İsrail'in Suriye ile Lübnan arasındaki sınır kapısını vurmasının ardından Lübnan'dan Suriye’ye geçişler yüzde 90 oranında azaldı

Suriye ile Lübnan arasındaki Cuseyh Sınır Kapısı’nda İsrail saldırısının neden olduğu bir çukurun yanından geçen insanlar, 28 Ekim 2024. (Reuters)
Suriye ile Lübnan arasındaki Cuseyh Sınır Kapısı’nda İsrail saldırısının neden olduğu bir çukurun yanından geçen insanlar, 28 Ekim 2024. (Reuters)
TT

İsrail'in Suriye ile Lübnan arasındaki sınır kapısını vurmasının ardından Lübnan'dan Suriye’ye geçişler yüzde 90 oranında azaldı

Suriye ile Lübnan arasındaki Cuseyh Sınır Kapısı’nda İsrail saldırısının neden olduğu bir çukurun yanından geçen insanlar, 28 Ekim 2024. (Reuters)
Suriye ile Lübnan arasındaki Cuseyh Sınır Kapısı’nda İsrail saldırısının neden olduğu bir çukurun yanından geçen insanlar, 28 Ekim 2024. (Reuters)

Yerel bir yetkili dün (Pazartesi) yaptığı açıklamada, Hizbullah ile İsrail arasında devam eden savaşın ortasında İsrail'in sınır kapısına düzenlediği saldırının ardından Lübnan'dan Suriye'ye geçişlerin yüzde 90 oranında azaldığını söyledi.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre, Lübnan ile Suriye arasındaki ana geçiş olan Cedide Yabus-Masnaa'nın bu ayın başlarında İsrail hava saldırılarıyla hizmet dışı bırakılmasının ardından, cuma günü de Cuseyh Sınır Kapısı, bir köprüyü tahrip eden, yolda büyük bir çukur açan ve küçük bir yaya yolu bırakan saldırıyla hizmet dışı bırakıldı.

Cuseyh Sınır Kapısı Müdürü Debbah el-Meşal, çapı 12 metreden fazla olan bir çukurun yakınında yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Sınır kapısı hedef alındığından beri yerinden edilmiş insanların hareketi yüzde 90 oranında azaldı. Eskiden günde yaklaşık bin 500 kişi kabul ediyorduk, ancak bugün bu sayı 150’yi geçmiyor.”

İsrail ordusu ise cuma günü yaptığı açıklamada, ‘Cuseyh Sınır Kapısı’nda Hizbullah'a ait askeri altyapıyı vurduğunu’ duyurdu. Lübnanlı yetkililer cuma günü yaptıkları açıklamada, İsrail'in Hizbullah'ın kalelerine yönelik son saldırılarının 23 Eylül'de başlamasından bu yana geçen bir ay içinde yarım milyondan fazla insanın Lübnan'dan Suriye'ye kaçtığını bildirdi.

Suriye ile Lübnan arasında dördü Humus kırsalında, biri Şam kırsalında ve biri de Tartus kırsalında olmak üzere altı yasal sınır kapısının yanı sıra, örtüşen coğrafi sınırlar içinde onlarca yasadışı yol ve geçiş bulunuyor.

İsrail ordusu 4 Ekim'de Lübnan'ın doğusundaki Masnaa sınır bölgesini bombalayarak on binlerce Lübnanlı ve Suriyeli mültecinin Lübnan'ın çeşitli bölgelerine yönelik İsrail saldırılarından kaçmak için kullandığı Lübnan ile Suriye arasındaki ana sınır kapısını kapattı.

İsrail ordusu yaptığı açıklamada, Hizbullah'ın Güney Lübnan'da kullanmak üzere ‘birçok savaş aracını transfer etmek’ için kullandığı Lübnan-Suriye sınırı altındaki bir yeraltı tünelini imha ettiğini belirterek, ‘bu savaş araçlarının kaçakçılığına izin vermeyeceği ve gerekirse harekete geçmekte tereddüt etmeyeceği’ uyarısında bulundu.

Bir İsrail uçağı bölgeyi tekrar vurarak büyük bir çukur daha açtı ve araçların hareketi tamamen durdu. İnsanların yaya hareketi ise sınırlı kaldı.

İsrail'in sınır kapılarını hedef alan saldırıları geçen hafta Humus kırsalındaki Matraba ve Cuseyh sınır kapılarının bombalanmasıyla yeniden başladı.

Her iki sınır kapısı da Suriye ordusunu desteklemek üzere Suriye savaşına dahil olan Hizbullah'ın ağırlık merkezi olan el-Kuseyr kenti yakınlarında bulunuyor.



İsrail'in Lübnan'ın doğusuna düzenlediği saldırılarda en az 60 kişi öldü

İsrail'in Sur şehrine düzenlediği hava saldırısında yıkılan bir binanın enkazı (AP)
İsrail'in Sur şehrine düzenlediği hava saldırısında yıkılan bir binanın enkazı (AP)
TT

İsrail'in Lübnan'ın doğusuna düzenlediği saldırılarda en az 60 kişi öldü

İsrail'in Sur şehrine düzenlediği hava saldırısında yıkılan bir binanın enkazı (AP)
İsrail'in Sur şehrine düzenlediği hava saldırısında yıkılan bir binanın enkazı (AP)

Lübnan Sağlık Bakanlığı'nın Fransız Haber Ajansı AFP'ye verdiği bilgilerde İsrail'in dün Lübnan'ın doğusundaki bazı köylere düzenlediği hava saldırılarında en az 60 kişinin hayatını kaybettiği belirtildi.

Baalbek Valisi Beşir Hıdır, Xplatformundaki hesabından dün yaptığı paylaşımda, “Saldırının başlangıcından bu yana Baalbek'te en şiddetli gün yaşandı” diye yazdı.

İsrail geçtiğimiz aydan bu yana Beyrut yakınlarında ve ülkenin güneyinde ve doğusunda Hizbullah'ın kalesi sayılan bölgelere yönelik hava saldırılarını yoğunlaştırdı. Sınırın ötesinde Hizbullah ile bir yıl süren karşılıklı bombardımanın ardından Lübnan'ın güneyinde ‘sınırlı ve lokal’ bir kara harekâtı başlattı.

Lübnan Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, “İsrail'in Baalbek el-Hermel ve Bekaa vilayetlerindeki ilçe ve beldelere art arda düzenlediği saldırılar 60 kişinin ölümüne yol açtı” denildi. Açıklamada 58 kişinin de yaralandığı belirtildi.

Bakanlık daha önce peş peşe yaptığı açıklamalarda İsrail'in pazartesi günü Hizbullah'ın kalesi konumundaki el-Alak beldesi de dahil olmak üzere çeşitli köylere ve beldelere düzenlediği hava saldırılarında 48 kişinin öldüğünü duyurmuştu. Bakanlık, İsrail'in el-Alak’taki bombardımanları sonucunda ilk belirlemelere göre on kişi öldüğünü kaydetti.

Bakanlık ayrıca İsrail'in Baalbek'teki el-Hafir beldesine düzenlediği hava saldırısında ilk belirlemelere göre on kişinin öldüğünü bildirdi. Baalbek bölgesindeki Ram beldesinde düzenlenen benzer bir saldırıda da dokuz kişi hayatını kaybetti.

Bakanlık, İsrail'in Baalbek el-Hermel bölgesindeki Buday beldesine düzenlediği hava saldırısında biri çocuk altı kişinin öldüğünü ve beş kişinin de yaralandığını, Brital beldesinde de bir çocuğun öldüğünü aktardı.

Bakanlık daha önce de ülkenin güneyindeki Sur şehrine düzenlenen şafak baskınlarında yedi kişinin öldüğünü bildirmişti.

AFP'nin Sağlık Bakanlığı verilerine dayandırdığı habere göre İsrail'in 23 Eylül'den bu yana Lübnan'da düzenlediği hava saldırılarında ölenlerin sayısı bin 700'ü aştı.