ofisinin önündeki bir sokakta İsrailli ajanların kendisine karşı zehir enjekte ederek düzenledikleri başarısız suikast girişiminden sağ kurtulmasının ardından tüm dünyada tanındı.

Dönemin İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun talimatıyla Filistinli hareketin üst düzey isimlerinden biri olan Meşal’e düzenlenen suikast girişimi, Ürdün Kralı Hüseyin'i o kadar öfkelendirdi ki, Meşal’e enjekte edilen zehrin panzehri Amman'a ulaştırılmadığı takdirde suikastçıları asmakla ve İsrail ile barış anlaşmasını feshetmekle tehdit etti.

İsrail istenileni yaptı. Bunun yanında Hamas Hareketi’nin kurucu lideri Şeyh Ahmed Yasin'i serbest bırakmayı da kabul etti. Ancak serbest bıraktıktan yedi yıl sonra onu Gazze'de düzenlediği suikastla öldürdü.

İsrailliler ve Batılı ülkeler, İran tarafından desteklenen Hamas Hareketi’ni ‘İsrail'i yok etmeyi amaçlayan bir terör örgütü’ olarak görüyor. Hamas, İsrail'de intihar saldırıları düzenlemekle ve İsrail'e karşı birçok operasyon gerçekleştirmekle suçlanıyor.

Filistinliler ise Meşal’i ve Hamas’ın diğer üst düzey liderlerini, Filistin topraklarının İsrail işgalinden kurtarılması için mücadele eden ve uluslararası diplomasinin başarısız olduğu bir dönemde, davalarını canlı tutan savaşçılar olarak görüyorlar.

Meşal, (68) İsrail'in suikast girişiminden bir yıl önce Hamas'ın yurt dışındaki lideri oldu. Bu görev ona, İsrail'in Hamas’ın diğer yetkililerine uyguladığı katı seyahat kısıtlamalarına maruz kalmadan dünyanın dört bir yanında ülkelerin hükümetleriyle yapılan toplantılarda Hamas Hareketi’ni temsil etme olanağı sağladı.

Hamas kaynakları, Meşal'in çarşamba sabahı İran’ın başkenti Tahran’da uğradığı suikast sonucu öldürülen İsmail Heniyye'nin yerine seçilmesinin beklendiğini söylediler. Heniyye suikastının ardından hem Tahran’dan hem de Hamas’tan ‘bunun karşılıksız kalmayacağına’ dair açıklamalar geldi.

Gazze'deki savaşta ateşkese varılması için İsrail ile dolaylı olarak yapılan müzakerelerde Hamas heyetine başkanlık eden Hamas Siyasi Büro Üyesi Halil el-Hayye de İran ve İran’ın bölgedeki müttefiklerinin gözdesi olması ve Katar'da bulunması nedeniyle Hamas’ın liderliğini devralabilir.

Meşal'in İran ile ilişkileri, 2011 yılında Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'e karşı Sünnilerin öncülüğünde başlatılan ayaklanmaya verdiği destek nedeniyle gerilmişti.

İsrail, 1987 yılında İsrail'in Batı Şeria’yı ve Gazze'yi işgaline karşı Filistinlilerin başlattığı ilk ayaklanmada yani Birinci İntifada sırasında Hamas Hareketi’nin kurulmasından bu yana birçok Hamas liderine ve üyesine suikast düzenledi ya da suikast girişiminde bulundu.

Meşal, 1990'lı yılların sonlarından bu yana Hamas liderliğinin en tepesindeki isim olsa da İsrail Gazze'de Hamas'ın diğer üst düzey isimlerine suikast planları yaparken o çoğunlukla yurt dışında, görece güvende olduğu bir yerde çalışmalarını sürdürdü.

İsrail, Hamas’ın kurucu lideri Şeyh Ahmed Yasin'i 2004 yılının mart ayında Gazze'de düzenlediği bir hava saldırısında öldürülmesinden bir ay sonra halefi Abdulaziz Rantisi'yi  de öldürdü. Bunun üzerine Meşal, Hamas'ın liderliğini tamamen üstlendi.

Meşal, tıpkı diğer Hamas liderleri gibi bağımsız bir Filistin devleti kurulması için İsrail'e karşı daha pragmatik bir yaklaşım benimsemenin mi yoksa Hamas’ın 1988 tarihli tüzüğünde İsrail'in yok edilmesi çağrısı yapıldığı için savaşmaya devam etmenin mi daha iyi olacağı gibi hassas bir meseleyle karşı karşıya kaldı.

İsrail'e karşı tutumunu yumuşattı

Meşal, İsrail ile kalıcı bir barış anlaşması yapmaya karşı olsa da 1990'lı yılların sonu ve 2000'li yılların başında İsrail'e intihar bombacıları gönderen Hamas'ın uzun vadeli bir ateşkes karşılığında Batı Şeria, Gazze Şeridi ve Doğu Kudüs'ü kapsayan bağımsız bir Filistin devletini kabul edebileceğini söyledi.

Hamas'ın 7 Ekim 2023 tarihinde İsrail'e düzenlediği saldırı, hareketin önceliklerini ortaya koydu. Şarku'l Avsat'ın İsrail kaynaklarından elde ettiği rakamlara göre saldırıda bin 200 kişi öldü, 250'den fazla kişi de rehin alındı.

İsrail, Hamas’ın bu saldırısına Gazze Şeridi’ne savaş açarak karşılık verdi. İsrail’in Gazze Şeridi’nde yürüttüğü savaşta şimdiye kadar 39 binden fazla Filistinli hayatını kaybetti, yoğun bir nüfusa sahip olan Gazze’nin büyük bir kısmını enkaza dönüştü.

Meşal, Hamas'ın 7 Ekim'deki saldırısının Filistin davasını yeniden dünyanın ilgi odağı haline getirdiği açıklamasında bulunmuştu. Araplara ve Müslümanlara İsrail'e karşı savaşa katılma çağrısında bulunan Meşal, Hamas'ı savaştan sonra Gazze Şeridi'nin yönetiminden uzaklaştırmak isteyen İsrail ve ABD'ye karşı, mevcut savaşın sona ermesinden sonra Gazze'yi kimin yöneteceğine sadece Filistinlilerin karar verebileceğini söyleyerek rest çekti.

Müslüman Kardeşler’e katılması

Meşal, hayatının büyük bölümünü Filistin toprakları dışında geçirdi. Batı Şeria'nın Ramallah kenti yakınlarındaki Silvad kasabasında doğan Meşal, henüz çocukken ailesiyle birlikte Kuveyt'e taşınmıştı.

Meşal, 15 yaşındayken Ortadoğu'daki en köklü İslami grup olan Müslüman Kardeşler’e (İhvan-ı Müslimin) katıldı. Müslüman Kardeşler, 1980'li yılların sonunda İsrail işgaline karşı başlayan Birinci İntifada sırasında Hamas'ın kurulmasında etkili oldu.

Hamas'ın diğer liderleri uzun süreler İsrail hapishanelerinde çürürken Meşal, uzun yıllar öğretmen olarak çalıştı ve ardından yurt dışından Hamas'a destek toplamaya başlamadı. Suikasttan kıl payı kurtulduğunda Ürdün'de Hamas için yabancı ülkelerden bağış toplama işlerinden sorumluydu.

Netanyahu, 1997 yılında 16 kişinin öldüğü ve Hamas'ın sorumlu tutulduğu Kudüs'teki bir pazara düzenlenen bombalı saldırıya misilleme olarak İsrail İstihbarat Servisi Mossad ajanlarına Meşal'i öldürme talimatı verdiğinde tesadüfen Meşal'in konumunu sağlamlaştıran önemli bir rol oynadı.

Ürdün polisi, Meşal'e sokak ortasında zehir enjekte edilerek suikast girişiminde bulunan şüphelileri yakaladı. Bunun üzerine dönemin İsrail Başbakanı Netanyahu Meşal’in tedavisi için Ürdün’e panzehri göndermek zorunda kaldı. Bu olay, Meşal'i Filistin direnişinin bir kahramanı haline getirdi.

Ürdün sonunda Hamas’ın Amman'daki ofisini kapattı ve Meşal'i Katar'a sınır dışı etti. Meşal, 2001 yılında Suriye'ye taşındı.

Hamas'ı 2004 yılından 2012 yılının başlarına kadar Şam'dan yöneten Meşal, Suriye Devlet Başkanı Esed'in rejime karşı ayaklanmaya katılan Sünnilere yönelik acımasız uygulamaları nedeniyle ülkeyi terk etti. Meşal, şu an Doha ve Kahire arasında gidip geliyor.

Meşal’in Suriye'den ani şekilde ayrılmak zorunda kalması başlarda Hamas içindeki konumunu zayıflattı. Çünkü Hamas için büyük önem taşıyan Şam ve Tahran ile ilişkileri ona güç veriyordu. Bu bağlar zedelendikçe ya da koptukça rakipleri Gazze'de otorite kurmaya başladı.

Meşal, bu gelişmenin Hamas'ın başlıca finansman ve silah kaynağı olan İran ile ilişkileri etkilediğini söyledi. Bu arada İsrail, iddialı nükleer programı nedeniyle varlığına yönelik en büyük tehdidi İran'ın oluşturduğuna inanıyor.

Gazze Şeridi'ni ilk kez 2012 yılı sonlarında ziyaret eden ve Hamas'ın 25. yıldönümü kutlamalarının açılış konuşmasını yapan Meşal, 11 yaşındayken Batı Şeria'dan ayrıldığından beri Filistin topraklarını hiç ziyaret etmemişti.

O yurt dışındayken, Hamas 2007 yılında laik görüşlü rakibi Fetih Hareketi’ni (El Fetih) kısa süren bir iç savaşta yenilgiye uğrattı. Gazze Şeridi’nin yönetimini, İsrail ile barış görüşmelerine açık olan Batı destekli Filistin Yönetimi'nin başı Mahmud Abbas'ın liderliğindeki El Fetih’ten aldı.

Meşal ile Gazze'deki Hamas liderleri arasında, Abbas ile uzlaşı girişimleri konusunda görüş ayrılığı ortaya çıktı.

Meşal daha sonra bu anlaşmazlık nedeniyle istifa etmek istediğini açıkladı. Ardından 2017 yılında yerine Gazze'deki Yardımcısı İsmail Heniyye, Hamas Siyasi Büro Başkanı olarak seçildi.  Meşal de çalışmalarını yurt dışından sürdürmeye devam etti.

Meşal, 2021 yılında Hamas'ın yurt dışı sorumlusu olarak seçilmişti.



Gazze'nin doğusundaki el-Tuffah mahallesine İsrail tarafından düzenlenen bombalı saldırıda iki kişi hayatını kaybetti.

İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes sırasında eğitimin yeniden başladığı dönemde Gazze'deki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kamptan, 2 Aralık 2025 (AFP)
İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes sırasında eğitimin yeniden başladığı dönemde Gazze'deki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kamptan, 2 Aralık 2025 (AFP)
TT

Gazze'nin doğusundaki el-Tuffah mahallesine İsrail tarafından düzenlenen bombalı saldırıda iki kişi hayatını kaybetti.

İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes sırasında eğitimin yeniden başladığı dönemde Gazze'deki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kamptan, 2 Aralık 2025 (AFP)
İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes sırasında eğitimin yeniden başladığı dönemde Gazze'deki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kamptan, 2 Aralık 2025 (AFP)

Gazze Şeridi Sivil Savunma Genel Müdürlüğü dün akşamı yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze Şehri'nin doğusundaki el-Tuffah mahallesindeki bir eve düzenlediği topçu ateşi sonucu iki kişinin öldüğünü, 15'ten fazla kişinin de yaralandığını bildirdi.

Filistin Haber Ajansı WAFA daha önce, Gazze Şeridi'nde şafak vaktinden sonra "İsrail'in ateşkes anlaşmasını ihlal etmesi" sonucu dört kişinin hayatını kaybettiğini bildirmişti.

Batı Şeria'da iki genç öldürüldü

Bu arada İsrail ordusu dün işgal altındaki Batı Şeria'da askerlerine iki ayrı olayda saldıran iki genci öldürdüğünü duyurdu. Filistin Yönetimi ise öldürülen iki gencin 17 ve 18 yaşlarında olduğunu bildirdi.

İlk olay, 1967'den beri İsrail işgali altında olan Batı Şeria'nın güneyindeki el Halil yakınlarında pazartesi akşamı meydana geldi. Ordudan yapılan açıklamaya göre olayda bir kadın asker, bir aracın çarpması sonucu hafif yaralandı.

56u
Gazze Şeridi'nin doğusundaki evlerinin enkazı arasında yerlerinden edilmiş Filistinli aileler için kurulan geçici çadırlar, Aralık 2025 (EPA)

Açıklamada, saatler süren kovalamacanın ardından sürücünün "kaçmaya çalışırken kendisini durdurmaya çalıştıkları sırada" öldürüldüğü ve askerlere ateş açarak karşılık verdiği belirtildi.

Filistin Sağlık Bakanlığı, Batı Şeria Sivil İşler Genel Müdürlüğü'nün kendilerine "İsrail güçleri tarafından el Halil'de vurularak öldürülen 17 yaşındaki Muhand Tarık Muhammed Zügayr'in şehit edildiğini ve ardından cesedinin alıkonulduğunun" bildirdiğini açıkladı.

Orduya göre ikinci olay, Batı Şeria'nın merkezindeki Ramallah yakınlarında meydana geldi.

Sağlık Bakanlığı, İsrail ateşiyle öldürülen Beyt Rima kasabasından 18 yaşındaki Muhammed Raslan Asmar'ın ölümünü doğruladı. Ordu şu anda cesedini tutuyor. Bir ihbar üzerine ordu, Atarot yerleşim yerinin yakınlarına asker gönderildi. Askeri açıklamaya göre, şüpheli tarafından askerler bıçaklandı ve askerler de Asmar'ı vurarak öldürdü.

İki ev yıkıldı

İşgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyindeki Nablus ve Tubas kentlerinde İsrail ordusu, "iki ayrı saldırı" gerçekleştirdiğini iddia ettiği iki gencin evini gece yarısı ve şafak vakti yıktı.

6u7ı
Gazze Şeridi'nin merkezindeki yerlerinden edilmiş Filistinliler için kurulan Nuseyrat mülteci kampında yıkılan binaların enkazı arasında yürüyen insanlar, 2 Aralık 2025 (AFP)

İsrail ordusu, AFP’nin sorularına yanıt olarak, 20 Şubat 2025'te Bat Yam ve Holon'da (Tel Aviv yakınlarında) otobüslere "patlayıcı yerleştirmek ve saldırı planlamaktan sorumlu" olduğunu söylediği Abdulkerim Sanoubar'ın Nablus'taki evini yıktığını doğruladı.

Açıklamada, Sanoubar'ın "geçtiğimiz temmuz ayından bu yana İsrail hapishanesinde tutulduğu" belirtildi.


Suriye, Lübnan'a kaçak olarak sokulmak üzere olan mayın sevkiyatının ele geçirilmesi sırasında bir kişinin öldüğünü duyurdu

Suriye güvenlik güçleri tarafından ele geçirilen çok sayıda mayın (Suriye İçişleri Bakanlığı'nın resmi X hesabı)
Suriye güvenlik güçleri tarafından ele geçirilen çok sayıda mayın (Suriye İçişleri Bakanlığı'nın resmi X hesabı)
TT

Suriye, Lübnan'a kaçak olarak sokulmak üzere olan mayın sevkiyatının ele geçirilmesi sırasında bir kişinin öldüğünü duyurdu

Suriye güvenlik güçleri tarafından ele geçirilen çok sayıda mayın (Suriye İçişleri Bakanlığı'nın resmi X hesabı)
Suriye güvenlik güçleri tarafından ele geçirilen çok sayıda mayın (Suriye İçişleri Bakanlığı'nın resmi X hesabı)

Suriye İçişleri Bakanlığı bugün X platformu üzerinden yaptığı açıklamada, Lübnan’a gönderilmek üzere olduğu belirtilen büyük miktarda harp mayınının sevkiyatını engelleyen operasyonda bir kişinin öldüğünü, dört kişinin ise gözaltına alındığını duyurdu.

Açıklamaya göre operasyon, Şam’ın kuzey kırsalındaki Cebbe bölgesinde yürütülen ‘titiz takip ve detaylı soruşturma’ sonrası gerçekleştirildi. Şüpheli bir grubun hareketlerinin tespit edilmesinin ardından düzenlenen baskında dört kişi yakalandı, beşinci bir şüpheli ise devriyelerle yaşanan çatışma sırasında öldürüldü.

Lübnan sınırına yakın Yabrud bölgesinin iç güvenlik müdürü Halid Abbas Taktuk, uzman birimlerin ‘fitilleri takılı bin 250 harp mayınını’ ele geçirdiğini, mayınların Şam kırsalındaki Cebbe bölgesinde bir noktada depolandığını aktardı. Bakanlık, ele geçirilen mühimmatın Lübnan’daki Hizbullah’a kaçırılmak üzere hazırlandığını bildirdi.

Suriye İçişleri Bakanlığı, harp mayınlarının bulunduğu onlarca ahşap sandık ve çantanın yanı sıra bir binanın avlusunda istiflenmiş yüzlerce mayını gösteren fotoğraflar yayımladı.

Suriye-Lübnan sınırı boyunca uzanan 300 kilometrelik hat, özellikle Kalamun, Zebedani ve Humus kırsalındaki sarp dağlık bölgelerde faaliyet gösteren kaçakçılık şebekelerinin yoğun hareketliliğine sahne oluyor. Bu şebekeler, bölgenin coğrafi yapısından ve kontrolsüz geçiş noktalarının fazlalığından yararlanarak uyuşturucu, akaryakıt ve silah kaçakçılığı yapıyor. Bu durum, AFP’nin aktardığı bilgilerle de destekleniyor.

Hizbullah’a yönelik saldırılarını artıran İsrail ise Tahran destekli örgütün yeniden silahlanmaya çalıştığını öne sürüyor. Şarku'l Avsat'ın edindiği bilgiye göre11 Eylül’de Suriye, Şam yakınlarında Hizbullah bağlantılı bir hücrenin çökertildiğini açıkladı, ancak Hizbullah yayımladığı açıklamada Suriye topraklarında ‘varlık göstermediğini’ belirtti.

Beşşar Esed’in devrilmesinin ardından göreve gelen yeni yönetim, Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera liderliğinde sınır güvenliğini artırmaya yönelik adımlar atıldığını duyurmuştu. Zaman zaman çatışmalar yaşansa da kaçakçılık faaliyetleri durmadı. Komşu ülkeler, özellikle büyük miktarlarda captagon hapı ele geçirildiğini açıklamayı sürdürüyor.


Hafter, AFRICOM ile güvenlik ve askeri iş birliğini görüştü

Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı Mareşal Halife Hafter ve oğulları, LUO karargâhında AFRICOM Komutanı General Dagvin Anderson ile görüştü, 2 Aralık 2025. (LUO Genel Komutanlığı)
Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı Mareşal Halife Hafter ve oğulları, LUO karargâhında AFRICOM Komutanı General Dagvin Anderson ile görüştü, 2 Aralık 2025. (LUO Genel Komutanlığı)
TT

Hafter, AFRICOM ile güvenlik ve askeri iş birliğini görüştü

Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı Mareşal Halife Hafter ve oğulları, LUO karargâhında AFRICOM Komutanı General Dagvin Anderson ile görüştü, 2 Aralık 2025. (LUO Genel Komutanlığı)
Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı Mareşal Halife Hafter ve oğulları, LUO karargâhında AFRICOM Komutanı General Dagvin Anderson ile görüştü, 2 Aralık 2025. (LUO Genel Komutanlığı)

Kahire: Halid MahmudABD Afrika Komutanlığı (AFRICOM) Komutanı General Dagvin Anderson, Libya ziyaretine devam ederek ülkenin doğusuna geçip Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı Mareşal Halife Hafter ile bir araya geldi. Anderson, başkent Trablus’ta Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) yetkilileriyle yaptığı görüşmelerde Washington’un askeri kurumların birleştirilmesi ve iki tarafın katılımıyla ilk kez düzenlenecek ortak askeri tatbikatların önemine vurgu yaptığını belirtmişti.

LUO Komutanlığı dün yaptığı açıklamada, Hafter’in Bingazi’de Anderson ile yaptığı görüşmede, ikili bağların güçlendirilmesi ve askeri iş birliği konularının ele alındığını bildirdi. Görüşmede özellikle terör ve aşırılık, insan kaçakçılığı ve yasadışı göçle mücadele alanlarında koordinasyon sağlanması, ayrıca ordu birliklerinin kapasitelerini artırmaya yönelik ortak eğitim programlarının geliştirilmesi konuları değerlendirildi. Bunun yanı sıra ekonomik ve ticari alanlardaki iş birliği fırsatları da görüşüldü.

Toplantıda Hafter, Libya ile ABD arasında çeşitli alanlardaki özel ortaklık ilişkilerini övdü.

Hafter’in ofisi, Anderson’un görüşmede taraflar arasındaki ilişkilerin derinliğine vurgu yaptığını ve ordunun, Libya’da güvenlik ve istikrarı artırmadaki başlıca rolünün bölge üzerinde olumlu etkileri olduğunu ifade ettiğini aktardı.

acdfgt
AFRICOM Komutanı General Dagvin Anderson, pazartesi günü Trablus'ta Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed el-Haddad ile bir araya geldi. (ABD Büyükelçiliği)

Anderson, Trablus’ta UBH Başbakanı Abdulhamid Dibeybe ile yaptığı görüşmede, ikili güvenlik iş birliğinin güçlendirilmesi, bölgesel istikrarın sağlanması ve ABD’nin Libya ordusunun birleştirilmesine yönelik çabalarının desteklenmesi konularını ele aldı. Anderson, birleşik, egemen ve istikrarlı bir Libya’nın ABD ve diğer ortaklarla ekonomik iş birliğini artıracağını ve bunun Libya halkının yararına olacağını vurguladı.

ABD Büyükelçiliği, resmi X hesabından yaptığı açıklamada, Anderson’un Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed el-Haddad ve Savunma Bakan Vekili Tuğgeneral Abdusselam ez-Zubi ile ayrı ayrı toplantılar yaptığını bildirdi. Toplantılarda, ortak askeri iş birliğinin genişletilmesi, Libya güvenlik güçlerinin profesyonelliğinin artırılması ve Libya’nın askeri kurumları birleştirme çabaları ele alındı. Anderson ayrıca, AFRICOM tarafından nisan ayında Sirte’de düzenlenecek Flintlock 26 tatbikatının, ülke genelindeki Libya güçlerini Afrika ve Avrupa’daki ortaklarla bir araya getirerek terör ve diğer tehditlere karşı kapasitelerini güçlendireceğini belirtti. Anderson, ABD’nin, Libya’nın bölünmüşlükleri aşarak güvenlik güçlerini birleştirme çabalarını desteklemeye devam edeceğini de taahhüt etti.

gty
Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, belediye başkanlarıyla bir araya geldi. (UBH)

Diğer yandan Dibeybe, pazartesi akşamı belediye başkanlarıyla yaptığı toplantıda, yürütülen projelerde belirlenen takvimlere uyulmasının ve uygulamaların yüksek verimlilikle takip edilmesinin önemine vurgu yaptı. Dibeybe, bunun vatandaşların yaşamına olumlu yansıyacağını ve hükümetin kalkınma hedeflerine ulaşmasını sağlayacağını belirtti.

Dibeybe, toplantıda ayrıca yeni projelerin uygulanması talimatını verdi; bunların başında okul inşaatları yer alıyor. Yürütme birimlerinin başkanlarına, salı günü itibarıyla belediyelerle doğrudan toplantılar yaparak projelerin ilerleyişini takip etmeleri ve planlanan şekilde uygulanmasını sağlamaları talimatı verildi.

Toplantıya katılanların, hükümetin kalkınma ve hizmet dosyalarını yönetme çabalarını tam olarak desteklediğini, hükümet yaklaşımına bağlı kalacaklarını ve projelere desteğin süreceğini ilettikleri aktarıldı. Bu tutumun, vatandaşlara sunulan hizmetlerin iyileştirilmesine ve tüm sektörlerde yerel kalkınmanın güçlendirilmesine katkı sağlayacağı vurgulandı.

rtt
Önceki belediye seçim kampanyasından (Libya Yüksek Seçim Komisyonu)

Öte yandan Libya Yüksek Seçim Komisyonu, belediye meclisi seçimlerinin üçüncü aşamasının oylamasını bu ayın 13’ünde gerçekleştirme tarihini açıkladı. Bu aşama, ağırlıklı olarak ülkenin doğu ve güney bölgelerinde yer alan dokuz belediyeyi kapsıyor.

Yüksek Seçim Komisyonu, şu ana kadar 120 belediye meclisinden 60’ının seçimlerini tamamladı. Kalan belediyelerdeki seçimleri ise önümüzdeki yıl içinde tamamlamayı planlıyor.