Bağdat'ta ABD askerlerinin bulunduğu askeri üsse füzeli saldırı

Irak'ın Enbar ilindeki Ayn el-Esed Hava Üssü’nde bulunan ABD askeri araçları (Arşiv - Reuters)
Irak'ın Enbar ilindeki Ayn el-Esed Hava Üssü’nde bulunan ABD askeri araçları (Arşiv - Reuters)
TT

Bağdat'ta ABD askerlerinin bulunduğu askeri üsse füzeli saldırı

Irak'ın Enbar ilindeki Ayn el-Esed Hava Üssü’nde bulunan ABD askeri araçları (Arşiv - Reuters)
Irak'ın Enbar ilindeki Ayn el-Esed Hava Üssü’nde bulunan ABD askeri araçları (Arşiv - Reuters)

Reuters haber ajansına konuşan iki askeri kaynak, Bağdat Uluslararası Havaalanı’nda yer alan ve ABD askerleri tarafından kullanılan bir askeri üsse bugün şafak vakti en az iki Katyuşa füzesiyle saldırı düzenlendiğini söylediler. Kaynaklar, hava savunma sistemlerinin füzeleri engellediğini belirttiler.

Ön incelemeye göre üç füze atıldığını söyleyen kaynaklar, bunlardan birinin Irak Terörle Mücadele Servisi’ne ait bir binanın yakınına düştüğünü ve bazı araçlarda hasara ve yangına yol açtığını, ancak yaralanan olmadığını ifade ettiler.

Fransız Haber Ajansı’nın (AFP) aktardığına göre bir güvenlik kaynağı, Bağdat Uluslararası Havaalanı’nda bulunan Victoria Üssü’ne üç füzeyle saldırı düzenlendiğini, bunlardan ikisinin üssün hava savunma sistemi tarafından etkisiz hale getirildiğini, üçüncüsünün ise Irak Terörle Mücadele Servisi’ne ait bir binanın yakınına düştüğünü belirtti. Bir başka güvenlik kaynağı da saldırının hava trafiğini etkilemediğini söyledi.

Irak’ın başkenti Bağdat'ta bulunan ABD’ye ait bir diplomatik bina, 11 Eylül günü geç saatlerde saldırıya uğramış, ancak herhangi bir kayıp bildirilmemişti.

ABD’nin Bağdat Büyükelçiliği Sözcülüğü, Reuters'ın saldırıya ilişkin yorum talebine henüz yanıt vermedi.

Hem ABD hem de İran için nadir bir bölgesel ortak olan Irak, 2 bin 500 ABD askerine ve Iraklı güvenlik birimleriyle bağlantılı İran destekli silahlı gruplara ev sahipliği yapıyor.

İran'a yanlısı Iraklı silahlı gruplar, Gazze Şeridi’ndeki savaşın başlamasından bu yana Ortadoğu'nun çeşitli bölgelerinde konuşlu ABD askerlerine birçok kez saldırı düzenlediler.



Suriye medyası, Esed'in devrilmesinin ardından ‘devrim’ kıyafetlerini giydi

Şam'da Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'in devrilmesini kutlamak için düzenlenen havai fişek gösterileri arasında muhaliflerin bayrağını dalgalandıran bir Suriyeli (Reuters)
Şam'da Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'in devrilmesini kutlamak için düzenlenen havai fişek gösterileri arasında muhaliflerin bayrağını dalgalandıran bir Suriyeli (Reuters)
TT

Suriye medyası, Esed'in devrilmesinin ardından ‘devrim’ kıyafetlerini giydi

Şam'da Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'in devrilmesini kutlamak için düzenlenen havai fişek gösterileri arasında muhaliflerin bayrağını dalgalandıran bir Suriyeli (Reuters)
Şam'da Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'in devrilmesini kutlamak için düzenlenen havai fişek gösterileri arasında muhaliflerin bayrağını dalgalandıran bir Suriyeli (Reuters)

Şam'da iktidarın el değiştirmesiyle birlikte Suriye'nin resmi medyası birbirini izleyen olayları ele alırken kafa karışıklığı yaşadı. Ancak kısa süre içinde, onlarca yıldır baskısı altında olduğu rejimin örtüsünden sıyrıldı ve muhalefetin üç yıldızlı bağımsızlık bayrağının renklerine boyandı.

Baas Partisi ve Esed ailesi on yıllar boyunca bilgi ve ifade özgürlüğü de dahil olmak üzere ülkedeki tüm özgürlükleri kısıtladı. Çatışma yılları boyunca rejim, medyayı kendi söylemlerini yaymak için bir araç haline getirdi, bağımsız gazetecilerin çalışmalarına kısıtlamalar koydu ve yabancı gazetecilerin ülkeye girişini sınırladı. 2020'den bu yana ülkede matbu gazetelerin yayını tamamen durduruldu.

Heyetu Tahriru’ş-Şam (HTŞ) liderliğindeki muhalif grupların 8 Aralık'ta Şam'a ulaşarak Beşşar Esed rejiminin devrildiğini ilan etmesinin ardından Suriye resmi haber ajansı SANA, 24 saatten uzun bir süre yayınını durdurdu. Devlet televizyonu da sahadaki hızlı gelişmelere ayak uyduramadı ve sadece arşivlenmiş görüntüleri yayınladı.

Saatler süren karmaşanın ardından ekranda ‘büyük Suriye devriminin zaferi’ sözleri belirdi ve buna vatandaşların ve muhalif savaşçıların kamu mallarının korunması çağrısı eşlik etti.

Kısa bir süre sonra televizyon ekranında, haber stüdyosundan dokuz kişilik bir grup belirdi. İçlerinden biri Şam’ın Fethi Operasyon Odası’na atfedilen ve ‘Şam şehrinin kurtarıldığını ve zalim Beşşar Esed'in devrildiğini’ duyuran bir bildiri okudu.

Ertesi gün SANA, Telegram hesabında yeşil rengin ve üç yıldızın ağırlıklı olduğu bir fotoğraf yayınlayarak, yeni başlangıcı duyurdu. Ardından Askeri Operasyonlar Dairesi ve bakanlıklardan gelen haberleri yayınlamaya devam etti.

Diğer yandan hükümet ve özel kuruluşlar için çalışan medya profesyonelleri, sosyal medya profillerini değiştirmekte gecikmedi ve eski rejimle ‘ilişkilerini kanıtlayacak’ tüm gönderileri sildi.

Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'in devrilmesinin ardından Emevi Meydanı'nda Suriye bağımsızlık bayrakları taşıyan insanlar (Reuters)Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'in devrilmesinin ardından Emevi Meydanı'nda Suriye bağımsızlık bayrakları taşıyan insanlar (Reuters)

“Onların suçu yok”

Kurulduğu 2006 yılından bu yana diğer medya kuruluşlarına kıyasla görece bir eleştiri marjına sahip olan rejime yakın el-Vatan gazetesi, rejimin düştüğü sabah, ‘Suriye medyasının ve gazetecilerinin hiçbir suçu olmadığını’ ilan etmekte gecikmedi.

El-Vatan gazetesinin genel yayın yönetmeni Vaddah Abdi Rabbuh sosyal medya hesabında, “Suriye medyası ve medya çalışanları suçsuzdur. Biz halkla birlikteydik ve halen de öyleyiz. Sadece talimatları yerine getiriyor ve bize gönderdikleri haberleri yayınlıyorduk” diye yazdı.

Gazete o günden beri ülkenin yeni siyasi yönetiminden haberler veriyor.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığı habere göre Abdi Rabbuh şu ifadeleri kullandı: “Enformasyon Bakanlığı'ndaki yeni yetkililerle görüştük. Onlar ekibimizin çalışmalarına devam edebileceği konusunda bize güvence verdiler. Gelecekte baskıya geri dönmeyi umuyoruz. Zira Suriye tek bir matbu gazetesi olmayan yegâne ülke.”

Diğer medya kuruluşlarının aksine, özel radyo istasyonu Şam FM, ‘genel durum istikrarlı ve güvenli hale gelip haber aktarımına izin verene kadar’ haber programlarını ve yayınlarını geçici olarak askıya aldığını duyurdu.

2007 yılında Şam'da kurulan radyo istasyonu, söz konusu açıklamadan iki gün sonra, artık faaliyet göstermeyeceğini bildirdi.

Ancak daha sonra Şam FM, ‘Enformasyon Bakanlığı'nın kararına dayanarak 22 Aralık 2024 Pazar gününden itibaren program, haber ve yayınlarına devam edeceğini’ vurguladı.

HTŞ ve müttefiki muhalif gruplar, 27 Kasım'da bir kısmını kontrol ettikleri İdlib vilayetinden başlattıkları saldırının ardından kuzeyde Halep, merkezde Hama ve Humus'tan Şam'a kadar ülkenin büyük şehirlerini kademeli olarak kontrol altına aldılar.

Suriye'deki yeni yönetimin lideri Ahmed eş-ŞeraSuriye'deki yeni yönetimin lideri Ahmed eş-Şera

‘Yeni medya durumu’

Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü'ne göre Suriye, 2024 basın özgürlüğü sıralamasında sondan bir önceki sırada yer alıyor.

Enformasyon Bakanlığı 13 Aralık'ta, rejimin şemsiyesi altında çalışan gazeteciler arasında endişe yaratan bir açıklama yayınlayarak, ‘devrik Esed rejiminin savaş ve propaganda makinesinin bir parçası olan ve suçlarının teşvik edilmesine doğrudan veya dolaylı olarak katkıda bulunan tüm savaş medyası profesyonellerini’ sorumlu tutma niyetini yineledi.

Suriyeli iş adamı ve Milletvekili Muhammed Hamşu tarafından finanse edilen SAMA TV gibi bazı kanallar ‘yeniden yayına başlamak için hazırlıklarını sürdürüyor’. Bazı yerel platformlar ve internet siteleri de yavaş yavaş yayınlarına tekrar başladı.

Yeni yetkililerin yaklaşımı, uzun yıllardır geçimlerini rejim yanlısı medya kuruluşlarından sağlayan gazeteciler için endişe yaratıyor.

Muhalif Suriye Gazeteciler Derneği'nin Şam ofisi direktörü Bessam Safer, “Kan dökülmesine katıldığı kanıtlanmadıkça hiçbir gazeteci sorumlu tutulamaz. Özgürlük ve insan hakları temelinde yeni bir medya durumu oluşturmak için medyayı uzlaştırmaya çalışmalıyız” dedi.