Beyrut’ta şiddetli saldırılar… Hedefte Nasrallah'ın halefi vardı

İsrail ordusu Lübnan ile Suriye arasındaki Masnaa Sınır Kapısı’nı bombaladı

TT

Beyrut’ta şiddetli saldırılar… Hedefte Nasrallah'ın halefi vardı

Beyrut’ta şiddetli saldırılar… Hedefte Nasrallah'ın halefi vardı

İsrail savaş uçakları bu sabah (cuma) erken saatlerde, 23 Eylül'de başlayan son bombardıman dalgasından bu yana Beyrut'un güney banliyölerine en ağır saldırıları gerçekleştirdi. İsrail medyasında Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın yerine geçecek en önemli aday olan Haşim Safiyuddin'in hedef alındığı yönünde haberler yer aldı.

Şarku’l Avsat’ın İsrail Kanal 14 televizyonundan aktardığına göre askeri kaynaklar Safiyuddin'in saldırının hedefi olduğunu söyledi. Safiyuddin'in akıbeti hemen doğrulanamadı.

New York Times da üç İsrailli yetkiliye dayandırdığı haberinde saldırıların ‘Safiyuddin'in de dahil olduğu bir Hizbullah liderler toplantısını hedef aldığını’ yazdı.

Bu haberler doğruysa, Safiyuddin'in öldürülmesi Nasrallah suikastından bu yana İran ve Hizbullah'a vurulan en büyük darbe olacak.

Lübnan Ulaştırma Bakanı Ali Hamiye Reuters’a yaptığı açıklamada, bu sabah Lübnan ile Suriye arasındaki Masnaa Sınır Kapısı yakınlarında gerçekleşen bir İsrail saldırısının, son günlerde İsrail bombardımanından kaçan yüz binlerce kişinin kullandığı bir yolu kestiğini söyledi. Hamiye, atılan bombalar sonucu dört metre genişliğinde bir krater açıldığını ifade etti.

xcs
Saldırının ardından Beyrut'un güney banliyölerinden alevler yükseliyor. (Reuters)

Bugün erken saatlerde Beyrut'ta güçlü patlamalar meydana geldi ve Hizbullah'ın kalesi olan güney banliyöleri ‘bir ateş kuşağıyla çevrilmiş’ gibi göründü. Güvenlik kaynakları saldırıların geçen hafta Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'a düzenlenen suikasttan daha büyük olduğunu ve her biri yaklaşık bir ton ağırlığında 80 bomba içerdiğini tahmin ediyor.

Lübnan Ulusal Haber Ajansı (NNA) ‘bir dizi İsrail saldırısının güney banliyölerini hedef aldığını’ bildirirken, Hizbullah'a yakın bir kaynak saldırıların sayısının ‘art arda on bir İsrail saldırısı’ olduğunu ve görgü tanıklarına göre binaları sarsan ve Beyrut ve banliyölerinin dışındaki bölgelerde yankılanan güçlü bir patlamaya neden olduğunu belirtti.

Güney banliyölerine yönelik şiddetli saldırıların ardından İsrail ordusu bölge sakinlerine acil bir uyarıda bulundu.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee X platformunda yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Güney banliyöleri sakinlerine, özellikle de el-Hades mahallesinde bulunan haritada işaretli binada ve komşu binalarda oturanlara acil bir uyarı: Savunma Kuvvetlerinin yakın gelecekte harekete geçeceği Hizbullah tesislerine yakınsınız. Kendi güvenliğiniz ve aile üyelerinizin güvenliği için bu binayı ve komşu binaları derhal boşaltmalı ve en az 500 metre uzakta durmalısınız.”



Husilere bağlı Zeynebiyat güçleri, Yemenli kadınları ‘savaş’ için seferberlik faaliyetlerine katılmaya zorluyor

 Husi kadın savaşçılar (X)
Husi kadın savaşçılar (X)
TT

Husilere bağlı Zeynebiyat güçleri, Yemenli kadınları ‘savaş’ için seferberlik faaliyetlerine katılmaya zorluyor

 Husi kadın savaşçılar (X)
Husi kadın savaşçılar (X)

Şarku’l Avsat'a bilgi veren kaynaklara göre Husiler, Gazze Şeridi'ni savunma ve füze gücü ile insansız hava araçlarını (İHA) destekleme bahanesiyle başkent Sana, Hacca ve İbb vilayetlerinden kaçırılan yüzlerce Yemenli kadın ve kızı seferberlik faaliyetlerine katılmaya, maddi ve ayni bağışta bulunmaya zorladı.

Kaynaklar, Husilerin ‘Fatımatü’z Zehra'nın doğum yıldönümü’ kutlamaları bağlamında Yemenli kadınları hedef almak ve onları ‘savaş çabaları’ için seferberlik faaliyetlerine katılmaya zorlamak amacıyla liderlerinin doğrudan talimatıyla onlarca kadın saha ekibi oluşturduğunu açıkladı.

Husilere bağlı Zeynebiyat güçleri ilk faaliyetlerini gerçekleştirmeye başladı. Sana ve kırsalında bir gün içerisinde mezhepçi bir karaktere sahip altı etkinlik düzenleyerek, kadınları bağış yapmaya ve oğullarını cephelere yollamaya çağırdılar.

SABA’nın haberine göre, Husilerin Sana'daki kadın komisyonu, füze gücü, deniz gücü ve İHA’ları destekleme bahanesiyle yaklaşık 100 bin dolar (Husilerin kontrolündeki bölgelerde bir dolar 530 Yemen riyaline denk geliyor) değerinde mali ve ayni bağıştan oluşan bir kadın konvoyuna öncülük etti.

Şarku’l Avsat'a konuşan Sana ve kırsalındaki çeşitli mahalle ve köylerde bulunan kadınlar, ‘Zeynebiyat’ın evlerine sürpriz ziyaretler yaparak, Gazze Şeridi'ni destekleme ve ABD ile İsrail saldırganlığına karşı durma bahanesiyle, Fatımatü’z Zehra'nın doğum yıldönümünü anma törenine aile üyeleriyle birlikte katılmalarını ve para ve mücevherlerini vermelerini istediklerini’ söyledi.

Bazı kadınlar, kadın ve kız çocuklarının seferberliği sırasında Husi kadın amirler tarafından kullanılan korkutma ve asgari haklardan mahrum bırakma tehditlerinden bahsetti.

Sana şehrinin el-Kaa mahallesinde yaşayan ev hanımı Ümmü Abdullah, kendisinin ve mahallesindeki diğer kadınların Husilerin ‘mezhepsel seferberlik’ ve gruba destek amaçlı bir etkinliğine katılmaya zorlandığını anlattı.

Ümmü Abdullah, Husilerin kadın etkinliklerini finanse etme bahanesiyle, görünüşte Gazze Şeridi ve Lübnan'ı desteklemek ve savaş çabalarını finanse etmek için nüfusun çoğunun maruz kaldığı zor yaşam ve maddi koşulları göz ardı ederek kadınlara yeni haraçlar dayatmasından duyduğu derin memnuniyetsizliği dile getirdi.

Husi kadın militanların saha hareketi, Yemen'in kuzeybatısındaki Hacca şehrini ve Eflah eş-Şam, Kuhlan eş-Şeref, Mabin, eş-Şağadira ve el-Mehabişa ilçelerini kapsıyor. Kadın komisyonu ve Zeynebiyat güçleri de aynı bahaneyle Yemen'in İbb vilayetinin çeşitli bölgelerindeki anneleri ve ev kadınlarını mezhepçilik ve bağış toplama kampanyalarıyla hedef almaya devam ediyor.

İbb'in ez-Zihar ilçesinde yaşayan ve Husilerin bir etkinliğine katılan Yemenli kadınlar, Husi liderlerini Filistin davasını ve bölgedeki insanların acı ve sıkıntılarını istismar etmek ve Yemenlilere dayattıkları bağışlardan büyük servet kazanmakla suçladı.

Husilerin kontrolü altındaki bölgelerde kadınları hedef alması, onlara karşı çeşitli suçlar ve ihlaller işlemeye devam ettiği bir döneme denk gelirken, uluslararası ve yerel örgütler bu ihlallerin durdurulması için insani yardım çağrısında bulunmaya devam ediyor.

Yemen Hak ve Özgürlükler Ağı yayınladığı bir raporda, Husilerin Eylül 2016 ile geçtiğimiz mart ayı arasında 18 vilayette Yemenli kadınlara karşı işlediği 10 bin 156 ihlali belgeledi.

Rapora göre Husiler, top atışı ve Katyuşa roketleriyle bombardıman, mayın ve EYP patlamaları, kasıtlı keskin nişancılık ve meskûn mahallerde gelişigüzel ateş açma gibi çeşitli şekillerde 2 bin 786 kadını öldürdü ve 4 bin 369 kadını da yaraladı.