Moritanya'daki siyasi tartışmalara yolsuzluk hakim

Eşitlik Partisi'nin yolsuzlukla ilgili seminerinden bir kare (Eşitlik Partisi)
Eşitlik Partisi'nin yolsuzlukla ilgili seminerinden bir kare (Eşitlik Partisi)
TT

Moritanya'daki siyasi tartışmalara yolsuzluk hakim

Eşitlik Partisi'nin yolsuzlukla ilgili seminerinden bir kare (Eşitlik Partisi)
Eşitlik Partisi'nin yolsuzlukla ilgili seminerinden bir kare (Eşitlik Partisi)

Moritanya’da iktidardaki Eşitlik Partisi (El Insaf) hafta sonu iyi yönetim ve idari ve mali yolsuzluğun yayılmasının kalkınmanın sağlanması açısından taşıdığı tehlikeyi tartışmak üzere bir seminer düzenledi. Seminer, ülkedeki yolsuzluğu Moritanya'daki siyasi tartışmaların gündem maddelerinin en başına taşıdı.

Yolsuzluk vakalarının yoğun olduğu ülkeler arasında yer alan Moritanya’da hükümet daha önce yolsuzluk yapan kişilerden para tahsil ettiğini kabul etmişti. Ancak hükümet ve birçok uluslararası kuruluş tarafından yayınlanan resmi raporlara göre yolsuzluk şüphesi bulunan anlaşmalarda her yıl büyük miktarlarda para kaybediliyor.

Geçtiğimiz haziran ayında yeniden seçilmesinin ardından Moritanya Cumhurbaşkanı Muhammed Veled el-Gazvani, ikinci dönemini yolsuzlukla ve yolsuzluğa karışan kişilerle mücadeleye ve kamu parasının korunmasına adayacağı sözünü verdi.

xcdvf
Moritanya'da yolsuzlukla mücadele seminerinden bir kare (Eşitlik Partisi)

İlk görevi yolsuzlukla mücadele etmek olan yeni bir hükümetin atanmasından üç ay sonra, iktidardaki Eşitlik Partisi tarafından ‘Devletin güçlü taahhüdü ile elitlerin ve toplumun samimi katılımı arasında iyi yönetim” başlığı altında yolsuzlukla mücadeleye karşı seminer düzenledi. Eşitlik Partisi lideri Sidi Ahmed Veled Muhammed, yolsuzlukla mücadele seminerinin ‘Cumhurbaşkanı Muhammed Veled el-Gazvani’nin programının uygulanmasını destekleyen bazı paralel siyasi ve entelektüel faaliyetlerin bir parçası olduğunu’ söyledi.

Cumhurbaşkanı Veled el-Gazvani’nin, ülke için stratejik ve kader niteliğinde bir eylem olarak yolsuzlukla mücadele etme sözü verdiğine dikkati çeken Veled Muhammed, “Herkesin, geleceğimizi tehdit eden yolsuzlukla mücadeleye katılması gerekiyor” dedi.

Seminerde yolsuzluğun tanımı ve kavramı ile yolsuzlukla mücadelede en önemli başarılı deneyimler ele alınırken yolsuzlukla mücadelede siyasi ve idari elitlerin rolünün yanı sıra şeffaflık ve yolsuzlukla mücadele politikasının başarısının anahtarlarından biri olarak sivil davranışın benimsenmesinin önemi üzerinde duruldu.

vfrb
Moritanya Cumhurbaşkanı Muhammed Veled el-Gazvani (AFP - Arşiv)

Yolsuzlukla mücadele tartışması hükümet yanlısı siyasi partilerle sınırlı değildi ve muhalefetin de gündemindeydi. Ulusal Reform ve Kalkınma Birliği Partisi, hükümetin yolsuzlukla mücadelesinin halen ‘slogandan ibaret’ olduğu yorumunda bulundu.

‘Parlamentoda en çok temsil edilen muhalefet partisi ve demokratik muhalefet kurumunun lideri’ olarak tanımlanan Ulusal Reform ve Kalkınma Birliği Partisi, geçtiğimiz haftaki Ulusal Konsey toplantısının ardından yazılı olarak yapılan basın açıklamasında “Yolsuzlukla mücadele hala bir slogandan ibaret. Gerçekler üzerindeki etkilerini görmedik” ifadeleri yer aldı.

Açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

“Yetkililerin yolsuzluğun kalkınmanın önündeki en büyük engellerden biri olduğunu kabul etmelerine ve bununla mücadele konusundaki kararlılıklarını açıklamalarına rağmen hiçbir yetkili yolsuzluk suçlamasıyla mahkum edilmedi. Yolsuzluk yaptığından şüphelenilenlerin birçoğu, haklarından mahrum bırakılmış insanlara açıkça meydan okuyarak yeniden atandı.”

‘Verilen sözlere ve gösterişli sloganlara rağmen vatandaşların içinde bulundukları koşulların kötüleşmeye devam etmesinin nedeninin yolsuzluk olduğunu’ vurgulayan Ulusal Reform ve Kalkınma Birliği Partisi açıklamasında, “Temel emtiaların fiyatları hala alt ve hatta orta gelirli vatandaşların ulaşamayacağı düzeyde. Sağlık, eğitim, ulaşım, elektrik ve su gibi temel hizmetler hala insana yakışır bir yaşamın en temel gereksinimlerini karşılamaktan uzak” denildi.



İsrail, Hamas tarafından teslim edilen kalıntı örneklerini aldı

Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)
Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)
TT

İsrail, Hamas tarafından teslim edilen kalıntı örneklerini aldı

Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)
Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi bugün, İsrail’in Hamas tarafından Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracılığıyla teslim edilen kalıntı örneklerini teslim aldığını duyurdu. Örneklerin adli tıp laboratuvarına gönderilmesi planlanıyor.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre bir Hamas lideri, hareketin bugün Gazze Şeridi'nde kalan iki cesetten birini teslim edeceğini açıklamıştı.

İsrailli rehine Ran Gvili ve Taylandlı rehine Sudthisak Rinthalak'ın cesetleri halen Gazze'de bulunuyor.

Bu gelişme, İsrail güçlerinin bugün Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki el-Bureyc Mülteci Kampı’nda bir Filistinliyi öldürmesi ve Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerinde evlerin yıkılması ve bombardımanların devam etmesi ile birlikte gerçekleşti.

Filistin resmi haber ajansı WAFA, ‘işgal güçlerinin kuzeydeki Cibaliye Mülteci Kampı’na yoğun hava saldırıları düzenlediğini ve kuzey Gazze’de bazı konut binalarını yıktığını’ bildirdi. Ayrıca İsrail’e ait insansız hava araçları (İHA) et-Tuffah mahallesindeki es-Senafur kavşağı yakınlarında Filistinlilerin evlerine bombalar attı ve eşzamanlı olarak yoğun ateş açıldı.


Sudan'dan Rusya'ya cazip teklif: ABD ve AB kızabilir

Ordunun başındaki General Abdülfettah Burhan, Sudan'ı fiili olarak yönetiyor (AP)
Ordunun başındaki General Abdülfettah Burhan, Sudan'ı fiili olarak yönetiyor (AP)
TT

Sudan'dan Rusya'ya cazip teklif: ABD ve AB kızabilir

Ordunun başındaki General Abdülfettah Burhan, Sudan'ı fiili olarak yönetiyor (AP)
Ordunun başındaki General Abdülfettah Burhan, Sudan'ı fiili olarak yönetiyor (AP)

Orduyla paramiliter Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasındaki çatışmaların sürdüğü Sudan'daki askeri yönetim, Rusya'yla daha yakın ilişkiler kurmak istiyor.

Wall Street Journal'ın (WSJ) Sudanlı yetkililere dayandırdığı habere göre, Moskova'ya Afrika'daki ilk deniz üssünü kurması teklif edildi.

Ekimde iletilen teklifin, Rusya'nın 25 yıl boyunca 300 askerini ve 4 savaş gemisini barındırabileceği bir üssü içerdiği aktarıldı.

Port Sudan ya da Kızıldeniz kıyısındaki bir başka yerde yapılabileceği bildirilen üs, bölgedeki kritik ticaret yollarına yakın olacak.

Küresel ticaretin yüzde 12'si, Avrupa-Asya alışverişinde önemli bir yere sahip olan Süveyş Kanalı üzerinden gerçekleşiyor.

WSJ, bunun Çin ve Rusya'yı kıtadaki limanlardan uzak tutmaya çalışan ABD için endişe verici bir gelişme olacağını vurguladı. 

Bu iki ülkenin Afrika'daki limanların kontrolü sayesinde buralarda savaş gemilerini tamir edip yeni silahlarla donatabileceği ve kritik denizyollarını kapatabileceği belirtildi.

Çin de denizaşırı ilk deniz üssünü 2017'de Cibuti'de kurmuştu. Kızıldeniz'i Aden Körfezi'ne bağlayan Babülmendep Boğazı'ndaki üs, bir uçak gemisinin demirleyebileceği kadar büyük.

ABD'nin Afrika'daki en büyük üssü Camp Lemonnier, Çin'inkinden yalnızca 10 kilometre uzaklıkta.

ABD'nin ayrıca Somali'de birlikleri var. 

Kremlin'in, Afrika'nın en büyük üçüncü altın üretici Sudan'dan madencilik konusunda imtiyazlar alabileceği de Amerikan gazetesinin haberinde ifade edildi. 

Sudanlı yetkililer tüm bunlar karşılığında hava savunma sistemleri gibi silahları ucuza almak istiyor.

WSJ, Sudan ordusundan bir yetkilinin, bu anlaşmanın AB ve ABD'yle aralarında sorun yaratabileceğinin farkında olduklarını söylediğini aktardı.

Bu hamlenin Moskova'yı kıtada yeniden güçlendirebileceği de haberde vurgulandı.

Paralı asker şirketi Wagner'in kurucusu Yevgeni Prigojin'in 2023'teki ölümünün ardından Rusya'nın Afrika planları sekteye uğradı.

Rusya Savunma Bakanlığı'na bağlı Afrika Kolordusu, Wagner'in operasyonlarını devralsa da kıtadaki yerini doldurmakta zorlandığı bildiriliyor.

General Abdülfettah Burhan'la işbirliği yapan General Muhammed Hamdan Dagalo, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin soykırımla suçladığı Ömer el Beşir'i 2019'da devirmişti. 

Ülkeyi sivil yönetime döndürme ve 100 bin kişilik paramiliter kuvvet HDK'yi ordu bünyesine dahil etme süreci nedeniyle iki general anlaşmazlığa düşmüş, 2023'te yeniden iç savaş patlak vermişti. 

Yeniden başlayan çatışmaların başlarında Moskova, Dagalo'ya bağlı HDK'yi destekliyordu. 

Başkent Hartum'dan HDK güçlerinin atılmasındaysa Ukrayna rol oynamıştı. 

WSJ, Rusların desteğini yetersiz bulan HDK'nin Kiev'e yanaştığını ve bunun üzerine Moskova'nın da Burhan'a bağlı orduyla ittifak kurduğunu aktarıyor.

Amerikan gazetesinin haberinde İran, Mısır ve Türkiye'nin Sudan ordusuna drone sağladığı da öne sürüldü.

Tahran'dan gelen deniz üssü kurma önerisinin, ABD ve İsrail'in tepkisiyle karşılaşmaktan korkan Hartum yönetimi tarafından geçen sene reddedildiği bildirildi. 

Diğer yandan ABD ve BM, Birleşik Arap Emirlikleri'ni (BAE) HDK'yi silahlandırmakla suçluyor. BAE ise bu iddiaları reddediyor.

Independent Türkçe, WSJ, AP


Yahudi yerleşimciler, Batı Şeria’da İtalyan ve Kanadalı gönüllüleri dövdü

Sınır bölgelerinde örgütlenen Yahudi yerleşimciler, Filistinlilere ait tarım alanlarına ve bağlara saldırıları artırıyor (Reuters)
Sınır bölgelerinde örgütlenen Yahudi yerleşimciler, Filistinlilere ait tarım alanlarına ve bağlara saldırıları artırıyor (Reuters)
TT

Yahudi yerleşimciler, Batı Şeria’da İtalyan ve Kanadalı gönüllüleri dövdü

Sınır bölgelerinde örgütlenen Yahudi yerleşimciler, Filistinlilere ait tarım alanlarına ve bağlara saldırıları artırıyor (Reuters)
Sınır bölgelerinde örgütlenen Yahudi yerleşimciler, Filistinlilere ait tarım alanlarına ve bağlara saldırıları artırıyor (Reuters)

Yahudi yerleşimciler, Batı Şeria'daki İtalyan ve Kanadalı gönüllüleri dövüp eşyalarını çaldı.

Guardian'ın aktardığına göre pazar sabahı yaşanan olayda radikal sağcı yerleşimciler, Eriha bölgesindeki Ayn el-Duyuk köyüne baskın düzenledi. 

Yerleşimcilerin, Filistinlileri korumak için köyde bulunan İtalyan ve Kanadalı gönüllülere de saldırdığı belirtildi.

Filistin Ulusal Yönetimi'nin resmi haber ajansı WAFA, üç İtalyan ve bir Kanadalı gönüllünün hastaneye kaldırıldığını aktardı. 

Kimliğinin paylaşılmaması şartıyla konuşan Kanadalı kadın, sabaha karşı düzenlenen saldırıda yaşadıklarını şöyle anlattı: 

10 maskeli yerleşimci gece nöbetinden sonra uyuduğumuz eve baskın yaptı. İkisinin üzerinde ordu tarafından verilen tüfeklerden vardı. Bizi yaklaşık 15 dakika boyunca dövdüler. Kafama, kaburgalarıma, kalçama ve uyluk bölgeme defalarca tekme attılar. Bize Arapça hakaretler yağdırdılar ve orada bulunmaya hakkımız olmadığını söylediler.

Gönüllü, Yahudi yerleşimcilerin bölgede artan saldırılarına dikkat çekerek, "Mesele bizimle ilgili değil. Biz 15 dakika dayak yedik ama buradaki Filistinliler bu şiddeti her gün, her saat, binlerce kez yaşıyor" dedi.

Kanada Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "aşırılıkçı yerleşimcilerin işlediği şiddet eylemlerinin kınandığı" bildirildi. Kanada yönetiminin "Filistin topraklarının ilhakına yönelik her türlü eyleme ve söyleme karşı olduğu" hatırlatıldı. 

Diğer yandan İtalyan gönüllülerden birinin ağır yaralandığı ve Ramallah'ta tedavisinin sürdüğü belirtiliyor. İtalya Dışişleri Bakanı Antonio Tajani, olaya ilişkin açıklamasında "Bu saldırganlıktan bıktık. Yerleşimcilerin haklarını bu şekilde savunmaları doğru değil" ifadelerini kullandı. 

Guardian, Batı Şeria'daki İsrailli yetkililerin yorum taleplerine yanıt vermediğini yazıyor. Gazetenin irtibata geçtiği köylüler ve aktivistler, polisin yerleşimcilerin saldırılarını durdurmak veya karargahlarını dağıtmak için harekete geçmediğini söylüyor.

Batı Şeria'daki Filistin köylerini korumak için yabancı gönüllüler toplayan Faz3a örgütünden aktivist Manal Tamimi, radikal sağcı yerleşimcilerin iki ay önce köyün yakınlarına karakol inşa ettiğini ve adam devşirdiğini söylüyor. Gönüllülerin saldırılara karşı Filistinlilerin yanında durmasının çok değerli olduğunu belirtiyor.

Kanadalı gönüllü de köydeki varlıklarının halkı güçlendirdiğini söylüyor: 

Biz oradayken köylüler daha dirençli oluyordu. Çocuklar özgürce oynuyordu. İnsanlar gece boyunca uyuyabiliyorlardı. Sırf bu bile bizim orada olmamızı değerli kılıyordu.

Birleşmiş Milletler'in rakamlarına göre İsrailli yerleşimciler ve güvenlik güçleri son iki yılda Batı Şeria'da 233'ü çocuk olmak üzere binden fazla Filistinliyi öldürdü. 

Independent Türkçe, Times of Israel, Guardian