WFP Sudan'daki faaliyetlerinde ‘dolandırıcılık şüphesini’ soruşturuyor

Müfettişler yardımların engellenmesinde ordunun olası rolünü araştırıyor

Sudan'ın Omdurman kentinde bir mahallede yiyecek dağıtan gönüllüler (Arşiv - Reuters)
Sudan'ın Omdurman kentinde bir mahallede yiyecek dağıtan gönüllüler (Arşiv - Reuters)
TT

WFP Sudan'daki faaliyetlerinde ‘dolandırıcılık şüphesini’ soruşturuyor

Sudan'ın Omdurman kentinde bir mahallede yiyecek dağıtan gönüllüler (Arşiv - Reuters)
Sudan'ın Omdurman kentinde bir mahallede yiyecek dağıtan gönüllüler (Arşiv - Reuters)

Reuters'in haberine göre Dünya Gıda Programı (WFP) Sudan'da çalışan iki üst düzey yetkilisi hakkında, Sudanlı sivillere gıda yardımı ulaştırma kabiliyeti konusunda bağışçılardan bilgi gizledikleri ve dolandırıcılık yaptıkları iddiasıyla soruşturma başlatırken, Sudan ordusunun ülkedeki ciddi açlık krizinin ortasında ihtiyaç sahiplerine yardımı engellemede rol oynadığından şüpheleniliyor.

Bu arada, ordu yanlısı hükümetin geçici başkenti olan liman kenti Port Sudan'da, pazarlara ‘yardım malzemelerinin sızdığı’ haberleri yoğun bir şekilde dolaşıyor. Medya kuruluşları, ambalajlarının üzerinde ‘satılık değildir’ yazan ve dükkanların raflarında sergilenen yardım mallarının fotoğraflarını yayınlıyor. Hükümet ve ordu destekçileri, söz konusu malların dükkanlarda bulunmasını, bazı faydalanıcıların nakit para elde etmek için bazen istihkaklarını satmak zorunda kalmaları gerçeğine bağlıyor.

WFP Genel Müfettişliği tarafından yürütülen soruşturma, Birleşmiş Milletler'in (BM) gıda yardım kolunun, yıllardır dünyanın en ciddi gıda kıtlıklarından birini yaşayan, savaşın parçaladığı Sudan'da milyonlarca insana gıda sağlamak için mücadele ettiği bir döneme denk geldi.

sxcdvfbg
Sudan'ın başkentinde 3 Eylül 2023 tarihinde gıda dağıtan gönüllüler (Arşiv - Reuters)

Dolandırıcılık iddialarına ilişkin yoğun bir soruşturma yürütüldüğünü doğrulayan 11 kaynaktan alıntı yapan Reuters, kaynaklardan beşinin, müfettişlerin, WFP personelinin Sudan ordusunun yardımların engellenmesindeki şüpheli rolünü örtbas etmeye çalışıp çalışmadığını araştırdığını söylediğini aktardı.

Reuters'a göre altı kaynak, soruşturulanlar arasında Sudan'daki WFP müdür yardımcısı H. Osman’ın da bulunduğunu ve bu şahsın görevinin fiilen askıya alındığını bildirdi. Dört kaynağa göre ise Sudan'ın Kosti kentindeki WFP ofisinin müdürü olan ikinci bir üst düzey yetkili M. Ali de kentteki 200 bin litreden fazla WFP yakıtının kaybolmasıyla bağlantılı olarak soruşturuluyor. Reuters Ali'nin halen görevde olup olmadığını teyit edemedi.

Reuters, her iki ismin de telefonlara yanıt vermeyi reddettiğini bildirdi. WFP'nin medya ofisi ise “Genel Müfettişlik, Sudan'daki operasyonlarda bireysel suiistimal iddialarına ilişkin acil bir inceleme yürütüyor” cevabını veriyor, ancak iddia edilen suiistimalin niteliği ya da soruşturulan personelin durumu hakkında bilgi vermiyor. Reuters, ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı'nın (USAID) 20 Ağustos'ta WFP'den ‘Sudan'daki WFP operasyonlarını etkileyen olası dolandırıcılık olaylarına’ ilişkin bir bildirim aldığına ve suçlamaların kapsamlı bir soruşturma gerektiren ciddi endişelere yol açtığına ve bu nedenle suçlamaları derhal ajansın Genel Müfettişlik Ofisi'ne yönlendirdiğine dair bir açıklamadan alıntı yaptı.

Port Sudan'da satılan yardım malları

Port Sudan'daki görgü tanıkları Şarku’l Avsat'a yardım malzemelerinin dükkân raflarında satışa sunulduğunu söyledi. Şehirde yerinden edilmiş bir kadın ‘yolsuzluk ve yardım manipülasyonu’ olarak adlandırdığı duruma atıfta bulunarak, “Biz açlıkla yüzleşirken, tahsis edilen yardımların dükkân raflarında ve pazarlarda satıldığını görüyoruz” dedi.

Adını vermek istemeyen bölge sakini, birçok yardım malzemesinin marketlerde satıldığını ve 230 binden fazla yerinden edilmiş insana ev sahipliği yapan barınaklara ulaşmadığını iddia etti. Bölge sakini, “Yardım eksikliğinden dolayı acı çekiyoruz. Çadırları kökünden söken şiddetli yağmurlar ve seller acımızı arttırdı. Temiz içme suyuna bile ulaşamıyoruz” ifadelerini kullandı.

Mart ayı ortasında Ayin Network, yardımların pazarlara sızmasının ‘artık bir sır olmadığını’ ve ‘pirinç, şeker ve buğday unu’ gibi gıda ürünlerinin Port Sudan ve diğer bölgelerdeki mağazaların raflarında bulunduğunu, ambalajlarında ‘ücretsiz yardım ürünleri’ olduğu belirtilmesine rağmen mağazalarda açıkça satıldığını bildirdi.

sdvf
El Cezire ve Sennar eyaletlerinden yerinden edilmiş aileler, Kassala eyaletindeki bir kampta (Reuters)

Soruşturma, kendisini dünyanın en büyük insani yardım kuruluşu olarak tanımlayan WFP için kritik bir zamanda geldi. Program, açlıkla mücadele ve barışın desteklenmesindeki rolü nedeniyle 2020 Nobel Barış Ödülü'nü kazandı. WFP, Sudan, Gazze, Güney Sudan ve Mali'de 1,3 milyonu kıtlığın eşiğinde olan 157 milyon insana yardım sağlamak için 22,7 milyar dolar toplayarak bir dizi cephede akut açlıkla mücadele etmeyi amaçlıyor. Reuters'a konuşan yardımseverler ve diplomatlar, WFP'nin Sudan'daki ofisinin kötü yönetiminin Sudan'daki ihtiyaç sahiplerine yeterli yardım ulaştırılamamasına sebep olmasından endişe duyduklarını belirttiler. Reuters'e göre Sudan'ın bazı bölgelerinde insanlar hayatta kalabilmek için yaprak yemek zorunda kalırken, uydu görüntülerinin analizi ‘açlık ve hastalık yayıldıkça mezarlıkların hızla genişlediğini’ doğruladı.

Reuters'in kaynaklarına göre soruşturma, Sudan'daki üst düzey WFP personelinin, Sudan ordusunun Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından kontrol edilen bölgelere yardım ulaştırılmasını engellemedeki rolünü küçümseyerek BM Güvenlik Konseyi üye ülkeleri de dahil olmak üzere ‘bağışçıları yanlış yönlendirmiş olabileceği’ şüphelerini de içeriyor. Kaynaklar, WFP’nin Sudan’daki müdür yardımcısının, Port Sudan'daki askeri yetkililerin Güney Darfur'da HDK'nin kontrolündeki Nyala şehrine temel yardımları taşıyacak 15 tıra izin vermediğini ve tırların hareket izni alabilmek için yedi hafta beklemek zorunda kaldığını gizlediğini ifade etti.

Seyahat zorluğu

Reuters, Sudan’daki WFP ofisinde alışılmadık bir hızla terfi eden müdür yardımcısının ordu ile üst düzey bağları olduğunu, bu sayede meslektaşlarının Sudan'a vize erişimini kontrol edebildiğini, malzemelere kısıtlı erişim sağladığını ve ordunun yardım yönetiminin sınırlı bir şekilde denetlenebildiğini belirtti.

Reuters, yetkiliye yönelik suçlamaları ya da bağışçıları yanlış yönlendirmek için sahip olabileceği olası nedenleri bağımsız olarak doğrulayamadığını bildirdi. Diğer taraftan WFP, Sudan'daki operasyonlarını güçlendirmek için hızlı bir şekilde harekete geçtiğini duyurdu. Ayıca hayat kurtaran operasyonlarının güvenliğini ve sürekliliğini sağlamak için derhal işe alım prosedürleri başlatıldığını açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre WFP ve diğer BM kuruluşları, ulaşımın zor olmasının Hartum, Darfur ve Kordofan bölgelerinde HDK'nin kontrolündeki alanlarda ihtiyaç sahiplerine ulaşma kabiliyetlerine olumsuz etkisi olduğunu ifade ettiler. Kuruluşlar ayrıca, ordunun kendilerini Port Sudan'dan atmasına ve açlığın yaygın olduğu HDK kontrolündeki bölgelere erişimlerini engellemesine yol açabilecek suçlayıcı açıklamalar yapmaktan korktukları için çatışmanın herhangi bir tarafını kamuoyu önünde suçlamaktan büyük ölçüde kaçındıklarından şikâyet ettiler.

Sudan Ordu Sözcüsü Nebil Abdullah, ordunun açlık krizindeki rolüne ilişkin yorum talebine cevaben, “Ordu, halkımızın acılarını hafifletmek amacıyla yardımı kolaylaştırmak için elinden geleni yapıyor” dedi. HDK Sözcüsü de soruşturmanın iyi bir adım olduğunu ve tüm insani yardımları kapsaması gerektiğini belirtti.



Koalisyon: Sayun'da gerçekleşen hain saldırıda bir Suudi subayı ile bir astsubay hayatını kaybetti

Yemen'de Meşruiyeti Destekleme Koalisyonu Sözcüsü Tuğgeneral Turki el-Maliki (Şarku'l Avsat)
Yemen'de Meşruiyeti Destekleme Koalisyonu Sözcüsü Tuğgeneral Turki el-Maliki (Şarku'l Avsat)
TT

Koalisyon: Sayun'da gerçekleşen hain saldırıda bir Suudi subayı ile bir astsubay hayatını kaybetti

Yemen'de Meşruiyeti Destekleme Koalisyonu Sözcüsü Tuğgeneral Turki el-Maliki (Şarku'l Avsat)
Yemen'de Meşruiyeti Destekleme Koalisyonu Sözcüsü Tuğgeneral Turki el-Maliki (Şarku'l Avsat)

Yemen'de Meşruiyeti Destekleme Koalisyonu cuma günü Hadramut vilayetine bağlı Sayun'daki koalisyon güçleri kampında ‘hain ve korkakça bir saldırı sonucunda bir subay ile bir astsubayın şehit olduğunu ve bir subayın da yaralandığını’ duyurdu.

Yemen Enformasyon Bakanı Muammer el-İryani'nin yaptığı açıklamaya göre koalisyon, saldırının Yemen Savunma Bakanlığı'nın bir mensubu tarafından gerçekleştirildiğini ve Yemen hükümetinin failin peşine düşeceğini, bu iğrenç suçun koşullarını ve arkasında kim varsa ortaya çıkaracağını ve adil ve caydırıcı cezaları almaları için ilgili kişilerden hesap soracağını taahhüt ettiğini söyledi.

rgt
Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Reşad el-Alimi (SABA)

Yemen'de Meşruiyeti Destekleme Koalisyonu Sözcüsü Tuğgeneral Turki el-Maliki yaptığı açıklamada, saldırının meşru güçleri eğitmek ve Sayun şehrinde terörizm ve kaçakçılıkla mücadele etmek ve Yemen içinde insani ve kalkınma çalışmalarını desteklemek üzere Birinci Askeri Bölge güçlerini destekleyen koalisyon güçlerinin kampında spor antrenmanı yaptıkları sırada meydana geldiğini söyledi.

Açıklamaya göre el-Maliki, saldırının failinin ‘koalisyon güçlerinin Yemen'in meşruiyetini desteklemek ve kardeş Yemen halkının acılarını hafifletmek için insani çalışmaları desteklemek amacıyla oynadığı olumlu ve önemli rolü takdir eden Yemen Savunma Bakanlığı'nın onurlu üyelerini temsil etmediğini’ vurguladı.

Sözcü, iki şehidin naaşlarının ve yaralının Yemen'den tahliye edildikten sonra Suudi Arabistan'a ulaştığını bildirdi.

Sözcü, ortak güçlerin Yemen Savunma Bakanlığı ile koordineli bir şekilde çalışarak olayın sebep ve saiklerini ortaya çıkarmak, faili yakalamak ve adalete teslim etmek üzere soruşturma prosedürlerini takip edeceğini belirtti.

Yemen Başkanlık Konseyi: Korkakça bir terör eylemi

Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Reşad el-Alimi, dün (Cumartesi) akşam Yemen'in doğusundaki Hadramut vilayetinin Sayun kentinde iki Suudi subayın öldürülmesini ‘terör eylemi’ olarak nitelendirdi.

Ofisinden yapılan açıklamaya göre el-Alimi, ‘Yemen'de Meşruiyeti Destekleme Koalisyonu’na katılan Suudi güçlerinden bir subay ve bir astsubayın, Sayun kentinde koalisyon güçlerinden bir subayın da yaralanmasıyla sonuçlanan hain terör saldırısında şehit edilmesinin’ yasını tuttu.

El-Alimi açıklamasında operasyonun failinin tutuklanması ve koalisyon güçleri liderliğiyle iş birliği içinde olayla ilgili soruşturma başlatılması talimatını verdi.

Açıklamada “Cuma akşamı Birinci Askeri Bölge'ye mensup bir asker tarafından gerçekleştirilen canice saldırı, Yemen'de Meşruiyeti Destekleme Koalisyonu'ndaki kardeşlerimizin büyük rolünü ve Yemen halkının yanında gösterdikleri fedakârlıkları takdir eden Yemen Silahlı Kuvvetleri'nin onurlu mensuplarını temsil etmeyen korkakça bir terör eylemidir” denildi.

Açıklamada el-Alimi'nin devlet kurumlarını restore etme, insanların acılarını hafifletme ve İran destekli Husi milislerinin darbesini devirme arzuları dile getirildi.

Yemen'den kınama

Yemen Enformasyon Bakanı X platformundaki kişisel hesabından yaptığı paylaşımda, ülkesinin ‘terör eylemini’ en güçlü ifadelerle kınadığını ifade ederek taziyelerini iletti ve koalisyonun sergilediği asalet ve fedakârlık görüntülerini hatırlattı.

El-İryani, “Terörizm, karanlık ve geri kalmışlık güçleri tarafından desteklenen bu suç eylemi, Yemen halkını temsil etmemekte ve onların Suudi Arabistan'daki kardeşlerine yönelik dostluk ve minnet duygularını yansıtmamaktadır” dedi.

Yemen devletinin ‘sadece vatan düşmanlarına ve Suudi Arabistan'daki kardeşleri ve komşularıyla güvenlik, istikrar ve ilişkilerini baltalamak isteyenlere hizmet eden bu kötü niyetli bireysel eylem karşısında boş durmayacağını’ belirten el-İryani, failin izini sürmek, iğrenç suçun koşullarını ve arkasındaki herkesi ortaya çıkarmak ve adil ve caydırıcı cezalarını alabilmeleri için ilgili kişilerden hesap sormak için çalışacağını vurguladı.