UNIFIL: İsrail saldırılarına rağmen Lübnan'da kalacağız

Lübnan'daki Birleşmiş Milletler Geçici Gücü'ne (UNIFIL) ait araçlar (Reuters)
Lübnan'daki Birleşmiş Milletler Geçici Gücü'ne (UNIFIL) ait araçlar (Reuters)
TT

UNIFIL: İsrail saldırılarına rağmen Lübnan'da kalacağız

Lübnan'daki Birleşmiş Milletler Geçici Gücü'ne (UNIFIL) ait araçlar (Reuters)
Lübnan'daki Birleşmiş Milletler Geçici Gücü'ne (UNIFIL) ait araçlar (Reuters)

Lübnan'daki Birleşmiş Milletler Geçici Gücü'nün (UNIFIL) bir sözcüsü dün yaptığı açıklamada, barışı koruma güçlerinin son birkaç gündeki İsrail saldırılarına ve İsrail ordusu tarafından ayrılması yönünde verilen emirlere rağmen güney Lübnan'da kalmaya kararlı olduklarını söyledi.

Sözcü Andrea Tinetti, İsrail'in barış gücü askerlerine yönelik saldırılarının iki barış gücü askerinin yaralanmasına ve bazı izleme faaliyetlerinin sekteye uğramasına yol açtığını belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığına göre Tinetti, İsrail güçleri ile Lübnan Hizbullahı arasındaki çatışmaya atıfta bulunarak, "Bu kesinlikle son 12 ayda tanık olduğumuz en tehlikeli olay veya olaylardan biri olabilir" dedi.



Blinken: Washington Lübnan devletinin ülkenin “idaresini ele almasını” destekliyor

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Laos'un Vientiane kentinde düzenlenen Güneydoğu Asya Uluslar Birliği (ASEAN) zirvesi sırasında bir basın toplantısında konuştu. (AP)
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Laos'un Vientiane kentinde düzenlenen Güneydoğu Asya Uluslar Birliği (ASEAN) zirvesi sırasında bir basın toplantısında konuştu. (AP)
TT

Blinken: Washington Lübnan devletinin ülkenin “idaresini ele almasını” destekliyor

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Laos'un Vientiane kentinde düzenlenen Güneydoğu Asya Uluslar Birliği (ASEAN) zirvesi sırasında bir basın toplantısında konuştu. (AP)
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Laos'un Vientiane kentinde düzenlenen Güneydoğu Asya Uluslar Birliği (ASEAN) zirvesi sırasında bir basın toplantısında konuştu. (AP)

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken bugün (Cuma) Lübnan'da diplomatik bir çözüm bulunması ve daha geniş çaplı bir çatışmanın önlenmesi umudunu dile getirerek Washington'un Lübnan devletinin Hizbullah'a karşı kendini kabul ettirme çabalarını desteklediğini vurguladı.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre Blinken, Lübnan'da Tahran destekli Hizbullah grubunu hedef alan yıkıcı bir saldırı düzenleyen İsrail'in Hizbullah'a karşı “kendini savunma hakkı” olduğunu yineledi ancak insani durumla ilgili endişelerini de dile getirdi.

Laos'ta düzenlenen Güneydoğu Asya ülkeleri zirvesinin ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Blinken, “Bölgede daha geniş çaplı bir çatışmayı önlemek için yoğun temaslarımızı sürdürüyoruz. İnsanların evlerine dönebilecekleri, güvenliklerini yeniden kazanabilecekleri ve çocukların okullarına geri dönebilecekleri bir ortamın yaratılmasına yardımcı olmaya çalışmak hepimizin çıkarınadır. Dolayısıyla İsrail'in bunu yapmakta çok açık ve meşru bir çıkarı var. 

Lübnan halkı da aynı şeyi istiyor. Bunu başarmanın en iyi yolunun diplomatik anlayış olduğunu düşünüyoruz ve bu bir süredir üzerinde çalıştığımız ve şu anda odaklandığımız bir konu. ABD'nin, Hizbullah'ın yıllar süren hakimiyetinden sonra Lübnan devletinin kendini yeniden inşa etmesine destek olmak için çalışacağız. Lübnan halkının, devletin kendisini dayatması ve ülke ve geleceği için sorumluluk alması konusunda güçlü bir çıkarı olduğu açıktır” dedi.

Gazze Şeridi'ne yardım girmemesinden duyduğu endişeyi dile getiren ABD Dışişleri Bakanı ülkesinin halkın insani ihtiyaçlarını karşılamak için İsrail ile doğrudan iletişim halinde olduğunu söyledi.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'tan aktardığına göre Blinken, Ortadoğu'daki çatışmalar ve Gazze'deki insanların içinde bulunduğu kötü durumla ilgili olarak Asya'da büyük bir endişe olduğunu söyledi.

ABD'nin Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki insani yardım eksikliği konusundaki endişelerini İsrail'e ilettiğini söyleyen Blinken Laos'taki zirvenin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada “Gazze Şeridi'ne yardım girmemesi konusunda ciddi endişelerim var. ABD'nin Gazzelilerin insani ihtiyaçlarının karşılanması gerektiği konusunda ‘İsrail ile doğrudan iletişim kurduğunu’ sözlerine ekledi.