Filistinli tutukluya kötü davranmakla suçlanan askerler yalan makinesinden geçemedi

 İsrail hücresindeki mahkumlar (Filistin WAFA arşivi)
İsrail hücresindeki mahkumlar (Filistin WAFA arşivi)
TT

Filistinli tutukluya kötü davranmakla suçlanan askerler yalan makinesinden geçemedi

 İsrail hücresindeki mahkumlar (Filistin WAFA arşivi)
İsrail hücresindeki mahkumlar (Filistin WAFA arşivi)

Filistinli bir tutukluya kötü muamelede bulunduklarından şüphelenilen İsrailli askerlerle ilgili yeni gelişmelerde, yalan makinesi testleri, gözaltındaki beş askerden ikisinin yalan söylediğini ortaya çıkardı. haberine göre zanlıların gözaltı süreleri pazar gününe kadar uzatıldı.

Savcılık bu askerleri, yetkilerini kötüye kullanma, uygunsuz davranışlar ve bazı tutuklulara tecavüze varan daha ağır davranışlara ilave olarak, ağırlaştırılmış koşullar altında kötü muamele yapmakla suçlamakta.

Soruşturma, kurbanın daha önce iddia edildiği gibi Hamas hareketinin Cebeliye Tugayı komutanı değil, Gazze'de bir polis memuru olduğunu ortaya çıkardı.

Şarku’l Avsat’ın Haaretz'den aktardığına göre gözaltına alınanlar arasında, tutukluların güvenliğini sağlayan Force 100'ün komutanı binbaşı rütbesinde bir subay da bulunuyor.

İsrail Ceza Kanunu'na göre, erkeklerle ilişki eylemi tecavüz olarak kabul edilmektedir. Son duruşma sırasında savcı, kanıtların askerlerin olay sırasında rol ve pozisyon değiştirdiklerini gösterdiğini, bunun da eylemlerin toplu olarak gerçekleştirildiğini ve olayın kısa değil, on dakikadan fazla sürdüğünü gösterdiğini belirtti.

Geçtiğimiz hafta İsrail'in orta kesimindeki Beit Lid askeri üssünün önünde yaklaşık 200 kişinin katıldığı ve tutuklu askerlerin serbest bırakılmasını talep eden protestolar düzenlendi. Protestocular üssü basarak askeri mahkeme binasına girdi ve kendilerini durdurmaya çalışan askerleri hain olarak nitelendirdi.

İsrail'deki Tecavüz Kriz Merkezleri Birliği yaptığı açıklamada, gözaltı merkezlerindeki cinsel istismara ilişkin çok sayıda tanıklığı şok edici ve acil eylem gerektiren bir durum olarak nitelendirdi.

İnsan hakları grubu B'Tselem de Gazze'deki savaşın başlangıcından bu yana İsrail hapishanelerinde tutulan Filistinlilerin işkence, cinsel istismar, şiddet, aşağılanma, açlık ve uygun tıbbi tedaviden mahrum bırakılma deneyimlerini anlatan tanıklıklarını içeren bir rapor yayınladı.

Grup, düşmanların soruşturulması ya da cezalandırılmasında bile cinsel şiddetin hiçbir koşulda haklı gösterilemeyeceğini vurgulayarak, öfke ve acı zamanlarında bile ahlaki ve yasal sınırların korunması gerektiği çağrısında bulundu.



HRW: İsrail’in İran’daki Evin Hapishanesi’ne saldırısı savaş suçudur

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
TT

HRW: İsrail’in İran’daki Evin Hapishanesi’ne saldırısı savaş suçudur

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)

ABD merkezli İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), İsrail'in İran'daki Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırıyı savaş suçu saydı.

HRW'nin uydu görüntüleri, video kayıtları ve tanık ifadelerine dayanarak yaptığı araştırmaya göre İsrail ordusunun 23 Haziran'da düzenlediği saldırıda cezaevindeki ziyaret salonları, koğuşlar, mutfaklar, sağlık kliniği ve idari ofisler hasar aldı.

İncelemede, yaklaşık 80 mahkumun hayatını kaybettiği hapishanede "askeri hedef tespit edilemediği" belirtildi.

Raporda, saldırının cezaevine ziyaret saatinde gerçekleştirildiğine dikkat çekildi. HRW'nin Ortadoğu direktör yardımcısı Michael Page şu değerlendirmeleri yaptı:

İsrail'in 23 Haziran'da Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırılarda, savaş hukuk ihlal edildi ve açık bir savaş suçu işlendi. Belirgin bir askeri hedef olmaksızın yapılan saldırılarda çok sayıda sivili öldü ve yaralandı. İsrail'in saldırısı, çoğu haksız yere tutuklanan muhalif ve aktivistlerden oluşan Evin Hapishanesi'ndeki mahkumların zaten risk altındaki yaşamlarını daha da tehlikeye attı.

Evin'e düzenlenen saldırı, İsrail ve İran arasında 12 gün süren çatışmalar sırasında gerçekleşmişti. ABD merkezli İran'daki İnsan Hakları Aktivistleri'ne (HRAI) göre İsrail'in İran'a saldırılarında 1190 kişi ölürken, 4 bin 475 kişi de yaralandı.

HRAI ayrıca İran güvenlik güçlerinin 12 günlük savaş boyunca 1596 kişiyi tutukladığı bilgisini de paylaştı.

HRW, saldırının ardından kadın mahkumların Karçak Hapishanesi'ne, erkeklerinse Büyük Tahran Merkezi Cezaevi'ne transfer edildiğini aktardı. Hak örgütü, sözkonusu hapishanelerde mahkumların çok kötü koşullarda tutulduğunu, transfer sürecinde şiddet gördüklerini savundu. Bazı mahkumların daha sonra Evin'e tekrar geri gönderildiği fakat bazılarından haber alınamadığı ifade edildi.

İsrail'in 13 Haziran'daki saldırısıyla başlayan çatışmalarda İran vakit kaybetmeden misilleme yapmıştı. ABD de devreye girerek İran'daki İsfahan, Fordo ve Natanz tesislerine 22 Haziran'da hava saldırısı düzenlemiş, operasyonda 14 "sığınak delici" GBU-57 bombası kullanılmıştı.

İran, ABD'nin saldırısına cevap olarak 23 Haziran'da Amerikan ordusunun Katar'daki El-Udeyd Hava Üssü'ne saldırmıştı. Operasyonda Tahran'ın önceden Washington'a haber verdiği ve hiçbir can kaybı yaşanmadığı aktarılmıştı.

Washington operasyonun ardından 24 Haziran'da taraflar arasında ateşkes sağlandığını duyurmuştu.

"Gazze'de yardım silah olarak kullanılmamalı"

Diğer yandan İsrail ordusu, Gazze'ye yönelik saldırı ve ablukayı sürdürüyor. Aralarında Oxfam ve Sınır Tanımayan Doktorlar'ın (MSF) da bulunduğu 100'den fazla yardım örgütü, Tel Aviv yönetimine gönderdikleri ortak mektupta bölgede yaşanan kıtlığın sonlandırılmasını istedi.

Yardım grupları, Gazze'de faaliyet göstermelerinin İsrail hükümeti tarafından engellendiğini belirtiyor. Amerika Yakındoğu Mülteci Yardımı'nın (Anera) CEO'su Sean Carroll, "Gazze'ye gönderilmeye hazır 7 milyon dolar değerinde hayat kurtarıcı yardım malzemesi var. Sadece birkaç kilometre ötedeki Aşdod'da bloke edilmiş durumda" dedi.

Tel Aviv yönetimi, yardım kuruluşlarının faaliyetlerini kısıtlayan düzenlemeleri martta yürürlüğe koymuştu.

Independent Türkçe, BBC, Guardian