Uluslararası avukatlar Esed ailesinin servetinin peşine düştü

ABD gazetesi WSJ: Ailenin servetinin tam büyüklüğünü ve kimin yönettiğini kimse bilmiyor

Esed ve eşi Esma'nın Paris'teki Elysee Sarayı'nda çekilmiş arşiv fotoğrafı, 14 Temmuz 2008 (AFP)
Esed ve eşi Esma'nın Paris'teki Elysee Sarayı'nda çekilmiş arşiv fotoğrafı, 14 Temmuz 2008 (AFP)
TT

Uluslararası avukatlar Esed ailesinin servetinin peşine düştü

Esed ve eşi Esma'nın Paris'teki Elysee Sarayı'nda çekilmiş arşiv fotoğrafı, 14 Temmuz 2008 (AFP)
Esed ve eşi Esma'nın Paris'teki Elysee Sarayı'nda çekilmiş arşiv fotoğrafı, 14 Temmuz 2008 (AFP)

ABD gazetesi Wall Street Journal (WSJ), uluslararası insan hakları avukatlarının, Esed ailesinin yarım asırlık otoriter yönetimi boyunca biriktirdiği serveti Suriye halkının yararına geri kazanmak amacıyla bulma çabalarına öncülük ediyor.

Esed ailesi, baba Hafız Esed'in 1970 yılında iktidarı ele geçirmesinden bu yana, on yıllar boyunca geniş bir yatırım ve ticari çıkar ağı kurdu. ABD’li eski yetkililere, avukatlara ve eski iktidar ailesinin servetini araştıran araştırma kuruluşlarına göre devrik Devlet Başkanı Beşşar Esed'in akrabalarının Rusya'da birinci sınıf gayrimenkuller, Viyana'da butik oteller ve Dubai'de özel bir jet gibi uluslararası satın almaları tespit edildi.

ABD yaptırımları üzerinde çalışarak Esed ailesi üyelerinin mal varlıklarını tespit eden eski bir Beyaz Saray yetkilisi olan Andrew J. Tabler değerlendirmesinde, “Rejimin mal varlıkları için uluslararası bir insan avı başlatılacak. Devrimden önce paralarını aklamak için bolca zamanları oldu. Her zaman bir B planları vardı ve şimdi sürgün için iyi bir donanıma sahipler” ifadelerini kullandı.

Esed ailesinin servetinin tam büyüklüğünü ve bu servetin tam olarak hangi aile üyesinin kontrolünde olduğunu kimse bilmiyor. ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından 2022 yılında yayınlanan bir raporda, servetin büyüklüğüne dair bir rakam vermenin zor olduğu, ancak tahminlere göre Esed ailesinin servetinin en az 1 milyar dolar, en çok 12 milyar dolar olduğu belirtildi.

dsfvgbr
Ele geçirilen Captagonlardan bir paket (AFP)

Değerlendirmeye göre bu para genellikle devlet tekelleri ve başta amfetamin ve Captagon olmak üzere uyuşturucu kaçakçılığından elde edildi ve kısmen uluslararası hukukun dışında yeniden yatırıma dönüştürüldü. Esed ailesinin serveti artmaya devam ederken, Suriye’deki sıradan vatandaşlar ülkede 2011 yılında başlayan iç savaşın etkileriyle boğuşuyordu. Dünya Bankası'na göre 2022 yılında nüfusun yaklaşık yüzde 70'i yoksulluk sınırının altında yaşıyor.

Başta Beşşar Esed'in eski bir JP Morgan bankacısı olan İngiltere doğumlu eşi Esma (el-Ahras) olmak üzere, güvenlik rejiminin en güçlü isimlerinin çoğu iş dünyasından geliyordu. Londra'da yaşayan, insan hakları alanında uzman bir avukat olan ve Esed ailesinin servetinin kökenlerini araştıran uluslararası adalet örgütü Uluslararası Adalet Odaları’nda (Guernica 37) çalışan Toby Cadman, “İktidardaki aile mali suçlarda olduğu kadar kriminal şiddet konusunda da uzmandı.”

vfgbh
Esma Esed'in Halk Sarayı'nın odalarından birinde yere atılmış bir fotoğrafı (Reuters)

Bu mal varlıklarını bulmak ve dondurmak muhtemelen zor olacak. ABD, Esed rejimine karşı uzun yıllar yaptırımlar uyguladı. Adamlarını servetlerini Batı dışında ve vergi cennetleri aracılığıyla saklamaya zorladı.

Irak’ın devrik Devlet Başkanı Saddam Hüseyin ve Libya’nın devrik Devlet Başkanı Muammer Kaddafi'nin sakladığı milyarları arayan müfettişler yıllarca diktatörlerle bağlantılı kişilerin peşinde koştu, paravan şirketler arasında mekik dokudu ve parayı geri almak için uluslararası davalar açtı, ancak elde edilen başarı sınırlıydı. WSJ'ye göre örneğin Libya’nın eski rejimi tarafından biriktirilen tahmini 54 milyar dolarlık varlığın çok azı geri alındı. Buna Londra'daki 12 milyon dolarlık bir mülk ve Malta'daki 100 milyon dolarlık nakit de dahil.

Ancak hukuk ekipleri Esed ailesinin servetiyle ilgili bazı varlıkların dondurulmasını sağlamayı başardı. Paris'teki bir mahkeme 2019 yılında, Beşşar Esed'in 1982 yılında muhalefete yönelik acımasız baskı kampanyasını yürüten amcası Rıfat Esed'e ait Fransa'daki 90 milyon euro (95 milyon dolar) değerindeki mal varlığını dondurdu. Mahkeme, söz konusu varlıkların zimmete geçirilen kamu fonlarının organize bir şekilde aklanması yoluyla elde edildiğine hükmetti.

rgt
Suriyeli iş adamı Rami Mahluf (Facebook)

Hafız Esed, o zamanlar sıradan bir havayolu çalışanı olan damadı Muhammed Mahluf'u ülkenin kârlı tütün ithalatını tekeline almakla görevlendirdi.

ABD Dışişleri Bakanlığı'na göre Muhammed Mahluf'un oğlu Rami Mahluf daha sonra bankalar, medya, gümrüksüz satış mağazaları, havayolları ve telekomünikasyon alanlarındaki varlıkları ve 10 milyar dolara varan servetiyle rejimin başlıca finansörü haline geldi. ABD hükümeti 2008 yılında Mahluf’a Suriye rejim yetkililerinin yolsuzluklarından yararlandığı ve bunlara yardım ettiği gerekçesiyle yaptırım uyguladı.

Esed'in mal varlığını araştıran Parisli bir avukat olan William Bourdon, Mahlufların Devlet Başkanı adına para kazanarak rejimi ve gerektiğinde iktidar ailesini finanse etmelerinin beklendiğini belirterek “Mahluflar Esed ailesinin kara kutusuydu” değerlendirmesinde bulundu.

Kar amacı gütmeyen bir yolsuzlukla mücadele kuruluşu olan Organize Suç ve Yolsuzluk Raporlama Projesi’nin (OCCRP) ulaştığı bilgilere göre Rami Mahluf, Avusturya vatandaşlığı başvurusunda, Mahluf ailesinin Viyana'da 20 milyon euro değerinde butik otel ve Paris'te bulunan lüks ve saygın bir restoran-bar olan Buddha-Bar ile bağlantılı bir franchise satın aldığını belirtti.

frtbghyj
Esed ailesinin, kendilerine ait lüks konutların ve şirket merkezlerinin bulunduğu Moscow City’de yaşadığı düşünülüyor

Yolsuzlukla mücadele grubu Global Witness tarafından 2019 yılında yapılan bir araştırmaya göre Mahluf ailesinin üyeleri Moskova'daki lüks gökdelenlerde yaklaşık 40 milyon dolar değerinde mülklere de sahip. 2020 yılında Suriye rejimi içindeki ekonomik ilişkiler bozuldu ve Beşşar Esed, Rami Mahluf'u alenen dışladı. Aralarındaki anlaşmazlığın sebepleri halen belirsizliğini koruyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı, Esma Esed ve ailesinin Avrupa, Körfez ve başka ülkelerdeki bağlantılarıyla geniş bir yasadışı ağı kontrol ederek Suriye halkının zararına yasadışı servet biriktirdiğini belirtti. Fransız insan hakları avukatı Bourdon, “Parayı Suriye halkına iade etmek bizim görevimiz” diye konuştu.



ABD Dışişleri Bakanlığı, Gazze İnsani Yardım Vakfı'na 30 milyon dolarlık kaynak aktarılmasını onayladı

Filistinliler, Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat mülteci kampı yakınlarında, Gazze İnsani Yardım Vakfı'nın dağıtım noktası önünde toplandı (AFP)
Filistinliler, Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat mülteci kampı yakınlarında, Gazze İnsani Yardım Vakfı'nın dağıtım noktası önünde toplandı (AFP)
TT

ABD Dışişleri Bakanlığı, Gazze İnsani Yardım Vakfı'na 30 milyon dolarlık kaynak aktarılmasını onayladı

Filistinliler, Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat mülteci kampı yakınlarında, Gazze İnsani Yardım Vakfı'nın dağıtım noktası önünde toplandı (AFP)
Filistinliler, Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat mülteci kampı yakınlarında, Gazze İnsani Yardım Vakfı'nın dağıtım noktası önünde toplandı (AFP)

ABD Dışişleri Bakanlığı dün yaptığı açıklamada, Gazze İnsani Yardım Vakfı'na 30 milyon dolarlık fon sağlanmasına onay verdiğini duyurdu. Bakanlık, tüm ülkeleri savaştan zarar gören Gazze Şeridi'ne yardım sağlayan kuruluşu desteklemeye çağırdı.

 ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Tommy Pigott gazetecilere yaptığı açıklamada, “Bu destek ABD Başkanı Donald Trump ve Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun bölgede barış arayışlarının bir başka teyididir” dedi.

Reuters bu hafta başında ABD'nin tartışmalı yardım kuruluşuna 30 milyon dolar sağlayacağını bildirmişti.

Washington uzun zamandır, Gazze İnsani Yardım Vakfı'nı diplomatik olarak destekliyordu ancak bu, yardımları “güvenli yerlerde” dağıtmak üzere Filistin Şeridi'ne taşımak için özel ABD askeri ve lojistik şirketlerini kullanan ABD hükümetinin bilinen ilk mali katkısı.

Gazze İnsani Yardım Vakfı Gazze Şeridi'nde, başında eski bir CIA görevlisinin bulunduğu Safe Reach Solutions adlı kâr amacı gütmeyen bir lojistik şirketi ve eski ABD askerlerini istihdam eden UG Solutions adlı bağlı bir güvenlik hizmetleri şirketi ile çalışıyor.

Gazze Şeridi'ndeki hükümet medya ofisi daha önce “Gazze İnsani Yardım Vakfı”nı “doğrudan Amerikan finansmanıyla ve İsrail ordusuyla operasyonel koordinasyon içinde, Amerikalı ve İsrailli subaylar tarafından yönetilen İsrail ordusu için bir propaganda cephesinden başka bir şey değil” olarak tanımlamıştı.

Onlarca Filistinli öldürüldü

Uluslararası kuruluş, İsrail'in 19 Mayıs'ta Gazze'ye uyguladığı 11 haftalık ablukayı kaldırması ve BM'nin sınırlı sayıdaki yardım sevkiyatının yeniden başlamasına izin vermesinden bu yana, operasyonları ve Gazze İnsani Yardım Vakfı'ndan yardım bekleyen 400'den fazla Filistinlinin öldürüldüğünü açıkladı.

Bu ayın başlarında vakıf, düzinelerce Filistinlinin yardım ararken öldürülmesinin ardından, dağıtım bölgelerinin yakınındaki sivillerin güvenliğini arttırması için İsrail'e yapılan baskıların parçası olarak, yardım teslimatlarını bir günlüğüne durdurdu. Örgüt, merkezlerinde herhangi bir olay yaşanmadığını söylüyor.

46 milyon öğün

Trump'ın ilk yönetiminde Beyaz Saray danışmanı olarak görev yapan Evanjelik vaiz Johnny Moore, X'in internet sitesinde yer alan bir yazıda, vakfın faaliyete başladığı mayıs ayından bu yana Gazze halkına 46 milyondan fazla öğün yemek sağladığını belirtti.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre bu hafta başında ajansa konuşan dört kaynak, bazı ABD'li yetkililerin, yardım dağıtım bölgelerinin yakınında yaşanan şiddet olaylarını vakfın deneyimsizliği ve kâr amacı güden ABD'li lojistik şirketleri ile özel askeri şirketlerin katılımına ilişkin endişeler nedeniyle vakfa herhangi bir ABD fonu verilmesine karşı çıktığını söyledi.

İlave aylık hibeler

Adlarının açıklanmaması kaydıyla konuşan iki kaynak, ABD'nin Gazze İnsani Yardım Vakfı'na aylık 30 milyon dolarlık ek hibeyi onaylayabileceğini söyledi.

Kaynaklar, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Gazze İnsani Yardım Vakfı'na sağlanan ABD fonunu onaylarken, mali durumunu kamuoyuna açıklamayan kuruluşu, ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı'ndan (USAID) ilk kez hibe alan gruplar için normalde gerekli olan incelemeden muaf tuttuğunu belirtti.

Gazze, İsrail'in yaklaşık iki yıldır sürdürdüğü ve 2 milyonluk nüfusunun büyük bir bölümünü yerinden eden askeri harekâtın ardından, gıda ve diğer temel ihtiyaç maddelerinde ciddi sıkıntılar yaşıyor.