İsrail'in Lübnan yönelik saldırılarında 3 günde ölü ve yaralı sayısı 100 aştı

Birleşmiş Milletler: Bekaa ve Baalbek-Hermel bölgelerinde saldırılardan etkilenenlerin üçte ikisinden fazlası kadın ve çocuklardan oluşuyor

İsrail'in Lübnan yönelik saldırılarında 3 günde  ölü ve yaralı sayısı 100 aştı
TT

İsrail'in Lübnan yönelik saldırılarında 3 günde ölü ve yaralı sayısı 100 aştı

İsrail'in Lübnan yönelik saldırılarında 3 günde  ölü ve yaralı sayısı 100 aştı

Birleşmiş Milletler’in (BM) Lübnan'daki İnsani Yardım Koordinatörü İmran Rıza, pazar gününden bu yana İsrail hava saldırıları sonucunda ölü ve yaralı sayısı 100'ü aştığını bildirdi.

BM Koordinatörü Rıza bugün (Çarşamba) X hesabından yaptığı açıklamada, Bekaa ve Baalbek-Hermel bölgelerinde saldırılardan etkilenenlerin üçte ikisinden fazlasının kadın ve çocuk olduğunu söyledi.

Rıza, “Sayısız insan evlerini, geçim kaynaklarını ve sağlık hizmetleri gibi temel hizmetlere erişimlerini kaybetti... Bu şiddet derhal sona ermeli” ifadelerini kullandı.

Rıza, çatışmanın her iki tarafını da sivillerin zarar görmemesi için mümkün olan tüm tedbirleri almaya çağırdı.

Bu arada İsrail'in bugün ülkenin güneyinde zeytin toplayan bir aileyi hedef alan bombardımanında Lübnanlı bir kişi hayatını kaybetti, diğerleri de yaralandı.

Şarku’l Avsat’ın Lübnan Ulusal Haber Ajansı’ndan (NNA) aktardığına göre, Lübnan'ın güneyindeki Nebatiye'ye bağlı Sina kasabasında zeytin toplayan bir aileyi hedef alan düşman insansız hava aracının (İHA) sabah saatlerinde gerçekleştirdiği saldırıda bir vatandaş hayatını kaybetti, çok sayıda kişi de yaralandı. Haberde, ailenin 15 kişiden oluştuğu kaydedildi.

Habere göre, Lübnan İslami Sağlık Kurumu ve İslami Misyon İzcileri'nden ambulans ekipleri, aralarında çocukların da bulunduğu yaralıları bölgedeki hastanelere taşımak için çalıştı.

Lübnan Sağlık Bakanlığı dün (Salı) yaptığı açıklamada, İsrail'in Lübnan'a yönelik saldırılarının başlamasından bu yana hayatını kaybedenlerin sayısının 2 bin 792'ye ulaştığını duyurdu.

Axios'un haberine göre ABD Başkanı Joe Biden'ın kıdemli danışmanları Amos Hochstein ve Brett McGurk yarın (Perşembe), Lübnan'daki savaşı sona erdirecek bir anlaşma yapmak üzere İsrail'e gidecek.

Axios’a konuşan İsrailli ve ABD'li yetkililer, İsrail ile Hizbullah arasındaki çatışmaları sona erdirecek bir anlaşmaya birkaç hafta içinde varılabileceğini söyledi.

Diğer yandan İsrail ordusu, hava kuvvetlerinin son 24 saat içinde Lübnan'da 100'den fazla Hizbullah mevzisini bombaladığını ve Lübnan genelinde onlarca Hizbullah militanının öldürüldüğünü duyurdu.

İsrail ordusuna göre aynı zamanda kara kuvvetleri de Güney Lübnan'daki Hizbullah hedeflerine yönelik sınırlı, özel ve hedefe yönelik saldırılarını sürdürdü.

İsrail ordusu, kuvvetlerinin büyük miktarda silah bulduğunu, tünel koridorlarını kullanılamaz hale getirdiğini, militanları öldürdüğünü ve sivil bölgelere yerleştirilen ve İsrail kasabalarını hedef alan Hizbullah rampalarını imha ettiğini bildirdi.



Rusya, Esed rejiminin düşmesinden sonra Afrika'daki hedeflerini gerçekleştirmek için Libya'ya yöneldi

Rusya Savunma Bakan Yardımcısı Yunus-bek Yevkurov’un geçtiğimiz yıl Bingazi'nin Benina Havaalanı'na Bingazi'nin Benina Havaalanı'na gelişinden bir kare (LUO)
Rusya Savunma Bakan Yardımcısı Yunus-bek Yevkurov’un geçtiğimiz yıl Bingazi'nin Benina Havaalanı'na Bingazi'nin Benina Havaalanı'na gelişinden bir kare (LUO)
TT

Rusya, Esed rejiminin düşmesinden sonra Afrika'daki hedeflerini gerçekleştirmek için Libya'ya yöneldi

Rusya Savunma Bakan Yardımcısı Yunus-bek Yevkurov’un geçtiğimiz yıl Bingazi'nin Benina Havaalanı'na Bingazi'nin Benina Havaalanı'na gelişinden bir kare (LUO)
Rusya Savunma Bakan Yardımcısı Yunus-bek Yevkurov’un geçtiğimiz yıl Bingazi'nin Benina Havaalanı'na Bingazi'nin Benina Havaalanı'na gelişinden bir kare (LUO)

Suriye’de Beşşar Esed'in devrilmesi Rusya’nın Afrika’daki projelerini sekteye uğrattı ve onu Akdeniz havzasında alternatif bir destek noktası aramaya, Libya'ya yönelmeye zorladı. Esed ve Şam'ın uzun süredir müttefiki olan Moskova'nın Suriye kıyılarında Akdeniz, Ortadoğu, Orta Afrika ve Sahra Altı Afrika'daki faaliyetlerini kolaylaştıran bir askeri liman ve hava üssü vardı, ancak Esed'in çeyrek asırlık iktidarının devrilmesinin ardından sahip olduğu askeri imkanlar tehlikeye girdi.

Rusya'yı ‘önemli’ bir ülke olarak tanımlayarak güven tazelemeye çalışan Suriye'deki yeni yönetimin lideri Ahmed eş-Şera, “Rusya'nın bazılarının istediği şekilde Suriye'den çıkmasını istemiyoruz” ifadelerini kullandı.

Libya'ya doğru stratejik geri çekilme

Yeni Suriye'nin siyasi oluşumu belirsizliğini korurken, Moskova Libya'ya doğru stratejik bir geri çekilme başlatmak zorunda kaldıKraliyet Birleşik Hizmetler Enstitüsü'den (Royal United Services Institute/RUSI) Araştırmacı Jalel Harchaoui, Fransız Haber Ajansı AFP'ye yaptığı açıklamada bu geri çekilmenin ‘esasen Rusya’nın Afrika'daki mevcut askeri misyonlarını korumak için’ olduğunu söyledi. Aynı zamanda bunun ‘Suriye’de sahip olduğu konumun aşınmasını hafifletmek’ isteyen Moskova'nın ‘kendini koruma tepkisi’ olduğunu da sözlerine ekledi.

dfvergth5
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (EPA)

İsviçre merkezi araştırma merkezi All Eyes On Wagner, 2024 mayısında yayınladığı bir raporda geçtiğimiz yılın şubat ve nisan aylarında askeri teçhizatın geldiği Tobruk Ticari Limanı da dahil olmak üzere Rusya’nın Libya’da yaklaşık 10 noktada faaliyetlerini sürdürdüğünü ortaya çıkardı. Rapora göre 2024 şubatında 800 civarında olan Rus askerlerinin sayısı aynı yılın mayıs ayında bin 800'e yükseldi.

Adamlar ve ekipmanlar

ABD gazetesi The Wall Street Journal (WSJ) 18 Aralık'taki sayısında Libyalı ve ABD'li yetkililere dayandırdığı bir haberde S-300 ve S-400 gibi Rus yapımı radar ve hava savunma sistemlerinin Suriye'den Libya'ya transfer edildiğini yazdı. Jalel Harchaoui, Esed rejiminin 8 Aralık'ta düşmesinden bu yana Rusya'dan ve Belarus’tan Libya'ya büyük miktarda askeri teçhizat ve unsur transfer edildiğini söyledi. Ukrayna istihbaratı ise 3 Ocak'ta Moskova'nın Sparta ve Sparta II adlı kargo gemilerini askeri teçhizat ve silah taşımak için kullanmayı planladığını bildirdi.

cdvfgbhy
Türkiye Trablus'ta önce Ulusal Mutabakat Hükümetini (UMH) ardından da Ulusal Birlik Hükümetini (UBH) destekledi (UBH)

Washington merkezli düşünce kuruluşu Atlantik Konseyi (Atlantic Council) uzmanlarından Emadeddin Badi, bu değişimin basit bir bölgesel müttefik değişikliğinden değil, bir süreklilik arayışından kaynaklandığını söyledi. Badi’ye göre bu adım, Libya'nın uzun vadeli bir strateji çerçevesindeki önemini ve Esed'in Moskova'ya NATO'nun doğu kanadında bir dayanak noktası ve yeteneklerini test edebileceği bir alan sağlıyor. Rusya'nın bu hamleleri, Trablus hükümetini ve eski sömürgeci güç olarak İtalya'yı alarma geçirirken, Avrupa Birliği (AB) ve NATO da endişeyle izliyor. İtalya Savunma Bakanı Guido Crocetto, Moskova'nın Suriye'deki Tartus Deniz Üssü’nden Libya'ya transferler gerçekleştirdiğini doğruladı.

Rusya’nın varlığı daha da görünür olurdu

Bazı kaynaklar, ABD'nin Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı Mareşal Halife Hafter'i, 2023 yılından beri istediği Tobruk Ticari Limanı’nda Rusya’nın kalıcı olarak konuşlanmasını reddetmeye ikna etmeye çalıştığını, ancak Kremlin'in Esed dönemindeki rahatlığa sahip olamayacağını söylediler.

Konrad Adennauer Stiftung Derneği’nin Mali'deki Sahel Bölgesel Programı Başkanı Ulf Laessing, ‘yabancı diplomatların ve gazetecilerin olmadığı bir kara kutu’ olarak nitelendirdiği Suriye'nin pratik bir uyum olduğunu söyledi. Rusların temelde ne isterlerse onu yaptıklarını belirten Laessing, “Libya'da işler çok daha karmaşık olurdu. Orada sır saklamak zor. Rusya’nın varlığı daha görünür olurdu” değerlendirmesinde bulundu.

fgthy
Mareşal Halife Hafter, Bingazi'de kuvvet komutanlarıyla birlikte (LUO)

Bunun yanında Moskova, Libya’nın önceki hükümeti Ulusal Mutabakat UMH'nin müttefiki olan Türkiye ve ardından geçici UBH de dahil olmak üzere diğer güçlerle de uğraşmak zorunda kalacak. Ayrıca işler kötü giderse kendi geleceğini de tehlikeye atmaktan kaçınacaktır. Bu bağlamda Kremlin’e yakınlığıyla bilinen Tsargrad televizyon kanalının internet sitesinin askeri muhabiri Vlad Klepchenko, “Suriye'deki hataları tekrarlamamalı ve alternatif bir seçenek olmadan yerel bir diktatöre bel bağlamamalıyız” ifadelerini kullandı.

Konrad Adennauer Stiftung Derneği’nden Laessing, 2011 yılında Muammer Kaddafi rejiminin düşmesinden sonra patlak veren çatışmalar nedeniyle bölünen Libya'da her iki tarafın da diğerlerine karşı seçeneklerini açık tutmaya çalıştığını vurguladı. Ankara’nın son bir yıldır ekonomik projeler ve diplomatik görüşmeler yoluyla Hafter ile yakınlaşmaya çalıştığını, ancak Hafterin siyasal İslamcılığın yayılmasını durdurabileceği inancıyla kendisini gizlice destekleyen Batı'ya sırtını dönmeyi göze alamayacağını belirten Laessing, “Rusya'nın Libya'da yapabileceklerinin kesinlikle bir sınırı var” diye ekledi.