Sinvar'ın Lübnanlı liderlere mektupları

En önemlisi Nasrallah'a İsrail'e karşı savaşa katıldığı için teşekkür ettiği mektuptu

Hamas Siyasi Büro Başkanı Yahya Sinvar (AP)
Hamas Siyasi Büro Başkanı Yahya Sinvar (AP)
TT

Sinvar'ın Lübnanlı liderlere mektupları

Hamas Siyasi Büro Başkanı Yahya Sinvar (AP)
Hamas Siyasi Büro Başkanı Yahya Sinvar (AP)

Hamas Siyasi Büro Başkanı Yahya Sinvar, Lübnanlı liderlere teşekkür mektupları gönderdi. Sinvar, Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'a gönderdiği mektupta, Aksa Tufanı Operasyonu'ndan kısa bir süre sonra, 7 Ekim'den bu yana İsrail'e karşı devam eden çatışmalara katılımı için teşekkür etti.

Sinvar, Lübnanlı siyasetçilere ve partilere, hareketin eski lideri İsmail Heniyye'ye başsağlığı mesajı gönderdikleri için teşekkür mektubu yollarken, Nasrallah'ın mesajına savaşa katıldığı için teşekkür ettiği kısa bir giriş yazısı ekledi. Şarku’l Avsat'a konuşan Hizbullah'a yakın kaynaklar, gelen mektubun ‘Sinvar'ın şahsı tarafından değil, ofisi tarafından yazıldığını’ belirterek, ‘benzer mektupların başka liderlere, alimlere ve şahsiyetlere de gönderildiğini’ bildirdi.

Kamuoyuna açıklanan ilk mektup

Sinvar'ın mektubu, Nasrallah'ın ‘tebrik ve başsağlığı’ dilemek üzere daha önce gönderdiği mektuba cevaben gönderildi. Sinvar, Hizbullah liderine ‘direniş ekseni cephelerinde bu savaşa destek ve katılım yönündeki kutlu eylemlerde ifade edilen samimi ve asil duygularla harmanlanmış dayanışma için’ teşekkür etti.

Sinvar’ın mektubunda, “Şehitlerin değerli kanları Nazi Siyonist işgali karşısında sağlamlığı ve gücü arttıracak ve hareket her zaman olduğu gibi ilkelerine sadık kalacaktır. Bunların başında Filistin halkının cihat ve direniş seçeneğinde birleşmesi, Siyonist proje karşısında ulusu ve Kudüs ile Mescid-i Aksa başta olmak üzere kutsal mekanlarımızı savunmak için direniş ekseninin merkezinde yer aldığı ulusun birliği gelmektedir. İşgal, yenilgiye uğratılıp topraklarımızdan sökülüp atılana ve başkenti Kudüs olan bağımsız, tam egemen devletimiz kurulana kadar bu direnişi sürdüreceğiz” ifadeleri yer aldı.

Sinvar'ın mektubu, ağustos ayında Hamas Siyasi Büro Başkanı olmasından bu yana Nasrallah'a gönderilen ilk mesaj oldu. Sinvar ayrıca, Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun'a yeniden seçilmesi dolayısıyla bir tebrik mesajı göndermişti.

Önemli rol

Yazar ve siyasi araştırmacı Dr. Kasım Kusayr'a göre Sinvar'ın Nasrallah'a gönderdiği mektup, Hamas ve Hizbullah arasındaki ‘ilişkinin teyidi’ ve ‘Sinvar'ın Lübnanlı ve Arap liderlere gönderdiği mesajların bir parçası’. Kusayr Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, “Bu, İsrail'in Gazze Şeridi'nde Hamas'a karşı yürüttüğü savaşa rağmen, Sinvar'ın bugün oynadığı önemli rolü teyit ediyor” değerlendirmesinde bulundu.

İlerici Sosyalist Parti eski Genel Başkanı Velid Canbolat ve oğlu Timur Canbolat da aynı bağlamda Sinvar'dan iki mektup alırken, başta Nasırcı Halk Örgütü Başkanı Usame Saad ve İran'la ittifak halindeki İslamcı hareketlerin liderleri olmak üzere başka isimler de benzer mesajlar aldıklarını duyurdular.



Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
TT

Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)

Güney Lübnan'ın cephe hattındaki köylerinde düzenlenen protesto ve gösteriler, etkilenenlere tazminat ödenmesindeki gecikme nedeniyle devlete ve Hizbullah'a karşı halkın duyduğu öfkeyi yansıtıyor. Bu durum, birçok kişinin köylerini terk ederek köylerinin dışında yeni bir hayat kurmasına neden oldu.

Bu hamleler, evlerini ve mülklerini kaybettikten sonra hala yerinden edilme deneyimini yaşayan ve İsrail'in neredeyse her gün oraları hedef aldığını ve zamanla hasarın daha da artacağını bilerek henüz yeniden inşa tazminatı alamayan sınır kasabalarındaki sakinlerin trajik yaşamının başlamasından iki yıldan fazla bir süre sonra geliyor.

Bu bağlamda siyasi analist Ali el-Emin, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, bu tür hareketlerin ortaya çıkmasının "normal olduğunu, çünkü köylerin neredeyse terk edildiğini" söylüyor. Emin, "Bu protestoların, halka sırt çevirenlere karşı yapıldığını ve protestocuların, onun (Hizbullah'ın) tutumlarının, meselenin ele alınmasına yönelik her türlü olasılığın ufkunu kapatmaya katkıda bulunduğuna inandıklarını" vurguluyor.


Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz
TT

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün İsrail'in güney Suriye'de silahsızlandırılmış bölge kurulması talebini, ülkesini "tehlikeli bir duruma" sokacağı gerekçesiyle reddetti ve "(Biz) İsrail de dahil olmak üzere şiddet ihraç eden bir ülke olmakla ilgilenmiyoruz" dedi.

Eş-Şara, Doha Forumu'na katılımı sırasında verdiği röportajda, bu yılın başlarında Dürzi ve Alevilerin yaşadığı bölgelerde yaşanan kanlı çatışmalara atıfta bulunarak, "Sahilde ve Süveyda'da işlenen suçların faillerini yargılayacağız" sözü verdi.

Eski Cumhurbaşkanı Beşşar Esed'in devrilme yıldönümü arifesinde, El-Arabiya/El-Hadath kanalı, devrik cumhurbaşkanını, 2024 yılında gizemli bir şekilde öldürülen danışmanı Luna eş-Şibl ile bir arada olduğu video kayıtları yayınladı. Danışmanıyla birlikte yapılan "Esed kayıtları", güçlerinde savaşan Suriye askerleriyle alay etme, devrik cumhurbaşkanının Şam Guta'sına yönelttiği hakaretler (Guta'ya lanetler yağdırma) ve "Kaplan" lakaplı askeri komutan Süheyl el-Hasan ile Lübnan "Hizbullahı"nı eleştirme gibi ifadeler içeriyor.

Suriyeliler, sızdırılan ses kayıtlarının Esed'in, bir yıl önce muhalif grupların Şam'a girmesi ve rejiminin devrilmesiyle askeri olarak ilk kez düşüş yaşamasının ardından, destekçileri ve Suriye'de ve komşu ülkelerde onunla birlikte savaşanların gözünde ikinci kez düşüş yaşadığına işaret ettiğini düşünüyor.


Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
TT

Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)

İsrail, ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması beklentisiyle ve belirsiz bir durum ortasında, Gazze Şeridi'nde kontrolü altındaki bölgelerin geri kalanını tahrip etmeye devam ederken, Arap ve İslam ülkeleri Gazzelilerin Refah üzerinden yerinden edilme tehlikesine karşı önleyici tedbirler almakla meşgul.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, dün Doha Forumu'nda yaptığı açıklamada, "Refah Sınır Kapısı, Filistinlilerin yerinden edilmesi için bir geçit olmayacak, sadece Gazze'ye insani ve tıbbi yardım ulaştırmak için kullanılacak" ifadelerini kullandı.

Filistin Toprakları Hükümet Faaliyetleri Koordinatörlüğü Ofisi, çarşamba günü yaptığı açıklamada, Refah sınır kapısının "önümüzdeki günlerde Kahire ile koordinasyon halinde yalnızca Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a çıkışı için açılacağını" duyurdu.

Ayrıca Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, BAE, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar dışişleri bakanları cuma akşamı yaptıkları açıklamada, "Filistin halkını topraklarından çıkarmaya yönelik her türlü girişimi tamamen reddettiklerini" vurguladılar.