22. Astana görüşmelerinde Trump'ın Suriye politikası öne çıkıyor

Toplantılar iki gün sürecek... Taraflar Şam'ın bölgesel çatışmaya sürüklenmesini önlemeye çalışıyor

Astana garantörleri olan Türkiye, Rusya ve İran’ın dışişleri bakanları eylül ayında New York'ta bir araya geldi. (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
Astana garantörleri olan Türkiye, Rusya ve İran’ın dışişleri bakanları eylül ayında New York'ta bir araya geldi. (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
TT

22. Astana görüşmelerinde Trump'ın Suriye politikası öne çıkıyor

Astana garantörleri olan Türkiye, Rusya ve İran’ın dışişleri bakanları eylül ayında New York'ta bir araya geldi. (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
Astana garantörleri olan Türkiye, Rusya ve İran’ın dışişleri bakanları eylül ayında New York'ta bir araya geldi. (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)

Suriye'deki ateşkesin garantörleri (Rusya, İran ve Türkiye) arasında gerçekleşen 22. Astana görüşmeleri, Suriye hükümeti ve muhalefet heyetlerinin yanı sıra Ürdün, Irak, Lübnan ve Birleşmiş Milletler'den (BM) gözlemcilerin katılımıyla dün (Pazartesi) Kazakistan'ın başkentinde başladı.

İki gün sürecek olan toplantı Rusya'nın girişimiyle düzenlenirken, Türkiye ve İran tarafından da desteklendi. Rusya Devlet Başkanı’nın Suriye Özel Temsilcisi Alexander Lavrentiev'e göre, tartışılacak önemli unsurlar arasında ABD'nin seçilmiş Başkan Donald Trump döneminde Suriye'ye yönelik politikasındaki olası değişiklikler yer alıyor.

22. Astana görüşmelerinin gündeminde ayrıca, özellikle Gazze Şeridi'ndeki savaşın Lübnan'a sıçraması, İsrail'in Suriye'ye yönelik devam eden saldırıları ve bunun daha geniş bir çatışmaya dönüşeceğine dair artan korkular açısından hızlanan bölgesel gelişmeler de öne çıkıyor.

Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Mikhail Bogdanov geçen ay yaptığı açıklamada, ‘tarafların yılsonundan önce bir araya gelerek Suriye ve bölgedeki duruma öncelik vermelerinin önemli olduğunu’ söyledi. Aynı zamanda Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), ‘Hizbullah'ın, İranlıların ve İran Devrim Muhafızları Ordusu’na (DMO) bağlı milislerin Suriye topraklarındaki hareketlerinin kısıtlanmasını’ içeren ve daha önce duyurulmamış bir Rusya-Suriye anlaşmasını duyurdu.

Alev uzantısı

Ortadoğu'daki çatışmanın çözümü ve Suriye'deki durum konularına ek olarak, Astana müzakerelerinin mevcut turunun gündeminde, katılımcıların daha önceki tüm turlarda tartıştıkları konular da yer alıyor: ‘Mahkumların serbest bırakılması, kayıp kişilerin aranması, insani durum, barış sürecini kolaylaştırmak için uluslararası toplumun çabalarının seferber edilmesi, Suriye'nin yeniden inşası ve Suriyeli mültecilerin anavatanlarına dönmeleri için koşulların yaratılması.’

zcsdv
Suriyeli inşaat işçileri Eylül 2023'te Suriye'nin kuzeyindeki Halep kentinde bulunan Sûku’l Atik’in restorasyonu üzerinde çalışıyor. (AFP)

Ancak müzakerelerin ilk gününde yapılan ikili görüşmelerde de görüldüğü üzere asıl öncelik, özellikle Gazze Şeridi'ndeki savaşın şiddetlenerek Lübnan'a sıçraması ve Suriye'nin bu savaşa müdahil olma tehdidinin sürmesi nedeniyle Suriye'nin çevresindeki siyasi ve askeri durumdaki gelişmelere odaklandı.

Rus heyetine başkanlık eden Lavrentiev, ülkesinin Ortadoğu'daki krizin Suriye'ye sıçramasını önlemek için elinden gelen her şeyi yapacağını vurguladı. Lavrentiev, “Taraflar bu turda bölgesel durumu ve Suriye'deki etki düzeylerini görüşmeye odaklanmaya gayret ediyor” dedi.

Trump'ın değişiklikleri

Lavrentiev, “22. Astana görüşmeleri, Gazze Şeridi'ndeki durum nedeniyle bölgesel gerginliğin yaşandığı zor koşullar altında gerçekleşiyor… Seçilmiş Başkan Donald Trump yönetiminde ABD'nin Suriye politikasındaki olası değişiklikler, Suriye'deki ateşkesin garantörleri arasındaki tartışmanın önemli bir unsurudur” ifadelerini kullandı.

Lavrentiev'in mevcut tur için ortaya koyduğu öncelikler, Trump'ın Suriye'deki ABD güçlerini geri çekme yönündeki önceki vaatlerini yerine getireceği beklentileri ışığında önemlidir; bu da güç dengesinde ve çeşitli tarafların hareketlerinde önemli değişikliklere kapı açmaktadır. ABD güçlerinin çekilmesi, Astana sürecinin üç garantörü tarafından kabul edilen taleplerden biriydi ve Moskova, Tahran ve Ankara'nın isteklerini karşılayan bir talepti.

Lavrentiev, Rusya'nın ‘Donald Trump'ın dış politikasının seyrinde olası bir değişiklik beklentisi içinde olduğunu, ancak açıklamalara değil, pratik eylemlere ve sunacağı önerilere bakacağını’ söyledi.

zxcdv
Suriye'nin kuzeydoğusundaki ABD güçleri (arşiv)

21. Astana görüşmeleri, Haziran 2023'te yapılan bir toplantının ardından 24 Ocak'ta Kazakistan'ın başkentinde gerçekleştirildi. Toplantı sırasında Kazakistan Dışişleri Bakanlığı, 2017 yılında Rusya, İran ve Türkiye tarafından onaylanan Astana sürecinin (üçlü garanti formülü) durdurulduğunu açıkladı. Ancak Moskova daha sonra üç tarafın Astana formülü çerçevesinde görüşmelere devam etme taahhüdünü yineledi.

Müzakerelerin ilk gününde katılımcı heyetler, toplantının nihai belgesinin açıklanmasından önce bugün (Salı) resmi olarak sonuçlandırılması beklenen ilk genel oturum öncesinde ikili ve üçlü istişare toplantıları yapmakla meşguldü.

Türkiye, Dışişleri Bakanlığı Suriye İkili İlişkiler Genel Müdürü Büyükelçi İhsan Mustafa Yurdakul başkanlığındaki bir heyet tarafından temsil edildi.

Rus heyetine Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Suriye Özel Temsilcisi Alexander Lavrentiev başkanlık etti. İran heyetine ise Dışişleri Bakanı'nın siyasi işlerden sorumlu danışmanı Ali Asgar Hacı başkanlık etti.

Şam heyetine Dışişleri Bakan Yardımcısı Eymen Raad, muhalefet heyetine ise Ahmed Tuma başkanlık etti. Toplantıya ayrıca, BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen başkanlığındaki heyet de katıldı.

Toplantılara Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) temsilcileri de katılıyor. Ürdün, Lübnan ve Irak'tan da gözlemciler bulunuyor.

Astana formatı, Suriye'deki siyasi krize bir çözüm bulmak amacıyla garantör ülkelerin (Türkiye, Rusya ve İran) himayesinde 2017 yılında başladı.



Reuters: Kürtler Esad sonrası Suriye'de federal sistem talep etmeye hazırlanıyorlar

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Reuters: Kürtler Esad sonrası Suriye'de federal sistem talep etmeye hazırlanıyorlar

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Üst düzeydeki Kürt bir yetkilinin Reuters'e aktardığı bilgiye göre, Kürtler Suriye'nin geçici Cumhurbaşkanı Ahmed Şaraa'nın karşı çıktığı özerklik talebinde kararlılar.

Geçen ay Arap Alevilerine yönelik katliamın ardından Suriye'deki azınlıkların korkuya kapılması federal yönetime olan desteği artırdı. Kürt gruplar, Şaraa ve İslamcı yönetimini Suriye için yanlış bir yol çizmekle ve iktidarı tek elde toplamakla suçluyor.

Kürt kaynakların verdikleri bilgiye göre, Kürtlerin kontrolündeki kuzeydoğuda hakim siyasi güç Demokratik Birlik Partisi (PYD) ve Suriyeli diğer Kürt partileri geçen ay federalizmi de kapsayan ortak bir siyasi vizyon üzerinde anlaştı. Fakat bu vizyon henüz kamuya açıklanmadı.

Kürtlerin öncülüğündeki gruplar, 14 yıl süren iç savaş boyunca Suriye topraklarının yaklaşık dörtte birini kontrolü altına aldı. Kürtlerin öncülüğündeki ABD destekli Suriye Demokratik Güçleri (SDF) geçen ay Şam yönetimiyle Kürtlerin idari yapıları ve güvenlik güçlerinin merkezi hükümetle birleştirilmesini içeren bir anlaşma imzaladı.

Kürt yetkililer bu anlaşmaya bağlı kalacaklarını belirtirlerken, Suriye'yi yöneten İslamcıların Esad sonrası geçiş sürecini şekillendirme biçimine karşı çıkarak kapsayıcılık sözü verilmesine rağmen ülkenin çeşitliliğine saygı gösterilmediğini dile getirdiler.

Kürtlerin öncülüğündeki yönetimin üst düzeydeki yetkilisi Badran Jia Kurd Reuters'e aktardığı bilgide, tüm Kürt grupların "federal, çoğulcu, demokratik bir parlamenter sistem" ihtiyacını vurgulayan ortak bir siyasi vizyon üzerinde anlaştığını söyledi.

Kürt yetkilinin Reuters'in sorularına verdiği yazılı yanıtlar, geçen ay Kürt partilerinin federalizm konusunda anlaşmasından bu yana Kürt yönetiminden bir yetkilinin bu hedefi ilk kez doğrulaması anlamına geliyor.

Suriyeli Kürtler, hedeflerinin Suriye içinde özerklik olduğunu, bağımsızlık talep etmediklerini belirtiyorlar.

Şaraa, Ocak ayında The Economist'e verdiği röportajda federal sisteme karşı olduğunu, bu sistemin halk arasında kabul görmediğini ve Suriye'nin çıkarlarına uygun olmadığını söylemişti.

Kürt yetkili, Suriye'nin temel meselesinin "her bölgenin idari, siyasi ve kültürel özelliklerini korumak" olduğunu ve bunun için "bölgedeki yerel yasama meclisleri, bölgeyi yönetecek yürütme organları ve onlara bağlı iç güvenlik güçlerinin" gerektiğini belirtti.

Şaraa'nın müttefiki Türkiye ise Suriye'nin başlıca Kürt siyasi grubu olan PYD ve ona bağlı grupları, PKK ile bağlantıları nedeniyle güvenlik tehdidi olarak görüyor.

Arap Alevi bölgelerinde yaşayan sorunlar

PYD geçen ay yapılan bir toplantıda Irak'taki Barzani ailesinin liderliğindeki Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) tarafından desteklenen Suriyeli rakip Kürt grubu Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) ile bir araya geldi.

ENKS lideri Süleyman Oso, ortak Kürt vizyonunun Nisan sonuna kadar konferansta açıklanmasını beklediğini söyledi.

Oso, geçen yılın Aralık ayında Esad'ın devrilmesinden sonra Suriye'deki gelişmelerin etkisiyle birçok Suriyelinin federal sistemi "en iyi çözüm" olarak gördüğünü belirtti. Oso, Arap Alevilerine yönelik saldırıları, Dürzi azınlık içindeki merkezi yönetime karşı direnişi ve yeni hükümetin anayasal deklarasyonunu örnek gösterdi.

Suriye'deki İslamcı yetkililere bağlı güvenlik güçlerinin Esad'a sadık militanların saldırısına uğradıklarını söylemelerinin ardından Mart ayında Suriye'nin kıyı kesimlerinde başlayan intikam saldırılarında yüzlerce Alevi öldürülmüştü.

Şaraa, sorumluların ve hatta kendi müttefiklerinin de cezalandırılacağını söylemişti.

Oso, "Suriye birden fazla etnik grup, din ve mezhebe sahip bir ülke olduğu için Suriye'nin birliğini korumanın en iyi çözümünün federal sistem olduğunu düşünüyoruz. Şam'a gittiğimizde, kesinlikle görüş ve taleplerimizi sunacağız" dedi.

Reuters