Hochstein, Lübnan savaşını sona erdirmeyi hedefleyen ABD'nin 60 günlük ateşkes önerisini değerlendirmek İsrail'e gidiyor

ABD'nin 60 günlük ateşkes önerisi

Hochstein, Lübnan savaşını sona erdirmeyi hedefleyen ABD'nin 60 günlük ateşkes önerisini değerlendirmek İsrail'e gidiyor
TT

Hochstein, Lübnan savaşını sona erdirmeyi hedefleyen ABD'nin 60 günlük ateşkes önerisini değerlendirmek İsrail'e gidiyor

Hochstein, Lübnan savaşını sona erdirmeyi hedefleyen ABD'nin 60 günlük ateşkes önerisini değerlendirmek İsrail'e gidiyor

ABD Başkanı Joe Biden'ın iki kıdemli danışmanı Amos Hochstein ve Brett McGurk'ün Lübnan'daki savaşı sona erdirecek bir anlaşmaya varmak üzere yarın (Perşembe) İsrail'e gitmesi beklenirken, Reuters'a konuşan bilgi sahibi kaynaklar ABD'nin 60 günlük ateşkes önerisini değerlendirdi.

İsrailli ve ABD'li yetkililer, İsrail ile Hizbullah arasındaki çatışmaları sona erdirecek bir anlaşmaya birkaç hafta içinde varılabileceğini söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Axios'tan aktardığı habere göre Hochstein ve McGurk'ün İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Savunma Bakanı Yoav Gallant ve Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer ile bir araya gelmesi bekleniyor.

Haberde İsrailli ve ABD'li yetkililerin, Hizbullah'ın, Hasan Nasrallah'ın öldürülmesi de dahil olmak üzere son iki ayda aldığı bazı darbelerin ardından Hamas'la arasına mesafe koymaya nihayet hazır olduğuna inandıkları belirtildi.

İsrail Yayın Kurumu'na göre ziyaret, Lübnan'la çözüm müzakerelerinde ilerleme kaydedildiğini gösterirken, ABD yönetimi son günlerde Hochstein'ın ‘ancak her iki taraf da ciddi olduğunda’ bölgeye geleceği mesajını verdi. İsrail Yayın Kurumu'nun bir kaynaktan aktardığına göre, İsrail geçen hafta ABD yönetimiyle temasa geçerek arabulucu Hochstein'ın geçen hafta Beyrut'ta yaptığı görüşmelerin ardından İsrail'e gelmesini talep etti, ancak bu gerçekleşmedi.

Jdjjdj
İsrail'in Beyrut'un güney banliyösünü hedef alan hava saldırısında yıkılan binaların önünde yürüyen bir adam, 27 Ekim 2024. (AFP)

Kaynak ayrıca, Hochstein'ın geçen hafta Lübnan'a yaptığı ziyaretten bu yana görüşmelerde önemli ilerlemeler kaydedildiğini ve birçok tartışmanın yapıldığını, ancak kuzey cephesinde siyasi bir anlaşmaya varılmadan önce tarafların alması gereken kararlar olduğunu söyledi.

Axios muhabiri Barak Ravid dün (Salı) iki kaynağa dayandırdığı haberinde, Netanyahu'nun dün akşam bazı bakanlar ve istihbarat servislerinin başkanlarıyla Lübnan'daki savaşı sona erdirecek diplomatik temasları görüşmek üzere bir toplantı yapacağını bildirdi.

ABD Dışişleri Bakanlığı ise yorum talebine henüz yanıt vermedi.

60 günlük ateşkes önerisi

Konuyla ilgili iki kaynağın bugün (Çarşamba) Reuters’a verdiği bilgiye göre ABD'li arabulucular, İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 60 günlük bir ateşkes önerisi üzerinde çalışıyor.

Görüşmeler hakkında bilgi sahibi bir kişi ve Lübnan'da çalışan üst düzey bir diplomat olan iki kaynak, 60 günlük sürenin, Güney Lübnan’ı Lübnan devletine ait olmayan silahlardan arındırmak amacıyla 2006 yılında kabul edilen 1701 sayılı Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararının tam olarak uygulanması için kullanılacağını söyledi.

1701 sayılı karar, İsrail ile Hizbullah arasında Gazze Şeridi'ndeki savaşa paralel olarak patlak veren ve son beş hafta içinde dramatik bir şekilde şiddetlenen bir yıllık çatışmaları sona erdirmek için yapılan görüşmelerin temel taşı. Yeni teklif üzerinde çalışan ABD'nin Lübnan Özel Temsilcisi Amos Hochstein, bu ayın başlarında Beyrut'ta gazetecilere yaptığı açıklamada, ne İsrail ne de Lübnan kararı tam olarak uygulamadığından kararın uygulanması için daha iyi mekanizmalara ihtiyaç olduğunu belirtti.

Jdjdj
Arama kurtarma ekipleri, İsrail’in Sayda'ya düzenlediği hava saldırısının ardından enkaz altındaki kurbanlara ulaşmaya çalışıyor. (EPA)

Reuters'a konuşan üst düzey diplomat ve görüşmeler hakkında bilgi sahibi kaynak, 60 günlük ateşkesin geçen ay ABD ve diğer ülkeler tarafından 1701 sayılı kararın tam olarak yürürlüğe girmesinin önünü açmak için 21 günlük ateşkesi içeren bir önerinin yerini aldığını söyledi. Ancak iki kaynak, anlaşmanın dağılabileceği uyarısında bulundu.

Diplomat, “Ateşkese varmak için gerçek bir çaba var, ancak bunu başarmak halen zor” dedi. Diğer kaynak ise İsrail'in anlaşmaya dahil edilmesi için bastırdığı maddelerden birinin, anlaşmayı ihlal etmesi halinde Hizbullah'a karşı hava saldırıları ya da diğer askeri operasyonlar yoluyla ateşkesi ‘doğrudan uygulama’ yetkisi olduğunu söyledi.

İsrail Kanal 12 televizyonunun haberine göre İsrail, 1701 sayılı BM kararının, güvenliğinin tehdit altında olduğunu hissetmesi halinde müdahale etmesine izin verecek bir versiyonunu benimsemeye çalışıyor.

Reuters'ın haberine göre Lübnanlı yetkililer, Lübnan'ın teklif hakkında resmi olarak bilgilendirilmediğini ve teklifin detayları hakkında yorum yapamayacaklarını söyledi.

Lübnan'da ateşkes için yapılan girişimler ABD başkanlık seçimlerinden birkaç gün öncesine ve Gazze Şeridi'ne yönelik benzer bir diplomatik girişimle aynı zamana denk geliyor.



İsrail, Kassam Tugayları'nın 100 üyesinin idam edilmesi için baskı yapıyor

İsrailli yerleşimciler dün güney İsrail'deki Sderot'ta düzenlenen bir etkinlikte Gazze'nin yeniden işgal edilmesi çağrısında bulundu (Reuters).
İsrailli yerleşimciler dün güney İsrail'deki Sderot'ta düzenlenen bir etkinlikte Gazze'nin yeniden işgal edilmesi çağrısında bulundu (Reuters).
TT

İsrail, Kassam Tugayları'nın 100 üyesinin idam edilmesi için baskı yapıyor

İsrailli yerleşimciler dün güney İsrail'deki Sderot'ta düzenlenen bir etkinlikte Gazze'nin yeniden işgal edilmesi çağrısında bulundu (Reuters).
İsrailli yerleşimciler dün güney İsrail'deki Sderot'ta düzenlenen bir etkinlikte Gazze'nin yeniden işgal edilmesi çağrısında bulundu (Reuters).

İsrailli yetkililer dün, Hamas'ın askeri kanadı olan Kassam Tugayları'nın seçkin birliğinin 7 Ekim 2023 saldırısındaki rolleri nedeniyle 100 üyesinin idam edilmesine yol açacak koşulların ve suçlamaların yapılması ve özel bir askeri mahkeme kurulması için baskı yaptı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz ve Adalet Bakanı Yariv Levin, savaşın başlangıcından bu yana İsrail tarafından tutuklanan 450 Hamas üyesinin yargılanması için özel bir mahkeme kurulması olasılığını görüştüler.

Dava hakkında bilgi sahibi yetkililer, İbranice yayın yapan medya kuruluşlarına, "Ciddi suçlarla suçlananlardan 100'ünün askeri savcılık tarafından idam cezasıyla karşı karşıya kalacağını" söyledi.

İsrail ordusu ve Adalet Bakanlığı'ndan üst düzey yetkililer, Başsavcı Itai Ofir de dahil olmak üzere, seçkin birliğin üyelerinin yargılanması için özel bir yasal çerçeve oluşturulmasını görüşmek üzere bir araya geldi. Katz, "İsrail, saldırının faillerini kesin bir şekilde cezalandırmaya kararlıdır: İsrail sivillerine zarar veren herkes tam olarak hesap verecektir" dedi. İsrailli yetkililere göre, Tıp Birliği'nin zehirli iğne fikrini reddetmesinin ardından, askeri savcılık muhtemelen kurşuna dizilerek idam cezası isteyecektir.

Şarku’l Avsat’ın Kanal 14’ten aktardığı habere göre "Yetkili makamlar bu kişileri ağır güvenlik önlemleri altında özel bir askeri tesiste tutuyor ve gözaltı koşulları uluslararası insan hakları örgütlerinin tepkisini uyandırıyor."


Paris toplantısı: Lübnan ordusuna destek verilmesine vurgu yapıldı

Paris toplantısı: Lübnan ordusuna destek verilmesine vurgu yapıldı
TT

Paris toplantısı: Lübnan ordusuna destek verilmesine vurgu yapıldı

Paris toplantısı: Lübnan ordusuna destek verilmesine vurgu yapıldı

Paris'te dün yapılan toplantıda, Fransa, Amerika Birleşik Devletleri ve Suudi Arabistan olmak üzere üç taraf Lübnan ordusunu destekleme konusunda anlaşmaya vardı ve Lübnan silahlı kuvvetlerini desteklemek amacıyla düzenlenecek uluslararası konferansın tarihi şubat olarak belirlendi.

Toplantıya Suudi Arabistan'ın Lübnan Büyükelçisi Prens Yezid bin Ferhan, Fransa'nın Lübnan Büyükelçisi Jean-Yves Le Drian ve "mekanizma" toplantısına katılan ABD Büyükelçisi Morgan Ortagus'un yanı sıra Lübnan Ordu Komutanı General Rudolph Heykel katıldı.

Elysee Sarayı tarafından yayınlanan açıklamada, üç ülke temsilcilerinin, "Lübnan'ın (İsrail ile) düşmanlıkların sona erdirilmesi çabalarına destek verme" çalışmaları çerçevesinde, "Şubat 2026'da Lübnan Silahlı Kuvvetleri ve İç Güvenlik Güçlerine destek amacıyla düzenlenecek uluslararası konferansa hazırlık için üçlü bir çalışma komitesi kurma" konusunda anlaştıkları belirtildi. Üç taraf da "Lübnan Silahlı Kuvvetlerine ve yaptıkları fedakarlıklara desteklerini" ifade etti.

Şarku’l Avsat’a bilgi veren kaynaklar, ordunun çalışmalarına yönelik olumlu değerlendirmenin "İsrail eleştirileri karşısında Lübnan'ı desteklemede önemli bir faktör" olduğunu ifade etti.


Fas’a tepki yağıyor: Z kuşağı aktivistlerine korkunç muamele

Gençlerin başını çektiği eylemlerde Fas kralı ve başbakanının istifası istenmişti (AP)
Gençlerin başını çektiği eylemlerde Fas kralı ve başbakanının istifası istenmişti (AP)
TT

Fas’a tepki yağıyor: Z kuşağı aktivistlerine korkunç muamele

Gençlerin başını çektiği eylemlerde Fas kralı ve başbakanının istifası istenmişti (AP)
Gençlerin başını çektiği eylemlerde Fas kralı ve başbakanının istifası istenmişti (AP)

Fas'taki Z kuşağı protestolarında gözaltına alınan gençlere kötü muamele edilmesi tepki çekti.

Guardian'ın irtibata geçtiği aile ve avukatlar, gözaltındaki gençlerin polis merkezlerinde dövüldüğünü, saatlerce yiyecek ve su verilmeden tutulduğunu ve bazı durumlarda kendilerine zorla ifade imzalatıldığını savunuyor.

Kimliğinin paylaşılmaması şartıyla konuşan bir anne, 18 yaşındaki oğlunun protestolara katılmamasına rağmen iki aydan uzun süredir gözaltında tutulduğunu söylüyor:  

Oğlum bir eyleme bile katılmamıştı. Bir büfede yemek yerken gözaltına alındı. Tutuklanırken o kadar kötü dövüldü ki bazı dişleri kırıldı.

Anne, oğlunun polis merkezinde ifade tutanaklarını imzalamayı reddettiği için yeniden dövüldüğünü de sözlerine ekledi. 

Sivil toplum kuruluşu (STK) Fas İnsan Hakları Derneği (AMDH) de bazı kadın protestocuların taciz, hakaret ve cinsiyetçi söylemlere maruz kaldığını aktarıyor.  

Haberde, Agadir yakınlarındaki Lqliaa kasabasında 1 Ekim'de düzenlenen gösterilerde üç protestocunun güvenlik güçleri tarafından vurularak öldürüldüğü iddiası da paylaşılıyor. 

Olayda 12 yaşındaki çocuklar da dahil 14 protestocunun yaralandığı belirtiliyor. Yetkililerse bir grup eylemcinin polis karakoluna saldırdığını, ekiplerin de buna karşılık verdiğini savunuyor. 

Uluslararası Af Örgütü'ne göre şimdiye dek protestolarla bağlantılı olarak 2 bin 400'den fazla kişi hakkında hukuki işlem başlatıldı. 

AMDH, duruşmalarda avukatların bulunmadığına, soruşturmaların yetersiz yürütüldüğüne ve masumiyet karinesinin uygulanmadığına dikkat çekiyor. Onlarca kişiye 15 yıla varan hapis cezaları verildiği aktarılıyor. Çocuklar da dahil birçok göstericinin davası sürüyor.

STK'nin Marakeş şubesinden Mustapha Elfaz, "Gençlerin polis gözetiminde işkence gördüklerine dair korkunç tanıklıklar duyduk" diyor.

İnsan Hakları İzleme Örgütü'nden Ahmed Benchemsi şunları söylüyor: 

Hükümet açıkça korktu ve herhangi bir muhalefet biçimine müsamaha göstermeyecekleri yönünde güçlü bir mesaj vermek için böyle bir baskıya başvurdu.

Eylülde patlak veren eylemlerde halk, en az 11 kentte yolsuzluğu protesto etmek için sokaklara dökülmüştü.

Göstericiler, Rabat yönetiminin sağlık ve eğitimi önemsemeyip uluslararası spor organizasyonlarına para akıttığını savunuyor. İspanya ve Portekiz'le birlikte 2030 FIFA Dünya Kupası'na ev sahipliği yapmaya hazırlanan ülkede "Stadyumlar burada, hastaneler nerede?" sloganları duyulmuştu. 

Z Kuşağı 212 ve Fas Gençliğinin Sesleri gibi örgütlerin liderlik ettiği protestolar barışçıl başlasa da güvenlik güçleriyle çatışmalar nedeniyle üç kişi yaşamını yitirmiş, 600'den fazla kişi yaralanmıştı.

Independent Türkçe, Guardian, News International