BM Güvenlik Konseyi Darfur'a yönelik silah ambargosunu uzattı

Hızlı Destek Kuvvetleri el-Faşir'deki Zemzem Kampı’na yaklaştı

Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin New York'taki oturumundan (Arşiv - Birleşmiş Milletler)
Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin New York'taki oturumundan (Arşiv - Birleşmiş Milletler)
TT

BM Güvenlik Konseyi Darfur'a yönelik silah ambargosunu uzattı

Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin New York'taki oturumundan (Arşiv - Birleşmiş Milletler)
Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin New York'taki oturumundan (Arşiv - Birleşmiş Milletler)

Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi dün (Çarşamba) Sudan'ın Darfur bölgesine yönelik silah ambargosunu bir yıl süreyle uzattı.
BM Güvenlik Konseyi oybirliğiyle kabul ettiği kararla, 2005 yılından bu yana yürürlükte olan ve Darfur'a yönelik silah ambargosu ile şu anda sadece üç kişiyi etkileyen bireysel yaptırımları (mal varlıklarının dondurulması ve seyahat yasakları) 12 Eylül 2025 tarihine kadar uzattı.
ABD'nin BM Daimî Temsilci Yardımcısı Robert Wood şu açıklamayı yaptı: “Darfur halkı tehlike ve umutsuzluk içinde yaşamaya devam ediyor (...) Bu karar onlara, uluslararası toplumun içinde bulundukları kötü durumla yakından ilgilendiğine dair önemli bir mesaj göndermektedir.”

Jjxjxj
Batı Darfur eyaletinin başkenti el-Cuneyne yıllardır bölgenin savaştan en çok etkilenen şehri (AFP)

Wood, “Yaptırımlar tüm ülkeyi kapsamasa da, bunların yenilenmesi Darfur'a silah akışını kısıtlayacak ve Sudan'ın istikrar ve güvenlik yoluna geri dönmesine yardımcı olacaktır” dedi.
Sudan’da Nisan 2023'ten bu yana Abdulfettah el-Burhan liderliğindeki ordu ile eski yardımcısı Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) liderliğindeki Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında bir savaş sürüyor.
BM'ye göre çatışma on binlerce kişinin ölümüne ve 10 milyondan fazla insanın yerinden edilmesine neden oldu.
Uluslararası örgütler ve insani yardım çalışanları, savaşın, yirmi yıl önce Cancavid milislerinin ortaya çıktığı ve daha sonra HDK ile birleştiği bir savaşa tanık olan Darfur bölgesinde yeni bir etnik çatışmaya dönüşmesinden endişe duyuyor.
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) yetkilisi Jean-Baptiste Gallopin, BM Güvenlik Konseyi'ni ‘fırsatı kaçırmakla’ suçladı ve silah ambargosunu tüm Sudan'ı kapsayacak şekilde ‘genişletmeye’ çağırdı.

Jdjjdjd
Darfur'da yerinden edilmiş insanlar için kurulan Zemzem Kampı yakınlarında bir kovaya su dolduran Sudanlı çocuk (Reuters)

Sudan halen BM yaptırımlarının kaldırılmasını talep ederken, Çin ve Rusya Mart 2023'te çekimser kaldıktan sonra dün ambargonun uzatılması lehinde oy kullandı.
Çin’in BM Daimî Temsilci Yardımcısı Dai Bing, kararın ‘savaş alanına yönelik devam eden yasadışı silah akışını kısmen engelleyebileceği’ tahmininde bulundu, ancak yaptırımların ‘kendi başına bir amaç olmadığını’ ve ‘diplomasinin yerini alamayacağını’ kaydetti.
BM Güvenlik Konseyi tarafından süreci izlemekle görevlendirilen uzmanlar, Ocak ayında yayınladıkları yıllık raporlarında silah ambargosunun ihlal edilmesini kınamış ve HDK'ye silah gönderen bazı ülkeleri işaret etmişlerdi.
Sudan’ın BM Daimî Temsilcisi el-Haris İdris el-Haris Muhammed ise ambargonun devamının Darfur'daki güç dengesinde ‘dengesizliğe’ yol açtığını söyledi ve dün Birleşik Arap Emirlikleri'ni (BAE) bir kez daha ‘bu krizin devamında kilit rol oynamakla’ suçladı. BAE'li mevkidaşı Muhammed İsa Hamad Buşehab ise suçlamayı reddederek, bunu ‘dikkatleri Sudan silahlı kuvvetlerinin zayıflığından başka yöne çekmek için yapılan kötü niyetli bir girişim’ olarak nitelendirdi.

Nxjxjjd
 Kuzey Darfur'da yerinden edilmiş insanların yaşadığı Zemzem Kampı (Reuters)

Şarku’l Avsat’ın Sudan Tribune’den aktardığı habere göre HDK, Sudan'ın Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'in güneyinde yer alan ve savaş mağdurları için kurulan kalabalık Zemzem Kampı’nın etrafındaki ilmiği sıkılaştırdı.
HDK’ye bağlı platformlar, ‘kampa yakıt kaçakçılığı yapan grupların gözaltına alındığını ve 60 varilden fazla yakıt ele geçirildiğini’ gösteren bir video yayınladı.

HDK’de görevli Albay Cido Ali Mesbel, kuvvetlerinin ‘kampa ya da Darfur'un tarihi başkenti el-Faşir şehrine hiçbir şeyin geçmesine izin vermeyeceğini’ söyledi ve şehrin güney yönündeki tüm yolların kapatıldığını duyurdu.
Zemzem Kampı Sözcüsü Muhammed Hamis Duda Sudan Tribune'e yaptığı açıklamada, “HDK salı günü, insani krizin hafifletilmesine yardımcı olmak için hayatlarını riske atarak Zemzem Kampı’na mal taşıyan onlarca tüccarı tutukladı, mallara el koydu ve tüccarları açıklanmayan bir yerde gözaltına aldı” şeklinde konuştu



Şara’dan Suriyelilere zorluklara rağmen ülkeyi yeniden inşa etmek için birleşmeleri çağrısı

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (Reuters)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (Reuters)
TT

Şara’dan Suriyelilere zorluklara rağmen ülkeyi yeniden inşa etmek için birleşmeleri çağrısı

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (Reuters)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (Reuters)

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara, dün yaptığı açıklamada, Suriyelilerin ‘ülkeyi inşa etmek’ için birleşip birlikte çalışmasının önemli olduğunu söyledi.

Hama’nın yeniden inşası için düzenlenen bağış kampanyası “Fidaa for Hama” etkinliklerine katılan Cumhurbaşkanı Şara, burada yaptığı konuşmada Suriye’nin birçok zorlukla karşı karşıya olduğunu, ancak bunları aşacaklarını da sözlerine ekledi.

Suriye Cumhurbaşkanı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hama’nın yarası sadece Hama halkını değil, tüm Suriyelileri etkiledi ve bu yara 40 yıldan fazla bir süredir devam ediyor. Hama'nın kurtarılması, savaşta önemli bir dönüm noktasıydı, çünkü fedakarlık, sabır ve kurtuluş konusunda bir ders niteliğindeydi.”

Hama 1982 yılında, dönemin Devlet Başkanı Hafız Esed rejimi tarafından yaklaşık bir ay süren bir askeri operasyona tanık oldu. ‘Hama Katliamı’ olarak bilinen bu operasyon, yaklaşık 40 bin kişinin ölümüne ve 17 binden fazla kişinin kaybolmasına neden oldu.

Şara, Suriye’nin geçtiğimiz yıl bu zamanlarda ‘Saldırganlığı Caydırma Operasyonu’na hazırlandığını ve ‘operasyonun iptal edilmesini gerektiren tüm koşullara rağmen, ülkenin halkının kararlılığıyla zafer elde edilene kadar direndiğini’ vurguladı. Şara, operasyonun başarısının sırrının, Suriye devrimindeki aktörler arasında kurulan koalisyon olduğunun altını çizdi. Şara, bağış kampanyası etkinliklerinde yaptığı konuşmada, “Hama, tüm ulusa fedakarlık ve kurtuluş konusunda büyük bir ders verdi. Bugün Hama için endişelenmiyoruz, aksine ondan güç alıyoruz” ifadelerini kullandı.

Şara, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hama kırsalı, kutsal Suriye devriminde önemli bir rol oynadı ve bunu desteklemek için ağır bir bedel ödedi. Yıkılan ilçelerin yeniden inşasına katılan ve katkıda bulunan, insanların evlerine ve çiftliklerine dönmelerine yardımcı olan herkes, bunu yapmaktan büyük onur duyuyor. Suriyeliler Hama'ya borçlu ve bugün bu borcu sevgi ve kardeşlikle ödemek bizim görevimiz.”

Hama Valiliği tarafından yapılan açıklamaya göre kampanya kapsamında Suriyeli ve Arap kişiler ve kurumlardan 208 milyon doların üzerinde bağış toplandı. En dikkat çekici bağış, 80 milyon dolarlık bir bağışla bir Suriye-Katar ortak şirketinden geldi.

Bağış kampanyası, okulların, hastanelerin, sağlık merkezlerinin, iletişim altyapısının, yolların, köprülerin, içme ve atık su projelerinin, camilerin yeniden inşası ve restorasyonunu ve yerinden edilmiş kişiler için evler inşa edilmesini amaçlıyor.

Hama Valiliği, bağış kampanyasının başında, Dünya Bankası'nın Hama’nın yeniden inşası için ihtiyaç duyulan meblağın yaklaşık 15 milyar dolar olduğunu ve kampanyanın acil ihtiyaçlarının 500 milyon doları aştığını belirten raporları açıkladı.


Artan İsrail ihlalleri karşısında Hamas’tan siyasi hamle

Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye bölgesinde, hasar görmüş evinin penceresinden dışarı bakan Filistinli bir kadın, 21 Kasım 2025 (AP)
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye bölgesinde, hasar görmüş evinin penceresinden dışarı bakan Filistinli bir kadın, 21 Kasım 2025 (AP)
TT

Artan İsrail ihlalleri karşısında Hamas’tan siyasi hamle

Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye bölgesinde, hasar görmüş evinin penceresinden dışarı bakan Filistinli bir kadın, 21 Kasım 2025 (AP)
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye bölgesinde, hasar görmüş evinin penceresinden dışarı bakan Filistinli bir kadın, 21 Kasım 2025 (AP)

Gazze Şeridi’nde 10 Ekim’de yürürlüğe giren ateşkes anlaşmasına yönelik İsrail ihlalleri, zaman zaman artarak devam ediyor. Bu ihlallerin son örneği, dün öğle saatlerinde gerçekleştirilen yeni bir suikast oldu. Söz konusu saldırı, anlaşma maddelerinin açık bir şekilde ihlal edilmesi anlamına geliyor.

Anlaşma, İsrail’e, farklı aşamalara göre planlanan çekilme hatları çerçevesinde kontrolü altında tuttuğu bölgelerde askeri operasyon yapma serbestisi tanıyor. Halen devam eden birinci aşama, ‘sarı hat’ olarak belirlenen sınırda uygulanıyor ve bu hat, Gazze Şeridi’nin yüzde 50’sinden fazlasının İsrail kontrolünde olduğu anlamına geliyor. İsrail bu alanı, bölgede kalan son evlerin yıkımı, tünellerin tespit edilip tamamen imha edilmesi ve zaman zaman hava saldırıları düzenlenmesi gibi geniş kapsamlı askeri faaliyetler için kullanıyor.

gtrhy
İslami Cihad Hareketi savaşçıları ve Mısırlı işçiler, Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat'ın kuzeyinde İsrailli rehinelerin cesetlerini arıyor, 22 Kasım 2025. (AP)

Ateşkes anlaşmasının açık ihlalleri, zaman zaman hava saldırılarıyla, zaman zaman top atışlarıyla, kimi zaman da zırhlı araçlardan veya insansız hava araçlarından (İHA) açılan ateşle kaydediliyor. Ayrıca İsrail birlikleri, sarı hattın batısındaki Filistin bölgelerine onlarca hatta yüzlerce metre girerek sınırlı süreli ilerlemeler yapıyor. Bu ihlaller, zaman zaman ölümlere ve yaralanmalara yol açıyor.

xsdf
İslami Cihad Hareketi savaşçıları ve Filistinli işçiler, Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat'ın kuzeyinde İsrailli rehinelerin cesetlerini ararken insan kalıntılarını topluyor, 22 Kasım 2025. (AP)

Saha kaynaklarının Şarku’l Avsat’a aktardığı bilgilere göre, ateşkesin yürürlüğe girmesinden bu yana İsrail güçleri bazı bölgelerde en az 6 kez sınırlı kara ilerlemesi gerçekleştirdi ve ardından tekrar geri çekildi. En az 4 olayda ise sarı renkle işaretlenen beton bloklar onlarca metre ileri taşındı. Şucaiyye mahallesinin doğusunda yaşanan bir vakada bu mesafe 280 metreyi aşarak mahallenin yüzde 80’inden fazlasının İsrail kontrolü altına girmesiyle sonuçlandı.

Kaynaklar, bu ilerlemelerin bölgede yaşayan yaklaşık 150 ailenin yerinden olmasına neden olduğunu belirtiyor. Bu aileler, kısmen hasarlı evlerde veya çadırlarda barınmaya çalışıyordu ve bölge zaten yaşam koşullarından tamamen yoksundu.

Bombalama ve suikast

Gazze kentinin batısındaki er-Rimal mahallesinde bir aracı hedef alan hava saldırısında en az 5 Filistinli hayatını kaybetti. İsrail güvenlik kaynakları, saldırının Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları’ndan bir komutanı hedef aldığını belirtti. Bu saldırı, savaşın sona ermesinin ardından bir aracın bu şekilde vurulduğu ilk hava saldırısı olarak kaydedildi.

Bundan önce, kuzeydeki Cibaliye Mülteci Kampı’nın doğusunda bir Filistinli İsrailli bir keskin nişancı tarafından vurularak yaralandı. Diğer yandan el-Bureyc Mülteci Kampı’nın doğusunda İsrail zırhlı araçlarından açılan ateşte en az iki kişi daha yaralandı. Han Yunus’un güneyinde de bir kişi ateş sonucu yaralandı.

Refah, Han Yunus’un güneyi ve doğusu ile Gazze kentinin doğusunda, özellikle ez-Zeytun, Şucaiyye ve et-Tuffah mahallelerinde İsrail hava saldırıları düzenlendi. Saldırılar, İsrail kontrolü altındaki sarı hattın doğusundaki noktalara yöneldi.

Kaynaklar, bazı hava saldırılarının ve top atışlarının sarı hattı tam olarak hedef aldığını ya da hattın batısına, yani çekilme planına göre Filistin kontrolünde sayılan bölgelere yöneldiğini belirterek, bunun ateşkesin açık ihlali olduğunu ifade ediyor.

z
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye bölgesinde yıkımın ortasında kurulmuş bir sebze tezgâhı, 21 Kasım 2025 (AP)

Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı’na göre, İsrail ihlalleri nedeniyle en az 318 Filistinli hayatını kaybetti, 788 kişi de yaralandı. Böylece 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail saldırılarında yaşamını yitirenlerin sayısı 69 bin 733’e, yaralananların sayısı ise 170 bin 863’e yükseldi.

Hayatını kaybedenler arasında, uzun süredir İsrail güçlerinin kontrolü altında olan Gazze’nin güneyindeki Refah kentinde bulunan ve şehirde kalan son tünellerde saklanan Hamas mensupları yer almıyor. Saha kaynaklarına göre bu kişilerle mart ayının sonunda iletişim tamamen kesildi.

Hamas’ın tutumu

Hamas kaynakları Şarku’l Avsat’a yaptıkları açıklamada, hareketin ateşkese bağlılığını sürdürdüğünü ve İsrail hedeflerine yönelik herhangi bir saldırı gerçekleştirmediğini söyledi. Kaynaklar, İsrail ordusunun bu konuda yaptığı iddiaların gerçeği yansıtmadığını, bu iddiaların bazı Netanyahu hükümeti üyelerini memnun etmek için sahadaki tansiyonu yükseltmeyi amaçladığını ifade etti. Açıklamalara göre bu durum, direniş mensuplarını hedef almak için fırsat yaratırken, kayıpların çoğunu siviller oluşturdu.

cvfgt
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye bölgesinde yıkımın ortasında yürüyen Filistinliler, 21 Kasım 2025 (AP)

Kaynaklara göre Hamas yönetimi, İsrail’in tüm ihlallerini ve bunlara ilişkin ayrıntıları sürekli olarak arabulucularla paylaşıyor ve bu ihlallerin takibini siyasi düzeyde sürdürüyor. Hareket, imzalanan anlaşmanın uygulanması için İsrail’e baskı kurulmasını sağlamak amacıyla birden fazla kanaldan girişimlerde bulunuyor.

Hamas, medya kuruluşlarına dağıttığı açıklamada, İsrail ordusunun sarı hattı aşmaya devam etmesini ve hattı her gün batıya doğru taşımasını, buna bağlı olarak yaşanan kitlesel göçü, ayrıca Gazze Şeridi’nin doğu bölgelerine yönelik hava saldırılarını ve top atışlarını ateşkes anlaşmasının açık bir ihlali olarak nitelendirdi.

Açıklamada, Netanyahu hükümetinin anlaşmaya aykırı bir ‘oldubitti’ yaratma çabalarının kabul edilmeyeceği vurgulandı. Hamas, arabulucuları bu ihlalleri durdurmak için acil müdahaleye çağırırken, ABD yönetiminden ise verdiği taahhütleri yerine getirmesini, İsrail’in anlaşma kapsamındaki yükümlülüklerini uygulamasını sağlamasını ve Gazze’de ateşkes sürecini baltalamaya yönelik girişimlere karşı durmasını talep etti.


Türkiye, İsrail'in muhalefetine rağmen Gazze'ye destek vermek istiyor

Türkiye, İsrail'in muhalefetine rağmen Gazze'ye destek vermek istiyor
TT

Türkiye, İsrail'in muhalefetine rağmen Gazze'ye destek vermek istiyor

Türkiye, İsrail'in muhalefetine rağmen Gazze'ye destek vermek istiyor

Konuya yakın Türk yetkililere göre, İsrail'in muhalefetine rağmen Türkiye, Gazze Şeridi'ndeki çoğunluğu Müslüman, ABD destekli bir güce binlerce asker göndermeye hazırlanıyor.

Şarku’l Avsat’ın Bloomberg'ten aktardığı habere göre isimlerinin açıklanmasını istemeyen kaynaklar, ABD, Ankara'nın geçen ay Mısır ve Katar ile birlikte Gazze'de ateşkes sağlanması için arabuluculuk yapmasının ardından, ABD tarafından önerilen çok aşamalı bir planın parçası olan uluslararası istikrar gücüne Türkiye'nin katılımını genel olarak desteklediğini belirtti.

Konuşlanmada muharebe ve istihkam birliklerinin yer alması beklenirken, Türkiye, İsrail'in Gazze Şeridi'ne girmesinin ardından Washington'un İsrail'in askeri güç kullanımını sınırlamasını istiyor.

dcfr
Gazze Şeridi'ndeki Cibaliye'de yıkımın ortasında bir sebze tezgahı (AP)

Türkiye'nin, Trump'ın ateşkesin kalıcı bir barışa dönüşmesini sağlama planının önemli bir bileşeni olan uluslararası istikrar gücüne İsrail'in onayı olmadan nasıl katılabileceği henüz belirsizliğini koruyor.

Türk hükümeti, ABD'nin baskı yapması halinde İsrail'in sonunda geri adım atabileceğine inanıyor, ancak şu ana kadar İsrail hükümetinin geri adım atacağına dair bir işaret yok.