Lübnan ordusu: İsrail'in Güney Lübnan'da düzenlediği saldırıda 3 asker öldü

Sayda'da İsrail hava saldırısının gerçekleştiği yerin yakınında duran Lübnanlı bir asker (Reuters)
Sayda'da İsrail hava saldırısının gerçekleştiği yerin yakınında duran Lübnanlı bir asker (Reuters)
TT

Lübnan ordusu: İsrail'in Güney Lübnan'da düzenlediği saldırıda 3 asker öldü

Sayda'da İsrail hava saldırısının gerçekleştiği yerin yakınında duran Lübnanlı bir asker (Reuters)
Sayda'da İsrail hava saldırısının gerçekleştiği yerin yakınında duran Lübnanlı bir asker (Reuters)

Lübnan ordusu tarafından dün yapılan açıklamada, İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki mevzilerinden birine düzenlediği saldırıda 3 askerin öldüğü duyuruldu.

Lübnan ordusu X hesabından yapılan açıklamada, “Düşman İsrail, Sarafand beldesindeki bir askeri noktayı hedef alarak 3 askerin şehit olmasına neden oldu” ifadeleri kullanıldı.

Lübnan Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Acil Durum Operasyon Merkezi’nden yapılan açıklamada, “İsrail'in dün Sarafand'a düzenlediği hava saldırısında ilk belirlemelere göre 3 ordu mensubu şehit oldu. Aralarında çevre bölgelerdeki vatandaşların da bulunduğu sekiz kişi ise yaralandı” denildi.

İsrail’in düzenlediği saldırılar, ABD Başkanı Joe Biden'ın Kıdemli Danışmanı Amos Hochstein’ın ateşkes anlaşması için Lübnan ve İsrail arasındaki ‘anlaşmazlıkları giderme’ çabalarını sürdürdüğü sırada gerçekleşti.

İki taraf arasında, birincisi İsrail'in Litani Nehri'nin güneyindeki bölgenin Lübnan ordusu ve uluslararası güç dışında silahlardan arındırılmasını öngören Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) 1701 sayılı kararın ihlal edilmesi halinde müdahale etme özgürlüğünü elinde tutma ısrarı, ikincisi ise kararın uygulanmasını izleyecek olan ve ABD'nin başkanlığını yapmak istediği komisyonun görevleri olmak üzere halen iki anlaşmazlık noktası var.

İsrail’in saldırıları Lübnan’da binlerce kişinin ölümüne, en az bir milyon Lübnanlının ülkenin güneyinden yerinden edilmesine ve ülkenin çeşitli bölgelerinde geniş çaplı yıkıma yol açtı.



Mezhep çatışmalarının Suriye'den Lübnan'a yayılmasını önlemek için siyasi ve dini girişimler

Çeşitli partilerin mezhep çatışmalarının Lübnan'a yayılmasını önleme çabaları sürüyor (İlerici Sosyalist Parti)
Çeşitli partilerin mezhep çatışmalarının Lübnan'a yayılmasını önleme çabaları sürüyor (İlerici Sosyalist Parti)
TT

Mezhep çatışmalarının Suriye'den Lübnan'a yayılmasını önlemek için siyasi ve dini girişimler

Çeşitli partilerin mezhep çatışmalarının Lübnan'a yayılmasını önleme çabaları sürüyor (İlerici Sosyalist Parti)
Çeşitli partilerin mezhep çatışmalarının Lübnan'a yayılmasını önleme çabaları sürüyor (İlerici Sosyalist Parti)

Özellikle Dürzilerin çoğunlukta olduğu bölgelerde bazı güvenlik olaylarının kaydedilmesinin ardından, Suriye'deki mezhep çatışmalarının Lübnan'a sıçramasını önlemek için çeşitli siyasi, güvenlik ve dini düzeylerde çabalar sarf ediliyor.

Bu bağlamda Cumhurbaşkanı Joseph Avn Cuma günü Yüksek Savunma Konseyi'ne başkanlık ederken Lübnan'daki iç istikrar ortamını ve Suriyeli mülteci krizini olumsuz etkileyebilecek her türlü yansımanın kontrol altına alınması gerektiğini vurguladı.

Dağ yolu üzerindeki Şabaniye kasabasında bulunan caminin imamı Şeyh Hüseyin Hamza'nın bir grup gencin saldırısına uğraması bölgede gerginliğe yol açmış, olayların büyümemesi için en üst düzeyde temaslarda bulunulmuş ve tüm taraflar çekişmenin içine çekilmek istemediklerini vurgulamışlardır. Sonuç olarak, İstihbarat Müdürlüğü bir dizi izleme ve takip operasyonunun yanı sıra diğer ordu birimlerinin desteğiyle baskınlar gerçekleştirmiş, bunun sonucunda olaya karışan iki vatandaş (J.A.) ve (B.A.) gözaltına alınmış ve haklarında yetkili yargının gözetiminde soruşturma başlatılmıştır. Ordu Komutanlığı yaptığı açıklamada vatandaşları ülkemizin içinden geçmekte olduğu hassas süreçte sorumlu davranmaya ve iç barışa zarar verebilecek eylemlerin içine dahil olmamaya çağırdı.

Dürzi Şeyhliği: Güvenlik ve istikrarı ihlal eden her türlü suçlunun himayesi kaldırılsın

Bu olayın ardından Dürzi Şeyhliği tarafından yapılan açıklamada Şabaniye yolunda ailesinin yanında bulunan Şeyh Hamza'nın, eylemleriyle her şeyden önce dağı, halkını ve ahlaki, sosyal ve dini değerlerini rencide eden bir grup genç tarafından teşhir ve taciz edilmesini kınadığı belirtilerek gerekçesi ne olursa olsun güvenlik ve istikrarı bozacak her türlü eylemin karşısında olunduğu ifade edildi. Grup, Suriye'deki olayların başlangıcından bu yana ilan ettiği ister yol keserek ister yakın bağlarımız ve birlikte yaşadığımız onurlu Sünni toplumdan ya da bölgelerimizdeki Suriyeli mültecilerden herhangi birine saldırarak olsun, her türlü kanun dışı uygulamayı reddettiğini bir kez daha ifade etti.

Olayı yorumlayan Şeyh Hamza, başına gelenlerin Lübnan'daki onurlu Dürzi toplumunu temsil etmeyen bireysel bir fitne eylemi olduğunu vurguladı.

Gelecek Hareketi ise yaptığı açıklamada Şeyh Hamza'ya yönelik olayın takipçisi olduğunu ve Lübnan Cumhuriyeti Başmüftüsü Şeyh Abdulatif Deryan, İlerici Sosyalist Parti liderliği, bölge liderleri, tepkileri kontrol altına almakla görevli güvenlik, askeri ve adli kurumlar ve Lübnan Demokrat Partisi ile temas halinde olduğunu duyurdu... Temaslarda saldırganların tutuklanmasına ve fitnenin önlenmesine yönelik tüm çabalar övüldü ve tüm mezheplerden insanların her zaman iç barışını korumak ve ortak bir arada yaşama bağlarını güçlendirmek için bir araya geldiği bir bölgede tepkilerin içine çekilmekten kaçınılması vurgulandı.