Mazlum Abdi, Reuters'e konuştu: Türkiye ile ateşkes sağlanması durumunda SDG içindeki yabancı savaşçılar Suriye'den ayrılacak

Suriye Demokratik Güçleri (SDG), Türkiye ve güdümündeki Suriyeli güçlerle ateşkes sağlanması halinde bünyesindeki yabancı savaşçıların Suriye'yi terk edeceğini açıkladı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Mazlum Abdi, Reuters'e konuştu: Türkiye ile ateşkes sağlanması durumunda SDG içindeki yabancı savaşçılar Suriye'den ayrılacak

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

SDG'nin başında bulunan Mazlum Abdi, Reuters'a yaptığı açıklamada, "Suriye'de artık farklı bir durum var, siyasi aşamaya geçtik. Suriyeliler kendi problemlerini kendileri çözmek, yeni bir yönetim kurmak mecburiyetinde" dedi.

Abdi, "Biz de, Türkiye'ye ait güçler ve bağlantılı güçler ile aramızda ateşkes sağladıktan sonra, bu sürece dahil olmaya hazırlanıyoruz... Suriye'de yeni gelişmeler olduğu için savaşta bize yardımcı olan savaşçıların kendi yerlerine alınları açık şekilde geri dönmelerinin vakti geldi" dedi.

Abdi, Türkiye ve SMO'nun Kobani kentine taarruz hazırlığında bulunduğunu düşündüklerini ve bu nedenle ateşkes müzakerelerinde güçlerini bölgeden çekmeyi teklif ettiklerini ifade etti.

SDG'nin teklifine göre bölgenin güvenliği "tam kapsamlı ateşkes olması halinde gözetim faaliyetleri kapsamında" ABD güçlerinin içinde yer alacağı bir iç güvenlik birimi tarafından sağlanacak.

Ne olmuştu?

Türkiye, ABD'nin desteklediği SDG'nin ana silahlı gücünü oluşturan YPG'nin PKK'nın uzantısı olduğunu belirtiyor ve terör örgütü olarak kabul ediyor.

Suriye'de Beşar Esad'ın devrilmesinin ardından Türkiye'nin desteklediği muhaliflerden oluşan Suriye Milli Ordusu (SMO), 9 Aralık'ta Menbiç'in kontrolünü SDG'den aldı.

ABD, SMO ile SDG arasında bu haftanın sonuna kadar ateşkes sağlandığını açıklarken, Savunma Bakanlığı kaynakları Türkiye'nin terör örgütü olarak gördüğü PKK veya YPG ile ateşkes anlaşması olmadığını ve TSK veya SMO'nun Fırat'ın doğusunda, yani SDG'nin elinde olan bölgede terörle mücadele için hazırlıkların devam ettiğini ifade etmişti.

Türkiye ayrıca SDG ve YPG içindeki yabancı savaşçıların da ülkeyi terk etmesini istiyor.



İsrail'den kalan patlamamış mühimmatın infilak etmesi sonucu Lübnan ordusundan 6 personel öldü

Lübnan askerleri, güneydeki liman kenti Sayda'da İsrail'in bombaladığı bir arabanın enkazını inceliyor (AFP)
Lübnan askerleri, güneydeki liman kenti Sayda'da İsrail'in bombaladığı bir arabanın enkazını inceliyor (AFP)
TT

İsrail'den kalan patlamamış mühimmatın infilak etmesi sonucu Lübnan ordusundan 6 personel öldü

Lübnan askerleri, güneydeki liman kenti Sayda'da İsrail'in bombaladığı bir arabanın enkazını inceliyor (AFP)
Lübnan askerleri, güneydeki liman kenti Sayda'da İsrail'in bombaladığı bir arabanın enkazını inceliyor (AFP)

Lübnan “Ulusal Haber Ajansı” bugün geçtiği haberde, İsrail'in ülkenin güneyine yönelik bombardımanından kalan patlamamış mühimmatın Lübnan ordusunun bir mühendislik ekibinin yakınında patladığını ve ekipten 6 personelin hayatını kaybetti, bazılarının da yaralandığını bildirdi.

Olay, ordu Sur bölgesinde bazı mühimmatı imha ederken meydana geldi.

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam, bugün Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, güneyde hayatını kaybedenleri anarak, “Bu kahramanlar, Lübnan'ın güvenliği ve halkının onuru için canlarını feda ettiler. Onların ailelerine başsağlığı diliyorum” ifadelerini kullandı.

Selam, “Lübnan, ulusal görevlerini yerine getirirken güneyde şehit düşen cesur askerlerini büyük bir üzüntüyle uğurluyor” diye yazdı.

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ise Ordu Komutanı General Rudolph Heykel ile telefon görüşmesi yaparak, Sur'da meydana gelen ve çok sayıda askerin hayatını kaybetmesine ve yaralanmasına neden olan olayın ayrıntılarını öğrendi.

Avn, askerlerin ölümünden duyduğu üzüntüyü dile getirerek, ailelerine ve orduya başsağlığı diledi ve yaralılara acil şifalar diledi.

Avn şöyle devam etti: “Bugün vatan, Lübnan topraklarını ve egemenliğini savunmak için canlarını feda eden en seçkin evlatlarını kaybetti. Bu şehitler, kanlarıyla fedakarlık ve fedakarlığın en güzel anlamlarını yazdılar. Lübnan ordusunun vatanın koruyucu kalkanı ve sınırlarının sadık bekçisi olmaya devam edeceğini kanıtladılar.”

Lübnan Cumhurbaşkanı, “Onların şehit olması son değil, gelecek nesillere yol gösteren ve onlara vatanın özgürlüğünün ancak büyük fedakarlıklarla korunabileceğini hatırlatan bir umut ışığıdır” diye konuştu.