İsrailli yerleşimciler Batı Şeria'da bir Filistinliyi öldürdü, 3 Filistinliyi yaraladı

Batı Şeria'nın El Halil kentinin güneyinde İsrail güçleri tarafından öldürülen bir kişinin cenaze namazı kılan Filistinliler (AFP)
Batı Şeria'nın El Halil kentinin güneyinde İsrail güçleri tarafından öldürülen bir kişinin cenaze namazı kılan Filistinliler (AFP)
TT

İsrailli yerleşimciler Batı Şeria'da bir Filistinliyi öldürdü, 3 Filistinliyi yaraladı

Batı Şeria'nın El Halil kentinin güneyinde İsrail güçleri tarafından öldürülen bir kişinin cenaze namazı kılan Filistinliler (AFP)
Batı Şeria'nın El Halil kentinin güneyinde İsrail güçleri tarafından öldürülen bir kişinin cenaze namazı kılan Filistinliler (AFP)

Reuters Filistin Sağlık Bakanlığı’nın bu sabah erken saatlerde yaptığı açıklamada İsrailli yerleşimcilerin işgal altındaki Batı Şeria'nın Beytüllahim kentinde bir Filistinliyi vurarak öldürdüğünü ve üç Filistinliyi de yaraladığını bildirdiğini aktardı.

İsrail tarafından dün yapılan açıklamada, Batı Şeria'da bir hava saldırısı düzenlediği bildirildi. Filistin Yönetimi'nden yapılan açıklamaya göre İsrail’in düzenlediği hava saldırısında en az beş kişi öldü.

İsrail ordusundan yapılan açıklamada, “Bir uçak Nur Şems bölgesindeki bir operasyon merkezine saldırdı” denilirken saldırının hedefi ya da kayıp olup olmadığına ilişkin herhangi bir bilgi verilmedi.

Filistin resmi ajansı WAFA’nın Filistin Sağlık Bakanlığı'ndan aktardığına göre İsrail’in dün akşam Tulkerim'in doğusundaki Nur Şems Mülteci Kampı’na düzenlediği hava saldırısında beş kişi öldü, diğerleri de yaralandı.

Öte yandan İsrail merkezli gazete Times of Israel, saldırının bir insansız hava aracıyla (İHA) gerçekleştirildiğini bildirirken, ordu saldırıyı gerçekleştiren hava aracının türünü belirtmeyi reddetti.

İsrail'in 1967 yılından bu yana işgal altında tuttuğu Batı Şeria'da bir yılı aşkın bir süredir şiddet olaylarında artış yaşanıyor. Hamas’ın 7 Ekim'de İsrail'in güneyine yönelik daha önce eşi ve benzeri görülmemiş saldırısının ardından Gazze Şeridi'nde savaşın patlak vermesinden bu yana durum daha da kötüleşti.

Fransız Haber Ajansı’nın (AFP) Filistin resmi verilerine dayanarak yaptığı sayıma göre o tarihten bu yana Batı Şeria'da en az 640 Filistinli, İsrailli yerleşimciler ve İsrail askerleri tarafından öldürüldü. İsrail'in resmi verilerine göre aynı dönemde Batı Şeria'da Filistinlilerin düzenlediği saldırılarda aralarında askerlerin de olduğu en az 19 İsrailli öldü.



Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
TT

Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)

Lübnan'da Hizbullah'ın çağrı cihazlarının ardından telsiz, radyo ve güneş enerjisi panellerinin patlatılmasıyla bölge topyekun savaşa doğru sürükleniyor. 

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmış, ikisi çocuk 12 kişi hayatını kaybetmiş, 2 bin 800 kişi de yaralanmıştı. 

Dün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşti. En az 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin de yaralandığı bildiriliyor. Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail'i sorumlu tutarken Tel Aviv'den henüz açıklama gelmedi.

Diğer yandan saldırıyla ilgili bilgiye sahip olan fakat adlarının gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, Amerikan gazetesi New York Times'a (NYT) operasyonun ardında İsrail'in olduğunu doğruluyor. 

Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket kurduğu ve çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğu iddia ediliyor. Macaristan merkezli bu paravan şirket, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı üretiyor. Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen İsrailli istihbaratçılar, buna ek olarak operasyonda en az iki paravan şirket daha oluşturulduğunu belirtiyor. 

Kaynaklar, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini ifade ediyor.

Hizbullah, İsrail istihbaratı tarafından takip edilmemek için cep telefonlarını bırakıp çağrı cihazı kullanmaya başlamıştı. Kaynaklar, bu kararın ardından milyonlarca dolarlık yatırımla üretimin artırıldığını ve Lübnan'a bubi tuzağı haline getirilmiş binlerce cihaz sokulduğunu söylüyor.

Öte yandan ikinci dalga saldırıda telsiz ve güneş enerji panellerinin nasıl patlatıldığı henüz bilinmiyor.

NYT'nin patlayan telsizlerin görüntülerinden yola çıkarak yaptığı analizde, bunların çağrı cihazlarından daha ağır ve büyük olduğuna, bu yüzden daha fazla hasar yarattığına işaret ediliyor. 

Ayrıca telsizlerin patlamasıyla daha büyük yangınlar çıktığına, bunun da çağrı cihazlarına kıyasla telsizlere daha fazla patlayıcı yerleştirilmiş olabileceğini gösterdiğine dikkat çekiliyor.

Lübnan'ın açıkladığı rakamlara göre telsizlerin patlatılmasıyla en az 71 ev ve dükkanla 18 sivil araç ve motosiklet yandı. 

Telsizlerden bazılarında Japon firması Icom'un amblemi görülüyor. Ancak şirket, IC-V82 model numaralı telsizlerin ve bunlarda kullanılan bataryaların üretiminin neredeyse 10 yıl önce durdurulduğunu belirtiyor. Patlayıcıların bu cihazlara nasıl yerleştirildiğiyse henüz netleştirilemedi. Icom, bu telsizlerin sahte olabileceğini öne sürüyor.

Lübnan medyasındaki haberlerde, saldırıda en az iki güneş enerjisi panelinin de alev aldığı bildiriliyor. Saldırılarda çıkan küçük çaplı yangınların söndürüldüğü bildirilirken, patlamada bir kız çocuğunun yaralandığı aktarılıyor. Ancak bu panellerin infilak ettirilen diğer cihazların etkisiyle mi alev aldığı yoksa uzaktan kumandayla mı patlatıldığı belli değil. 

Amerikan düşünce kuruluşu Soufan Center'dan Clara Broekaert, CNN'e açıklamasında saldırı dalgasının Lübnan halkının psikolojisini olumsuz etkilediğini ve Hizbullah üzerinde misilleme baskısı oluşturduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:

Saldırılarda günlük hayatın böylesine korkunç, beklenmedik ve geniş ölçekte kesintiye uğratılması, misilleme yapılmasına yönelik ekstra bir baskı yaratacaktır diye düşünüyorum. İnsanlar yaşananların hesabının sorulduğunu görmek istiyor.

Üst üste gelen saldırıların ardından dün Hizbullah, İsrail sınırındaki el-Merc bölgesine füze fırlattı. İkisi ağır 8 İsraillinin yaralandığı bildirilirken, bu kişilerin sivil veya asker olduğuna ilişkin bilgi paylaşılmadı.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Time, Japan Times, CNN, France 24