ABD’nin iyimserliği ile Hamas’ın şüpheciliği arasında Gazze’de ateşkes için yapılan müzakereler

Beyaz Saray ateşkesle ilgili müzakerelerin Kahire'de çalışma grubu düzeyinde devam edeceğini açıkladı

Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye’de yemek almak için toplanan Filistinliler (Reuters)
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye’de yemek almak için toplanan Filistinliler (Reuters)
TT

ABD’nin iyimserliği ile Hamas’ın şüpheciliği arasında Gazze’de ateşkes için yapılan müzakereler

Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye’de yemek almak için toplanan Filistinliler (Reuters)
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye’de yemek almak için toplanan Filistinliler (Reuters)

Independent Arabia & Ajanslar

Gazze Şeridi'ndeki savaş, ABD, Mısır ve Katar’ın arabuluculuğunda ateşkes için yapılan girişimlere rağmen devam ediyor. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Sözcüsü John Kirby, Kahire'de ateşkes ve esir takası anlaşmasına varmak için yürütülen müzakerelerin önümüzdeki birkaç gün içinde bazı spesifik konuları çözmek üzere çalışma grubu düzeyinde devam edeceğini söyledi.

Dün çevrimiçi düzenlenen bir basın toplantısında gazetecilere açıklamalarda bulunan Kirby, görüşmelerin çöktüğü yönündeki iddiaları reddederek tam tersine görüşmelerin ‘yapıcı’  bir şekilde sürdüğünü belirtti.

Kirby, açıklamalarını şöyle sürdürdü:

Görüşmeler, tarafların bir sonraki mantıklı adımın çalışma gruplarının oluşturulması ve bu grupların detayları çalışması olduğunu hissettikleri bir noktaya ulaştı.

Esir takası

Öte yandan görüşmelerde yer alan ABD Başkanı Joe Biden'ın Orta Doğu Özel Temsilcisi Brett McGurk, çalışma grubu düzeyindeki görüşmeleri başlatmak üzere bir gün daha kaldıktan sonra Kahire'den ayrılacak.

Kirby, çalışma gruplarının ele alacağı konulardan birinin Hamas'ın elindeki rehineler ile İsrail'in elindeki Filistinli tutukluların takası olduğunu söyledi.

Kirby’e göre takas edilecek rehinelerin ve tutukluların sayısı, kimlikleri ve olası serbest bırakılma hızları gibi ayrıntıların netleştirilmesi gerekiyor.

xscdfevrgt
İsrail ve Gazze arasındaki sınıra yakın İsrail askerleri, 23 Ağustos 2024 (Reuters)

Aylardır aralıklarla devam eden görüşmelerde şimdiye kadar İsrail'in Gazze'deki askeri harekâtını sona erdirecek ya da Gazze'deki son savaşın fitilini ateşleyen Hamas’ın 7 Ekim'de İsrail’e düzenlediği saldırı sırasında kaçırılan rehinelerin serbest bırakılmasını sağlayacak bir anlaşmaya ulaşılamadı.

Bölgesel gerilim

Müzakerelerin son turu, Lübnan'daki Hizbullah Hareketi’nin pazar günü İsrail'e yüzlerce roket ve insansız hava aracı (İHA) ile saldırı düzenlemesi nedeniyle bölgesel gerilim riskinin arttığı bir dönemde gerçekleşti. İsrail ordusu daha büyük bir saldırıyı engellemek için yaklaşık 100 savaş uçağıyla Lübnan'a karşı saldırı gerçekleştirdiğini açıkladı.

Ancak Kirby, sınır ötesi çatışmaların görüşmeler üzerinde herhangi bir etkisi olmadığını söyledi.

sxdcervg
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki İsrail saldırısı sırasında yıkılan evlerin enkaz yığınları arasında yürüyen Filistinliler, 26 Ağustos 2024 (Reuters)

ABD, Mısır ve Katar'ın arabuluculuğunda yürütülen görüşmelerdeki temel anlaşmazlık noktaları arasında İsrail'in Gazze'nin Mısır'la olan güney sınırı boyunca uzanan 14,5 kilometrelik dar bir şerit olan Philadelphia (Salahaddin) Koridoru'ndaki varlığı yer alıyor.

Görüşmelerin ‘yapıcı’ bir şekilde devam ettiğini söyleyen Kirby, “Taraflar, süreci çalışma gruplarına aktaracak kadar yeterli ilerleme kaydettiler” dedi.

ABD'nin açıklamaları 'gerçeklerle bağdaşmıyor’

Hamas liderlerinden Tahir en-Nunu, dün akşam yaptığı açıklamada ABD’nin ateşkes görüşmelerinin durumuna ilişkin açıklamalarının gerçeklerle bağdaşmadığını ve İsrail'in tutumunu desteklemeyi amaçladığını belirtti.

Hamas Hareketi tarafından pazar günü yapılan açıklamada yakında bir anlaşmaya varılabileceğini söylemenin yanlış olduğu vurgulandı.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığı habere göre Mısırlı iki kaynak, İsrail'in Hamas tarafından serbest bırakılmaları talep edilen bazı Filistinli tutuklularla ilgili çekincelerini dile getirdiğini ve bu kişilerin serbest bırakılmaları halinde Gazze'yi terk etmelerini talep ettiğini söyledi.

Öte yandan Gazze Sağlık Bakanlığı'na göre İsrail’in Gazze Şeridi’nde yürüttüğü savaşta şimdiye kadar 40 bin 400'den fazla Filistinli hayatını kaybetti. İnsani yardım kuruluşları Gazze'nin 2,3 milyonluk nüfusunun çoğunun birçok kez yerlerinden edildiğini ve ciddi gıda ve ilaç sıkıntısı çektiğini bildiriler.

BM’nin endişeleri

Diğer taraftan Birleşmiş Milletler (BM) tarafından dün yapılan açıklamada, Gazze'de insani yardım dağıtımı konusundaki endişeler dile getirildi. İsrail'in yeni tahliye emirleri, İsrail ve Hamas arasında savaştan zarar gören Filistin bölgesinde insani durumun daha da kötüleşeceğine dair korkuları arttırdı.

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin orta kesimlerinde yer alan Deyr el-Belah'taki El-Aksa Hastanesi çevresinin boşaltılması talimatı vermesi, hastalar ve bölgeye göç eden binlerce kişi arasında kaosa ve endişeye yol açtı.

İsrail ordusu tarafından yapılan açıklamada Deyr el-Belah'ta ‘teröristlerin’ hedef alındığı ve Hamas'ın geriye kalan ‘altyapısının’ dağıtıldığı belirtildi.



Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
TT

Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)

Lübnan'da Hizbullah'ın çağrı cihazlarının ardından telsiz, radyo ve güneş enerjisi panellerinin patlatılmasıyla bölge topyekun savaşa doğru sürükleniyor. 

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmış, ikisi çocuk 12 kişi hayatını kaybetmiş, 2 bin 800 kişi de yaralanmıştı. 

Dün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşti. En az 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin de yaralandığı bildiriliyor. Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail'i sorumlu tutarken Tel Aviv'den henüz açıklama gelmedi.

Diğer yandan saldırıyla ilgili bilgiye sahip olan fakat adlarının gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, Amerikan gazetesi New York Times'a (NYT) operasyonun ardında İsrail'in olduğunu doğruluyor. 

Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket kurduğu ve çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğu iddia ediliyor. Macaristan merkezli bu paravan şirket, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı üretiyor. Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen İsrailli istihbaratçılar, buna ek olarak operasyonda en az iki paravan şirket daha oluşturulduğunu belirtiyor. 

Kaynaklar, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini ifade ediyor.

Hizbullah, İsrail istihbaratı tarafından takip edilmemek için cep telefonlarını bırakıp çağrı cihazı kullanmaya başlamıştı. Kaynaklar, bu kararın ardından milyonlarca dolarlık yatırımla üretimin artırıldığını ve Lübnan'a bubi tuzağı haline getirilmiş binlerce cihaz sokulduğunu söylüyor.

Öte yandan ikinci dalga saldırıda telsiz ve güneş enerji panellerinin nasıl patlatıldığı henüz bilinmiyor.

NYT'nin patlayan telsizlerin görüntülerinden yola çıkarak yaptığı analizde, bunların çağrı cihazlarından daha ağır ve büyük olduğuna, bu yüzden daha fazla hasar yarattığına işaret ediliyor. 

Ayrıca telsizlerin patlamasıyla daha büyük yangınlar çıktığına, bunun da çağrı cihazlarına kıyasla telsizlere daha fazla patlayıcı yerleştirilmiş olabileceğini gösterdiğine dikkat çekiliyor.

Lübnan'ın açıkladığı rakamlara göre telsizlerin patlatılmasıyla en az 71 ev ve dükkanla 18 sivil araç ve motosiklet yandı. 

Telsizlerden bazılarında Japon firması Icom'un amblemi görülüyor. Ancak şirket, IC-V82 model numaralı telsizlerin ve bunlarda kullanılan bataryaların üretiminin neredeyse 10 yıl önce durdurulduğunu belirtiyor. Patlayıcıların bu cihazlara nasıl yerleştirildiğiyse henüz netleştirilemedi. Icom, bu telsizlerin sahte olabileceğini öne sürüyor.

Lübnan medyasındaki haberlerde, saldırıda en az iki güneş enerjisi panelinin de alev aldığı bildiriliyor. Saldırılarda çıkan küçük çaplı yangınların söndürüldüğü bildirilirken, patlamada bir kız çocuğunun yaralandığı aktarılıyor. Ancak bu panellerin infilak ettirilen diğer cihazların etkisiyle mi alev aldığı yoksa uzaktan kumandayla mı patlatıldığı belli değil. 

Amerikan düşünce kuruluşu Soufan Center'dan Clara Broekaert, CNN'e açıklamasında saldırı dalgasının Lübnan halkının psikolojisini olumsuz etkilediğini ve Hizbullah üzerinde misilleme baskısı oluşturduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:

Saldırılarda günlük hayatın böylesine korkunç, beklenmedik ve geniş ölçekte kesintiye uğratılması, misilleme yapılmasına yönelik ekstra bir baskı yaratacaktır diye düşünüyorum. İnsanlar yaşananların hesabının sorulduğunu görmek istiyor.

Üst üste gelen saldırıların ardından dün Hizbullah, İsrail sınırındaki el-Merc bölgesine füze fırlattı. İkisi ağır 8 İsraillinin yaralandığı bildirilirken, bu kişilerin sivil veya asker olduğuna ilişkin bilgi paylaşılmadı.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Time, Japan Times, CNN, France 24