Muhalif gruplar Hama'ya giriyor, gözler Humus’ta

Rusya bekliyor... Erdoğan "siyasi çözüm" çağrısı yapıyor... Sadr ise Bağdat'ın Suriye'ye "müdahale etmemesini" istiyor

Hükümet karşıtı savaşçılar dün Hama’ya girerken halk tezahürat yapıyor (AFP)
Hükümet karşıtı savaşçılar dün Hama’ya girerken halk tezahürat yapıyor (AFP)
TT

Muhalif gruplar Hama'ya giriyor, gözler Humus’ta

Hükümet karşıtı savaşçılar dün Hama’ya girerken halk tezahürat yapıyor (AFP)
Hükümet karşıtı savaşçılar dün Hama’ya girerken halk tezahürat yapıyor (AFP)

 “Silahlı grupların” dün Hama kentine girişi Suriye'deki sürprizleri artırdı. Halep'in hızlı kaybı ile aynı doğrultuda, Suriye ordusu da Hama'nın Tahriru’ş Şam Cephesi liderliğindeki militanların eline geçtiğini kabul ederek, güçlerinin şehirden çekildiğini duyurdu.

Akşam saatlerinde “grupların” liderliğinin bu şehre doğru ilerlediğini duyurmasının ardından dikkatler yerel ve bölgesel olarak Humus şehrine (başkent Şam'a 150 kilometre uzaklıkta) çevrildi. Humus, Suriye ile Lübnan arasındaki lojistik bağlantı açısından büyük önem taşıyor.

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın müttefiki Moskova ise duruma ilişkin "isteksiz" bir tavır göstererek Şam'a yapacağı yardımın kapsamının "durumun değerlendirilmesine bağlı olacağını" belirtti.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'e Suriye'deki çatışmada “sessizce yeni bir aşamanın yönetildiğini” söyledi ve Suriyeli mevkidaşına “siyasi bir çözüm” bulma çağrısında bulundu.

Bağdat'ta Sadr hareketinin lideri Mukteda es-Sadr, bugün Irak ve İran dışişleri bakanlarının Suriye konusunda planlı bir toplantı yapacağını öngörerek, dün "Irak hükümeti ve halkının ve tüm tarafların Suriye'ye barış getirmesi gerekliliğini" vurguladı. Milisler ve güvenlik güçleri Suriye'nin işlerine karışmıyor.”

Bağdat'ta Sadr hareketinin lideri Mukteda es Sadr, Irak ve İran dışişleri bakanları arasında bugün yapılması planlanan Suriye konulu toplantıyı önceden haber vererek dün “Irak hükümeti, halkı, milisleri ve güvenlik güçlerinin Suriye'nin işlerine karışmaması gerektiğini” vurguladı. Sadr, Irak hükümetine “güvenliği bozan herkesi cezalandırması” çağrısında bulundu.



İsrail ordusunun doğudan fırlatılan bir İHA’nın önlendiğini açıklamasının ardından Husiler, Kızıldeniz'de iki ABD destroyerini hedef aldıklarını duyurdu

TT

İsrail ordusunun doğudan fırlatılan bir İHA’nın önlendiğini açıklamasının ardından Husiler, Kızıldeniz'de iki ABD destroyerini hedef aldıklarını duyurdu

İsrail ordusunun doğudan fırlatılan bir İHA’nın önlendiğini açıklamasının ardından Husiler, Kızıldeniz'de iki ABD destroyerini hedef aldıklarını duyurdu

Yemen'deki Husiler dün, İsrail ordusunun doğudan fırlatılan bir insansız hava aracını (İHA) önlediğini açıklamasından kısa bir süre sonra, İsrail'deki bir askeri tesisi hedef aldıklarını ve Kızıldeniz'deki iki ABD destroyerine saldırdıklarını duyurdu.

Husilerin Askeri Sözcüsü Yahya Seri yaptığı görüntülü açıklamada şunları söyledi: “Hava kuvvetleri, Yafa tipi bir İHA’yla işgal altındaki Yafa bölgesinde İsrailli düşmanın askeri bir tesisini hedef alan askeri bir operasyon gerçekleştirdi.”

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığı habere göre Husiler Kızıldeniz'de ‘bir dizi kanatlı füze ve İHA’yla iki ABD destroyerini hedef aldı.’

İsrail ordusu dün, kendi topraklarına geçmeden önce ‘İsrail topraklarına doğudan yaklaşan’ bir İHA’yı önlediğini bildirdi.

Yemen'de İran destekli Husiler tarafından kontrol edilen bölgeler, Washington'un 15 Mart'ta İsrail'le bağlantılı olmakla suçladıkları gemileri hedef almaktan vazgeçmeleri için başlattığı hava harekâtından bu yana neredeyse her gün ABD'ye atfedilen saldırılarla vuruluyor.

Husiler ayrıca, Gazze Şeridi'ndeki Filistinlilerle dayanışma içinde olduklarını söyleyerek ABD savaş gemilerine ve İsrail'e de saldırılar düzenliyor.

Husiler Ekim 2023'te Gazze Şeridi'nde savaşın başlamasının ardından Kızıldeniz ve Aden Körfezi'ndeki gemilerin yanı sıra İsrail topraklarını da hedef almaya başladı. Ocak ayında Gazze Şeridi'nde ateşkesin yürürlüğe girmesinin ardından saldırıları durdurdular.

Mart başından bu yana Gazze Şeridi'ne tüm ikmali kesen İsrail, 18 Mart'ta Filistin topraklarına yönelik saldırılarını yeniden başlatarak kısa süreli ateşkesi sona erdirdi.

ABD'nin yeni operasyonları, Husilerin İsrail'in Gazze Şeridi'ne uyguladığı abluka nedeniyle saldırılara devam etme tehditlerinin ardından başladı.