Irak Parlamentosu'nun yeni başkanı Mahmud el-Meşhedani kimdir?

Maliki ve Halbusi arasında nadir görülen bir uzlaşmayla geri dönen deneyimli bir isim

Mahmud el-Meşhedani (Arşiv - Irak Parlamentosu)
Mahmud el-Meşhedani (Arşiv - Irak Parlamentosu)
TT

Irak Parlamentosu'nun yeni başkanı Mahmud el-Meşhedani kimdir?

Mahmud el-Meşhedani (Arşiv - Irak Parlamentosu)
Mahmud el-Meşhedani (Arşiv - Irak Parlamentosu)

İslamcı geçmişe sahip bir doktor olan Mahmud el-Meşhedani, Irak Parlamentosu Başkanlığı görevinden alınmasından yaklaşık 16 yıl sonra geri döndü.

Meşhedani 1948 yılında Bağdat'ta doğdu. İlk ve orta öğrenimini burada tamamlamasının ardından 1966 yılında tıp fakültesine kaydoldu. 1972 yılında mezun olduktan sonra üsteğmen rütbesiyle Irak ordusunda doktor olarak çalışmaya başladı.

 Meclis başkanı olarak bir kez daha seçilen Meşhedani, 2003'ten sonra Irak'ın ilk parlamentosuna başkanlık etmiş ve 2008'de Arap Parlamentolar Birliği'nin başkanlığına seçilmişti.

Meşhedani nasıl geri döndü?

Meşhedani'nin dönüşü ilk olarak 2021'de Muhammed Halbusi'nin ikinci dönem için seçilmesinden önceki en yaşlı üye olarak son oturumdaki başkanlığı ile ilişkilendirilse de Sünni güçler içindeki yoğun bir rekabetin ardından, kendisi gibi yaşlı bir lider olan eski Başbakan Nuri el-Maliki tarafından desteklenerek bu göreve geri döndü.

Meşhedani 2022 yılında en yaşlı üye olarak bir oturuma başkanlık ederken ‘saldırıya’ maruz kalmış, ardından oturumdan çıkarılmış ve hastaneye kaldırılmıştı.

2003 sonrası rejimin ‘kurucu babaları’ kuşağı olarak sınıflandırılan Meşhedani'nin neslinden Meclis'te kendisi dışında kimse kalmadı. Meşhedani ayrıca kendisini, Tarık el-Haşimi, Halef el-Olayan, Salih el-Mutlak, Rafi el-İsavi ve İyad es-Samerrai gibi siyasi süreçten uzaklaşan ya da dışlanan üst düzey Sünni figürlerden biri olarak görüyor.

Meşhedani yer değiştirmelerin ilk kurbanları arasında olmasına rağmen, şu ya da bu şekilde ön planda kalmasını sağlayan yumuşak bir politika izleyerek geri dönebildi. Ayrıca Irak'taki siyasi oyunun birçok ipini halen elinde tutan arkadaşı Şii lider Nuri el-Maliki'nin parlamento başkanı olması için verdiği eşi benzeri görülmemiş destek de önemliydi.

Maliki'nin Sünni-Sünni çekişmesine dahil olması, bileşen cephesinde daha fazla parçalanmaya sebep oldu. Bu da hırsı olmayan Sünni olarak Meşhedani'nin desteklenmesi yönünde Şii-Şii uzlaşısına yol açtı.

Kendisini Irak'taki Sünni çoğunluğun lideri olarak gören Muhammed Halbusi, televizyonda yayınlanan açıklamasında, Meşhedani'ye verdiği desteği ‘Irak İslam Partisi tarafından düzenlenen bir komplo sonucu görevden alınmasıyla kaybettiği dönemi telafi etmek’ şeklinde gerekçelendirdi.

Mahmud el-Meşhedani 2022 yılında Irak parlamentosunun açılış oturumu sırasında (Arşiv - Reuters)Mahmud el-Meşhedani 2022 yılında Irak parlamentosunun açılış oturumu sırasında (Arşiv - Reuters)

Kurucuların kuşağı

Kendisini Maliki ile mükemmel bir uyum içinde bulmadan önce Meşhedani siyasi kariyeri boyunca, özellikle de 2006'da meclis başkanı olarak görev yaptığı dönemde Şii liderliğine karşı oldukça eleştireldi. O dönemde ülkeyi saran mezhepsel şiddet karşısında ulusal uzlaşma çabaları başarısız olunca, Meşhedani 2008 yılında daha çok görevden almaya benzeyen bir şekilde istifa etmek zorunda kaldı.

Takip eden yıllarda Irak, DEAŞ işgalinin yarattığı gerilimlere ve yerinden edilme dalgalarına sürüklendi. Bu dönemde Meşhedani, medyada çelişkili görünümler dışında ortalıkta görünmüyordu.

Ancak kurucu babaların nesilden nesile yer değiştirmesinin ardından Muhammed Şiya es-Sudani'nin hükümet başkanlığını üstlenmesiyle birlikte Meşhedani ve Maliki arasında ani bir uyum yaşandı.

Halbusi'nin 2023'ün sonlarında Federal Mahkeme kararıyla meclis başkanlığından azledilmesinin ardından, geleneksel siyasi güçler yeni bir alternatif arayışına girdi. Maliki ile Halbusi arasında nadir görülen uzlaşıyı içeren karmaşık bir anlaşmanın parçası olarak ‘emektar’ Mahmud el-Meşhedani'nin ismi öne sürüldü.

Gözlemciler, Meşhedani'nin meclis başkanlığı görevine geri dönmesinin Maliki'nin destekçilerinin Maliki'nin 2025'te yapılacak bir sonraki seçimlerde başbakanlık görevine geri dönmesini konuşmak için iştahını açtığını düşünüyor.



Lamia Ferhat... evi haline gelen Beyrut Kordonunu süpürüyor

Lamia Ferhat, Beyrut'un Ramlet el-Bayda bölgesindeki çadırının yanında (Şarku'l-Avsat)
Lamia Ferhat, Beyrut'un Ramlet el-Bayda bölgesindeki çadırının yanında (Şarku'l-Avsat)
TT

Lamia Ferhat... evi haline gelen Beyrut Kordonunu süpürüyor

Lamia Ferhat, Beyrut'un Ramlet el-Bayda bölgesindeki çadırının yanında (Şarku'l-Avsat)
Lamia Ferhat, Beyrut'un Ramlet el-Bayda bölgesindeki çadırının yanında (Şarku'l-Avsat)

Güney banliyölerinden Beyrut'un sahil şeridine göç etmek zorunda kalan Lübnanlı mülteci Lamia Ferhat, 20 gündür yaşadığı başkent Beyrut'taki Ramlet el-Beyda sahil şeridinde, ince çarşaflardan yapılmış çadırını birkaç ince iple asıyor ve uyumak için iki yastık ve bir şilte ile iki tahta sandalyeyi sabitliyor.

Lamia bugün sahil Caddesi'ni kendi eviymiş gibi süpürüyor. Şarku'l-Avsat'a şunları söyledi: “Buraya Haret Hreik'ten geldim, farklı barınaklarda yaşamayı denedikten sonra açıkta yaşamayı tercih ettim.” Sahil kordonuna sığınmadan ve buraya yerleşmeden önce Burc Hamud ile dağ arasında gidip gelmiş.

Lamia, savaşın ilk gününde yerinden edilmiş, yaşamın temel ihtiyaçlarından yoksun bir hayat süren 50 yaşında bir kadın. Lamia’nın yaz güneşinden, kış soğuğundan ve karanlık gecelerden koruyacak bir çatısı yok, yiyeceği, içeceği ve temiz kıyafetleri yok.