İsrail ordusu: Lübnan'dan İsrail'e 180'den fazla füze fırlatıldı

Son iki saatte atılan 70 füze dahil

Demir Kubbe savunma sistemi, Güney Lübnan'dan Yukarı Celile'ye fırlatılan füzeleri engelliyor (AFP)
Demir Kubbe savunma sistemi, Güney Lübnan'dan Yukarı Celile'ye fırlatılan füzeleri engelliyor (AFP)
TT

İsrail ordusu: Lübnan'dan İsrail'e 180'den fazla füze fırlatıldı

Demir Kubbe savunma sistemi, Güney Lübnan'dan Yukarı Celile'ye fırlatılan füzeleri engelliyor (AFP)
Demir Kubbe savunma sistemi, Güney Lübnan'dan Yukarı Celile'ye fırlatılan füzeleri engelliyor (AFP)

İsrail ordusu dün (Cuma) yaptığı açıklamada, son iki saat içinde fırlatılan 70 füze de dahil olmak üzere Lübnan'dan 180'den fazla füzenin fırlatıldığını belirtti ve bunların çoğunun hava savunma sistemi tarafından vurulduğunu, geri kalanının ise açık alanlara düştüğünü vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın The Times of Israel'den aktardığına göre ordu, hava savunmasının Lübnan'dan İsrail hava sahasına giren iki İHA'yı düşürdüğünü açıkladı.

İsrail savaş uçaklarının ve insansız hava araçlarının perşembe günü Lübnan'da düzinelerce Hizbullah bölgesini vurduğuna dikkat çekti.

Ordu, Beyrut'taki hedeflerin arasında silah depoları, komuta merkezleri, istihbarat merkezleri, gözetleme ekipmanları ve altyapıların yer aldığını belirtti.

İsrail ordusu, "Lübnan'ın güneyindeki birçok Hizbullah silah deposu, savaşçısı ve roketatarının hedef alındığına" dikkat çekti.

İsrail ordusu, Lübnan sınırında açılan ateş sonucu yerlerinden edilen kuzey İsrail sakinlerini evlerine geri döndürmek amacıyla 23 Eylül'den beri Hizbullah'a yönelik bombalamalarını yoğunlaştırdı. Beyrut'un güney banliyösündeki Haret Hreik'teki yeraltı karargahını hedef alan saldırıda, Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah da dahil olmak üzere Hizbullah'ın üst düzey liderlerinin çoğu, hava saldırılarında öldürüldü.

Ordu, Lübnan'ın güney sınırında çok sayıda zırhlı tugayı ve binlerce savaşçıyı seferber etti. Hizbullah savaşçıları ile İsrail askerleri, İsrail ordusunun Lübnan topraklarına sızma ve keşif operasyonları sırasında doğrudan çatıştı.



BAE, Sudan ordusunun Hartum'daki misyon şefinin karargahını hedef aldığını doğruladı

BAE Dışişleri Bakanlığı binası (Şarku’l Avsat)
BAE Dışişleri Bakanlığı binası (Şarku’l Avsat)
TT

BAE, Sudan ordusunun Hartum'daki misyon şefinin karargahını hedef aldığını doğruladı

BAE Dışişleri Bakanlığı binası (Şarku’l Avsat)
BAE Dışişleri Bakanlığı binası (Şarku’l Avsat)

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Güvenlik ve Askeri İşlerden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Salim el-Cabiri, Sudan ordusunun Hartum'daki BAE misyon şefinin karargâhını hedef aldığını ve bunun sonucunda binada ve çevresindeki tesislerde ciddi hasar meydana geldiğini bildirdi. El-Cabiri, diplomatik binaların dokunulmazlığı temel ilkesinin ve başta Diplomatik İlişkiler Hakkında Viyana Sözleşmesi olmak üzere uluslararası sözleşme ve normların açık bir şekilde ihlal edildiğini vurguladı.

El-Cabiri, karargâhın hedef alındığını kesin olarak kanıtlayan fotoğraflar ve deliller bulunduğunu, bunun ise Dışişleri Bakanlığı ve Sudan ordusu tarafından sunulan ve Sudan'daki bu çatışmanın neden olduğu insani felaketin yasal ve ahlaki sorumluluğundan kaçmak için umutsuz bir girişim olan sahte anlatıyı ortadan kaldırdığını belirtti. El-Cabiri söz konusu saldırının, uluslararası toplumu yanıltmayı, dikkatleri Sudanlı kardeşlerin çektiği acılardan başka yöne çekmeyi ve BAE'nin ortaklarıyla birlikte barışçıl bir şekilde sona erdirmek için büyük çaba sarf ettiği bu uzun çatışmayı sona erdirmek için uluslararası çabaların getirdiği yükümlülüklerden kaçmayı amaçladığını ifade etti.

Şarku'l Avsat'ın BAE resmi haber ajansı WAM'dan aktardığına göre el-Cabiri, Sudan tarafının başkalarına iftira atma ve sorumluluğu kabul etmeme konusundaki bu inkâr ve ısrarının, Sudan halkının çektiği acılara karşı bariz bir umursamazlığı yansıttığını belirtti. Ayrıca Sudan tarafının, kanıtlanmış gerçeklerle çürütülen gündemler aracılığıyla 9 aydan fazla bir süredir BAE'ye karşı iftira atma konusundaki bu inkâr ve ısrarının, Sudan halkının istikrar ve refaha ulaşma haklarını ve isteklerini reddettiğini vurguladı.

El-Cabiri, Birleşmiş Milletler (BM) uzmanlarını kanıtları gözden geçirmeye ve saldırının yol açtığı hasarı incelemeye davet etti.

Bu bağlamda el-Cabiri, söz konusu korkakça saldırıyı şiddetle kınadıklarını belirterek, bu acımasız saldırıda BAE ile dayanışma içinde olduklarını ifade eden 100'den fazla ülke ve uluslararası kuruluşa teşekkür ve takdirlerini sundu.